[Chouwano Kagi] Ağlatırlar, güldürürler. (2. Bölüm)

Diğer ninja köylerine sahip ülkeler.
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts:2605
Joined:August 25th, 2018, 6:19 pm
Re: [Chouwano Kagi] Ağlatırlar, güldürürler. (2. Bölüm)

Post by GM - Naruto » November 20th, 2021, 10:29 am

Kurduğun kısa cümleler, havada birer toz tanesi gibi önemsiz bir şekilde yok olup giderken, Hajime’nin hemen yanına gelerek ilk adımlarını atmaya başlıyorsun. Bu esnada keşişlerin bakışlarının Sai’de, Sai’ninkilerin ise senin üzerinde olduğunu görüyorsun. Sai’nin cümleleri Hajime haricindeki keşişleri pek mutlu etmemiş gibi duruyor, ancak karşılarındaki kişinin kim olduğu ve statüsü gereği söyleyecek bir sözleri bulunmadığını da pekala anlayabiliyorsun. Sai’nin bir miktar kenara çekilmesiyle birlikte de hep birlikte ilerlemeye başlıyorsunuz.

Yetimhaneyi ardınızda bırakırken ormanlık alanın içine giriş yapmış oluyorsunuz. İlerleyişinizin ritmini ayarlayan Hajime bu aşamada normal yürüme hızıyla adımlarını atıyor. Bakışları sabit bir şekilde önünde bulunan Hajime ile ortada kalacak şekilde yaptığınız ilerlemede, diğer dört keşişte bir karenin dört köşesine yerleşmiş gibi ilerliyor. Ancak ormanlık alanın son bulup Konoha sokaklarına varmanızla birlikte, dört keşiş normal bir şekilde yan yana yürüme pozisyonuna geçmeleri dikkatinden kaçmıyor. Çevrede keşişleri fark eden kişilerin selamlarına karşılık veren keşişler, sanki Konoha’da senin dışında başkaca bir işleri varmış da bunları halletmek için gelmiş gibi ilerliyorlar gözünde. Bu ilerleyiş şekli Konoha’nın kapısından çıkıp tekrar ormanlık bir alana girmenize kadar devam ediyor. Çevredeki gözlerden uzaklaştığınız anda ise keşişler tekrar köşelere gelecek şekilde eski pozisyonlarına geçiyorlar. Ancak adım hızlarınız bu aşamada halen daha sabit kalıyor.

Ormanlık alanda yaptığınız yaklaşık on dakikalık bir ilerlemenin ardından, Hajime’nin bakışlarını ilk kez üzerinde hissediyorsun. Bakışlarının altında herhangi bir anlam göremediğin Hajime “Yollarımız pek iyi ayrılmadı ve pek de iyi kesişmedi Kagi Hanım. Ama eğer cevap vermek isterseniz bir şey sormak isterim.” diyor. Hajime’nin konuşmaya başlamasıyla sol arkanda bulunan bir keşiş hemen araya giriyor ve “Hajime-san, sorgusundan önce bu kadınla konuşmasanız mı?” diyor. Hajime omzunun üstünden attığı sade bir bakışla birlikte “Nasıl olsa her şeyi anlatacak, bırak da en azından merakımı gidereyim.” diyor. Hajime’nin sözlerinin ardından söyleyecek bir şeyi olmadığı yüz ifadesinden belli olan keşiş sessiz kalmayı seçerken Hajime bakışlarını sana çeviriyor ve “Kabuto ile neden görüşmek istedin?” diye soruyor. Bu sorusunun arkasında Kabuto’ya karşı bir önyargı veya peşin bir hüküm yatıyor gibi görünmüyor senin adına. Hajime’nin gerçekten sırf merakından böyle bir şey söylemiş olduğunu düşünmek, baskın görüşün konumunda oluyor.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
User avatar
Chouwano Kagi
Kaçak
Kaçak
Posts:214
Joined:June 4th, 2020, 6:05 pm
Künye:

Re: [Chouwano Kagi] Ağlatırlar, güldürürler. (2. Bölüm)

Post by Chouwano Kagi » November 22nd, 2021, 1:35 am

Eşelenmemiş don toprağa bırakılan tohum misali sözlerini söyledikten sonra yetimhanenin girişinden ayrılarak ilerlemeye başladılar.
Ormana da Hajime ile yan yana, taifenin ise de tam ortasında -olması gerektiği- bir tutsak gibi konumlanmıştı. Konoha'nın meskun mahallerine yeniden vardıklarında ise daha az dikkat çeken bir hale büründüler. Öyle ki yan yana yürüyorlar ve bu halleriyle Kagi de sanki onlardan biriymiş gibi görünüyordu.

Konoha'nın kapılarından çıkıp engin ormanın içine yeniden daldıklarında ise evvelki tertiplerine geri döndüler. Bu hususta şehirden ayrılmalarına rağmen süratlerinde pek de bir değişim yoktu. Kagi de söylendiği ve işaret edildiği gibi sessizce yürüyordu. Bu kutlu sessizliği bozan da o olmadı.

Hajime'nin sorusuna yaptığı girizgaha pek de tepki vermedi. Adımlarında, tavrında veya duygularında bir değişim yoktu. Solundaki keşişin "sorgudan önce" konuşma hususuna değinmesiyle beraber hafifçe tebessüm etti. " 'Her şeyi...' " diye iç geçirdi genç kız. "Duymak istedikleri şey ne acaba?"

Hajime ile ismi bilinmez keşişin ufak tartışması bittikten sonra tüm gözlerin kendi üzerinde olduğunu hissediyordu. Pek de hoşlanmamıştı. Konoha'dan beri buraya nasıl geldiyse öyle yürümeye devam ediyordu. Ne Hajime'ye ne de diğer keşişlerden birine baktı. "Ateş Tapınağı'na niye geldiysem o yüzden." dedi, başka bir şey de söylemedi.
Image
Künye
İsim: Chouwano Kagi
Yaş: 18
Cinsiyet: Kadın
Element: Katon
Seviye: C-Rank
Rütbe: Kaçak/Chuunin
Ryo: 34.250
Prestij: 1
Ün: 15
Kullanılabilir GP: 5

Motivasyon
Ölüm ölür. Biz ölmeyiz.

Kagi insanların et ve kemiğinin toprağa, ateşe karışmasıyla dünyayı terk edeceğine inanmaz. Zira insan dünya üzerinde yaptıklarıyla yaşar, bir insanın yaşamasının en büyük koşulu da düşünmektir. Eğer ki insanın düşüncesi dünya üzerinde zikredilir ve unutulmaz olursa o kişi ölmez ve dünyaya mutlaka geri döner. Zira Indra ve Asura'yı dünyaya geri gönderen güç verdikleri ant değil geleceğe aktarılan düşünceleridir. Buna binaen Kagi tıpkı İlk Keşiş gibi diğer insanlara yardım etmek ve onların gönlünü kazandıktan sonra dünya hakkında istintâc ettiği bilgi ve birikimlerini geleceğe aktarmak ister. Böylelikle Rinne'yi kırsa dahi ölmeyecek ve ya bedenen ya da fikren dünyada daima var olacaktır.

Korkutan karanlık değil ışıksızlık.

Kagi, Chagama'nın yanında geçirdiği bir yıl boyunca yaptığı meditasyonlar ve istiğrak ettiği iç dünyası ile üç büyük zehirden (Nefis, Nefret ve Cehalet) ve bütünüyle Ku/Çile'den kurtulduğuna inanır. Ruhun(Atman) kaplarının açıldığı ve ruhun mutlak çilesizliğe (Nirvana) gark edeceği sırada zihnini kontrol edememiş ve acı içinde kıvrandıracak derecede zihinsel hasar almıştır. Kagi halen daha gözlerini kapattığında kendisinin mutlak çilesizliğin kapısında olduğunu görmekte, hissetmektedir. Her uykuya dalışında kapıya parmaklarıyla dokunmakta, başını yaslamakta ancak kapıdan içeri bir adım atamamaktadır. Zira ne zaman kapıya doğru bir adım atsa ruhunu sıkıntılar basmaya başlar ve bir damla suyu olmaksızın Kaze no Kuni çölünde on fersah yürümüş gibi terlemeye başlar. Haliyle Ku'dan tam anlamıyla kurtulamadığı için de Rinne'de (Dünya ve Yeniden Doğma Döngüsü) hapis kalmıştır. Lakin işin özü şudur ki Kagi neyden korktuğu hakkında en ufak bir fikri yoktur. Bir bilinmezliğin peşinde parşömenlerden, yazıtlardan, keşişlerden ya da ufacık bir çocuktan edindiği bilgiler ile bilinmezliğini gidermeye çalışmaktadır.
Komplikasyon
Felekte hasılı bir insan.

Kagi, hiçbir varlığa hiçbir koşulda zarar verme gayesine girişmez. Bir kişi ölüm ve şerden gayrı bir şey getirmese bile kişinin ölümü hak ettiğine inanmaz. Eğer uygun koşullar ve dem oluşur da Kagi bir can ile on can arasında bir seçim yapmak zorunda kalırsa ya onbirini de kurtaracaktır ya da aralarında bir seçim yapmayacaktır. Zira on kişinin katili olmak ile bir kişinin katili olmak arasında bir fark olduğunu düşünmez.
Özellikler

Profil
Güç: 3
Çeviklik: 5
Kondisyon: 4
Potansiyel: 4
Varlık: 9
Zeka: 6

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 1
[Çeviklik] Akrobasi: 1
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 1
[Kondisyon] Form: 1
[Potansiyel] Ninshuu: 1
[Varlık] Aldatma: 1
[Varlık] Empati: 3 *Favori*
[Varlık] Sosyalleşme: 4
[Zeka] Tıp: 1
[Zeka] Farkındalık: 4
[Zeka] İzcilik: 3


Ninjutsu

Shunshin (D Rank)

Taijutsu

Suiseki Stili (B Rank)
Suiseki: Gekiha (B Rank)

Genjutsu

Teishi no Jutsu (C Rank)

Fuinjutsu: Rank B

Mühürleme Sanatı Rank D: Mühürlenen Enerjiyi Arttırma
Mühürleme Sanatı Rank C: Obje Üstüne Enerji Mühürleme
Mühürleme Sanatı Rank B: Salınım Enerjisinin Artışı

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Kunai (1)
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts:2605
Joined:August 25th, 2018, 6:19 pm

Re: [Chouwano Kagi] Ağlatırlar, güldürürler. (2. Bölüm)

Post by GM - Naruto » November 24th, 2021, 10:00 am

Verdiğin cevap üzerine Hajime tınışız bir şekilde “Anlıyorum.” demekle yetiniyor sadece. Bu kelimenin, gerçek manasında söylenmediğini ise içten içe hissedebiliyorsun. Fakat seni asıl ilgilendiren şey, Hajime’nin konuşmaya olan arzusunu saklamaması oluyor. Her ne kadar bakışların Hajime’den ve etrafındaki keşişlerden uzak olsa da, Hajime’nin seninle konuşmak istediğini, sana bir şeyler söylemek istediğini hissedebiliyorsun. Ne var ki, tavırların Hajime’yi konuşmaya teşvik edebilecek nitelikte de olmuyor. Bu yüzden ilerleyişiniz bir süre daha sessizliğin içerisinde geçip gidiyor.

Yaklaşık yarım saatlik bir ilerlemenin ardından, ortama çöken sessizliği bozan bir kez daha Hajime oluyor. Bu ana kadar bakışlarıyla sürekli seni sezdiğini fark etmiş olman, Hajime’nin sanki özellikle bunu yapmak istediğini düşündürtüyor sana. Bu bakışlarının arasında Hajime “Senden farklı bir cevap alıp alamayacağımı bilmiyorum ama duyduğuma göre ilk önce Tanzaku’ya gitmişsin. Tanzaku’ya gitmenin sebebi de aynı mıydı? Ve duyduğuma göre orada Tsunade-sama ile de görüşmüşsün. Bu basit bir rastlantı mıydı?” diye soruyor. Sözlerinin altında pek bir sorgu havası bulunmayan Hajime’nin bunları gerçekten de bahsettiği gibi meraktan sorduğunu düşünmeden edemiyorsun. Ancak pozisyonun itibariyle, bunun sorgu öncesi bir ön mülakat olduğu düşüncesi de kafanın bir köşesinde sürekli varlığını sürdürüyor. Bunun yanında Hajime’nin konuşması sırasında dikkatini çeken en büyük detay, Hajime’nin Tsunade ile konuştuğundan bahsetmesi üzerine, bir nevi etrafını sarmış dört keşişin aynı anda gözlerini Hajime’ye ve sana çevirmesi oluyor. Her ne kadar sabit bakışların önündeki shinobilerin bakışlarını kısa süreliğine yakalamanı sağlasa da, arkandaki shinobilerin bakışlarını üzerinde hissetmen, onların da bakışlarını bir anlığına sana ve Hajime’ye yönlendirdikleri düşüncesine varmanı sağlıyor.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
User avatar
Chouwano Kagi
Kaçak
Kaçak
Posts:214
Joined:June 4th, 2020, 6:05 pm
Künye:

Re: [Chouwano Kagi] Ağlatırlar, güldürürler. (2. Bölüm)

Post by Chouwano Kagi » November 25th, 2021, 1:34 am

Hajime'yi baştan savdıktan sonra oluşan sessizlik Kagi için daha katlanılabilir idi. Hajime'ye karşı bir garezi yoktu fakat "kanıtlanmış" bu cinayet meselesi içini sıktığından kendi içindeki sükunetin korunması dış dünyanın olağanlığı ile mümkündü. Kagi halen daha olayı yerli yerine oturtmakta zorlanıyor, birisinin günahını almaktan çekiniyordu. İş bu sebepten ötürü de konu hakkında düşünmemeye, bir düşüncesizlik haline girmeye gayret ediyor ve yolculuğunu da evin yolunu bilen rahvan at misali, ayaklarına bırakıyordu.

Bu sessizlik ve sükun içinde kaç fersah gittiler bilmezdi, Hajime ses etmese bir gün kadar da böyle gider, ses etmezdi. Gözlerini açmadıysa bile dalgınlıktan kurtardı. Yavaşça Hajime'ye doğru dönerek yorgunca bir tebessüm yaptı. Sözlerinde kinayeli bir ton vardıysa da bir şey ima ettiği yoktu, yalnızca az önce aklına kazınan o sözü tekrar etti: "Nasıl olsa her şeyi anlatacağım."

Sözlerinden sonra yeniden önüne döndü ve sağlamaya çalıştığı ruh halini çok dağılmadan yeniden toparlamağa başladı.
Image
Künye
İsim: Chouwano Kagi
Yaş: 18
Cinsiyet: Kadın
Element: Katon
Seviye: C-Rank
Rütbe: Kaçak/Chuunin
Ryo: 34.250
Prestij: 1
Ün: 15
Kullanılabilir GP: 5

Motivasyon
Ölüm ölür. Biz ölmeyiz.

Kagi insanların et ve kemiğinin toprağa, ateşe karışmasıyla dünyayı terk edeceğine inanmaz. Zira insan dünya üzerinde yaptıklarıyla yaşar, bir insanın yaşamasının en büyük koşulu da düşünmektir. Eğer ki insanın düşüncesi dünya üzerinde zikredilir ve unutulmaz olursa o kişi ölmez ve dünyaya mutlaka geri döner. Zira Indra ve Asura'yı dünyaya geri gönderen güç verdikleri ant değil geleceğe aktarılan düşünceleridir. Buna binaen Kagi tıpkı İlk Keşiş gibi diğer insanlara yardım etmek ve onların gönlünü kazandıktan sonra dünya hakkında istintâc ettiği bilgi ve birikimlerini geleceğe aktarmak ister. Böylelikle Rinne'yi kırsa dahi ölmeyecek ve ya bedenen ya da fikren dünyada daima var olacaktır.

Korkutan karanlık değil ışıksızlık.

Kagi, Chagama'nın yanında geçirdiği bir yıl boyunca yaptığı meditasyonlar ve istiğrak ettiği iç dünyası ile üç büyük zehirden (Nefis, Nefret ve Cehalet) ve bütünüyle Ku/Çile'den kurtulduğuna inanır. Ruhun(Atman) kaplarının açıldığı ve ruhun mutlak çilesizliğe (Nirvana) gark edeceği sırada zihnini kontrol edememiş ve acı içinde kıvrandıracak derecede zihinsel hasar almıştır. Kagi halen daha gözlerini kapattığında kendisinin mutlak çilesizliğin kapısında olduğunu görmekte, hissetmektedir. Her uykuya dalışında kapıya parmaklarıyla dokunmakta, başını yaslamakta ancak kapıdan içeri bir adım atamamaktadır. Zira ne zaman kapıya doğru bir adım atsa ruhunu sıkıntılar basmaya başlar ve bir damla suyu olmaksızın Kaze no Kuni çölünde on fersah yürümüş gibi terlemeye başlar. Haliyle Ku'dan tam anlamıyla kurtulamadığı için de Rinne'de (Dünya ve Yeniden Doğma Döngüsü) hapis kalmıştır. Lakin işin özü şudur ki Kagi neyden korktuğu hakkında en ufak bir fikri yoktur. Bir bilinmezliğin peşinde parşömenlerden, yazıtlardan, keşişlerden ya da ufacık bir çocuktan edindiği bilgiler ile bilinmezliğini gidermeye çalışmaktadır.
Komplikasyon
Felekte hasılı bir insan.

Kagi, hiçbir varlığa hiçbir koşulda zarar verme gayesine girişmez. Bir kişi ölüm ve şerden gayrı bir şey getirmese bile kişinin ölümü hak ettiğine inanmaz. Eğer uygun koşullar ve dem oluşur da Kagi bir can ile on can arasında bir seçim yapmak zorunda kalırsa ya onbirini de kurtaracaktır ya da aralarında bir seçim yapmayacaktır. Zira on kişinin katili olmak ile bir kişinin katili olmak arasında bir fark olduğunu düşünmez.
Özellikler

Profil
Güç: 3
Çeviklik: 5
Kondisyon: 4
Potansiyel: 4
Varlık: 9
Zeka: 6

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 1
[Çeviklik] Akrobasi: 1
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 1
[Kondisyon] Form: 1
[Potansiyel] Ninshuu: 1
[Varlık] Aldatma: 1
[Varlık] Empati: 3 *Favori*
[Varlık] Sosyalleşme: 4
[Zeka] Tıp: 1
[Zeka] Farkındalık: 4
[Zeka] İzcilik: 3


Ninjutsu

Shunshin (D Rank)

Taijutsu

Suiseki Stili (B Rank)
Suiseki: Gekiha (B Rank)

Genjutsu

Teishi no Jutsu (C Rank)

Fuinjutsu: Rank B

Mühürleme Sanatı Rank D: Mühürlenen Enerjiyi Arttırma
Mühürleme Sanatı Rank C: Obje Üstüne Enerji Mühürleme
Mühürleme Sanatı Rank B: Salınım Enerjisinin Artışı

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Kunai (1)
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts:2605
Joined:August 25th, 2018, 6:19 pm

Re: [Chouwano Kagi] Ağlatırlar, güldürürler. (2. Bölüm)

Post by GM - Naruto » December 1st, 2021, 1:11 pm

Verdiğin cevap üzerine Hajime’nin yüzünde beliren hafif gülümsene dikkatinden kaçmıyor. Başını onaylarcasına ve ancak dikkatli gözlerle görülebilecek şekilde hafifçe sallayan Hajime, bu hareketiyle sözlerine karşılık vermiş oluyor. Bu hareketinin ardından ise Hajime, bu aşamada konuşmaya devam edecek gibi durmuyor. Bu haliyle de ortama çöken sessizliği bölen adımlarınız, rüzgarla hışırdayan yapraklar ve yaban hayvanlarının sesleri oluyor.

Bir süre, tahmin ettiğin ve bildiğin güzergah üzerinden yaptığınız ilerleme devam ediyor. Havanın kararmasına yakın bir zaman diliminde ise Hajime rotanızı batı yönüne çevirerek, daha önce adımlamadığın topraklara doğru yürüyorsunuz. Etrafındaki kişiler bu rotaya uygun hareket ediyorlar, ancak içgüdülerin Ateş Tapınağı’na varacağınız yolu uzattığınız yönünde fısıltılarda bulunuyor. Ne var ki, başından beri bunları sormak veya sorgulamak gibi bir fikrin olmadığı için ilerleyişinize dair bir ses çıkarmıyorsun. Ağaçları bir bir geçerek ormanlık alanda yaptığınız yolculuk yaklaşık yarım saat daha devam ettikten sonra, Hajime ilk kez ilerleyişinize ara veriyor. Ağaçların oldukça sık ve yoğun olduğu bir noktada duran Hajime, etrafındaki keşişlere hitaben “Burada duralım, bir süre dinleneceğiz.” diyor. Keşişler, Hajime’nin bu kararına bir miktar şaşırmış gibi dursalar da hepsinin hallerinden yorulduklarını da görebiliyorsun. Muhtemelen bu nedenle de Hajime’nin dinlenme konusundaki sözlerine yüzlerindeki şaşkın ifade dışında olumsuz bir tepki vermiyor keşişler.

Hajime sırtını yaslayabileceği büyükçe bir ağaca doğru ilerlerken etrafındaki diğer keşişlere de konumlanacakları noktaları tarif ediyor. Yine basitçe duraksayacağınız bölgeyi dört noktadan gözlemleyebilecek açıları seçen Hajime’nin tarifinin ardından keşişler kendilerine söylenen noktalara ilerliyorlar. Keşişlerin gitmesinin ardından Hajime yavaşça kendisini yere bırakıp ağaca sırtını dayarken sana da oturabileceğini işaret ediyor eliyle. Ancak sen daha henüz oturmak için uygun bir yer aradığın esnada Hajime “Bingo Kitabı’na isminin yazılmasını ben talep ettim ve bu olaydan keşişlerin haberi yok. Hakkında verilecek olumsuz bir hükmün önüne ancak bu şekilde geçebilirdim.” diyor. Yüzünde gayet ciddi bir ifade beliren Hajime “Bu konuştuklarımızın aramızda kalmasını yeğlerim, ancak aksini yaparsan da seni yargılamam. Fakat Bansai-sama’dan bana kalan miras, beni bu şekilde davranmaya itiyor.” diyor. Konuyu bir yere vardıracağı belli olan Hajime dikkatli ve keskin bir şekilde yüzüne bakarak “Belki hoş ayrılmadık ama senin ardından da hoş olmayan şeyler yaşadım. Bansai-sama’yı birinin öldürdüğü aşikardı, ancak bunu senin yaptığın noktasında, diğer keşişler gibi kuvvetli delillerin varlığına inanmıyorum. Bana delilleri sorma, bu sonraki mesele. Senden tek ricam…” diyor ve bir süre duraksadıktan sonra “Sentoki-sama’yla konuştuğun bir şeyler oldu mu?” diye soruyor. Hemen ardından ise “Anlatacakların olup da anlatmak istemezsen anlayışla karşılarım.” diyerek sözü sana devrediyor.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
User avatar
Chouwano Kagi
Kaçak
Kaçak
Posts:214
Joined:June 4th, 2020, 6:05 pm
Künye:

Re: [Chouwano Kagi] Ağlatırlar, güldürürler. (2. Bölüm)

Post by Chouwano Kagi » December 2nd, 2021, 2:56 am

Kısaca verdiği yanıtın ardından yolculuk devam ediyor, Kagi de bu yolu takip ediyordu. Ateş Tapınağı'na giden yolu biraz olsun hatırlıyorsa şu anki yolun daha önce geçmediği yollara sahip olmadığını söylemek mümkündü fakat bu husus karşısında herhangi bir fikri veya düşüncesi oluşmadı. Zira nihayetinde o Ateş Tapınağı'na yalnızca bir kez gelmiş ve Konoha'yı sora sora bulmuş birisiyken yanındaki kimseler Ateş Tapınağı'nın sakinleriydi.

Şaşırdığı ve düşünmeye zorlandığı ilk an verilen "mola" kararıydı. Buna yalnızca o değil, görünen o ki diğer keşişler de şaşırmıştı. Kagi'nin herhangi bir itirazı ya da fikri önemsizdi, haliyle o da denilene uyacaktı. Keşişler, Hajime'nin işareti -belki de emri- üzerine dört bir köşeye dağılmış ve Kagi ile Hajime bir ağacın dibinde başbaşa kalmıştı. Hajime oturdu, Kagi de ardından buyur edildi.

Hajime "Bingo Kitabı" meselesine değinince Kagi başlangıçta bunun ne demek olduğunu anlamadı. Önüne geçilecek "olumsuz hüküm" ile kastedilenin ne olduğunu bilemedi. Bu bir hapis, işkence ve belki de ölüme uzanan bir silsileye mi işaretti? Söylemek zordu. Hajime'nin tam karşısında oturarak bağdaş kurup oturdu ve ona doğru baktı. Söylenen sözleri, dikkatlice ve tane tane dinledi.

Bakışlarını Hajime'den ayırdı ve kara toprağa dikti. Yorgun ve belki de bıkkınca bir nefes alıp tebessüm etti. Hajime'ye baktı ve söze girdi: "Peki ya o da bunu dilediyse?" Daha açıklayıcı olmak için devam etti. "O da sözlerin aramızda kalmasını istediyse ne olacak?" Başını göğe doğru kaldırdı ve karanlığın içinde parıl parıl parlayan elmaslara gözünü dikti. "Bu beni yemininden dönen bir dönek mi yapar, yoksa gerçeği saklamayan erdemli bir doğrucu mu?"

Yanıt vermesine pek de fırsat vermedi, devam etti: "Sözümü söylemeden evvela düşündüğüm tek husus sözümün neye yol açacağıdır. Sözümü yalnızca size söylemekten çekindim zira Ateş Rahiplerinin iftira dahi atacak ihtirası ne içindir? Bu iktidar aşkı niyedir? Bilmezdim ve hala bilmiyorum." Hajime'ye döndü: "Bu yüzden sözümü her birinize aynı anda aynı zamanda nakletmek istedim. Böylelikle eğer sözüm bir felakete yol açacaksa hepinizin bilgisi dahilinde olmasını istedim fakat mademki ben tutsağım ve bu da soruların üçüncüsüdür. Öyleyse tutsaklığımı bilmem gerekir."

Genç kız devam etti. Hajime bir şey diyecektiyse de sözünü böldürmeye niyeti yoktu. "Sentoki-san ile birçok şey konuştum; en nihayetinde dediğim gibi, ben oraya Ateş Rahipleri kimdir, nedir diye öğrenmeye gittim. Beni tutsak ilan ettiğiniz anda dahi hasbihalden vazgeçmedim." Başını yeniden göğe kaldırarak konuştuklarını hatırlamaya ve bir sıralamaya koymaya başladı.

Gözlerini yumdu ve sağ elinin baş parmağı ile "bir" ve ardından gelen sayıları yapmaya devam etti. O anda eli sanki bir torbayı karıştırıyormuş gibi hareket ediyordu: "İlk olarak düşman-dost hasbihalimizin içeriğini sordu. Akatsuki, 12 Gardiyan ve yanılmıyorsam Chiriku diye birisi? İnsanlık ve Titr... Sonra da galiba Hagoromo ve Asura'nın yolu, Indra'ya üstü kapalı belki lanetleme belki küfür. Iı-ııı. Sonra sanıyorum ki şu başrahip seçim usulünü konuştuk." Gözlerini açarak gülümsedi ve birazcık da gözlerini belertti. "Ben de 'ben olsam kaçardım.' dedim. Zira bu nihayetinde hiç uğruna ikilik yaratabilecek hususlardı ve eğer -söylediğiniz üzere- bu heves ettiğiniz değil taşımanız gereken bir yük idiyse birinizin tapınağı terk etmesini ve öz-sürgün ile dostlarından ayrılması yükünün de sahiplenilmesi gerektiğini söyledim." Kısa ama bir çocuk neşesiyle kıkırdadı. "Sanıyorum ki önerim dinlenmedi. Dediği odur ki asla orayı terk edemezdi. Zira orası onun kaderi ve öğretisiydi. "

Yeniden "bir şeyler hatırlamaya çalışan" postür ve ifadesine dönerek devam etti: "Sanıyorum ki bu olaydan sonra da Ninshuu'nun Asura'ya geçişi hakkında şiirler okudum, okudu. Sonra sanıyorum bir büyük tartışmadır, 'Umut' üzerine koptu. Ben bu bir 'sanrı' dedim. Gereksizliğine ve aslında yokluğuna işaret ettim. O da karşı çıktı, Umudun yokluğunu, umutsuzlukla denk tuttu. Ben dünyayı kuran irade Asura'nın iradesidir, Ninshuu'dur dedim. İyilik de kötülük ondandır dedim. O ise bunu reddetti. Dünyayı zehirleyen ideaların hepsinin yükünü Indra'ya yükledi." Gözlerini hafifçe açtı ve toprağa doğru düşünceli gözlerle baktı "Belki de haklıydı bilemiyorum. Nihayetinde Kagelerimiz daima en güçlümüz değil miydi?" Ne için konuştuğunu hatırlayıp Hajime'yi görünce kendini toparladı "Her neyse..."

"Başka bir şey aklıma gelmiyor. Genel olarak bana yerimi bildiren üst perde cümleleri es geçtim, onların sayıları da pek fazladır." Bağdaş kurmaktan ağrıyan ayaklarını ileri doğru uzattı ve iki eliyle arkasından destek alarak başını yeniden göğe doğru kaldırdı. "Keşke konuşmasaydım, keşke reddetmeseydim. Ah kudret, ille kudret. Yine konuşurum, yine reddederim." Başka bir şey demedi. İyice kararan havada belirginleşen burç yıldızlarını aramaya başladı.
Image
Künye
İsim: Chouwano Kagi
Yaş: 18
Cinsiyet: Kadın
Element: Katon
Seviye: C-Rank
Rütbe: Kaçak/Chuunin
Ryo: 34.250
Prestij: 1
Ün: 15
Kullanılabilir GP: 5

Motivasyon
Ölüm ölür. Biz ölmeyiz.

Kagi insanların et ve kemiğinin toprağa, ateşe karışmasıyla dünyayı terk edeceğine inanmaz. Zira insan dünya üzerinde yaptıklarıyla yaşar, bir insanın yaşamasının en büyük koşulu da düşünmektir. Eğer ki insanın düşüncesi dünya üzerinde zikredilir ve unutulmaz olursa o kişi ölmez ve dünyaya mutlaka geri döner. Zira Indra ve Asura'yı dünyaya geri gönderen güç verdikleri ant değil geleceğe aktarılan düşünceleridir. Buna binaen Kagi tıpkı İlk Keşiş gibi diğer insanlara yardım etmek ve onların gönlünü kazandıktan sonra dünya hakkında istintâc ettiği bilgi ve birikimlerini geleceğe aktarmak ister. Böylelikle Rinne'yi kırsa dahi ölmeyecek ve ya bedenen ya da fikren dünyada daima var olacaktır.

Korkutan karanlık değil ışıksızlık.

Kagi, Chagama'nın yanında geçirdiği bir yıl boyunca yaptığı meditasyonlar ve istiğrak ettiği iç dünyası ile üç büyük zehirden (Nefis, Nefret ve Cehalet) ve bütünüyle Ku/Çile'den kurtulduğuna inanır. Ruhun(Atman) kaplarının açıldığı ve ruhun mutlak çilesizliğe (Nirvana) gark edeceği sırada zihnini kontrol edememiş ve acı içinde kıvrandıracak derecede zihinsel hasar almıştır. Kagi halen daha gözlerini kapattığında kendisinin mutlak çilesizliğin kapısında olduğunu görmekte, hissetmektedir. Her uykuya dalışında kapıya parmaklarıyla dokunmakta, başını yaslamakta ancak kapıdan içeri bir adım atamamaktadır. Zira ne zaman kapıya doğru bir adım atsa ruhunu sıkıntılar basmaya başlar ve bir damla suyu olmaksızın Kaze no Kuni çölünde on fersah yürümüş gibi terlemeye başlar. Haliyle Ku'dan tam anlamıyla kurtulamadığı için de Rinne'de (Dünya ve Yeniden Doğma Döngüsü) hapis kalmıştır. Lakin işin özü şudur ki Kagi neyden korktuğu hakkında en ufak bir fikri yoktur. Bir bilinmezliğin peşinde parşömenlerden, yazıtlardan, keşişlerden ya da ufacık bir çocuktan edindiği bilgiler ile bilinmezliğini gidermeye çalışmaktadır.
Komplikasyon
Felekte hasılı bir insan.

Kagi, hiçbir varlığa hiçbir koşulda zarar verme gayesine girişmez. Bir kişi ölüm ve şerden gayrı bir şey getirmese bile kişinin ölümü hak ettiğine inanmaz. Eğer uygun koşullar ve dem oluşur da Kagi bir can ile on can arasında bir seçim yapmak zorunda kalırsa ya onbirini de kurtaracaktır ya da aralarında bir seçim yapmayacaktır. Zira on kişinin katili olmak ile bir kişinin katili olmak arasında bir fark olduğunu düşünmez.
Özellikler

Profil
Güç: 3
Çeviklik: 5
Kondisyon: 4
Potansiyel: 4
Varlık: 9
Zeka: 6

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 1
[Çeviklik] Akrobasi: 1
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 1
[Kondisyon] Form: 1
[Potansiyel] Ninshuu: 1
[Varlık] Aldatma: 1
[Varlık] Empati: 3 *Favori*
[Varlık] Sosyalleşme: 4
[Zeka] Tıp: 1
[Zeka] Farkındalık: 4
[Zeka] İzcilik: 3


Ninjutsu

Shunshin (D Rank)

Taijutsu

Suiseki Stili (B Rank)
Suiseki: Gekiha (B Rank)

Genjutsu

Teishi no Jutsu (C Rank)

Fuinjutsu: Rank B

Mühürleme Sanatı Rank D: Mühürlenen Enerjiyi Arttırma
Mühürleme Sanatı Rank C: Obje Üstüne Enerji Mühürleme
Mühürleme Sanatı Rank B: Salınım Enerjisinin Artışı

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Kunai (1)
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts:2605
Joined:August 25th, 2018, 6:19 pm

Re: [Chouwano Kagi] Ağlatırlar, güldürürler. (2. Bölüm)

Post by GM - Naruto » December 6th, 2021, 9:47 am

Konuşmaya başladığın anda sorduğu sorular Hajime’nin sorduğuna bir cevap alamayacağı hissi yaratıyor. Bu hissini yüzünden okuduğun Hajime lafa girmeye yeltendiği sırada ise, konuşmanı sürdürüyorsun. Hajime gömüldüğü sessizlikte dikkatlice kelimelerine odaklanırken, yüzüne tepkisiz bir ifade yerleştiriyor. Sözlerine önem verdiğini anlayabildiğin Hajime’nin arka planında yaşadığı kafa karışıklığını da göz bebeklerinin ardında görebiliyorsun. Konuşman esnasında birkaç kez daha lafa girmeye yeltense de, Hajime’nin bunu yapmasına her defasında engel oluyor ve konuşmanı bu şekilde sürdürüyorsun. Hajime de bir süre sonra bir şeyler söylemekten ziyade tamamen seni dinlemeye odaklanıyor.

Göğe kaldırdığın başınla birlikte söylediğin son sözlerin ardından Hajime’nin bir süre düşünmeye başladığını fark edebiliyorsun. Direk bir şeyler söylemek yerine gömüldüğü sessizlik, en azından Hajime’nin bir şeyler düşündüğünü düşündürtüyor sana. Sessizliği ile Hajime’yi baş başa bıraktığında da gökteki yıldızlara odaklanıyorsun. Yaklaşık yarım dakikayı bulan gökteki arayışın sonuçsuz kalırken, Hajime kısık bir sesle “Sana dürüst olacağım Kagi Hanım. Belki düşüncelerimiz farklılaşmış olsa da, özümüzün farklı olmadığını anlayabiliyorum.” diyor. Hajime’nin özellikle anlama kelimesinin üstüne belirgin bir vurgu yaptığını rahatlıkla fark edebiliyorsun. Keza Hajime’yle yaptığın konuşmalar neticesinde, bu vurgunun maksatlı olduğunu da rahatlıkla kavrayabiliyorsun. Bu kez söz bölmeden dinleme işini sen üstlenirken Hajime “Faili meçhul bir cinayet araştırılırken, ilk olarak maktul incelenir. Vücuttaki izlerden yola çıkarak ölüm şekli belirlenir. Sonrasında varsa eylemde kullanılan silaha ve metoda ulaşılır. Ardından da zanlının kim olabileceği soruları üzerine yoğunlaşılır. Zanlıya ulaşıldığı takdirde de cinayet sebebi ortaya konulur. Böylece elimizde bir katil, bir maktul, bir eylem ve bir sebep olur ve cinayet çözülmüş olur.” diyor. Olaydan çok bilgilendirici bir konuşma yapar gibi konuşan Hajime bu anlatımlarının ardından “Yani en basitinden sürecin bunun gibi ilerlemesi gerekir ki sağlıklı bir sonuca ulaşılabilsin. Çünkü baştan bir fail varsa, malum, ortada bir meçhul de olmaz.” diyor. Konuşmasını bir noktaya vardıracağına emin olduğun Hajime birkaç saniyelik sessizlik ve iç geçirmenin ardından “Bansai-sama’nın cinayetinde ise bu süreç hiç de böyle işlemedi. Ortada bir maktul vardı, ölüm şekli vardı, metod vardı, lakin fail yoktu. Beklediğim, failin kim olacağının araştırılmasıydı. Ancak gördüm ki, Sentoki-sama failden çok sebebi arar olmuştu. Fail çoktan belliydi onun gözünde, sendin. Kanıtlardan bahsediyordu, beyanlardan. Ancak kimse ne beyan duydu ne kanıt. Sorgunda kullanılacakmış hepsi, ama sorgu yapmayı gerektirir miydi beyanlar veya kanıtlar, bunu kimse bilmiyor. Elbette Sentoki-sama liderimiz, ancak liderimizin yanlış yaptığını görmezden gelmem mümkün değil. Bansai-sama’nın mirasındaki öğretiler bu değildi.” diyor. Sonraki sessizliği, kuracağı cümlelerin habercisi olduğu için konuşmamayı ve dinlemeyi sürdürmeyi tercih ediyorsun. Hajime’nin aklında bir ikilem varmışçasına sıkıntılı durduğu bu anları, sadece beklemekle yetiniyorsun.

Yaklaşık bir dakikayı bulan bir sessizlik, Hajime’nin düşüncelerini bir nebze de olsa toparlamasına yardımcı oluyor. Yere diktiği bakışlarını doğrudan sana çeviren Hajime “Bunu söylemem ne derece doğru bilmiyorum ama… Bansai-sama’yı senin öldürdüğünü düşünmüyorum. Bu konuda binlerce kanıt gelse bile önüme, gözlerinde bir katili yakalayamıyorum. Zihninde dolana bir katile erişemiyorum. Belki yanılgı belki de kurduğun bir yanıltmaca bu, bilemiyorum. Ne var ki, bunu bilmenin bile çözüm olacağını düşünmüyorum.” diyor. Hemen ardından ise bakışlarını hafifçe ve biraz da utangaç bir şekilde tekrar yere yönlendiren Hajime “Ne yapıyorsam, bu sebepten. Ne yapıyorsam, bana kalan mirastan.” diyor ve hemen ardından “Dikkatli ol Kagi Hanım, hiç olmadığın kadar.” diyor.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
User avatar
Chouwano Kagi
Kaçak
Kaçak
Posts:214
Joined:June 4th, 2020, 6:05 pm
Künye:

Re: [Chouwano Kagi] Ağlatırlar, güldürürler. (2. Bölüm)

Post by Chouwano Kagi » December 6th, 2021, 10:39 pm

Kagi uzun sessizliklerle bölünen konuşmayı hiçbir şey demeden dinledi. Konuşmanın kimi aralarında yüzünde silik bir tebessüm oluşsa da o anlarda Hajime'nin yüzüne pek bakmadığı için fark edilebilir olmamıştı. Hajime şüphe ve eleştiri dolu monoloğunu sürdürüp götürürken Kagi yalnızca yıldızları seyretti. Kulağına çalınan bu sözleri hakir ve aşağı gördüğünden değildi bu. Yalnızca bu sözlerin gerçekten kendisine edildiğini düşünmüyordu.

Karanlığın ve sessizliğin birleşimi Kagi'nin yüreğinde uzunca zamandır hasret olduğu bir şeyleri işaret etmişti. Öyle ki bu iki öğe ateş ile barut oldu ve kalbini sarıp sarmaladı. Sıcacık olan kalbi vücudunun her zerresine huzuru naklediyor; parmak uçlarında, tüylerinde, her yerinde bir alevdir harlanıyordu. İnsan nasıl ayazda donar da bir sıcaklıkla göç eder ya; Kagi de bu ateşin içinde serinlik buldu. Ellerinden güç almayı bırakıp sırtını yere dayadı, iki kolunu kenarlara açıp kendini saldı.

Ansızın bastıran bir uyku gibiydi. Yokluğun hissiyatı onu bir denizin bir bardak dalgasıyla sağa sola yalpalanan bir gibi kütük gibi yapmıştı. Hajime'nin sözleri yeniden kulağına gelir oldu. Gözlerini açtı, fakat hiçbir şey görmez idi. Az önce seyrettikleri... Ne yıldız ne kamer ne kubbe. Yoktu bir nesne. Gök ona, o göğe bakıyordu. Hiçlikten başkasını görmüyordu.

"İşte terazi, işte kılıç. İşte dîvân, işte insân! İşte insan, işte insan! Söyleyin ey öncekiler, ey erenler. Yoksa bu mahkeme benim midir?"

Derince bir nefesi göğe doğru bıraktı. Belirgince bir tebessüm etti. Gözlerini yeniden kapattı ve uykuya dalmadan önce birkaç kelamdır, mırıldandı:

"Güzel, ne güzel olmuşsun. Görülmeyi, görülmeyi.
Siyah zülfün halkalanmış. Örülmeyi, örülmeyi.
"
Image
Künye
İsim: Chouwano Kagi
Yaş: 18
Cinsiyet: Kadın
Element: Katon
Seviye: C-Rank
Rütbe: Kaçak/Chuunin
Ryo: 34.250
Prestij: 1
Ün: 15
Kullanılabilir GP: 5

Motivasyon
Ölüm ölür. Biz ölmeyiz.

Kagi insanların et ve kemiğinin toprağa, ateşe karışmasıyla dünyayı terk edeceğine inanmaz. Zira insan dünya üzerinde yaptıklarıyla yaşar, bir insanın yaşamasının en büyük koşulu da düşünmektir. Eğer ki insanın düşüncesi dünya üzerinde zikredilir ve unutulmaz olursa o kişi ölmez ve dünyaya mutlaka geri döner. Zira Indra ve Asura'yı dünyaya geri gönderen güç verdikleri ant değil geleceğe aktarılan düşünceleridir. Buna binaen Kagi tıpkı İlk Keşiş gibi diğer insanlara yardım etmek ve onların gönlünü kazandıktan sonra dünya hakkında istintâc ettiği bilgi ve birikimlerini geleceğe aktarmak ister. Böylelikle Rinne'yi kırsa dahi ölmeyecek ve ya bedenen ya da fikren dünyada daima var olacaktır.

Korkutan karanlık değil ışıksızlık.

Kagi, Chagama'nın yanında geçirdiği bir yıl boyunca yaptığı meditasyonlar ve istiğrak ettiği iç dünyası ile üç büyük zehirden (Nefis, Nefret ve Cehalet) ve bütünüyle Ku/Çile'den kurtulduğuna inanır. Ruhun(Atman) kaplarının açıldığı ve ruhun mutlak çilesizliğe (Nirvana) gark edeceği sırada zihnini kontrol edememiş ve acı içinde kıvrandıracak derecede zihinsel hasar almıştır. Kagi halen daha gözlerini kapattığında kendisinin mutlak çilesizliğin kapısında olduğunu görmekte, hissetmektedir. Her uykuya dalışında kapıya parmaklarıyla dokunmakta, başını yaslamakta ancak kapıdan içeri bir adım atamamaktadır. Zira ne zaman kapıya doğru bir adım atsa ruhunu sıkıntılar basmaya başlar ve bir damla suyu olmaksızın Kaze no Kuni çölünde on fersah yürümüş gibi terlemeye başlar. Haliyle Ku'dan tam anlamıyla kurtulamadığı için de Rinne'de (Dünya ve Yeniden Doğma Döngüsü) hapis kalmıştır. Lakin işin özü şudur ki Kagi neyden korktuğu hakkında en ufak bir fikri yoktur. Bir bilinmezliğin peşinde parşömenlerden, yazıtlardan, keşişlerden ya da ufacık bir çocuktan edindiği bilgiler ile bilinmezliğini gidermeye çalışmaktadır.
Komplikasyon
Felekte hasılı bir insan.

Kagi, hiçbir varlığa hiçbir koşulda zarar verme gayesine girişmez. Bir kişi ölüm ve şerden gayrı bir şey getirmese bile kişinin ölümü hak ettiğine inanmaz. Eğer uygun koşullar ve dem oluşur da Kagi bir can ile on can arasında bir seçim yapmak zorunda kalırsa ya onbirini de kurtaracaktır ya da aralarında bir seçim yapmayacaktır. Zira on kişinin katili olmak ile bir kişinin katili olmak arasında bir fark olduğunu düşünmez.
Özellikler

Profil
Güç: 3
Çeviklik: 5
Kondisyon: 4
Potansiyel: 4
Varlık: 9
Zeka: 6

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 1
[Çeviklik] Akrobasi: 1
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 1
[Kondisyon] Form: 1
[Potansiyel] Ninshuu: 1
[Varlık] Aldatma: 1
[Varlık] Empati: 3 *Favori*
[Varlık] Sosyalleşme: 4
[Zeka] Tıp: 1
[Zeka] Farkındalık: 4
[Zeka] İzcilik: 3


Ninjutsu

Shunshin (D Rank)

Taijutsu

Suiseki Stili (B Rank)
Suiseki: Gekiha (B Rank)

Genjutsu

Teishi no Jutsu (C Rank)

Fuinjutsu: Rank B

Mühürleme Sanatı Rank D: Mühürlenen Enerjiyi Arttırma
Mühürleme Sanatı Rank C: Obje Üstüne Enerji Mühürleme
Mühürleme Sanatı Rank B: Salınım Enerjisinin Artışı

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Kunai (1)
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts:2605
Joined:August 25th, 2018, 6:19 pm

Re: [Chouwano Kagi] Ağlatırlar, güldürürler. (2. Bölüm)

Post by GM - Naruto » December 9th, 2021, 10:05 am

Sözlerin üzerine Hajime bir şey söylemiyor. Sadece anlattıklarını ne denli anladığını çözebilmek için sana bakmakla yetiniyor. Gözlerinin kapanmasına karşın Hajime de sırtını ağaca daha da yerleştiriyor ve dinlenme pozisyonuna geçiyor. Gözlerinin ağırlığı karşısında istekli bir dirençsizlik gösteriyorsun ve yavaşça uykuya dalıyorsun.

Güneş’in ışıklarının gözlerinin içine girmeye çalışması nedeniyle duyduğun rahatsızlıkla açıyorsun gözlerini. Üzerine örtülmüş ince, kahverengi bir battaniye seni ziyadesiyle sıcak tutmuş oluyor ve vücudunda bu sıcaklığın yarattığı mayışıklığı hissedebiliyorsun. Gözlerinle etrafını taradığında, Hajime’nin birkaç metre önünde bir şeyler yediğini görüyorsun. Diğer keşişler hala daha görüş alanının içinde bulunmuyor. Yavaşça üzerindeki battaniyeden kurtulurken Hajime hareketlenmeden dolayı kafasını sana çeviriyor ve son lokmasını ağzına atarken “Günaydın.” diyor ne soğuk ne de sıcak bir şekilde. Önünde duran bir parça kurutulmuş ekmeği alarak yerinden kalkıyor ve yanına gelerek ekmeği sana uzatıyor. Hajime’nin pek konuşkan bir tavır içinde olmadığını, uyumadan önce söyleyeceği her şeyi söylemiş olduğunu düşünüyorsun. Bu yüzden pek muhabbete girmeye de çalışmayan Hajime eşyalarını toparlamaya başlarken, üstüne örtülmüş battaniyeyi de alarak katlıyor ve ağacın dibine bırakıyor. Hemen ardından ise sağ elinin baş ve işaret parmağını ağzına sokarak bir ıslık çalıyor. Çalınan bu ıslıktan birkaç saniye sonra ise tüm keşişler dört bir yandan bulunduğunuz alana doğru geliyor. Her birinin uykusuz geçirdiği zamanı gözlerinden anlayabilsen de vücutları oldukça dinç duruyor. Hajime ise, sana verdiği kurutulmuş ekmeği bitirip bitirmediğini kontrol ettikten sonra “Hazırsanız devam edelim.” diyor.

Kurutulmuş ekmeği bitirmenin ardından ilerleyişiniz kaldığı yerden devam ediyor. Bu kez, adımlarını koşmaya yaklaşır derecede hızlı oluyor. Tüm yolu sükunet içinde geçirmeyi yeğleyerek, doğanın sesleri içinde yapıyorsunuz yolculuğunuzu. Güneş tepeye varıyor, sonrasında ise tekrar kaybolmaya yöneliyor. Ormanın içinde yaptığınız bu yolculuğun sonu ise, seni bildiğin topraklara çıkarıyor sonunda. Ateş Tapınağı’nın büyük girişi karşısında kaderinin belirleneceği zamana doğru ilerliyorsunuz. Gelişinizi gözleyen tapınaktaki keşişler ise, sizin gelişinizle birlikte kapıyı açmaya başlıyor.

Tapınağa girmenle birlikte, tapınakta bulunan keşişlerin bakışlarını bir kez daha üzerinde hissediyorsun. Bu kez bir yabancıdan ziyade suçluya bakan bu bakışların altında net bir negatiflik sezebiliyorsun. Ancak bununla birlikte, birkaç keşişin bakışlarını senden kaçırdıklarını da fark edebiliyorsun becerilerin sayesinde. Bu keşişlerin kaçan bakışlarını altında ise boşluk hissediyorsun sadece. Fakat bu anlarda kimse tek bir kelime konuşmuyor ve tüm iletişiminiz sadece bu bakışlardan ibaret oluyor.

Hajime ve etrafındaki keşişlerle birlikte, tapınakta dolanan keşişlerin bakışları altında, tapınaktan ayrılmadan önce herkesin toplandığı alana doğru gidiyorsunuz. Bu alanda en son yaşananlar kafanda bir kez daha cereyan ederken gözlerin birden Teika’ya ilişiyor. Alanın ortasında, adeta sizin gelişinizi beklediği her halinden belli olan Teika’nın bakışlarının altında ise ne negatiflik ne de boşluk hissediyorsun. Teika’nın hemen önüne geldiğiniz anda Hajime ile birlikte duruyorsunuz ve Teika “Hoşgeldiniz Hajime-dono. Biraz geciktiniz, herhangi bir sıkıntı mı oldu?” diye soruyor. Hajime ise son derece rahat bir şekilde “Biraz dinlenmeye ihtiyacımız oldu, hepsi bu.” diyor ve hemen ardından “Sentoki-sama gelecek mi?” diye soruyor. Hajime’nin sorduğu soru üzerine Teika’nın yüzü hafifçe asılırken “Sentoki-sama Kagi Hanım ile özel konuşmak istiyor. Ben de bunun için sizi karşıladım.” diyor. Hajime ise bu fikri pek beğenmemiş gibi bakışlarını düşürürken “Kagi Hanım’a ben eşlik etmek isterim.” dedikten sonra ricadan çok iğnelercesine “Senin için bir sıkıntı olmaz değil mi?” diyor. Teika, Hajime’ye karşı gelebilecek iradesi bulunmadığını vücut diliyle ortaya koyarken Hajime “Pekala, gidelim.” diyor bu kez sana hitaben.

Hajime ile birlikte Teika’nın ve etrafta toplanan keşişlerin arasından ayrılıp, tapınak içine doğru hareketleniyorsunuz. Gittiğiniz yolları daha önce kat etmiş olduğun için, adımlarınızın sizi Bansai’nin odasına yönlendirdiğini rahatlıkla anlayabiliyorsun. Tıpkı düşündüğün gibi Bansai’nin odasının önüne geldiğinizde Hajime hafifçe kapıya vuruyor ve “Sentoki-sama, Kagi Hanım’ı getirdim.” diyor. Sentoki’nin içeriden buyur eden sözlerinin ardından Hajime yavaşça kapıyı aralıyor ve senin geçmene olanak sağlıyor. Bu odaya son girdiğin anda itibaren değişen hiçbir şey olmadığını görebiliyorsun. Bansai’nin oturduğu noktada, bu kez bağdaş kurmuş bir şekilde oturan Sentoki ile göz göze geldiğinde, Sentoki’nin tüm olan bitene rağmen dingin yüzü dikkatini çekiyor. Odaya girmenin ardından Hajime de oda girmeye yeltendiği esnada Sentoki birden bakışlarını Hajime’ye çeviriyor ve “Özel konuşmak istiyorum Hajime-san.” diyor, pek de ricacı gibi görünmeyen bir şekilde. Hajime ise bu sözler karşısında havada kalan ayağını yere indiriyor ve “Kagi Hanım’ın anlattıklarını dinlemek isterim Sentoki-sama.” diyor. Sentoki ise yüzünde hiçbir mimik oynatmadan “Özel dedim Hajime.” demekle yetiniyor. Bu sözler karşısında Hajime yavaşça kafasını eğip geriye doğru adımlıyor ve Sentoki sana yere oturmanı işaret ederken Hajime de odanın kapısını kapatıyor.

Sentoki ile baş başa kalmanla birlikte, odanın içindeki gerilimi de hissedebiliyorsun iliklerinde. Odanın içindeki sessizliği Sentoki pek bozmak istermiş gibi durmasa da, bu sessizliğin sürüp gitmesine de tahammül edemeyecek gibi duruyor. Bunun sonunda “Uzun yoldan geldin, bir şeyler yiyip içmek ister misin?” diye soruyor sana. Hemen ardından da “İstersen yerken de olan biteni konuşabiliriz.” diyerek lafı sana devrediyor.
Off Topic
Yol RP'si yaparak sıkmak istemediğim için uyanmandan tapınağa kadar olan süreci hızlı geçtiğimin farkındayım. Uyanışından tapınağa gelene kadarki süreçte herhangi bir konuşma vs. yapmak istemişsen, bunu dile getirebilirsin. Bir sonraki GM mesajında, o anları bir flashback yaşanmışçasına aktarabilirim.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
User avatar
Chouwano Kagi
Kaçak
Kaçak
Posts:214
Joined:June 4th, 2020, 6:05 pm
Künye:

Re: [Chouwano Kagi] Ağlatırlar, güldürürler. (2. Bölüm)

Post by Chouwano Kagi » December 14th, 2021, 3:53 am

Kara bulutlar sürüklenir içimde
Hasrettir cezbeden, bilmem neye?
Çeler aklımı da sürükler beni.
Götürür müsün beni? İstediğim yere?

Ey temiz yorga, teklifimdir sana
Tırpanların o altın çavdarları.
Götür beni hızlıca, uçarcasına
Götür beni, sözümdür sana.


Beyazdır bir at buldu, üzerine kondu. Beyaz ki ne beyaz, beyazından göze gelir alacalı.

Hiçbir şey demedi. At, onu sessizce ve usulca taşıdı. Kaç saniyesi kaç saattir, kaç saati kaç gündür onu Kagi ne bilebilir ne de düşünebilirdi. Bir yöne gittikleri kesindi muhakkak, lakin onun gözünde bir kendisi bir de üzerine konduğu yorga zahirdi. Kagi sordu:

"Yolumuz uzundur besbelli lakin ömrüm kifayet eder mi bu yolu bitirmeye bilmem. Zira fânide boynumu isterler. Onlar ki, sözümün geçmediği divanda beni yargılamak isterler."

"İradendendir. Kalırsın burada ve görürsün bin asrı devirecek çınarı, kıyamı ve bidayeti. Unutursun zamanı, mülkü ve ölümü de ancak biz hatırlatırız sana: "Alacağın yoktur dünyada, vereceğin varsa bir boynundur." İradendendir, "Dönmem." der de kalırsan burada yedi fecr, kırk iki gün daha geçer lakin yine de alamazlar boynunu orada."

"Lütuf buyurdun şüphesiz. Lakin dünyada ne kalbe dokundum ne bir hataya işaret buyurdum. Geçeceğim eşik işte burada, belki de ayağımın altındadır lakin nihayetinde bu eşikten geçecek bir benim. Dünya bu kadar karanlığa gömülürken ben elimde bir ışıkla terk-i diyar eylersem, burada bu gamla nasıl rahat ederim?"

"Yüreği biz sana verdik. Gam da neşe de hüzün de sendendir. Bizim senin kalbine teskin vermekten başka gayemiz ve isteğimiz de yoktur. Şahidiz ki sen tek bir insana karşı kibirlenmedin. Şahidiz ki sen onların tekine dahi zarar vermedin. Şahidiz ki sen onların iyiliğinden başka bir şey istemedin.

Biz gözünü açıp da uyanan Aydınlanmışlar ile Bodisatvlar arasında tek bir fark dahi bina etmedik. Aynı insanlar arasında bir fark bina etmediğimiz gibi. Hepinizi kendinizden sorumlu kıldık bu hususta hiçbirinizin yoluna çıkıp ne kendimize çağırdık, ne kendimizden uzaklaştırdık. Hepinize istediğinizi yaşamanızı salık verdik. Mutluluğu neyden buluyorsanız ona yönelin, öyle yaşayın dedik. Zira nihayetinde hiçbirinize eksik bir muhasebe, eksik bir akıl vermedik. Nefes alan, almayan her şeyi birbirine denk ve akıldaş kıldık.

İyilik de kötülük de sizdendir. Faniyattan kurtulmaman ve onlara bazı salıklar vermek istemen mutlaktır ki hasenedendir fakat unutma ey Kagi, Chouwa no Kagi! Alacağın mükafat yoktur, zira verebileceğimiz mükafat yoktur.
"

"Bilirim elbet hatta filhakika bunu sırf vereceğiniz mükafat yoktur diye yapmak isterim. Zira eğer bir mükafat verilseydi yaptığım şey bir amel değil olsa olsa vazife olurdu. Vazife ise iradeten değil mecburiyeten amel olur.

İdeam ne zor ne çetin ve doğrusu ne de fuzulidir lakin "yapmadım" demektense "yapamadım" demeyi yeğlerim.
"

"Biz onların aksine senin üzerinde hüküm koyucu değiliz. Sen nasıl onlara salık veriyorsan biz de sana veririz. Öyleyse unutmayasın Chouwano Kagi. Onları kurtarırken onlar gibi olmayasın. Kaguya'nın da Madara'nın da ve nicesinin de gayesi seninkinden farklı değildi. Hepsi istese büyük bir huzur ve ilim ile terk-i diyar eylerdi. Hepsi de bu dünyayı bahsettiğin karanlıkta bırakamazdı. En nihayetinde o karanlıklara teslim olan ve belki de kucak açanlar da onlardı. Biz yine de onlardan razıyız. Senden de olacağız. Bize varan herkesten olacağımız gibi."

İşte atımın sırtındayım.
Öyleyse götür beni gurbetime.
Bir kez daha bakayım
Güneşi doğuran o engin ufuklarına
Ah o yaban mersinli ışıklarına
Kıpkırmızı şafaklarına.


Öyle bir yer belki var, belki yok.


Kırmızı ışıklar yükselmiş de Kagi'nin gözünü deler olmuştu. Elini siper ederek doğruldu ve üzerindeki örtüyü fark etti. Kollarını açıp esnemenin ardından örtüsünden de kurtulmaya başladı. Hajime'nin sözlerine karşılık o da "Günaydın." dedi ve üzerindeki örtüyü tutup ona doğru göstererek "Teşekkür ederim." dedi. Kendisine uzatılan ekmeği de alarak başını öne doğru eğdi ve teşekkür etti. Keşişler onun etrafında toplanmaya başlarken o da son lokmasını ağzına attı ve Hajime'yi onaylayarak yola koyuldular.

Uzunca bir yol nihayetinde Kagi'yi tanıdık yurtlara çıkarır olmuştu. Hatta şuracıkta bırakıverseler ormanda yattığı yeri dahi bulurdu. Yol, yolu; Kagi, Hajime'yi takip etti ve nihayetinde tapınağın geniş kapısının önünde durdular. Keşişlerin iğneleyici bakışları arasında yürümeye başladılar. Kagi bu bakışlarla hem çok üzülüyor hem de hissizleşiyordu. Kimse dahi bilmiyorsa en azından Kagi, kendisinin masum olduğunu biliyordu. Bu gerçekliğe sarılarak bu bakışları sinesinde öğütüyordu.

Teika'nın Hajime ile Hajime'nin de Sentoki ile yaptığı pazarlıklar sonucunda nihayetinde Kagi, Bansai'nin odasında Sentoki ile başbaşa kalmıştı. Genç kızın konuşacak bir şeyi yoktu. Varlığının değerli görülmediği yerde var olmanın ağırlığını kaldırabiliyorsa bile bunu unutacak değildi. O bir mahkûm idi. Suçu "kanıtlanmış" bir mahkûm.

Sessizliği bozan Kagi olmayacaktı, olmadı da. Sentoki'nin sözleri üzerine silik bir tebessüm oluşturdu ve "Teşekkür ederim, tokum." dedi. Yeniden o ifadesiz suratına bürünerek "Sizi dinliyorum." diyerek bitirdi.
Image
Künye
İsim: Chouwano Kagi
Yaş: 18
Cinsiyet: Kadın
Element: Katon
Seviye: C-Rank
Rütbe: Kaçak/Chuunin
Ryo: 34.250
Prestij: 1
Ün: 15
Kullanılabilir GP: 5

Motivasyon
Ölüm ölür. Biz ölmeyiz.

Kagi insanların et ve kemiğinin toprağa, ateşe karışmasıyla dünyayı terk edeceğine inanmaz. Zira insan dünya üzerinde yaptıklarıyla yaşar, bir insanın yaşamasının en büyük koşulu da düşünmektir. Eğer ki insanın düşüncesi dünya üzerinde zikredilir ve unutulmaz olursa o kişi ölmez ve dünyaya mutlaka geri döner. Zira Indra ve Asura'yı dünyaya geri gönderen güç verdikleri ant değil geleceğe aktarılan düşünceleridir. Buna binaen Kagi tıpkı İlk Keşiş gibi diğer insanlara yardım etmek ve onların gönlünü kazandıktan sonra dünya hakkında istintâc ettiği bilgi ve birikimlerini geleceğe aktarmak ister. Böylelikle Rinne'yi kırsa dahi ölmeyecek ve ya bedenen ya da fikren dünyada daima var olacaktır.

Korkutan karanlık değil ışıksızlık.

Kagi, Chagama'nın yanında geçirdiği bir yıl boyunca yaptığı meditasyonlar ve istiğrak ettiği iç dünyası ile üç büyük zehirden (Nefis, Nefret ve Cehalet) ve bütünüyle Ku/Çile'den kurtulduğuna inanır. Ruhun(Atman) kaplarının açıldığı ve ruhun mutlak çilesizliğe (Nirvana) gark edeceği sırada zihnini kontrol edememiş ve acı içinde kıvrandıracak derecede zihinsel hasar almıştır. Kagi halen daha gözlerini kapattığında kendisinin mutlak çilesizliğin kapısında olduğunu görmekte, hissetmektedir. Her uykuya dalışında kapıya parmaklarıyla dokunmakta, başını yaslamakta ancak kapıdan içeri bir adım atamamaktadır. Zira ne zaman kapıya doğru bir adım atsa ruhunu sıkıntılar basmaya başlar ve bir damla suyu olmaksızın Kaze no Kuni çölünde on fersah yürümüş gibi terlemeye başlar. Haliyle Ku'dan tam anlamıyla kurtulamadığı için de Rinne'de (Dünya ve Yeniden Doğma Döngüsü) hapis kalmıştır. Lakin işin özü şudur ki Kagi neyden korktuğu hakkında en ufak bir fikri yoktur. Bir bilinmezliğin peşinde parşömenlerden, yazıtlardan, keşişlerden ya da ufacık bir çocuktan edindiği bilgiler ile bilinmezliğini gidermeye çalışmaktadır.
Komplikasyon
Felekte hasılı bir insan.

Kagi, hiçbir varlığa hiçbir koşulda zarar verme gayesine girişmez. Bir kişi ölüm ve şerden gayrı bir şey getirmese bile kişinin ölümü hak ettiğine inanmaz. Eğer uygun koşullar ve dem oluşur da Kagi bir can ile on can arasında bir seçim yapmak zorunda kalırsa ya onbirini de kurtaracaktır ya da aralarında bir seçim yapmayacaktır. Zira on kişinin katili olmak ile bir kişinin katili olmak arasında bir fark olduğunu düşünmez.
Özellikler

Profil
Güç: 3
Çeviklik: 5
Kondisyon: 4
Potansiyel: 4
Varlık: 9
Zeka: 6

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 1
[Çeviklik] Akrobasi: 1
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 1
[Kondisyon] Form: 1
[Potansiyel] Ninshuu: 1
[Varlık] Aldatma: 1
[Varlık] Empati: 3 *Favori*
[Varlık] Sosyalleşme: 4
[Zeka] Tıp: 1
[Zeka] Farkındalık: 4
[Zeka] İzcilik: 3


Ninjutsu

Shunshin (D Rank)

Taijutsu

Suiseki Stili (B Rank)
Suiseki: Gekiha (B Rank)

Genjutsu

Teishi no Jutsu (C Rank)

Fuinjutsu: Rank B

Mühürleme Sanatı Rank D: Mühürlenen Enerjiyi Arttırma
Mühürleme Sanatı Rank C: Obje Üstüne Enerji Mühürleme
Mühürleme Sanatı Rank B: Salınım Enerjisinin Artışı

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Kunai (1)
Locked

Return to “Diğer Ülkeler”