İsim: Nobu Tengan
Yaş: 17
Cinsiyet: Erkek
Boy: 1.76
Kilo: 60
Köy: Kaçak (Ishigakure)
Element: Raiton
Seviye: C - Rank
Rütbe: Chuunin
Portre
Görünüm:
Hyakkimaru - Dororo
Bütün vücudunu örten sade kıyafetler giyer. Siyah, gri ve beyazı tercih eder.
Kişilik: Sakindir. İçinde bulunduğu durumu sakince ölçüp biçmeye çalışır. İnsanlara karşı nazik davranır. İyi bir dinleyicidir. Konuşurken, karşısındakine ne söyleyeceğini değil, karşısındakinin ne söylemeye çalıştığını düşünür. Sevdiği konulardan bahsederken gevezeleşebilir. Diğer pek çok konuda az ama yeterli konuşur.
Yardımseverdir. İnsanları genel olarak sever. Özellikle hayatın boktan konumlara soktuğu insanlara sempati duyar. İkinci şanslara değil, birinci şanslara inanır. Yeni tanıştığı insanlara her zaman şans verir, ihanete uğrama ihtimalini düşündüğü zamanlarda bile bu yönde tercih kullanmaya çalışır.
Kincidir. Sadece birinci şansa inandığı için, insanları affetmez. Ne seviyede olursa olsun kendisini kandıran insanları hain olarak görür ve bir daha onlara şans vermez. Böylelerine karşı kin besler. Bu kin ihanetin derecesine göre, bir daha yüzünü görmek istememeden, aktif olarak intikam almaya çalışmaya doğru evrilebilir.
Kararlıdır. Yapmaya karar verdiği şeyleri hayattaki diğer her şeye gözünü kapatacak kadar kararlılıkla takip eder.
Düzenlidir. Kaçak günlerinde daha da düzenli olmaya başlamıştır. Sabah erken saatlerde kalkar, gece uykusunu parçalara böler, az uyur. Rutinleri sever. Kaçak hayattaki en büyük sıkıntısı rutinlere olan düşkünlüğü ile mücadele etmektir. Eğer, adı bir gün büyürse, rutinlerin onu ele vereceğini çok iyi bilmektedir. Ancak düzen düşkünlüğünü henüz yenememiştir.
Aşiretçidir. Klanlara inanmaz, toplumsal kademelere inanmaz, aileye inanmaz. Ama insanların bir araya gelip aşiretler kurmak zorunda olduklarının ve bu aşiretlerin kan bağıyla değil, bireysel tercihlerle kurulacağının bilincindedir. Bu yüzden birinci şans testini geçen ve ona sırtını dönmeyen kişilere getirisine bağlı olmaksızın sadıktır. Onlara yapılan zarara karşı kinci davranır, bunu bazen mantıksız seviyelere götürebilir. Bütün bunlara rağmen kendisini bu ilişkilerin merkezinde görür.
Özgeçmiş: Nobu Tengan, işlemese de devam ettirilmek zorunda hissedilen bir shinobi evliliğinin mahsulüdür. Annesi ve babası geç yaşlarda evlendikleri için, Tengan’a hiçbir zaman akran olamamışlar, bu görevi yerine getirecek bir kardeş yapmayı da düşünmemişlerdir. Tengan geç bir evliliğin, biyolojik saate yakalanmamak için alelacele alınmış bir kararıyla üretilen bir mahsulü ve temelleri sağlam olmayan bir birlikteliğin yıkılmama sebebi olarak gösterilen direğidir.
İki shinobinin çocuğu olarak shinobi olacağı çocukluktan kararlaştırılmıştır. Tengan da bunun aksinde bir düşünceye hiçbir zaman kapılmadığı gibi, annesi ve babasını bir araya getiren nadir kararlardan birisi olan shinobiliğe dört elle sarılmış ve başarılı olmak için her şeyi yapmıştır. Onun azmi zamanla, rutin bir çalışkanlığa, çalışkanlığı da meraka evrilmiş; Tengan’ı shinobilik, insan doğası ve doğanın temelleri konusunda derin araştırmalara sevk etmiştir.
Çocukluğundaki en sıra dışı olay şüphesiz arkadaşlarıyla oynarken başına gelenlerdir. Grubunun en cesuru olduğunu göstermek için, çok küçük yaşta ikinci kattan aşağıya atlamış ve bacaklarını kırmıştır. Bacakları iyileşse de bu cesaret deliliği Tengan’ın ömür boyu yüksek yerlerden korkmasına sebep olacaktır. Başka bir seferinde gruptaki arkadaşlarını “koruma” içgüdüsüyle onların yemek üzere oldukları bilinmeyen bitkileri önce kendi üzerinde denemiş, tatlarının güzel olmadığını arkadaşlarına önceden bildirerek onları ateşli bir ishalden kurtarmıştır. Kendisi ise, akşam eve gittikten sonra bir hafta boyunca ateş içerisinde kıvranmış ömür boyunca peşini bırakmayacak olan halisünasyonlar görmeye başlamıştır.
Tengan başarılı bir akademi hayatı geçirmiş, bir genin olarak da her zaman övgüye mazhar olmuştur. İnsan beyni ve bedeni hakkındaki temel bilgileri öğrendikçe, ateşli hastalığı sırasında ve daha sonrasında gördüğü, duyduğu, işittiği ve hatta tattığı hayali şeyler ilgisini daha çok çekmeye başlamıştır. Bu konuyu daha iyi anlayabilmek adına kendisini genjutsu çalışmalarına yönlendirmiş ve insanın zihin dünyasına olan hayranlığı giderek daha da artmıştır. Tengan, Chuunin sınavını geçtiği zaman bile, gördüğü halüsinasyonların fiziksel bir durum olduğuna inanıyordu; bunların fizik ötesi olgular olduğunu kesinlikle düşünmüyordu. Bu inancı, Chuunin olduktan sonraki ilk görevi birisi gördüğü iki ayaklı, keskin boynuzlu, keçi suratlı yaratığın ona söyledikleri ile değişmiştir. Tengan takım arkadaşlarına söylemese de Tanrı olduğunu iddia eden bu yaratık, doğru söylediğini kanıtlamak için Tengan’a gizlenmiş iki düşmanın yerini söylemiş ve böylece herkesin hayatını kurtarmasına yardım etmiştir.
Tengan bundan sonra yaklaşık bir sene boyunca bu yaratığı tekrar görmeyi beklemiş ancak mide bulantısı veren renkler ve kokular karmaşası halüsinasyonlardan başka bir şeyle karşılaşmamıştır. “Tanrı,” bir daha Konoha’daki Chuunin sınavı sırasında karşısına çıkmış, ona bir saldırı olacağından bahsetmiştir. Tengan takımını bu bilginin doğruluğuna inandırabilmek için bütün kredisini kullanmış ve aslında ortada bir saldırı falan olmadığı anlaşılınca garip bir durumla yüzyüze kalmıştır. Çünkü artık halüsinasyonları etrafındakiler tarafından öğrenilmiş, bu da Ishi-chou’nun dikkatini çekmiştir. Ancak Daichou, koruma görevine getirdiği prestijli shinobilerden birisinin halüsinasyonlar gören bir manyak olduğunun anlaşılmasını engellemek adına bu bilgiyi Ishigakure’ye dönene kadar bastırmaya karar vermiştir.
Tengan’ın iki boynuzlu keçiyi en son görüşü de Ishigakure’ye dönüş yolunda oldu. Tengan’a kaçması gerektiğini bildiren yaratık bir daha da görünmedi. Tengan ise köyüyle olan bütün bağlarını keserek, hem tanrı olma iddiasında olan bu yaratık hakkında bir şeyler öğrenmek için, hem de kendisini Ishigakure’ye bir türlü bağlı hissedemediği için zihnindeki deliliklerin peşinde dünyaya atıldı.
Not: Tanrı konusunda "gerçek" bir beklentim bulunmamaktadır. Hikayedeki tanrının müdahalelerini Tengan'ın gerçekte gördüğü bir şeyi, halüsinasyonla kendine söylenmiş gibi algıladığı şeklinde yorumlayabilirsiniz.
Motivasyon:
Peygamber: Tengan halüsinasyonlarında gördüğü varlığın kendisini seçtiğini ve onun mesajını dünyaya yaymasını istediğini düşünür. Bu yüzden insanları ikna etmeye ya da kandırmaya, kitleleri peşinde sürükleyen bir lider olmaya kendisini adamıştır.
Profesör: Tengan shinobilik ve hayat hakkındaki her şeyi öğrenmek istemektedir. Hepsini kullanamasa da bütün jutsuları bilmek, yapıldıklarında anlamak, nasıl ve neden yapıldıklarını kavramak, el mühürlerini ezbere bilmek, potansiyellerini içselleştirmek… Chakranın ve elementlerin doğasını hissetmek ve mümkün ve mümkün olmayanın sınırlarında dolaşabilmek.
Komplikasyon:
Halüsinasyon: Tengan çocukluğunda geçirdiği bir ateşli hastalık yüzünden üzerinde kontrolü olmadığı anlarda halüsinasyonlara maruz kalır. Bu halüsinasyonlar bazen insanın başını döndüren bir renk karmaşası, bazen saatlerce susmak bilmeyen manasız fısıldamalar, bazen de duyuların mide bulandırıcı bir şekilde birbirine karışması şeklinde vuku bulur. Nadiren de olsa, halüsinasyonlar bir kişiyi görme ya da açık bir konuşma duyma şeklinde gerçekleşir. Tengan, tanrısını bu halüsinasyonlarda görmüştür.
Yükseklik Korkusu: Tengan, shinobilik özentiliği yaptığı çok küçük yaşlarında, bir binanın çatısından atlamış ve bacaklarını kırmıştır. Yüksek yerlerden korkar. Yüksek köprülerden geçebilmek için defalarca derin derin nefes alması gerekir. Bazen cesaret edemeyip geçemez. Etrafında boşluk görünen yüksek yerlerde hareket etmekte zorlanır. Bazı durumlarda bu korku onu bulunduğu yere mıhlayan bir baş dönmesiyle beraber gelir.
Profil
Güç: 3
Çeviklik: 5
Kondisyon: 3
Potansiyel: 5
Varlık: 8
Zeka: 6
