[Kotegawa Ooki & Kotegawa Chisa] Zorlu Öğrenci

Kaya ülkesinin başkenti ve en büyük şehri.
User avatar
Kotegawa Chisa
Ishigakure
Ishigakure
Posts:427
Joined:August 31st, 2018, 1:59 am
Künye:

Re: [Kotegawa Ooki & Kotegawa Chisa] Zorlu Öğrenci

Post by Kotegawa Chisa » September 20th, 2018, 12:14 am

Onee-san'ın bu görev hakkında neler düşündüğünü az çok tahmin edebiliyorum. O da benim gibi Ishichou-sama tarafından seçildiğimiz için ne olursa olsun görevi tamamlamamız gerektiğini düşünüyor. Aynı şeyleri bende hissetiğim için onu az çok anlayabiliyorum ama aynı zamanda bu kadar saygısız bir herifi eğitmeyi reddediyorum. Bize yaptığı saygısızlık göz ardı edilebilir fakat Ishichou-sama'nın emeklerine yaptıklarını asla affedemem. Sadece üç günde onun seviyesine gelebileceğini düşünmesi beni deli ediyor. Dört elemente yatkın bir dahi olabilir fakat Ishichou-sama'nın seviyesine gelmesi için yıllarca, hatta on yıllarca eğitim yapması gerekir. Sonradan görme, shinobiliği küçümseyen bir heriften bunu anlamasını bekleyemem tabii.

Takeru'yu eğitmek istemiyordum ama Onee-san'a daha fazla ayak bağı olmak da istemiyordum. O adamı eğitmek gibi bir karar verirsem gidip özür dilemem gerekecek. Haklı olduğum halde özür dilersem shinobi gururumu ayaklar altına almış olacağım. Takeru ise hayatının kalanı boyunca shinobileri küçümseyecek, benim yaşadığımı yaşayan onlarca shinobiyle karşılaşacak. Fakat özür dilememe yolunu seçersem Onee-san'ın itibarını zedelemiş olurum. Bizzat Ishichou-sama tarafından seçildiğimiz bu görevi başarıyla yerine getiremediğimiz için insanlar Onee-san'ı başarısız bir shinobi olarak görmeye başlayabilir. Beni nasıl gördükleri umrumda değil, sonuçta bu işi itibar kazanmak için yapmıyorum. Onee-san'ın da öyle bir amacı olduğunu düşünmüyorum fakat onun itibarını ayaklar altına seremem. Bu olaydan bir çıkış yolu bulmam gerekiyor...

Onee-san bana bir şeyler söyledikten sonra yaklaşık 15 saniye boyunca hareketsiz kalmıştı. İnsanlarla iletişim kurmada pek iyi birisi olmadığı için ne söyleyeceğini düşünüyor olmalı. Onee-san'ın bu çaresiz halini gördükten sonra çok kritik bir karar verdim. Onun bu uğraşları boşa gitmesin diye shinobilik onurumu ayaklar altına almaya razıyım. Takeru gibi bir adamdan özür dileyecek olmak canımı sıkıyor fakat Onee-san'ın hatrına yapmam gerekiyor. Derin bir iç çekip Onee-san'a döndüm. "Onee-san, ben hallederim. Kendini zorlamana gerek yok. Sonuçta işler benim yüzümden bu hale geldi." Sözlerimi bitirdikten sonra Takeru'nun gittiği yöne doğru ilerlemeye başladım.

Takeru'yu yakalayabilirsem söyleyeceklerim belliydi. İlk olarak özür dilemem gerekiyordu, sonrasında birkaç yalan söyleyerek olayı kapatabilirdim. Yapacaklarımdan dolayı kendimden utanıyordum ama Onee-san'ın itibarı için bunları yapmam gerekiyordu.

Eğer Takeru'yu yakalayabilirsem yavaşça yanına yaklaşıp konuşmaya başlayacağım. "Takeru-sama öncesinde söylediklerim için en içten bir şekilde özür diliyorum. Sadece dört günde Ishichou-sama'nın seviyesine gelmek istediğiniz için öfkelendim. Benim gibi genç bir insan duygularına hakim olamayabiliyor. Sizin bu ülke için ne kadar çalıştığınızı düşününce söylediklerimden pişman oldum efendim. Bu genç shinobinin saygısızlığını affedin lütfen." Eğer bu kısma kadar Takeru'nun dikkatini çekebilirsem aynı şekilde devam edip onu ikna etmeye çalışacağım. "Takeru-sama lütfen bize bir şans verin. Sizin gibi bir dahiyi eğitmek için elimizden geleni yapacağız. Bize verilen iki haftanın sonunda Ishichou-sama kadar güçlü olmasa da en azından güçlü bir Chuunin'in seviyesine gelebilirsiniz. Sonrasında yapacağınız kişisel eğitimle Ryoma'nın, yani bir Jounin'in seviyesine rahatlıkla gelebilirsiniz. Normal bir insan için bu kadar kısa seviyede bu seviyelere gelmek imkansız olsa da sizin gibi dört elemente yatkın bir dahi için mümkün olabilir." Bu yapacağımdan nefret ediyorum ama yapmak zorundayım.
Image
Künye
İsim: Kotegawa Chisa
Yaş: 16
Cinsiyet: Kadın
Element: Katon
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Ryo: 140.000
Prestij: 0
Kullanılabilir GP: 0
Ün: 40

Motivasyon
Korumak!
Chisa hangi durumda olursa olsun zayıflara yardım eder. İlk başlarda insanlar tarafından kabul görmek için yapmasına rağmen zamanla düşünceleri değişmiş ve onları gerçekten isteyerek korumaya başlamıştır.


Komplikasyon
Kardeş - Kotegawa Ooki
Kardeşi onun hayatındaki en önemli şeydir. Onun gözünde kardeşi ulaşılamaz bir noktada bulunan kişidir. Yine de zarar görmesinden aşırı derecede korktuğundan dolayı var gücüyle ona destek çıkmak istemektedir. Bunu o kadar kafaya takmıştır ki bazen basit şeylerde bile onun yerine yapmak istemektedir.



Özellikler
Momoiro no Chibi - Kısaca Momo -
Chisa, Asakura'da tüccara karşılık beklemeden gerçekleştirdiği yardımlar sonucunda, Asakura çevresinde bu ünvanla bilinmektedir. Özellikle kervanlar ve tüccarlar tarafından fazlasıyla tanınan Chisa, mağdur durumdaki bir tüccarın sorunlarının halledilmesine ön ayak olduğu için fazlasıyla seviliyor.


Profil
Güç: 5
Çeviklik: 9
Kondisyon: 4
Potansiyel: 3
Varlık: 8
Zeka: 5

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 1
[Çeviklik] Akrobasi: 1
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 1
[Kondisyon] Form: 1
[Potansiyel] Ninshuu: 1
[Varlık] Aldatma: 1
[Varlık] Empati: 4
[Varlık] Sosyalleşme: 4 - Favori
[Zeka] Tıp: 1
[Zeka] Farkındalık: 4
[Zeka] İzcilik: 1


Ninjutsu
D - Rank: Shunshin
B - Rank: Zukokku

Taijutsu
A - Rank: Iaido | Stil
B - Rank: Iaigiri
D-Rank: Hızlı Adımlar


Genjutsu
D-Rank: Görünmez Kılıç
D - Rank: Rakumei no Jutsu
C - Rank: Kanryousou
B - Rank: Mugen Onsa
A - Rank: Kokuangyou no Jutsu


Sensör
C - Rank: Meishou-dou

Modlar
Barış

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Katanacığım(Normal Seviye)
User avatar
Kotegawa Ooki
Posts:164
Joined:August 31st, 2018, 10:46 pm

Re: [Kotegawa Ooki & Kotegawa Chisa] Zorlu Öğrenci

Post by Kotegawa Ooki » September 20th, 2018, 5:14 pm

Takeru-sama ile olan konuşmam iyi gidiyordu. Benle çok ilgileniyor gibi gözükmesede hal ve hareketlerinden dediklerimi değerlendirdiğini anlayabiliyordum. Konuşmamı tamamen bitirdiğinde ise büyük bir sinirle dönüp Juzo ile ilgili söylenip göreve devam edeceğimizi söylemişti. Görünüşe göre Juzoya bir düşman edinmiştim. O yaşlı bunaktan nefret ediyorum diyemem. Bana öyle nefretimi kazanacak kötü bir şey yapmamıştı ama sonuçta canımı sıkıyordu ve klasik yaşlı kafasıyla yeni nesilin yaptığı her şeyi eleştiriyordu. Bunun bir değişik versiyonuda babamdı. Oda yaptığımız hiçbir şeyi ya beğenmez yada eksik bulurdu.

Ben tam görevi başarı ile bitirebileceğimizi düşünürken üstüme bir ağırlık çökmüştü. Kendime geldiğimde ise kardeşimin yanından hiç ayrılmadığımı fark ettim. Bir kaç kez başımı sallayıp yüzüme hafifçe iki elimle şaplak attıktan sonra sağa sola bakıp yine Genjutsunun altında olup olmadığımı kontrol ettim ama böyle bir şeyi yapacak kimse yok gibiydi.

Yolculuğun yorgunluğu yüzünden böyle olduğunu tahmin ediyordum. Hem girişte falanda bir sürü şey atlatmıştım. Tüm bunlar ve görevin yalan olmasının yarattığı stresin beni boğduğunu düşünmeye başlamıştım. Belkide bu görev yapmaya değmezdi. İçimden işin üstüne gitmeyip görevi iptal etmek geçiyordu. Gerçi bu iptal olmayacaktı. Daha çok terk etmek ama Takeru-sama'nın davranışları düşünülünce görevi bırakan değilde, görevden kovulan durumuna düşmüştük. Belki bu cezamızı hafİfletirdi. Hem Takeru-samanın gerçek dışı istekleride bizim savunmamız açısından bir artıydı. Tek sorun kapıda olanlardı. Şu aptal Ryoma ve adamları düzgün bir şeklde alın bandlarını taksalar yada kimliklerini gösterseler bunların hiçbiri olmayacaktı.

Takeru-sama ise olay yerinden epeyce uzaklaşmıştı. Ona yetişmem için koşmam gerekiyordu. Ben tam bunun için hareket edecek iken kardeşim tarafından durdurulmuştum. Olayı benim yerime o halletmek istiyordu. Açıkçası adamın yanına gidersem ne diyeceğimide bilmiyordum. İçimden bir taraf bunla uğraşmak istemiyordu çünkü Takeru-samanın dediklerini yerine getirmemiz çok mümkün değildi. Adam ne kadar yetenekli olursa olsun 3 gün içinde sıfırdan ağzıdan alev çıkartabilmek ,birde büyük ihtimalle sadece sabahları yapacağımız antrenmanlarla, pek olası değildi. Yani bunu yapabilen adam 1 aya Kage ve 3. ay sonunda ise Naruto ile göğüs göğüs'e dövüşecek hale gelirdi. Sene sonunda ise Kami olur çıkardı.

15 gün çok sıkı bir antrenman yapsak ve adam Shinobi öğretileri konusunda gerçekten bir dahi ise bazı temel şeyleri kapabilir gibime geliyordu. Bir iki jutsu bile yapabilirdi belki ama adam hem bu süreyi inanılmaz kısaltıyor, hem büyük ihtimalle gününün tamamını buna harcamıyor, hemde beklentisi Kage veya dengi bir seviyede olmak. Takeru-sama'da inanılmaz bir potansiyel vardı ama bu kadarıda mümkün değildi.

Başlangıçta planım ona bir kaç basit şeyi öğretmekti. Mesela duvarın üstünde yürümek veya uzuvlarını çakra ile güçlendirmek gibi. Daha önce yerinden oynatmayı hayal bile edemediği bir kayayı çakrası sayesinde rahatlıkla havaya kaldırabilse yaşayacağı sevinç sayesinde bize karşı daha toleranslı olur ve bunun karşılığında da 3 günü 1 hafta yapabiliriz diye düşünmüştüm. Daha sonra bunu izleyen başka başarılarla aynı şekilde 1 haftayı 10 gün, 10 günüde 2 hafta yapıp ona Shinobilik konusunda hatrı sayılır bir şeyler öğretebiliriz diye umut etmiştim.

Kardeşim gittiği sırada bende peşinden gidecektim. Görev konusunda ciddi oranda sıkılmıştım. Hem bir hareketlilik yoktu hemde zordu. Zorluğu severdim. Sonuçta bir insanı bir ödülde tatmin eden asıl şey ödülün kendisi değilde o ödülü elde etmek için harcadığı çaba ve o ödülü hayal ederken kurduğu düşlerdi. Bir yerde okumuştum fareler üzerinde yapılan bir deneyde de fareler beleş yemek yerine bir şekilde efor sarfettikleri yemeği tercih ediyorlarmış. Sanırım bu konuda biz insanlarda aynıyız. Bu görevin farklılığı ise aşılamaz bir zorluğunun olmasıydı, en azından benim için. Yani zor bir şey için çabalamak iyi hoş ama ne yaparsan yap sonunu göremeyeceğin bir amaç veya görev uğruna çabalamak ayağın suya demirleniş bir şekilde akıntıya karşı yüzmek gibiydi. İleri gidemiyordun ama öyle saçma bir durumdaydın ki akıntı seni geride götüremiyordu.

Kardeşim Takeru'yu yakalayabilirse konuşmasını sonuna kadar dinleyecek ve kendimin kini yapacaktım. " Takeru-sama sizi ne kandırmak nede ümitlerinizi kırmak istiyorum. Olayı basitleştirirsek: biz..." diyip kardeşime bakıp tekrar ona dönüp " hiçbir Katon jutsusu bilmiyoruz. Fuuton jutsusuda bilmiyoruz veya Suiton veya Raiton. Bildiğimiz yegane jutsular size antrenman sahasında gösterdiklerimiz. Haa bir tek gösteremediğim Kawarimi var. Biz Taijutsucuyuz. " diyecek ve ikilinin tepkisine bakacaktım.

Sonrasında ise " Açıkçası sizin doğaüstü bir yeteneğiniz olduğunu düşünüyorum ama 1 ay içinde Kage toplantısını basıp çizik bile almadan tüm Kageleri öldürecek bir yeteneğiniz yoksa 3 gün içinde 24 saatinizi buna ayırsanız bile ağzınızdan alev çıkartamazsınız. Hele hele bizim gibi alev çıkartmasını bilmeyen hocaların eşliğinde. Yani 1 gün 24 saat ama sizin kafadan 1000 saate ihtiyacınız var. " diyecek ve tekrardan tepkisini bekleyip " Lafı uzatmak istemiyorum ama 15 gün içinde belki temelleri yani bir Geninin yıllar içinde öğrendiği ve size gösterdiğim teknikleri kapabilirsiniz. Ondan sonrası tamamen ne kadar çabaladığınız ve yeteneğinize bakar. Yani demek istediğim bu şartlarda devam edeceksek edelim. Yoksa, kardeşimi bilmem ama ben görevden çekilmek istiyorum çünkü gökten Rikudou Sennin bile inse size istediğinizi veremez. diye devam edecek ve konuşmamı bitirecektim.

Olayı fazla uzatmak istemiyordum. Adam yetenekliydi ama o kadarda değil. Onu gazlayarak, poh pohlayarak veya başka herhangi bir yolla vakit kazanıp bir şeyler başarmaya çalışmak boşunaydı. Eğer Shinobi öğretilerinin gerçekliğini kavramayı reddediyorsa burada daha zaman kaybetmek istemiyordum çünkü görev elinde sonunda başarısız olacaktı. Bu adam istediğini elde edemeyecek ve bunun için bizi suçlayacak ve ona zaman kaybettirdiğimizi söyleyecekti. Her ne kadar bu şartlar altında haklı olan biz olsakta iş uç noktaya geldiğinde onun sözüne karşı bizimki olacağından kabak yine bizim başımıza patlayacaktı. O yüzden her şey fazla uzamadan netleştirilse en iyisiydi.

Bu göreve büyük umutlarla gelmemiştim ama adamın 4 elementi birden yatkın olduğunu görmek içimde bazı şeyleri yeşertmişti. Gerçekten ona birşeyler öğretip bir yerlere gelmesini istemiştim. Aklımdan belkide asistanlığı bırakır ve tam zamanlı olarak Shinobi olur gibi şeyler geçiyordu. Hatta bu 15 günlük geçici görev sonrasında bizim yada herhangi başka Shinobilerin Minami şehrinde Takeru-samayı eğitmek için temelli yerleşmesi gibi şeyler bile aklımdan geçiyordu ama adamın çocuksuluğu ve bu çocuksuluğuna rağmen bizden çok üsten olan konumunun ona karşı herhangi bir disiplin tedbiri almamızı engellemesi yüzünden bu tarz şeylerin olması binde birdi.
Image
Künye
► Show Spoiler
Motivasyon/Komplikasyon/Özellik
► Show Spoiler
Profil
► Show Spoiler
Beceri
► Show Spoiler
Ninjutsu
► Show Spoiler
Taijutsu
► Show Spoiler
Genjutsu
► Show Spoiler
Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar Standart
► Show Spoiler
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts:2605
Joined:August 25th, 2018, 6:19 pm

Re: [Kotegawa Ooki & Kotegawa Chisa] Zorlu Öğrenci

Post by GM - Naruto » September 22nd, 2018, 8:32 am

Takeru'nun arkasından koşup yetiştiğinizde, adam sizi hiç sallamıyor bile. İkinizin de geldiğini fark etse de, ne adımlarından taviz veriyor ne de sizinle göz göze gelmeye çalışıyor. Buna rağmen içindeki tüm duyguları bastırmayı başaran Chisa özür dileyerek başlıyor konuşmasına. Bir yandan derdini anlatıp bir yandan da yürümeye devam ederken, Takeru bir kez bile yüzüne bakmıyor Chisa'nın. Gururlu bir ifade takındığı yüzünü sizlere bakarak eskitmek istemiyor gibi görünen Takeru, Chisa'nın konuşması bittiğinde “Bir şans daha mı?” diye mırıldanıyor. Bu esnada lafa Ooki giriyor ve o da uzun uzadıya kendini açıklamaya, anlatmaya çalışıyor. Fakat Takeru'nun net tavrı önünüzde büyük bir ket olarak duruyor. Tüm konuşmalar bittiğinde Takeru bir kez daha “Bir şans daha mı?” diyor gözlerini hafifçe Chisa'ya kaydırırken. Bu anda adımları da duran Takeru tamamen Chisa'ya dönüyor ve “Bir şansı daha kim ister biliyor musun? Savaşta ölüp giden babasının ardından bir çocuk! Senin yaptığın yanlış bir hareket, verdiğin yanlış bir karar sonucunda bir uzvunu kaybeden dostun ister bir şans daha! Tanrı'ya her gün bir şans diye yalvarır! Sizin şansa ihtiyacınız yok... Sizin ihtiyacınız olan kim olduğunuzu bilmek!” diyor. Bu cümlelerinin ardından hışımla Ooki'ye dönen Takeru “Sizden talebimiz, bana “hocalık” yapmanız değil, beni eğitmenizdi. Benim bildiğim kadarıyla shinobiler senseilerine düşkündür, ancak senseileri de öğrencilerine aynı düşkünlükle karşılık verir. Onlara “hocalık” yapmaz, dostluk eli uzatır. Ben isteklerimi dile getirdim, ama siz, bana elinizi uzatmak yerine, saygısız bir üslupla elinizi geri çektiniz! Bir de kalkıp “görevden çekilmek istiyorum” diyebiliyorsun! Eğer Ishigakure'de bilinen, övülen shinobiler gerçekten sizin gibiyse, görevin ne demek olduğunu bilmiyorsa, Ishigakure ile ilgili olarak bazı şeyleri gözden geçirmemiz gerekecek!” diyor. Cümlesinin ardından size fırsat vermeden Chisa'ya dönen Takeru “Bir şans daha mı istiyorsunuz? Önce ablana bir shinobinin asla görevinden vazgeçmeyeceğini öğret! Sonra da kendine nasıl bir baskı altında olursa olsun doğru düzgün konuşmayı... Bunların üstesinden gelirseniz, belki o zaman Tanrı size bir şans daha verir!” dedikten sonra arkasını dönüp ilerlemeye başlıyor. Birkaç adımdan sonra ise “Göreviniz başarısız oldu, gidip Daicho-sama'ya raporunuzu verin. Juzo ile ilgili söylediklerinizin de dahil olduğu benim raporum da Daicho-sama'ya ulaştığında, ne düşüneceğini merak ediyorum.” diyor.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
User avatar
Kotegawa Chisa
Ishigakure
Ishigakure
Posts:427
Joined:August 31st, 2018, 1:59 am
Künye:

Re: [Kotegawa Ooki & Kotegawa Chisa] Zorlu Öğrenci

Post by Kotegawa Chisa » September 22nd, 2018, 3:10 pm

Onee-san'ın söylediklerine gerçekten inanamıyorum. Bunca zamandır onun bu görevi ne pahasına olursa olsun tamamlamak istediğini düşünmüştüm. Antrenman sahasında yaptığı hareketlerle, kapının önünde bana bakışıyla başka ne anlayabilirdim ki? Normalde oldukça açık sözlü bir insandır fakat bugün hiç kendi gibi davranmıyor. Sırf onun için shinobilik onurumu ayaklar altına almama rağmen o rahat bir şekilde görevden çekilmek istediğini söyledi. Şaşırdım, neden bir anda fikirlerinin değiştiğine anlam veremiyorum. Onun fikrini değiştiren bir şey olmalı. Belki de Takeru'dan özür dilerken ne kadar isteksiz olduğumu görüp kendini bunları söylemeye zorlamıştır. Hayır, Onee-san'ın öyle bir şey yapacağını düşünmüyorum. Büyük ihtimalle bu huysuz yaşlı herifi eğitmemizin imkansız olduğunu anlayıp böyle şeyler söylemiştir. Eğer gerçekten bu görevi tamamlamak isteseydi benim bile duygularım umrunda olmazdı. İşte o böyle harika bir shinobi!

Onee-san'ın sözlerinden sonra Takeru büyük bir hışımla konuşmaya, bağırmaya başlamıştı. Söylediklerinin bir kısmı mantıklıydı fakat içinde bulunduğumuz durumla hiç ama hiç uyuşmuyordu. İlk olarak yanıldığı nokta Sensei ile aramızdaki ilişki olmuştu. Shinobiler olarak senseilerimize bu kadar düşkün olmamızın nedeni bizi bu günlere getirdiği için ona saygı duyuşumuzdur. İlk gördüğüm andan itibaren ona saygı duymuş, eğitim yönteminden asla şüphe duymamıştım. Lakin içinde bulunduğumuz durum tam tersiydi. Takeru bizi ilk gördüğü andan itibaren küçümsemiş, saygısız davranmıştı. İşimi benden iyi bildiğini sanarak eğitim yöntemimizi sorgulamış, kendi isteklerine göre olması gerektiğini düşünmüştü... Yaşananlar pek umrumda da değil zaten. Onee-san'ın görevi tamamlamak istemediğini öğrendiğim andan itibaren aşırı derecede mutlu oldum. O kadar mutluydum ki Takeru'nun söylediği sözler moralimi bozamamıştı bile.

Takeru konuşmasını bitirdikten sonra suratımda büyük bir gülümsemeyle konuşmaya başladım. "Takeru-sama istediğiniz gibi rapor vermekte özgürsünüz. Bize ve eğitim yöntemimize saygısı olmayan birini eğitmek gibi bir düşüncem asla olmadı. Sırf Onee-san'ın görevi tamamlamak istediğini düşündüğüm için yanınıza kadar gelip özür dileme zahmetinde bulundum. Umarım bir sonraki isteğinizde gelen shinobiler size üç günde ağzınızdan ateş atmayı öğretebilir! Kendinize iyi bakın!" Hemen ardından Onee-san'a dönerek "Onee-san! Neden en başında görevi bırakmak istediğini söylemedin? Senin yüzünden onca zahmete katlanıp bu adamdan özür dilemek zorunda kaldım... Eve gitmeden önce biraz alışveriş yapalım!" dedim. Sonunda evime gidebileceğim için o kadar mutluydum ki gülümsemeden duramıyorum.
Image
Künye
İsim: Kotegawa Chisa
Yaş: 16
Cinsiyet: Kadın
Element: Katon
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Ryo: 140.000
Prestij: 0
Kullanılabilir GP: 0
Ün: 40

Motivasyon
Korumak!
Chisa hangi durumda olursa olsun zayıflara yardım eder. İlk başlarda insanlar tarafından kabul görmek için yapmasına rağmen zamanla düşünceleri değişmiş ve onları gerçekten isteyerek korumaya başlamıştır.


Komplikasyon
Kardeş - Kotegawa Ooki
Kardeşi onun hayatındaki en önemli şeydir. Onun gözünde kardeşi ulaşılamaz bir noktada bulunan kişidir. Yine de zarar görmesinden aşırı derecede korktuğundan dolayı var gücüyle ona destek çıkmak istemektedir. Bunu o kadar kafaya takmıştır ki bazen basit şeylerde bile onun yerine yapmak istemektedir.



Özellikler
Momoiro no Chibi - Kısaca Momo -
Chisa, Asakura'da tüccara karşılık beklemeden gerçekleştirdiği yardımlar sonucunda, Asakura çevresinde bu ünvanla bilinmektedir. Özellikle kervanlar ve tüccarlar tarafından fazlasıyla tanınan Chisa, mağdur durumdaki bir tüccarın sorunlarının halledilmesine ön ayak olduğu için fazlasıyla seviliyor.


Profil
Güç: 5
Çeviklik: 9
Kondisyon: 4
Potansiyel: 3
Varlık: 8
Zeka: 5

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 1
[Çeviklik] Akrobasi: 1
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 1
[Kondisyon] Form: 1
[Potansiyel] Ninshuu: 1
[Varlık] Aldatma: 1
[Varlık] Empati: 4
[Varlık] Sosyalleşme: 4 - Favori
[Zeka] Tıp: 1
[Zeka] Farkındalık: 4
[Zeka] İzcilik: 1


Ninjutsu
D - Rank: Shunshin
B - Rank: Zukokku

Taijutsu
A - Rank: Iaido | Stil
B - Rank: Iaigiri
D-Rank: Hızlı Adımlar


Genjutsu
D-Rank: Görünmez Kılıç
D - Rank: Rakumei no Jutsu
C - Rank: Kanryousou
B - Rank: Mugen Onsa
A - Rank: Kokuangyou no Jutsu


Sensör
C - Rank: Meishou-dou

Modlar
Barış

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Katanacığım(Normal Seviye)
User avatar
Kotegawa Ooki
Posts:164
Joined:August 31st, 2018, 10:46 pm

Re: [Kotegawa Ooki & Kotegawa Chisa] Zorlu Öğrenci

Post by Kotegawa Ooki » September 22nd, 2018, 4:03 pm

Şansımız yaver gitmiş ve o giremeyeceğimiz bir yere ulaşmadan Takeru-samaya ulaşmıştık. Kardeşim olayı uzatmayıp özür dilemiş ve ikinci bir şans istemişti. Bu ondan beklemediğim bir şeydi. Adamla inatlaşır hatta sözlü münakaşaya bile girer diye düşünmüştüm. Demek ki olgunlaşıyor. Yerden bitme ufak kardeşimin büyüdüğünü düşünmek beni mutlu edip şu görevden dolayı oluşan stresimi bir nebze olsun atmama yardımcı olmuş hatta yüzümde ufak bir gülücük bile belirtmişti.

Kardeşimden sonra bende aklıma ne varsa söylemiştim. Adam ise kendince triplere girip bir şeyler sallamıştı. Bir görevi sonuna kadar götürmek bir Shinobi için olmazsa olmazdı, doğru. Aslında Shinobi veya değil bir işe başladıysanız sonunu getirmeliydiniz ama daha öncede düşündüğüm gibi sonunda %101 başarız olacağınız bir şeyi yapmaya çalışmak aptallığın ötesinde delilikti. Yumruklarımla bir kayayı parçalayabiliyordum ama bir dağı parçalayamazdım. Bunu binlerce kere denemek beni kararlı biri değil, özürlü yapardı. Tabi antrenman amacıyla yapmadığımı varsayıyorum. Yoksa dağa taşa yumruk atmak direncinizi ve gücünüzü arttırmak için iyi bir yoldu. En azından ben yapmaktan hoşlanıyordum. Tabi bunda ülkemiz, köyümüzün ve daha ötesinde koca vadinin dağ taştan oluşmasınında önemi büyüktü.

Takeru-sama'ya olan saygım kızgın tavadaki tereyağı gibi eriyip gidiyordu. Yetenekli olabilirdi ama aklı bir karış havadaydı. Onu daha öncede bir çocuğa benzetmiştim ve bu söyledikleri bunu kanıtlar nitelikteydi ama bu veledin elinde karşı koyamayacağımız bir güç vardı. Akademi öğrencisi falan olsa bir şekilde ezer aramızdaki güç ve tecrübe farkını gösterip gerçeklerle yüzleştirirdim. Bunu zevk aldığım için değil 3 günde Diacho'yu dövmek istiyorum gibi bir saçmalığın ne kadar saçma olduğunu anlatmak için yapardım.

Kardeşim son sözlerini söyledikten sonra başımla dediğini onaylayıp bizden uzaklaşmakta olan Takeru'ya doğru duyabileceği bir tonda " Haklısınız. Bir görevi bitirmek ve bunun peşinden gitmek çok önemlidir ama bir balığa uç diyip uçamayıp vazgeçtiğinde yakınmakta açıkçası..." diyip duracaktım. Gerisini kendisi tamamlayabilirdi. " O zaman size bir sorum var Takeru-sama(!), Daimyo-sama size tek bir Shinobi bile kaybetmeden Ateş Ulusunu feth edip akşama yemeğini Konahagakure'de yemek istediğine dair bir emir verseydi ne yapardınız? " diyecek ve daha bir cevap vermesini bile beklemeden hışım ve öfkeyle devam edecektim. " Sizin gibiler oturduğu koltukta bir eli yağda bir eli balda bir tarafını büyütürken biz Shinobiler ön saflarda savaşıp hayatımızı riske atıyoruz. Biz sizin kafanıza göre şahsi egolarınız tatmin etmek için sağa sola imkansız görevlere gönderip sonra niye başaramadınız niye vazgeçtiniz diye serzenişte bulunabileceğiniz oyuncaklar değiliz. " dedikten sonra sesimdeki öfkeyi dahada arttırıp " Takeru-sama(!) bana bu gün çok önemli bir ders öğrettiniz ve bunun için size en içten teşekkürlerimi iletmek isterim. Bununun için izin verirseniz bende size bir tane vermek istiyorum. Ben çıplak elle sizden büyük bir kayayı parçalayabilen tamamen normal bir Shinobiyim. Benden 100'lerce kat daha güçlü olan bir Diacho ise eminim ki bir şekilde koca bir tepeyi yok edebilir. O yüzden benim gibi basit Shinobilere karşı bu tepeden bakan tutumunuz bir sorun yaratmaz ama aynı şeyi Daicho veya dengi birine yaparsanız bulunduğunuz politik konumun sizi koruyamacağı bir duruma girebilirsiniz. " diyecektim.

Bu dünyanın işleyişini ezelden beri anlamamıştım. Senju ve Uchia gibi iki büyük güç neden dandik bir köy kurup Daimyo denen sivillerin boyunduruğu altına girmişti? Bir kaç el mührüyle şehirleri yok edebilecek insanlar neden tek başarısı doğru ailede doğru sırada doğmuş olan adamlardan emir alıyordu? Takeru-sama bana bu gün bu sistemin ne kadar bozuk ve hastalıklı olduğunu göstermişti. Bir yanda güçlü ve fedakar Shinobiler, diğer yanda onları oyuncağı gibi kullanan Daimyo ve Takeru gibi adamlar.

Sonrasında kardeşime dönüp " Gel gidelim buradan ama önce eşyalarımızı toplayalım. " dedikten sonra eşyaları toplamak için kardeşimle birlikte yola çıkmak istiyordum. Eğer sorun çıkmadan eşyalarımızı toplayıp şehre girebilirsek yolda kardeşime " Adam 4 elementi açtı. Gerçekten iyi bir Shinobi olabileceğini düşünmüştüm ama olay sadece yetenekte bitmiyormuş. " dedikten sonra arkamızda kalan kaleye bir kez daha bakıp " Başımıza büyük dertler açacak. Eve dönünce efsanevi bir azara ve cezaya hazır ol. Sen gerçi belki yırtarsın ama benim başım çok ağrıyacak çok..." diyecek ve alışverişinde kardeşime eşlik edecektim. Arada sırada hediyelik eşyalar satan yerlerede bakıp babamın satabileceği bir yerler falanda var mı diye bakınacaktım. Uygun bir iş pozisyonu fırsatı falan bulursam ona haber verirdim. İyi bir kar yaparsa belki benide görürdü.

Alışverişin fazla uzamaması için diretecektim. Zaten ikimizde çulsuzduk. Kardeşim hevesini aldıktan sonra köyün yolunu tutacaktık. Yolculuk sırasında raporda ne diyeceğimi düşünüp kardeşimle bu konuda konuşacak ve ortak bir şeyler yazmayı önerecektim.
Image
Künye
► Show Spoiler
Motivasyon/Komplikasyon/Özellik
► Show Spoiler
Profil
► Show Spoiler
Beceri
► Show Spoiler
Ninjutsu
► Show Spoiler
Taijutsu
► Show Spoiler
Genjutsu
► Show Spoiler
Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar Standart
► Show Spoiler
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts:2605
Joined:August 25th, 2018, 6:19 pm

Re: [Kotegawa Ooki & Kotegawa Chisa] Zorlu Öğrenci

Post by GM - Naruto » September 22nd, 2018, 9:23 pm

İkiniz de sırayla Takeru'ya posta koyan, racon kesen konuşmalarınızı yapıyorsunuz. Takeru ise sinirli bir şekilde sizi dinledikten sonra “Bu yaptıklarınıza ve söylediklerinize çok pişman olacaksınız.” diyerek yanınızdan çekip gidiyor.

Bu Takeru ile olan son görüşmeniz oluyor ve kaldığınız yerden eşyalarınızı toplayıp köye geri dönüş yapıyorsunuz. Köye dönmenizin ardından da görev sonu raporunu hazırlamanız ve görevliye teslim etmeniz bekleniyor.
Off Topic
Görev sonu raporunuzu yazdıktan sonra konuyu sonlandıracağız, son RP'nizi atın bakalım.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
User avatar
Kotegawa Ooki
Posts:164
Joined:August 31st, 2018, 10:46 pm

Re: [Kotegawa Ooki & Kotegawa Chisa] Zorlu Öğrenci

Post by Kotegawa Ooki » September 23rd, 2018, 12:53 am

Takeru ile konuşmamız bittikten sonra bizi tehdit etmişti. En azından benim anladığım bu yöndeydi. Olacakları az çok ön görebiliyordum. Başta üslubumuz ve girişte olanlar üzerinden bize ,ki en çokta bana, saldıracaktı. Yajime olayınıda kullanacağından şüphem yoktu. Sorun şuydu ki bu adamın sözü bizimkinden ağır basıyordu. Yani '' Bana Daimyo'yu öldürmemi söylediler. '' gibi bir yalan bile söylese raporlara bizim dediğimiz değil onun söylediği yalan geçecekti ve bu konuda yapabileceğimiz fazla bir şey yoktu. Shinobilerin en büyük kederlerinden biride buydu. Yetersiz ve kendi dertlerine düşmüş siviller tarafından yönetilmek. Güya ormanın kralı aslandı ama etrafımızdaki fareler bize hükmediyordu. İşin daha acınası tarafı bu farelere yardım edenlerse başka aslanlardı.

Bir sorun çıkmadan kale civarını terk edebilmiştik. İçimden belki peşimize birilerini takar diye geçirmiştim. Şehirde de çok vakit kaybetmeden köyün yolunu tutmuş ve bir sorun yaşamadan varmıştık. Yol boyunca kardeşime ortak bir rapor sunmamız konusunda baskı yapmıştım. Eğer bir birimizin açıklarını kapamazsak Takeru yüzünden başımız dahada büyük bir belaya girecekti.

Köye döndüğümde eşyaları eve bırakmayı düşünmüştüm ama bu iş hemen bitsin istiyordum. Bu yüzden kardeşimide peşimden sürüklecek yolda da neler anlatacağımızı konuşacaktım.

Raporu kardeşiminde yardımıyla hazırlayıp görevliye teslim ettikten sonra ise eve gidip köpeğimle ilgilenecektim. Gitmeden önce komşuya bırakmıştım. Köpekleri seven bir veledi vardı. Köpeğimle evde biraz oynadıktan sonra dışarı çıkartıp bir saat falan yürütecektim. Ondan sonra ise üstümü başımı değiştirip duş alacak ve bir şeyler yiyip uyuyacaktım.

Rapor
Sabah görevli Shinobiler tarafındanI İshichou Binasına çağırıldık. Burada Yajima Jozu tarafından Daimyo'nun Asistanını eğitmek üzere bizzat Ishichou-sama tarafından görevlendirildiğimizi öğrenip görev hakkında herhangi başka bir bilgilendirme almadan Yajima Jozu'dan sebebsiz yere azarlanıp verilen Daimyo Mühürlü Parşömenin önemi ve olası tehlikesi hakkında bilgilendirildikten sonra derhal yola çıktık.

Yolculuğumuz yayan olarak x gün sürdü. Bu sürede herhangi bir olağan üstü durumla karşılaşmadık. Minami Şehrine gece vakti geldiğimiz için girmekte bazı tereddütlerimiz olsada zaman kaybetmemek ve göreve bir an önce başlamak adına sorunsuz bir şekilde şehre giriş yaptık.

Daimyo Kalesine kadarda sorunsuz bir şekilde, güvenlik için çatılardan ilerleyerek vardık. Kapının orada bizi iki Shinobi karşıladı. İkisininde alın bandının olmaması, kimlik göstermeyi reddetmeleri ve İshigakure Shinobilerinin anlayabileceği bazı şeylerden bahsetmeme rağmen bunları anlamaları yüzünden şüpheye düşüp parşömeni teslim etmek istemedim. Onlar ise saldırgan bir tutum sergileyip kimlik göstermemekte diretti. Bunun sonunca çıkan kargaşada etkisiz hale getirip göğsümden ağır olmayan bir kunai yarası aldım ve bu süreçte bağırarak yardım çağırdım.

Konuştuğumuz Shinobilerin kimliklerinin doğrulanması ve Otake Takerunun gelmesi üzerine basit bir ilk yardım ve temel bir bilgilendirme sonrasında bize gösterilen yerlere yerleştik. Eğitimler ise sabah başladı.

Eğitim için bize gösterilen yere gittiğimizde Otake Takeru kelimesi kelimesine ağzından alev, yerden ise duvar çıkartmayı istediğini bize belirtti. Her ne kadar kendisinin belirtilen süreçte bunları yapamayacağını düşünsemde ilk önce temel teknikleri gösterip sonrada elementini öğrenmeyi uygun buldum.

Kardeşimin civardaki Shinobilerden Çakra Kağıdı ve Kakuremino tekniği için bir kumaş temin ederken bende Otake Takeru'ya temel Shinobi tekniklerini, E-Seviye Jutsuları, Judaichi ve çakra ile uzuv güçlendirme konseptlerini gösterip bunlarla ilgili kendisini bilgilendirdim. Kawarimi dışında bahsettiğim her şeyi kendisine uygun bir şekilde gösterebildim. Kawarimi ise uygun bir nesnenin bulunmaması ve antrenman alanındaki kayaların fazla büyük olması yüzünden başarısızlıkla sonuçlandı. Bu süreçte Otake Takeru yumruklarımın kayaları parçalaması dışında bir şeyle ilgilenmeyip ağzından alev, yerden de duvar çıkartma isteğini tekrar belirtti.

Çakra Kağıtları geldikten sonra kağıtları ona verip testi yaptık. Testin sonucunda hepimizi şaşırtacak şekilde Otake Takeru'nun Katon, Raiton, Suiton ve Fuuton elementlerine yatkın olduğunu öğrendik. Şaşkınlığımız içinde kendisine bu konuda da gerekli bilgilendirmeyi yaptık.

Çakra üzerindeki hakimiyetini ölçmek için bazı testler yaptım ama bunlarda başarız olduğu gibi sebeb olarakta '' Ayağım sakattı, hangi elementi seçeceğime karar veremedim. '' gibi bahaneler üretti.

Sonrasında kardeşim Kotegawara Chisa'nın yaptığı açıklamayı beğenmeyip bize görev sırasında verilen 7-15 gün eğitimin mümkün olamayacağını ve sadece bir kaç günümüz olduğunu söyleyip kendisini bu süre içerisinde Daicho kadar güçlü yapmamız gerektiğinden bahsetti. Doton Elementine yatkınlığı olmamasına rağmen bu konuda ısrarlarını sürdürüp yerden çıkaramıyorsam gökten çıkartmayı öğretin gibi söylemlerde bulundu. Doton kullanamayacağı konusunda uyarmamıza rağmen onu şimdi olmasa bile sonra öğreneceği konusunda ısrarını sürdürdü.

Bu süreçte bizim hiçbir Elemental Jutsu bilmediğimizi ve bize yeterli bilgilendirmeyi yapılmadığını dikkate alarak kendisine Yajime Juzo tarafından yeterince bilgilendirilmediğimizi ve bu yüzden parşömene ihtiyaç duyduğumuzu söyleyip kendisinin vereceği yazılı bir emirle bunları temin etmek istediğimizi söyledim. Buradaki planım temelleri öğretip zaman kazanarak eğitimi 15 gün yapması konusunda kendisini ikna edip mümkünse bir iki Katon Jutsusu değilse ise sadece temelleri öğretmekti.

Parşömen sağlamayı kabul etsede sonrasında kardeşimin bir kaç gün içinde Ishichou kadar güçlü olmasının mümkün olmadığını ve eğitim sonunda en fazla bir Genin seviyesinde olabileceğini söyleyen konuşmasından alınıp bağırarak bizi azarladı ve görevi/eğitimi kendi isteğiyle temelli olarak sonlandırdı.

Sonrasında kardeşim kendisinden özür dilerken bende 3-4 gün içinde onu Ishichou seviyesine getirmemizin mümkün olmadığını ve Elemental Jusu bilmediğimizi söyleyip 15 günlük bir eğitim sonucunda en fazla temelleri öğrenebileceğini belirttikten sonra bu şartlarda devam etmek isterse kendisini eğitmek istediğimizi söyleyip, aksi durumda da istediği şeyleri ona veremeyeceğimiz için görevi sonlandırmak istediğimi söyledim.

Bu konuşmalarımız sonrasında dahada sinirlenen Otake Takeru görevi terk ettiğimizi söyleyip bizim ve İshigakure'nin hakkında bazı haksız ithamlarda bulunarak bizi provoke etti.

Tüm bunların sonunda kendisini ve söylediklerinin yanlışlığını kanıtlayıp sözlü olarak ona sert çıktıktan sonra bize üsten bakan üslubu konusunda kendisini uyarıp konuşmayı sonlandırdık. Biz oradan ayrılmadan önce yaptıklarımız ve söylediklerimiz konusunda pişman olacağımıza dair bizi tehdit etti.

Eşyalarımızı topladıktan sonra şehre gidip fazla oyalanmadan köye döndük. Dönüş yolculuğu sırasında herhangi bir olağanüstü olay yaşanmadı.


Juzo olayları dışında olup biteni anlatmıştım. Belki biraz taraflı anlatmıştım ama anlattıklarımda yalan yoktu. Zaten bu durumda suçlu olabileceğimiz yegane şey en son onla dikleşmem ve onu 4 element bilme konusunda fazla gaza getirip gerçek üstü hedeflerinde istemeden de olsa bir parmağım olmasıydı ama tabi iş son raddeye gelince onunun sözü vs benim sözüm olacağından ne yazdığımın çokta bir önemi yoktu. O ne diyorsa o olacaktı. Onun raporunda bizim uzaylılarla işbirliği yapıp kendisini kaçırmak istediğimizi yazarsa İshigakure tarihine insan düşmanı uzaylı yanlısı hainler olarak geçecektik.
Image
Künye
► Show Spoiler
Motivasyon/Komplikasyon/Özellik
► Show Spoiler
Profil
► Show Spoiler
Beceri
► Show Spoiler
Ninjutsu
► Show Spoiler
Taijutsu
► Show Spoiler
Genjutsu
► Show Spoiler
Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar Standart
► Show Spoiler
User avatar
Kotegawa Chisa
Ishigakure
Ishigakure
Posts:427
Joined:August 31st, 2018, 1:59 am
Künye:

Re: [Kotegawa Ooki & Kotegawa Chisa] Zorlu Öğrenci

Post by Kotegawa Chisa » September 24th, 2018, 12:14 am

Takeru'yu eğitmek zorunda olmadığımız için o kadar mutluydum ki gülümsememe engel olamıyordum. Onee-san'ın önerisine uyarak öncelikle eşyalarımızı toplamak için bir gece kaldığımız mekana geri döndük. Fazla bir eşyamız olmadığı için toparlanmamız pek uzun sürmemişti. Antrenman sahasının bulunduğu odadan çıktığımızda aklımda tek bir düşünce vardı. Sonunda alışveriş vakti gelmişti!

Eşyalarımızı toplama kısmı bittikten sonra ağır adımlarla şehrin çıkışına doğru gitmeye başladık. Bir yandan Onee-san ile muhabbet edip bir yandan da etraftaki mağazalara bakıyordum. Onee-san'ın alışverişi pek uzatmamı istemediğini biliyorum. Yine de bir şeyler almadan dönmeye hiç ama hiç niyetim yok! Yine de ne kadar etrafıma bakınırsam bakınayım geçen gün gördüğüm harika kıyafetleri göremiyorum. Birkaç tane bulmama rağmen ya bedenleri yoktu ya da oldukça pahalıydı. Bakmam gereken bir evim ve kedim olduğu için kıyafete istediğim gibi para harcayamıyorum. Şehre ilk geldiğimizde planım görevden kazanacağımız paranın bir kısmını burada harcamaktı fakat görev başarısız olduğu için herhangi bir ödeme almayacağız. Maalesef alışveriş yapmak için pek bir şansım olmadı.

Yolda giderken Onee-san ortak bir rapor vermemiz için başımın etini yemişti. Her şeyin doğruları anlatması şartıyla Onee-san'ın isteğini kabul etmiş ve rapor hakkında tartışmıştık. Üç günün sonunda ise sonunda köye varmayı başarmıştık. Ishigakure'ye vardığımız gibi Daichou Binası'na gidip raporumuzu yazmaya başlamıştık.

Rapor
Ishigakure - Minami Şehri arasındaki yolculuğumuz yayan olarak üç gün sürmüştü. Yol boyunca herhangi olağan dışı bir durumla karşılaşmadık. Üçüncü günün akşamı şehre vardığımızda hava çoktan kararmıştı. Kotegawa Ooki ile yaptığımız konuşmanın ardından Daimyo Kalesi'ne doğru hareketlendik.

Kale'nin girişini koruyan, biri Jounin diğeri ise Chuunin olmak üzere iki Ishigakure shinobisiyle karşılaştık. Shinobilerin alınbandları olmadığı için kendilerine tam olarak güvenemedik. Akabinde Kotegawa Ooki'nin hareketlerini yanlış anlayan Shinobiler saldırıya geçerek Kotegawa Ooki'yi göğsünün altından yaraladı. Kısa bir süre sonra parşömenin gösterilmesiyle olaylar sakinleşti.

Olaylar sakinleştikten sonra eğitmemiz istenilen kişi, yani Otake Takeru olay yerine intikal etti. Otake Takeru'nun emriyle, shinobiler tarafından en yakın antrenman sahasına yerleştirildik. Günün ağırmasıyla beraber Otake Takeru'yu eğitmek için antrenman sahalarından birine intikal ettik. Kendisine sadece temel shinobi eğitimi vermemiz gerektiği halde kendisi bize ağzından alev çıkartmayı, yerden ise duvar çıkartmayı öğrenmek istediğini söyledi. Akabinde ona çakranın, elementlerin, jutsuların ne olduğunu açıkladım. Kendisi bu kısma oldukça ilgisizdi.

Sonrasında Kotegawa Ooki ona temel teknikleri gösterirken shinobilerin yanına giderek bir adet çakra kağıdı, bir adet de kumaş parçası alıp yanlarına gittim. Çakra kağıdını kullanan Otake Takeru'nun dört elemente yatkın olduğunu gördüğümüz anda şaşırdık. Bizim tepkimizi gördüğü anda kendisini bir dahi yerine koyarak üç gün içerisinde Ishichou-sama'nın seviyesine gelmek istediğini belirtti. Eğitim boyunca bize hiçbir şekilde saygı duymayan, eğitim metotlarımızı kabul etmeyen Otake Takeru'ya iki hafta içerisinde gelebileceği seviyenin en fazla Genin seviyesi olduğunu söylediğim anda öfkelenip eğitimi bırakmak istedi.

Antrenman sahasını terk ettikten sonra kendisinin yanına gidip davranışlarım için özür diledim. Bu sırada Kotegawa Ooki ona içinde bulunduğu durumu bir kez daha açıkladı. Bu konuşmalar sonrasında dahada sinirlenen Otake Takeru görevimizi sonlandırıp köyümüze dönmemizi emretti. Biz ayrılmadan önce ise yaptıklarımız ve söylediklerimiz konusunda pişman olacağımıza dair bizi tehdit etti.

Eşyalarımızı topladıktan sonra köye geri döndük. Dönüş yolcuğu sırasında olağan dışı herhangi bir olayla karşılaşmadık.
Olayları tamamiyle doğru anlattığım için içimde bir pişmanlık yok. Hala haklı olduğuma canı gönülden inanıyorum fakat verdiğimiz raporların herhangi bir önemi olduğunu düşünmüyorum. Takeru gibi nüfuzlu birisinin verdiği rapor bizimkinden daha çok dikkate alınacağına adım gibi eminim.
Image
Künye
İsim: Kotegawa Chisa
Yaş: 16
Cinsiyet: Kadın
Element: Katon
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Ryo: 140.000
Prestij: 0
Kullanılabilir GP: 0
Ün: 40

Motivasyon
Korumak!
Chisa hangi durumda olursa olsun zayıflara yardım eder. İlk başlarda insanlar tarafından kabul görmek için yapmasına rağmen zamanla düşünceleri değişmiş ve onları gerçekten isteyerek korumaya başlamıştır.


Komplikasyon
Kardeş - Kotegawa Ooki
Kardeşi onun hayatındaki en önemli şeydir. Onun gözünde kardeşi ulaşılamaz bir noktada bulunan kişidir. Yine de zarar görmesinden aşırı derecede korktuğundan dolayı var gücüyle ona destek çıkmak istemektedir. Bunu o kadar kafaya takmıştır ki bazen basit şeylerde bile onun yerine yapmak istemektedir.



Özellikler
Momoiro no Chibi - Kısaca Momo -
Chisa, Asakura'da tüccara karşılık beklemeden gerçekleştirdiği yardımlar sonucunda, Asakura çevresinde bu ünvanla bilinmektedir. Özellikle kervanlar ve tüccarlar tarafından fazlasıyla tanınan Chisa, mağdur durumdaki bir tüccarın sorunlarının halledilmesine ön ayak olduğu için fazlasıyla seviliyor.


Profil
Güç: 5
Çeviklik: 9
Kondisyon: 4
Potansiyel: 3
Varlık: 8
Zeka: 5

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 1
[Çeviklik] Akrobasi: 1
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 1
[Kondisyon] Form: 1
[Potansiyel] Ninshuu: 1
[Varlık] Aldatma: 1
[Varlık] Empati: 4
[Varlık] Sosyalleşme: 4 - Favori
[Zeka] Tıp: 1
[Zeka] Farkındalık: 4
[Zeka] İzcilik: 1


Ninjutsu
D - Rank: Shunshin
B - Rank: Zukokku

Taijutsu
A - Rank: Iaido | Stil
B - Rank: Iaigiri
D-Rank: Hızlı Adımlar


Genjutsu
D-Rank: Görünmez Kılıç
D - Rank: Rakumei no Jutsu
C - Rank: Kanryousou
B - Rank: Mugen Onsa
A - Rank: Kokuangyou no Jutsu


Sensör
C - Rank: Meishou-dou

Modlar
Barış

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Katanacığım(Normal Seviye)
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts:2605
Joined:August 25th, 2018, 6:19 pm

Re: [Kotegawa Ooki & Kotegawa Chisa] Zorlu Öğrenci

Post by GM - Naruto » September 25th, 2018, 5:55 pm

Her ikiniz de görev sonu raporlarınızı verdikten sonra gündelik hayatlarınıza devam ediyorsunuz. Normalde birkaç gün sonra görev sonunda yaşananlarla ilgili olarak sizler bilgilendiriliyor olsanız da, bu sefer bu zaman bir hayli uzuyor. Bu uzamanın da aslında tahmin edebildiğiniz üzere çok da hayra alamet olmadığını anlıyorsunuz. Bir gece kapınıza gelen shinobiler ellerinde mühürlü bir zarfı size teslim ediyor. Mühür Ishichou’nun kendisine ait olduğu için, bunun ondan gelen bir bildirim olduğunu anlıyorsunuz. Sonrasında ise mektubu okumaya başlıyorsunuz.
Kotegawa Ooki ve Kotegawa Chisa,

Size verilen görevdeki harcamış olduğunuz için emek için öncelikle teşekkür ederim. Ancak belirtmem gerekir ki, bu görev tarafınızca başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Daimyo-sama’nın talebi doğrultusunda bu göreve layık olacağınız inancıyla sizi göndermiş olsak da, gerek davranışlarınız gerekse de karşılaştığınız tavır sebebiyle bu görevin başarısız olduğu inancındayım.

Eğitim konusundaki çabalarınızın sonuçsuz kalmış olması, eğitimi alan kişiden ziyade Ishigakure olarak bizim yetersiz kaldığımız izlenimi uyandırmaktadır. Bu hususta görev sonu raporlarınızı ve Daimyo-sama tarafından gönderilen mektubu dikkatle irdelediğimde, davranışlarınızın bunda etkili olduğunu söylemek mümkün. Karşınızdaki kişi kim olursa olsun, Ishigakure shinobisi olarak önceliğimiz, bize verilen görevleri tamamlamaktır. Hiçbirimiz sizden katı katıya kurallara bağlı olmasını beklememekteyiz, ancak keyfiyete dayalı görevden kaçınmaların kabulü de mümkün değildir. Görevinizde gösterdiğiniz keyfiyet, Ishigakure’ye zafiyet olarak geri dönüş yapmıştır. Kısacası, görev boyunca sergilenen davranışlarınız neticesinde görevi başarısızlığa sürüklemiş olduğunuz tarafımca gözlemlenmiş bulunmaktadır.

Daimyo-sama’dan gelen mektupta, Yajima Juzo’nun söylemediği cümleler tarafınızca söylenmiş olarak yazılmıştır. Bu husus beni derinden üzmüştür. Başarısızlığın telafisi mümkün olsa da, yalanın telafisini veya geri dönüşü mümkün değildir. Görev sonu raporunuzda Yajima Juzo tarafından yeterince bilgilendirilmediğiniz şeklinde bir bahane de kabul edilebilir cinsten değildir. Dolayısıyla Daimyo-sama’dan gelen mektupta yazılanların doğru olmadığına inanmak istesem de, bu konuda Daimyo-sama’nın yalan söylemeye gerek duymayacak olması ve sizin de Yajime Juzo’yu bahane olarak göstermeniz neticesinde, büyük bir yanlış yapmış olduğunuzu gözlemledim. Bu yanlışınız maalesef kişisel boyutta kalmamış ve Daimyo-sama tarafından Yajime Juzo’nun görevinden ayrılması talep edilmiştir. Bu talep tarafımca kabul edilmemiş, Yajime Juzo’nun göreve devam edeceği açık bir şekilde dile getirilmiştir. Sizler için küçük sayılabilecek bir yalan, bugün Ishigakure’nin Kaya Ülkesi ile olan ilişkilerini etkilemektedir.

Sonuçlarını düşünmeden sergilediğiniz davranışlar neticesinde, görevin başarısızlığından çok, sizler gibi güvendiğim silah arkadaşlarımın beni yüzüstü bırakmış olması esas üzüntümdür. Görevinizde gösterdiğiniz amatör ruh, görevi her şeye rağmen sürdürmeniz gerekirken görevi terk etme seçeneğini uygun görmenize neden olmuştur. Yukarıda da belirttiğim gibi, dostlarımızın canları yanmadığı sürece, görevin devamı göreve zarar vermediği sürece, duygusal kaprisler ile görevin sonlandırılması kabul edilemez. Tavırlarını beğenmeseniz de, sizden üst konumda olan birine saygısızlık etmeniz kabul edilemez. Tüm bu sebeplerle, ikinci bir emre kadar tarafınıza hiçbir görev verilmeyecektir. Gözüm kapalı bir şekilde size güvenebileceğim, sırtımı dayayabileceğim gün geldiğinde ise tekrar eskisi gibi görevlerinize çıkacaksınız.

Ishigakure’nin güvenini tekrar kazanacağınız günü bekliyor olacağım.

Rokudaime Ishichou
Shinkai Kurumi
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts:2605
Joined:August 25th, 2018, 6:19 pm

Re: [Kotegawa Ooki & Kotegawa Chisa] Zorlu Öğrenci

Post by GM - Naruto » September 25th, 2018, 6:00 pm

Kotegawa Chisa ve Kotegawa Ooki aşağıdaki özelliği kazanmıştır, imzalarına eklemeleri gerekmektedir;
Off Topic
Halkın Öfkesi
Karakter halkın öfkesini kazanmıştır. RP içerisinde, Ishigakure'ye mensup NPC'ler karaktere negatif bir tutum sergilemektedir. Gündelik hayatta karakter bunu yan gözle bakmalar, duvar gibi suratlar ve ters cevaplar ile farketmektedirler. Köy hizmetlerinden yararlanmasının önünde herhangi bir engel yoktur fakat dışlanmış hisseder. Köyün güvenini tekrar geri kazanacak bir olay gerçekleştirene kadar bu durum sürecektir.
Ayrıca, bu ve bir sonraki yoklama dönemi boyunca Kotegawa Chisa ve Kotegawa Ooki Aktif Operasyon / Pasif Operasyon sistemlerini kullanamazlar.


Ödüller

Kotegawa Chisa ve Kotaga Ooki
Detaylar:
  • Görev Sonu:
    • 25 GP
    • 55.000 Ryo
    • 1 PP
  • Penaltı (Başarısız görev):
    • -10 GP
    • -55.000 Ryo
    • -1 PP
Sonuç:
  • Net:
    • 15 GP
    • 0 Ryo
    • 0 PP
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
Locked

Return to “Minami Şehri”