Tür: Pangolin
Cinsiyet: Kadın
Görünüm:
Kendi türü için devasa sayılabilecek gövdesi, kuyruk ve kafa kısmına doğru gittikçe daralırken kambur duruşu dışarıdan bakıldığında Magu'yu büyük bir kaya parçası olarak göstermektedir. Burnuna yaklaştıkça iyice sivrilen kafasının iki farklı yüzeyinde gözleri konumlanmıştır. Dış yüzeyini kaplayan bronz pulları aldığı darbelerden matlaşmış ve çizikler içerisinde kalmıştır. Gövdesinden eklemlenen sütunsu uzuvları tıpkı kafası ve kuyruğunda olduğu gibi parmak görevi gören toprak rengi pençelerine doğru incelir.
Magu'nun karakteri göçebe ve kaçak yaşamı çevresinde oluşmuştur. Devamlı olarak kaçmak, hareket halinde ve bedenini korumak zorunda olmak özgüveninin gelişimini baltaladığı gibi bu özgüven eksikliği bireysel ilişkilerini de geriye götürmüştür. Konuşmaktan çekinen yapısı ve utangaçlığı tıpkı bedenini saran pulları gibi canlılarla çevresine bir duvar örmesine sebep olmuştur. Özellikle Magu gibi genç ve görece ergen sayılan özünde çocuksu ve narin bir yapıya sahip canlının duygularını bu duvarlar içerisinde yaşaması gerekmiştir.
Hayattaki en büyük amacının yaşamak olması tembihlenen Magu'nun Naegi ile arasındaysa çıkarlara dayalı bir ilişki bulunmaktadır. Naegi'ye çoğu kişiye davrandığından daha yakın davranır ama duvarlarının içerisine alacak kadar da yakın değildir. İletişimlerinde iki tarafında sosyal anlamda başarısız insanlar olduğundan dolayı ilk andan bu yana bulunan bir resmiyet bir kamusallık bulunmaktadır.
Özgeçmiş:
Diğer Pangolin topluluklarında olduğu gibi Magu'nun da içine doğduğu topluluk da göçebelik üzerine bir hayat kurmuştur. İroniktir ki onları doğanın vahşiliğinden koruması gereken pulları, kendisini kanıtlamak isteyen avcıların ve shinobilerin, kendisini iyileştireceğini inanan köylülerin ve yeni bir kılıç dövmek isteyen demircilerin dikkatini çekmiştir. Kaçmak ve hayatta kalmaktan başka bir görevleri yokmuşcasına yaşamak zorunda olmuşlardır. Doğumundan kendi ayakları üzerinde adım atıncaya kadar annesinin kuyruğunda dünyanın bir köşesinden diğer bir köşesine insanların kendilerine zarar vermeyeceğini umdukları bir yer ararken topluluklarından sırayla azalan, arkada kalan akrabalarına şahit olmuştur.
Kendi ayakları üzerinde seyahat edebilmesiyle de pangolin topluluklarının iç hiyerarşisiyle tanışmak zorunda kalmıştır. Barışçıl bir hayat yaşama umuduna devamlı olarak sahip oldukları için kadınlar türün devamlılığını sağlayacak kişiler olarak hiyerarşinin en tepesinde dururken yaşlı, güçten düşmüş ve yeteri kadar olgunlaşamamış erkekler gerektiğinde feda etmek zorunda kalıyor, bırakılıyordu. Her ne kadar ayrıcalıklı bir sınıfın içinde yer alsada Magu bu sistemi kabullenmek de zorlanıyordu. İnsanlığa olan inancı avcıların ağına takılan kardeşiyle birlikte sarsılıyordu.
Ergenliğinin sonuna yaklaşıp erişkin bir birey olma yolunda ilerleyen Magu ailesiyle kaderi paylaşmama hayalleriyle topluluğunu terk ederken yalnız başına ilerleyeceği yolun onu yağmur ülkesine götüreceğinden habersizdi. Savaşın iyice körüklendiği topraklarda ilerlerken terk edilmiş harabe köyleri de bir bir geçmişti. Karışık hisler içerisindeydi, insanların var olmaması hem kendisini güvende hissettiriyordu hem de daha büyük bir tehdidin varlığını görmesini sağlıyordu.
Geniş ağaç dallarının arasında kaybolduğundan emin olan Magu peşinde bıraktığı ağaç çatırdamalarının eşliğinde kafasını içerisine sokabileceği bir karınca yuvası arıyordu. Birkaç metre ilerisinde ise tozlanmış ve kurumuş kan lekelerinin olduğu shinobi kıyafetleriyle topallamakta olan birini fark edinceye kadar. İlk defa bir shinobiyi rezil sayılabilecek bir halde görüyordu ve yine ilk defa bir shinobi kendisine saldırmak için değil de sıkıştığı ağaç dallarının arasından kurtulabilmesi için kendisine el uzattığına şahit oluyordu.
Ne olduğuna tam anlamıyla kavrayamamış olsa da Naegi'nin ona yardım etmesinin ardından bir şey demeden yoluna devam etmesiyle birlikte uzaktan onu takip etmeye başlamıştı Magu. Topluluğunun umut ettiği tipte insanların var olduğunu olan inancı bir nebze artmıştı fakat insanların ne kadar saldırgan ve yıkıcı olabileceklerini gözleriyle görmüştü. Uzun bir boyunca Naegi'nn peşinden ilerleyen Magu, Naegi'nin kendisine uzattığı yiyeceklerle besleniyor her gün aralarında bıkratığı kasıtlı mesafeyi biraz daha azaltıyordu. Bu takip sürecine başlamasının ilk haftasının sonlarına doğru ilk iletişimlerini kurmuşlar ve birbirlerinin isimlerini öğrenmişlerdi. İki tarafın da gardını yavaş yavaş indirmesiyle birbirlerini biraz daha tanımaya başlıyor ve aslen ikisinin de istediği şeyin hayatta kalmak olduğunu öğrenebiliyorlardı. İkinci haftayı bitirmelerine birkaç gün kala ise Naegi Magu ile arasında oluşan bu arkadaşlığı resmiyete dökmelerini önermiş ve Magu'nun da kabul edeceğini inanarak ona kontrat sunmuş ve hayatta kalmak ana başlıklı partnerlikleri başlamıştır.
Seviye: B-Rank
Boyut: İki ayağı üzerindeyken yerden yüksekliği 2.5 metre, burnunun ucundan kuyruğunun bitimine kadar olan mesafe de 4.5 metredir
Element: Fuuton, Doton
Özel Yetenek:
Magu'nun pulları normal bir pangoline göre daha sert ve dayanıklıdır, özellikle shuriken ve ok gibi fırlatılan saldırılara iyi koruma sağlar. Bununla beraber Atsuen Arashi adı verilen özelliğe sahiptirler. Bu özellik, Magu'nun pullarına chakra aktarabilmesini ve ek yetiler kazanmasını sağlar. Magu bir kaç saniye odaklanıp bu özelliği aktif ettiğinde pulları ve arası Fuuton chakrası ile dolar ve gelen saldırılara karşı normal zırha ek olarak bir koruma sağlar. Ancak bu durumda Katon saldırılarından ekstra hasar alabilme ihtimali vardır.
Magu'nun kendi içerisine yuvarlanıp top haline gelmesi durumunda eğer Atsuen Arashi aktif ise Magu ani bir chakra salınımı ile kendini ileriye doğru hızlı bir şekilde ivmelendirebilir. Önüne çıkan herşeye hasar verir, aşırı kalın olmayan duvarları yıkabilir, ezdiği kişilere yüksek hasar verebilir. Pullar Magu'nun bu hareket esnasında alacağı hasarı azaltır, fakat tamamen yok etmez. Magu'nun top olup yuvarlanmaya başlaması bir kaç saniye sürse de toptan aniden düzelmesi hızlıca gerçekleşir. Magu bu formda ilerlerken ikinci bir chakra salınımı ile aniden durabilir fakat ani bir şekilde yön değiştiremez. Bir açıyla ilerleyebilir, yani yay çizebilir fakat bu yay çok keskin değildir. Magu, yavaşladığında ek chakra salınımı yaptığı sürece yuvarlanması devam eder.
Magu chakrası olduğu sürece Atsuen Arashi'yi kullanabilir. Aktif oldukça chakra tüketmektedir. Magu, Atsuen Arashi'yi aktif etmediği takdirde top halini aldığında kendini ileri ivmelendiremez, fakat yumuşak deri kısımlarını (karnı gibi) sakladığı için defansif bir hamle olarak bunu kullanabilir.
Bilinen Teknikler:
Zanshuu no Jutsu B-Rank
Daitoppa C-Rank
Doryuu Shiki C-Rank
Tobikoshi no Jutsu D-Rank
Tsuchiganji no Jutsu D-Rank
Kabegiri no Jutsu D-Rank
Otonaku Ashi no Jutsu D-Rank
Ekipmanlar:
Eyer ve Bel Çantası:
Gerektiğinde Naegi ve bir kişinin daha Magu'nun üzerinde seyahat edebilmesini sağlamak amacıyla esnek ve sürtünmelere karşı dayananıklı ince deriden yapılmış üzerinde üzerindeki kişilerin tutunabilmesi için ince çıkıntılar olan bir eyerdir. Bu eyer Magu'nun karnın kısmındaki yüzzü yere dönük olan bel çantasına eyerin yapıldığı deriden yapılmış iki kayış yardımıyla bağlanır. Bel çantası görece daha kalın ve dayanıklı bir deridir. Çantanın içi 10 adet shinobi hapının rahatlıkla sığabileceği genişliktedir. Çantanın içerisinde her birinden üçer adet bulunmak üzere kan, kondisyon ve chakra hapları bulunur.
B-Rank Kontrat: 7PP
Kalan: 2PP
