[Kotegawa Ooki & Kotegawa Chisa] Zorlu Öğrenci

Kaya ülkesinin başkenti ve en büyük şehri.
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts:2605
Joined:August 25th, 2018, 6:19 pm
Re: [Kotegawa Ooki & Kotegawa Chisa] Zorlu Öğrenci

Post by GM - Naruto » September 15th, 2018, 9:30 pm

Takeru'nun chakra kağıdını şekilden şekilde sokmuş olması ikinizde de hemen hemen ortak duygu ve düşünceleri doğururken, lafa ilk giren Ooki oluyor. Ooki'nin ağzından çıkan cümleler Takeru'yu hem şaşırtıp hem de gururlanmasına neden olurken, adamın suratsız tavrını yerini egolu bir herife bıraktığını fark edebiliyorsunuz. Elbette bunda Ooki'nin sözlerinin de bayı bir hayli fazla oluyor.

Ooki'nin itme yönündeki talimatlarının ardından Takeru “Deneyelim bakalım, iyi hazırla kendini!” diyor kendinden emin bir biçimde. Kollarını sıyırıp beceriksizce pozisyon alan Takeru, birkaç kez burnundan derin nefes alıp ağzından basınçlı bir şekilde verdikten sonra “Hııah!” diyerek Ooki'yi iki eliyle omuzlarından ittiriyor. Ooki Takeru'nun itmesiyle birlikte, geriye tek bir adım atıyor ve orada duruveriyor! Takeru olduğu yerde hayal kırıklığına uğramış bir vaziyette dururken kendini toparlamaya çalışıyor. “Şey, ayak bileğimde sakatlığım vardı, o yüzden şey oldu, güçlerim ayak bileğine yönlendi. Biliyorsunuz işte.” diyerek başarısızlığını tıpkı itmesi gibi beceriksizce gizlemeye çalışırken Ooki bozuntuya vermeden Takeru'dan enerjisini kollarına hareket ettiğini düşünerek kendisini ittirmesini istiyor. Takeru ise “Tamamdır, şimdi seni Raiton gücümle duvara yapıştıracağım!” diyor ve yine birkaç nefes hareketinden sonra ellerini ileriye doğru uzatıyor. “Haaaauuuum!” diyerek kendini konsantre eden Takeru, Ooki'yi omuzlarından bir kez daha ittiriyor. Ooki olduğu yerden tek bir adım geriye atarak durduktan sonra Takeru “Güçlerimden hangisini kullanacağımı düşünürken arada kaldım, o yüzden böyle oldu!” diyerek kesin bir dille başarısızlığını reddediyor.

İtme-kakma şeklinde eğitim faslına Chisa'nın cümleleri ile ara verilirken, Chisa'nın sözleri karşısında Takeru “İki hafta mı? Delirdiniz mi siz? Sadece birkaç günümüz var, anlaşıldı mı?” dedikten sonra birkaç derin nefes alıp veriyor ve sonrasında “Madem bir dahiyim, o zaman birkaç günde beni en az Daichou kadar güçlü yapacaksınız. Yerden duvar çıkaramıyorsam, gökten indirmeyi öğretin. Ama ağzımdan ateş atmayı kesin öğretin, o bana çok lazım!” diyerek konuyu dönüp dolaşıp başa getiriyor.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
User avatar
Kotegawa Ooki
Posts:164
Joined:August 31st, 2018, 10:46 pm

Re: [Kotegawa Ooki & Kotegawa Chisa] Zorlu Öğrenci

Post by Kotegawa Ooki » September 15th, 2018, 10:44 pm

Takeru-sama konusunda bende kardeşimde aynı şeyi düşünüyorduk. Hani derler ya 100 yılda bir gelen bir Dahi veya milyonda bir ortaya çıkan bir yetenek. Ha, işte Takeru-sama öyle biriydi. Bulunduğu konumdan zeki olduğu varsaymak yanlış olmazdı ama o sadece bunla kutsanmamıştı buna ek olarak Kami-sama adaletsizliğini bir kez daha gösterip zaten zeki ve bu konuma yükselecek kadar şanslı olan bir adama birde 4 elemente hiçbir eğitim olmadan hükmetme becerisini kazandırmış ki bunun buz dağının görünen kısmı olduğuna dair derin hislerim vardı.

Takeru-sama söylediklerimiz konusunda mutlu olmuş ve az önceki isteksizliğini dağlar taşlar boyutundaki egosu almıştı ki İshide dağdan taştan bol bir şey yoktu. Yinede bende bu adamın yerinde olsam bende böyle egolu olurdum. Kaç yılllık Shinobiyim daha tek elementi bile doğru düzgün kullanamıyorum. Elementim güya Katon ama bir tane jutsu bile biliyor muyum? Hayır.

Adam beni hangi şekilde iterse itsin bir şey olmamıştı. Kendince buna bazı bahaneler üretsede asıl gerçek apaçık ortadaydı. Bu adam her ne kadar Shinobi öğretileri konusunda muazzam bir potansiyel barındırsada bu konudaki becerileri yüksek değildi. Daha doğrusu kardeşiminde dediği gibi işlenmemiş saf bir haldeydi.

Chisa'nin 15 günlük lafı ise adamı dellendirmişti. Tahmin ettiğim gibi bu adamın çocuksu bir yanı vardı. Shinobiliği kavrayamamış ve kendi var olan yeteneklerinide fazla büyütmüştü. Ona bu böyle olmaz 15 gün bile yetersiz diyemiyordum çünkü hem ters tepki verecekti hemde gerçekten öğrenip öğrenemeyeceği konusunda bir fikrim yoktu. Yani normal bir insan bana 3-4 günde ağzımdan alev atın dese '' Siktir git, deli ! " derdim ama karşımdaki kişi hiçbir eğitim olmadan 4 element çıkartabilen Takeru-samaydı. O yüzden yapabileceğim tek şey denemekti. Eğer eğitimler sırasında kayda değer bir başarı sergilerse biraz daha zaman kazanabileceğimizi düşünüyordum.

Derin bir iç çektikten sonra " Takeru-sama işin aslını söylemek gerekirse normal bir insan için söylediğiniz imkansız ama az önce Çakra Kağıdında göstermiş olduğunuz başarıyı devam ettirebilirseniz belki temelleri belirttiğiniz süre içerisinde kapıp sonrasında kendi kendinize çalışarak o dediğiniz teknikleri öğrenebilirsiniz ama bir şeyi belirtmem gerekir ki Taş Duvar veya taşla ilgili her hangi bir şeyi yapamazsınız. Rüzgar, Ateş/Isı, Su ve Elektrik ile ilgili şeyleri yapabilirsiniz. " dedikten sonra biraz tepkisini inceleyecektim.

Daha sonra ise " Efendim eğer bize yazılı bir izin verebilirsiniz buradaki Shinobiler'den ve İshigakure'den özel parşömenler getirmek istiyoruz. Bunlar ağzınızdan ateş çıkarmak gibi konularda oldukça elzem malzemeler. Sizin bu kadar yetenekli olacağınızı düşünemediğimizden yanımızda getirmedik. Bu konuda ben ve kardeşimde suçlu olsada asıl zanlı Yajima Juzo'dur. Kendisi sizin çok yetenekli olmadığınızı ve en fazla kunai nasıl tutulur onu öğrenebileceğinizi düşünüyordu. " diyecek ve destek için kardeşime bakacaktım. Son dakika söylediğim yalan konusunda bana destek çıkmayacaktı ama en azından bozmasa benim için çok iyi olurdu.

Sonrasında ise temel eğitimlere başlayacaktım. Çakrasını oluşturma, yoğunlaştırma veya herhangi bir bölgeye aktarma gibi konularda ona bildiğim şeyleri yoğun tekrarla aktarmaya çalışacak ve bu sırada da kardeşimden yardım alacaktım.

Eğitim sırasında Çakra kontrolünü arttırmak ve test etmek için kardeşimin getirdiği Çakra Kağıtlarından birini adama verecek ve " Az önceki gibi iç enerjinizi kağıda yoğunlaştırın ama bu sefer sadece Katon çakrası gönderin. Yani yakmayı hedefleyin. " diyecektim. Adamın elindeki kağıt sadece yanana kadar buna devam edecektim. Eğer kağıtlar biterse ya kendim yada kardeşim gidip yeni kağıtlar isteyecekti.

Eğer kağıda sadece Katon çakrası göndermeyi başarabilirse bunu bir kaç kez daha tekrarlatıp onu bu konuda ustalaştırdıktan sonra aynı kağıdı bu sefer birazda ıslatılmış bir şekilde verip yakma konusundaki işini zorlaştıracaktım. Böylelikle kağıdı yakabilmek için kağıda daha fazla çakra göndermek zorunda kalacak ve buda onun çakra çıkışını arttırmaya yönelik bir antrenman olacaktı.
Image
Künye
► Show Spoiler
Motivasyon/Komplikasyon/Özellik
► Show Spoiler
Profil
► Show Spoiler
Beceri
► Show Spoiler
Ninjutsu
► Show Spoiler
Taijutsu
► Show Spoiler
Genjutsu
► Show Spoiler
Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar Standart
► Show Spoiler
User avatar
Kotegawa Chisa
Ishigakure
Ishigakure
Posts:427
Joined:August 31st, 2018, 1:59 am
Künye:

Re: [Kotegawa Ooki & Kotegawa Chisa] Zorlu Öğrenci

Post by Kotegawa Chisa » September 16th, 2018, 3:16 pm

Bir dahiyle karşılaşmanın yarattığı heyecanın kaybolması uzun sürmemişti. Takeru dört elemente yatkın bir dahi olsa da çakrasını kullanması hakkında hiçbir fikri yoktu. Onee-san'ın heyecanına yenik düşmesinden dolayı böyle saçma bir şeyi denemiştik. Takeru'nun çakra seviyesi bir akademi öğrencisininkiyle aynıydı. Aynı olmasa bile onu kullanmasını bilmiyordu. Efektif bir antrenman metodu bulup iki hafta içerisinde onu en azından Genin seviyesine getirmeliyiz. Ne kadar bir dahi olsa da düzgün bir şekilde eğitilmediği sürece gerçek potansiyelini ortaya çıkaramaz.

Aklımdaki düşünceleri Takeru'ya söylediğim zaman işi sadece birkaç günde halletmemiz gerektiğini söyledi. Böyle küstah bir adamı eğitmek zorunda olduğumuz için öfkelenmiştim ama soluklandıktan sonra söylediği sözler bütün sinirimi almıştı. Takeru'nun kişiliğini ve neden Ishichou-sama'dan böyle bir eğitim istediğini yavaş yavaş anlamaya başlıyorum. Karşımızdaki bu yetişkin adamın shinobiliğe karşı hiçbir ilgisi yok. O sadece ağzından alev topu fırlatmak isteyen bir gösteriş meraklısı. Ne kadar kaba, küstah olsa da bu onu düzgünce eğitmeyeceğim anlamına gelmiyor. Ishichou-sama tarafından bizzat seçildiğimiz için bu görevi başarıyla tamamlamalıydık. Yani görev bitene kadar bu gösteriş meraklısı yetişkine katlanmam gerekiyordu. Gerekiyordu gerekmesine ama ağzıma hakim olmayı başaramadım.

Suratımdaki gülümsemeyi koruyarak konuşmaya başladım. "Takeru-sama, size bir dahi olduğunuzu söylediğimizde bizi yanlış anladınız sanırım. Siz kendi seviyenizdeki, yani akademi öğrencileri arasında bir dahisiniz. Kendinizi Ishichou-sama ile kıyaslamak büyük bir aptallık olur. Eğer düzgün bir şekilde eğitiminize devam ederseniz iki hafta içerisinde sizi Genin seviyesine getirebiliriz." Derin bir nefes aldıktan sonra kaşlarımı çatarak konuşmaya devam ettim. "Ayrıca bir şeyleri yanlış anlamış gibi görünüyorsunuz. Bu antrenman sahasında öğretmen olan biziz, bize karşı emrivaki konuşamazsınız. Eğitiminizin iki hafta süreceğini söylüyorsak iki hafta sürecektir. Ne bir gün eksik, ne bir gün fazla."

Sakinleştiğimi sanıyordum fakat sakinleşememişim! Geldiğimizden beri bizi küçümseyen, tehdit eden bu yaşlı adama gerçekten uyuz oldum. Kendini Ishichou-sama ile kıyasladığında ise dayanamayıp patladım. Birkaç dakika önce ne güzel, bir dahiyi eğiteceğimizin hayallerini kuruyordum. Ben nerden tahmin edebilirdim ki karşımdaki dahinin bir çocuktan farksız olduğunu. Böyle aptalca bir görevi en baştan reddetmeliydim. Gerçi Ishichou-sama tarafından bizzat seçildiğimiz için reddetme gibi bir şansımız yoktu.

Öfke dolu sözlerimi Takeru'ya sarf ettikten sonra Onee-san'a yaklaşarak sadece onun duyabileceği bir ses tonuyla konuşmaya başladım. "Onee-san, kafamı toparlamak için biraz ara vereceğim." Sözlerimi bitirdikten sonra odama doğru ilerlemeye başladım. Odama gittiğimde küveti doldurup içine girmeyi ve sakinleşene kadar içinde oturmayı planlıyordum.
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts:2605
Joined:August 25th, 2018, 6:19 pm

Re: [Kotegawa Ooki & Kotegawa Chisa] Zorlu Öğrenci

Post by GM - Naruto » September 16th, 2018, 9:02 pm

Takeru'nun arzularına karşı ilk söze giren Ooki oluyor. İlk cümlelerini sıralayıp Takeru'nun tepkisi beklemeye koyulurken Takeru gecikmeksizin ve gizlemeye çalıştığı heyecanla “Tamam anladık, taş maş yapamayacağım. Sonra onu da yapmaya çalışırım. Şimdi ağzımda ateş atmayla başlayalım, dedim ya, benim için önemli.” diyor. Ooki parşömenler ve Juzo ile ilgili şeyleri söyledikten sonra, Takeru'nun suratındaki bariz bozulmayı ve öfkeyi görebiliyorsunuz. Yüzündeki bu değişimi diline de yansıtan Takeru, sert bir ses tonuyla “Parşömen işlerini halledebilirim, sıkıntı olmaz. Ancak o Juzo şerefsizinin hakkımda bu şekilde atıp tutmasının bir bedeli olacak illa ki! Evet evet...” diyerek aklından geçiren senaryoları tasdiklemeye başlıyor. Birkaç saniye sonra ise “Evet... O çatık kaşlarının yerinden fırladığı anı görmek isterdim!” diyen Takeru kafasındaki en uygun senaryoda karar kıldığını gösteriyor.

Ooki chakra kağıtlarından bir tanesi Takeru'ya uzatıp chakrasını aktarmasıyla ilgili konuştuktan sonra, Takeru o özgüvenli haline geri dönüş yapıyor. Eline aldığı kağıda üstten üstten bakarken, kağıt önceki seferdeki hareketlerin aynısını sergiliyor. Takeru ise boş boş suratlarınıza bakmakla yetiniyor.

Bu esnada kafasının için yankılanan Takeru'nun cümleleri ile harlanan Chisa, patlama konuşmasını yapmaya başlıyor. Gülümseyerek başlayan konuşmasına karşı Takeru ifadesinde bir değişiklik yaratmazken, Chisa'nın Takeru'yu akademi öğrencileriyle kıyaslamasının ardından, adamın yüzünün gerildiğini fark ediyor. Her ne kadar bu gerilme pek hayra alamet olmasa da, Chisa sesinin tonunu sertleştirip kaşlarını çatarak Takeru'ya patronun kendileri olduğunu söylediğinde, Takeru'nun kaşları da sonuna kadar çatılıyor ve yüzü resmen simsiyah oluyor. Burnundan hızlı ver sert nefesler almaya başlayan Takeru'ya karşı Chisa Ooki'ye durumunu izah edip ortamdan ayrılmak için adımlamaya başlıyor. Ancak birkaç adımın ardından Takeru “Dur bakalım seni yerden bitme! Sen kiminle konuştuğunun farkında mısın?” diye gürlüyor. Hırsından üstünü başını yırtacak kadar kızaran Takeru “Ben Daimyo-sama'ya bunca yıl hizmet etmiş, Daichou'nun liderliğinin tasdiklenmesinde önemli rol oynamış, Kaya Ülkesi ve Ishigakure'nin daha iyi yerlere gelmesi için bu yaşıma rağmen çalışmaktan geri durmayan, Daimyo-sama'nın danışmanıyım! Burada bana bir şeyler öğretecek olmanız sizin için üstün bir hizmetken, siz hangi cüretle beni küçümser ve bana üstünlük taslayıp emirler verirsiniz?” diyor. Ağzından çıkan köpürtülerle birlikte Ooki'ye bakışlarını döndüren Takeru “Eğitim meğitim bitmiştir! Köyünüze dönün!” diyor. Ardından sert adımlarla Chisa'nın ilerlediği yönde ilerlemeye başlıyor. Bu da onun antrenman alanını terk etmek istediğini anlatıyor size.
Off Topic
Ooki, RP'nde "katon chakrası" olarak geçirmişsin ama öyle bir terim evren içerisinde yok. Rehberde de yazıldığı üzere, chakrayı yoğurma neticesinde elementlere dönüşüm gerçekleşiyor. Yani chakranın elementlere bağlı bir sıfatı yoktur, sadece yoğrulma neticesinde elementler oluşur. Ayrıca chakra kağıtları saf chakranın hissedilmesi neticesinde elementlere göre tepki verir. Yani bu kağıtlara yoğrulmuş chakra gönderilmesi gibi bir durum olamaz. Çünkü chakra kağıtları en ufak chakra algılamasında tepkimeye girer. Bunu rehberde yazmadık ama bilgi olsun.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
User avatar
Kotegawa Ooki
Posts:164
Joined:August 31st, 2018, 10:46 pm

Re: [Kotegawa Ooki & Kotegawa Chisa] Zorlu Öğrenci

Post by Kotegawa Ooki » September 16th, 2018, 10:25 pm

Takeru-sama'ya gaz verip Juzo'nun üstüne gönderme planım başarı ile sonuçlanmıştı. İyi bir yalancı değildim ama az önceki poh pohlamalarımızdan egosu uçmuş olan adam söylediklerimize pek dikkat etmemişti. Her ne olursa olsun Juzo'nun başına bu adamı bela etmek beni mutlu etmişti ama adamın tavırlarından burada öğrendiklerini o moruğun önünde gösterip onla dalga geçecek gibi bir izlenim almıştım. Böyle bir şey olursa yalan ortaya çıkabilirdi. Gerçi çok kısa bir süre içerisinde Takeru-sama'Ya bu kadar güçlü jutsuları öğreten kişiler olacağımız düşünüldüğünde bunu pek sallamazlardı. Hatta işin doğrusu bu adamın ağzından koca bir alev topu attığı bir senaryoda bizim yalana dikkat edileceğinden bile şüpheliydim.

Çakra kağıdı konusundaki eğitimlerim pek bir sonuç doğurmamıştı. Her seferinde aynı şeyler oluyordu. Bu yolla adama bazı temel beceriler kazandırabileceğimi düşünmüştüm ama işler istediğim gibi gitmemişti. O zaman Akademide öğretilenlerle başlamalıydım.

Ben eğitimin ilerisini planladığım sırada kardeşim çenesini tutamayım bazı gerçekleri adamın yüzüne vurmuştu. Söylediklerinin gerçek olması illa söylemesi gerektiği hayır daha doğrusu söyleyebileceği anlamına gelmiyordu. Takeru-sama çocuk gibiydi. Hemde egolu bir çocuk. Standart bir çocuktan farkı bizden statü olarak çok yukarıdaydı. Ona karşı normal bir çocuğa yapacağın gibi yanaşamazdın.

Kardeşimin söyledikleri sonrasında adam da patlayıp antrenman sahasını terk edeceğini söylemiş ve buna göre dışarı doğru hareketlenmişti. İki çocukta dışarı çıkıyordu. Kardeşime '' İyi bok yedin. Şimdi ne yapacağız? '' tarzı bir bakış atmıştım.

Derin bir nefes alıp iç geçirdikten sonra " CHİSA BENİM ARKADAŞIM TATAMA'NIN NE YAPTIĞINI BİLİYOR MUSUN? GENSHİHOU TEKNİĞİNİ ÖĞRENMİŞ. BÖYLE AĞZINDAN ATEŞ MERMİSİ ATIP KOCA BİR KULÜBEYİ DARMA DUMAN EDEBİLECEĞİN BİR JUTSU. O JUTSUNUN ÜSTÜNE BİRAZ GİDİP KATONA BİRAZDA FUUTON EKLEYİP BİR KÖY MERKEZİNİ DÜMDÜZ EDEBİLECEK BİR ALEV TOPU YARATMIŞ! " diyecektim sesli ama bağırmayacak bir şekilde.

Ağzım iyi laf yapmıyordu ve kardeşim Takeru-sama'yı ikna etmekle uğraşmayacaktı. O yüzden onu ilgisini çeken bir konuyla ikna etmek istiyordum. Aslında özünde yemliyordum. Bu adam vurdulu kırdılı şeylerden hoşlanıyordu. Böyle bir şey her ne kadar gerçek olmasa bile ilgisini çekerdi. Gerçi bu jutsuya Fuuton elementi eklense gerçekten böyle bir etki yaratabilirdi. Sonuçta Fuuton ve Katon bir birile ile iyi çalışıp mükemmel sonuçlar veren iki elementti ama ben ne Katon jutsusu biliyordum nede Fuuton elementine sahiptim. O yüzden etkileri konusunda sadece tahmin yürütebilirdim.


Ufak bir sorum var. Eğitimli ve birden fazla elementi olan bir Shinobi Çakra Kağıdını alırsa Takeru gibi rastgele sahip olduğu tüm elementleri gösterir mi? Yoksa spesifik olarak bir tanesini göstermeye çalışabilir mi?
Image
Künye
► Show Spoiler
Motivasyon/Komplikasyon/Özellik
► Show Spoiler
Profil
► Show Spoiler
Beceri
► Show Spoiler
Ninjutsu
► Show Spoiler
Taijutsu
► Show Spoiler
Genjutsu
► Show Spoiler
Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar Standart
► Show Spoiler
User avatar
Kotegawa Chisa
Ishigakure
Ishigakure
Posts:427
Joined:August 31st, 2018, 1:59 am
Künye:

Re: [Kotegawa Ooki & Kotegawa Chisa] Zorlu Öğrenci

Post by Kotegawa Chisa » September 17th, 2018, 2:34 pm

Onee-san'ın attığı bakış nasıl sıçtığımın özetiydi. Takeru'ya öyle davranmamam, sinirlerime hakim olmam gerektiğini biliyordum. Koskoca Daimyo-sama'nın kişisel asistanına böyle konuşmak bir shinobiye yakışan bir hareket değildi ama söyledikleri, shinobiliği ve Ishichou-sama'yı küçük görmesi gerçekten beni sinirlendirdi. Böyle gösteriş meraklısı birisini eğitmek gerçekten istemiyorum, eğitmeyeceğim de. İnsanlar her zaman kendilerine bir şeyler öğretmeye çalışan insanlara karşı saygılı olmalıdır. Sana öğretecek kadar biliyorsak nasıl öğreteceğimizi sorgulamamalısınız. Takeru'nun yaptıklarını çocuklar yapsa gram umursamazdım ama yetişkin bir adam yapınca sinirlenmeden edemiyorum. Ben shinobiliği böyle ukala insanlara bir şeyler öğretmek için yapmıyorum. Bu görev yerine insanlara yardım edebileceğim bir göreve gitmeyi tercih ederdim.

Onee-san'dan bir bakış aldıktan sonra Takeru konuşmaya başladı. Daimyo-sama'ya ve Kaya Ülkesi'ne olan hizmetleriyle kendini övmüş ve onu ne cürretle küçümsediğimi sormuştu. Ülkeye ne kadar hizmet etmiş olursa olsun benim saygımı kazanacak bir hareket yapmamıştı. Aslında ona zaten saygım vardı fakat son birkaç saat içerisinde yaşananlar bütün saygımı yitirmeme neden olmuştu. Koskoca Daimyo-sama'nın kişisel asistanının böyle birisi olmasını beklemiyordum. Bunu kendisi istemesine, ona durumu açıklamama rağmen hala egoist tavırlarına devam etmesi beni deli ediyordu. Sanki hiçbir şey bilmiyormuşuz gibi eğitimin süresini, öğreneceği şeyleri kendisi belirlemeye çalışıyordu. Juzo-san haklıydı, böyle bir görev için Ishichou-sama'nın bizi seçmemesi gerekiyordu.

Takeru'yu takmayıp odama doğru ilerlerken Onee-san'ın hala pes etmediğini gördüm. Arkamdan seslice bir şeyler sallamıştı. Amacının Takeru'nun ilgisini çekmek olduğunu biliyordum, ona yardım etmek de istiyordum ama o kadar öfkeliydim ki hiçbir şey yapmadan yoluma devam ettim. Biraz hava alırsam sakinleşeceğimi, kendime geleceğimi biliyorum.
Image
Künye
İsim: Kotegawa Chisa
Yaş: 16
Cinsiyet: Kadın
Element: Katon
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Ryo: 140.000
Prestij: 0
Kullanılabilir GP: 0
Ün: 40

Motivasyon
Korumak!
Chisa hangi durumda olursa olsun zayıflara yardım eder. İlk başlarda insanlar tarafından kabul görmek için yapmasına rağmen zamanla düşünceleri değişmiş ve onları gerçekten isteyerek korumaya başlamıştır.


Komplikasyon
Kardeş - Kotegawa Ooki
Kardeşi onun hayatındaki en önemli şeydir. Onun gözünde kardeşi ulaşılamaz bir noktada bulunan kişidir. Yine de zarar görmesinden aşırı derecede korktuğundan dolayı var gücüyle ona destek çıkmak istemektedir. Bunu o kadar kafaya takmıştır ki bazen basit şeylerde bile onun yerine yapmak istemektedir.



Özellikler
Momoiro no Chibi - Kısaca Momo -
Chisa, Asakura'da tüccara karşılık beklemeden gerçekleştirdiği yardımlar sonucunda, Asakura çevresinde bu ünvanla bilinmektedir. Özellikle kervanlar ve tüccarlar tarafından fazlasıyla tanınan Chisa, mağdur durumdaki bir tüccarın sorunlarının halledilmesine ön ayak olduğu için fazlasıyla seviliyor.


Profil
Güç: 5
Çeviklik: 9
Kondisyon: 4
Potansiyel: 3
Varlık: 8
Zeka: 5

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 1
[Çeviklik] Akrobasi: 1
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 1
[Kondisyon] Form: 1
[Potansiyel] Ninshuu: 1
[Varlık] Aldatma: 1
[Varlık] Empati: 4
[Varlık] Sosyalleşme: 4 - Favori
[Zeka] Tıp: 1
[Zeka] Farkındalık: 4
[Zeka] İzcilik: 1


Ninjutsu
D - Rank: Shunshin
B - Rank: Zukokku

Taijutsu
A - Rank: Iaido | Stil
B - Rank: Iaigiri
D-Rank: Hızlı Adımlar


Genjutsu
D-Rank: Görünmez Kılıç
D - Rank: Rakumei no Jutsu
C - Rank: Kanryousou
B - Rank: Mugen Onsa
A - Rank: Kokuangyou no Jutsu


Sensör
C - Rank: Meishou-dou

Modlar
Barış

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Katanacığım(Normal Seviye)
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts:2605
Joined:August 25th, 2018, 6:19 pm

Re: [Kotegawa Ooki & Kotegawa Chisa] Zorlu Öğrenci

Post by GM - Naruto » September 17th, 2018, 5:09 pm

Off Topic
Sorularınızı ilgili başlığa alalım.
Takeru’nun antrenman alanından ayrılışı, Chisa’yı takip etme şeklinde oluyor. Chisa tavrından geri adım atmazken, Takeru da aynı kararlılıkla ilerliyor. Bu esnada Ooki, Takeru’yu durdurabilmek amacıyla Chisa’ya hitaben cümlelerini kuruyor. Bu cümleler Chisa’nın ilgisini çekmezken, Takeru bir adım daha atıp duruyor. Kafasını geriye çevirip çatık kaşları ile Ooki’ye bakıyor ve bu sinirli bakışları içinde bir tereddüdü barındırıyor. Sadece iki saniye kadar duran Takeru, tekrar önünü dönüp ilerlemeye, yani antrenman alanını terk etmek için yürümeye devam ediyor.

Chisa; Hava almak amacıyla binanın dışına kendini atıyorsun. Öfken hala devam ederken temiz havayı içine çekiyorsun. Ancak bir anda büyük bir öfke aurası seni baskılarken, birkaç metre uzağında durduğun binanın kapısından Takeru’nun çıktığını görüyorsun. İkinizin öfkeli bakışları kesişip havada hayali bir şimşeklenme yaratırken, Takeru kafasını çevirip yoluna devam ediyor.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
User avatar
Kotegawa Ooki
Posts:164
Joined:August 31st, 2018, 10:46 pm

Re: [Kotegawa Ooki & Kotegawa Chisa] Zorlu Öğrenci

Post by Kotegawa Ooki » September 17th, 2018, 9:58 pm

Takeru-sama'yı ikna etmek, daha doğrusu yemlemem ilk başta işe yarıyor gibi olsada adamın kardeşime duyduğu öfke uçmalı patlamalı bir şeyler öğrenme isteğinden daha güçlüydü. Bu yüzden kardeşime sert bir bakış daha atmıştım. Adam kapıdan çıktığı sırada ümitsiz ve birazda hayalleri kırılmış bir şekilde izliyordum.

Bu adamı eğitmenin bana büyük faydaları vardı. İlk geldiğimde üç beş kunai ve kendini savunma taktiği veririm biter gibi bir düşüncem vardı. Duruma göre belki kardeşim katana kullanmayı bende Judaichinin en temellerini gösterirdim ve görev başarı ile biterdi ama Takeru-sama'nın gerçek dışı istekleri ve bu istekleri gibi gerçek dışı bir şekilde dört elemente olan yatkınlığı görevin gidişatı ile ilgili planlarımı değiştirmişti. İlk başta sadece görevi yapıp kendi işime bakmayı düşünürken adamın bu alanda bir deha çıkması bende farklı bir şeyler uyandırmıştı. Eğer bu adam element olayında gösterdiği başarıyı genel olarak eğitim boyunca gösterebilseydi iki haftada gerçekten bir iki jutsu öğrenebilirdi. Bir anda normalde Shinobiler için yıllar süren bir şeyi becerebilmesi herkesi şaşırtırdı. Bunun bana getirisi ise böyle birini yetiştiren kişi olmak olurdu. Bu hem Juzo denen moruğu susturur hemde köy içindeki, hayır ülke genelindeki saygınlığımı arttırırdı. Buda Shinobi Dünyasında yükselmem için oldukça iyi olurdu. Daha yukarıda olmak, daha fazla para kazanmak demekti. Başka bir değişle bu adamı yetiştirebilmek yaşam standartlarımın yükselmesi için oldukça iyi bir adımdı. Hem Daimyo'nun sekreteri ile kurulacak bir bağda ileride kullanılabilirdi. Elbette ben genelde işin pragmatik taraflarına bakardım ama manevi olarak her şey bir yana böyle biri ile karşılaşıp onu eğite bilmenin kendiside tek başına ayrı bir motivasyon kaynağıydı.

Her iki çocukta(!) alanı terk ettiğinde tekrardan iç geçirip sonrasında olacakları düşünmüştüm. Kesin olarak olacak bir şey varsa Juzo'dan azar yiyeceğimizdi. Zaten bana son konuşmamadan ötürü kıldır. Şimdi birde onun eline koz vermiş olarak başıma iyice bela almıştım. Birde kapı girişinde kimliksiz Shinobilerle yaşadığım sıkıntılarda duyulursa cidden canım fena sıkılacaktı.

Bu gün kaçıncı olduğunu bilmiyordum ama olup biten karşısında derin bir iç çekip şansıma küfrettikten sonra bende peşlerinden antrenman sahasını terk etmiştim. Çıkmadan önce kapının önünde arkamı dönüp kardeşim olay çıkarmasaydı olabileceklere bir kez daha bakıp devam etmiştim.

Dışarı çıktığımda kardeşime sert bir bakış atıp " Gelip ortalığı karıştırma. Ben halledeceğim. " diyecek ve ilk iş olarak Takeru-sama'nın peşinden koşup ona yetişecektim. Ona yetişince önünü kesip tek dizim üstünde başımı eğerek duracaktım. Genelde İshi-chou'nun karşısınadki Shinobilerin durduğu bir şekil olacaktı. " Kardeşim adına sizden özür dilemek isterim. Kendisi ailemizdeki en yetenekli Shinobidir. Benden çok daha hızlı bir şekilde Chuunin olmuştur. Hal böyle olunca kendisinden misliyle daha yetenekli birinin karşısında bulunması onu biraz bozmuş olmalı. Açıkçası ona hak vermemekte elde değil. Bizim yıllar hayır on yıllar süren bir eğitim ve tecrübe sonrasında elde edebileceğimiz 4 elementi daha ilk dakikada açmak gerçekten kıskanılası bir başarı. " diyecek ve adamın tepkisini ölçecektim.

Eğer dinlemeye devam ederse aynı pozisyonda, etmeyip yürümeye başlarsa ise istikametimi onun sırtı olacak şekilde değiştirip pozisyonumu koruyarak konuşmaya devam edecektim. Tabi benden uzaklaştıkça bende sesimi duyulabilmesi için yükseltmeyi düşünüyordum.

" Buraya geldiğimiz sırada eğiteceğimiz kişiye sadece bazı temelleri gösteririz diye düşünüyorduk. Elbette bunda Juzo'nun söylediklerininde payı var. Yani sizin gibi yetenekli biriyle karşılaşmayı beklemiyorduk. Bu eğitimi istediğiniz oldukça açık. Eğer bizi gönderirseniz gitmemiz, bunla ilgili rapor hazırlamamız, bu raporların değerlendirilmesi, sizin büyük ihtimalle isteyeceğiniz yeni Shinobilerin ayarlanması derken en iyi ihtimalle haftalar en kötü ihtimalle ise aylar geçecek. " diyecek ve tepkisini ölçmek için yeniden duraklayacaktım.

" Eğer akademide bir genin bana 1 haftada ağzımdan alev topu çıkartmak istiyorum deseydi onu hiç dinlemeden başımdan savardım ama dört elementi açmada gösterdiğiniz başarıyı devamında da gösterebilirseniz bu sizin için mümkün olabilir. Bu yüzden bize bir şans daha verme cömertliğini sizden isteyeceğim. Sadece bu gününüzü bize ayırın. Bir günde size herhangi bir jutsu öğretemem ama bu yolda bu gün içinde hatrı sayılır bir ilerleme kaydedemezseniz bizi başınızdan savar ve yerimize başka birini istersiniz ama eğitimin başarılı olduğunu düşünün! Bir hafta içinde ileri seviyede çok sayıda jutsuyu kullanabildiğinizde Ryomanın, Juzo'nun ve Daimyo'nun yüzündeki şaşkınlığı hayal etmeye çalışın. Bu eminim sizin ve ülkemizin uluslar arası camiadaki ününüde arttırır. Büyük ve ukala ülkelerin Kageleri sizin gibi bir yeteneğin Kaya Ülkesinden çıktığını öğrendiklerinde yaşayacağı bozuntuyu düşünün. Hem bizi geri gönderirseniz Hajime Juzo sizin hakkınızda düşüneceklerini tahmin etmeye çalışın. Kendisi eskiye kafayı bozmuş yaşlı bir Shinobidir. Eminim ki sizin arkanızdan, ' basit bir eğitimi bile beceremediği için yalandan bir sebeb uydurup Shinobileri geri yolladı ' şeklinde ileri geri konuşacaktır. " diyecektim. Konuştuğum şeylerin kardeşim tarafından duyulmamasına dikkat edecektim.

Kardeşim hakkında böyle konuşmak istemiyordum ama bu adam ona gıcık oluyordu. Bu yüzden onun hakkında böyle ileri geri konuşup kötü şeyler söylemek hem Takeru-sama'yı yatıştırma konusunda yardımcı olacak hemde onu bize bir şans daha vermesi konusunda ikna etmemde yardımcı olabilirdi. Aslında Juzo'yada gıcıktı. Onun üstünede biraz gitmek işe yarayabilirdi ama şimdilik ateşi kardeşime karşıydı. O yüzden onuda ekleyip işleri iyice karıştırmak istemiyordum.

Şansım yaver giderse adamı ikna edebilirdim. Edemezsem gereksiz yere başımı eğmiş olacaktım. Eğer adamı ikna edebilirsem onla beraber eğitim sahasına dönüp akademide bize öğretilen temel çakra eğitimlerini hızlandırılmış bir şekilde ona gösterip bir sonuç bekleyecektim. İkna edemez isem Ryoma'nın yada herhangi bir yetkili Shinobinin yanına gidip olup biteni anlatacaktım. Bu süreçte kardeşimin üstündeki yükü azaltmak için Takeru'nun dört element olayı ile gerçek dışı istekleri üstünde durmayı planlıyordum. Gerçi adam dört elementi doğuştan açmış biriydi. O yüzden istekleri ona göre gerçek dışı olmayabilirdi. Sonrasında bizi ilgilendiren herhangi bir gelişme yada durum olmazsa gidip kardeşimi bulacak ve dönüş yolculuğu için hazırlanmaya başlayacaktım.

Bu iş düzgün bir şekilde biterse kardeşimle oturup bir konuşmam gerekiyordu.
Image
Künye
► Show Spoiler
Motivasyon/Komplikasyon/Özellik
► Show Spoiler
Profil
► Show Spoiler
Beceri
► Show Spoiler
Ninjutsu
► Show Spoiler
Taijutsu
► Show Spoiler
Genjutsu
► Show Spoiler
Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar Standart
► Show Spoiler
User avatar
Kotegawa Chisa
Ishigakure
Ishigakure
Posts:427
Joined:August 31st, 2018, 1:59 am
Künye:

Re: [Kotegawa Ooki & Kotegawa Chisa] Zorlu Öğrenci

Post by Kotegawa Chisa » September 18th, 2018, 5:23 pm

Shinobiliği, Ishichou-sama'yı küçümseyen bir adamı eğitmek gibi bir niyetim yoktu. Bizzat Mizukage-sama tarafından takdir edilmiş bir shinobi olarak böyle yaşlı bir adamın kaprislerini çekmekten daha iyi işlerimin olduğuna eminim. En başından beri istemediğim bu görevi sırf Ishichou-sama tarafından seçildiğimiz için tamamlamaya çalışıyordum ama artık canıma tak etti. Hayatım boyunca bu kadar saygısız bir insan görmedim ben. Birileri size bir şeyler öğretmeye çalışıyorsa en azından onlara saygı duymanız gerekir. Kişisel olarak bana saygı duymasına gerek yok ama yaptığımız işe saygılı olmasını isterdim. İşimi benden daha iyi bilmediğin için söylediklerimi yapmak zorundasın. Bir dahiyle karşılaştığımı düşünmüştüm ama karşılaştığım adamın bir çocuktan farkı yoktu.

Sakinleşmek için dışarıya çıktıktan birkaç saniye sonra Takeru gelmişti. Ne kadar öfkeli olduğunu yaydığı auradan anlayabiliyordum. Ben de en az onun kadar öfkeliydim! Takeru kapıdan çıktıktan sonra gözlerimiz kesişmişti. Ona saldırmak gibi bir niyetim yoktu, ben öyle bir insan değildim. İyi, güler yüzlü bir insan olmam öfkelenmeyeceğim anlamına gelmiyordu. Yıllarca aldığım eğitim sağolsun öfkeme nasıl hakim olabileceğimi biliyorum. Eğer benim yerimde Onee-san olsaydı bu adama hiç düşünmeden dalardı. Sinirlenen kişi ben olduğum için şanslıyız sanırsam.

Takeru ile bakıştıktan sonra Onee-san kapıdan çıkmıştı. Beni görür görmez yanıma yaklaşmış ve ortalığı karıştırmamamı söylemişti. Çatık kaşlarından bana ne kadar öfkeli olduğu anlayabiliyordum. Öfkesi direk bana değil, görevi mahvetmemeydi. Haklıydı da, eğer sakin kalıp konuşmaya devam etseydik onu ikna edebilirdik. Sonrasında temel eğitimi verir, birkaç jutsu öğretir ve evimize dönerdik. İşleri zora sokmuş olabilirim fakat onun gibi gösteriş meraklısı, saygısız bir adamı eğitmek istemiyorum. Bu adamı eğitirsek her öfkelendiğinde millete alev topu atacağına adım gibi eminim.

Onee-san'ın bana bakışıyla beraber içimdeki devasa öfke yerini hüzne bırakmıştı. Tamda düşündüğüm gibi olmuş yani Onee-san'a ayak bağı olmuştum. Düne kadar Dünya'nın bir numaralı kız kardeşi ben olmama rağmen bugün yaptıklarımı o harika pozisyonu kaybettim. Onee-san'ın kardeşi olmayı hak etmiyorum. Tek yaptığım şey ona ayak bağı olmak. Tamda tahmin ettiğim gibi Ishichou-sama sırf Onee-san yalnız kalmasın diye beni göndermeye karar verdi. Yanında olursam ona iyi bir destek olabileceğimi falan düşünmüş olmalı. Keşke Ishichou-sama benim yerime bu görevi daha çok hak eden birini gönderseydi...
Image
Künye
İsim: Kotegawa Chisa
Yaş: 16
Cinsiyet: Kadın
Element: Katon
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Ryo: 140.000
Prestij: 0
Kullanılabilir GP: 0
Ün: 40

Motivasyon
Korumak!
Chisa hangi durumda olursa olsun zayıflara yardım eder. İlk başlarda insanlar tarafından kabul görmek için yapmasına rağmen zamanla düşünceleri değişmiş ve onları gerçekten isteyerek korumaya başlamıştır.


Komplikasyon
Kardeş - Kotegawa Ooki
Kardeşi onun hayatındaki en önemli şeydir. Onun gözünde kardeşi ulaşılamaz bir noktada bulunan kişidir. Yine de zarar görmesinden aşırı derecede korktuğundan dolayı var gücüyle ona destek çıkmak istemektedir. Bunu o kadar kafaya takmıştır ki bazen basit şeylerde bile onun yerine yapmak istemektedir.



Özellikler
Momoiro no Chibi - Kısaca Momo -
Chisa, Asakura'da tüccara karşılık beklemeden gerçekleştirdiği yardımlar sonucunda, Asakura çevresinde bu ünvanla bilinmektedir. Özellikle kervanlar ve tüccarlar tarafından fazlasıyla tanınan Chisa, mağdur durumdaki bir tüccarın sorunlarının halledilmesine ön ayak olduğu için fazlasıyla seviliyor.


Profil
Güç: 5
Çeviklik: 9
Kondisyon: 4
Potansiyel: 3
Varlık: 8
Zeka: 5

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 1
[Çeviklik] Akrobasi: 1
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 1
[Kondisyon] Form: 1
[Potansiyel] Ninshuu: 1
[Varlık] Aldatma: 1
[Varlık] Empati: 4
[Varlık] Sosyalleşme: 4 - Favori
[Zeka] Tıp: 1
[Zeka] Farkındalık: 4
[Zeka] İzcilik: 1


Ninjutsu
D - Rank: Shunshin
B - Rank: Zukokku

Taijutsu
A - Rank: Iaido | Stil
B - Rank: Iaigiri
D-Rank: Hızlı Adımlar


Genjutsu
D-Rank: Görünmez Kılıç
D - Rank: Rakumei no Jutsu
C - Rank: Kanryousou
B - Rank: Mugen Onsa
A - Rank: Kokuangyou no Jutsu


Sensör
C - Rank: Meishou-dou

Modlar
Barış

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Katanacığım(Normal Seviye)
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts:2605
Joined:August 25th, 2018, 6:19 pm

Re: [Kotegawa Ooki & Kotegawa Chisa] Zorlu Öğrenci

Post by GM - Naruto » September 19th, 2018, 8:27 pm

Ooki ve Chisa binanın dışında göz göze geliyor ve Ooki Chisa'ya kesin talimatını iletiyor. Ardından Ooki Takeru'nun peşinden gidiyor ve uzun uzun konuşmaya başlıyor. Takeru başta Ooki'yi dinlemiyor gibi dursa da, bu tavrı “istemem, yan cebime koy” tadında oluyor. Ooki'nin her bir cümlesiyle Takeru daha da yavaşlıyor ve en son Juzo'yla ilgili cümleler üzerine öfkeyle Ooki'ye dönerek “O lanet olası bunağa gününü göstereceğim!” diyor. Bu cümlesini takiben içindeki öfkesini hiç azaltmadan “Eğitime devam edeceğiz ve Juzo'ya kim olduğumu ispat edeceğim!” diyor.

Ooki kazandığı zaferin tadıyla mutluluğun doruklarına hareket ederken, üzerinde gereksiz bir ağırlık hissediyor. Bu ağırlık giderek tüm vücudunu ezmeye başlarken, Ooki'nin gözünün önündeki manzara değişmeye başlıyor. Takeru'nun vücudu silinerek yok olurken, Ooki'nin gözleri Chisa'nınkilerle kesişiyor. Saniyeler önce Takeru'ya yaptığı konuşma bir hayal gibi zihninde dolanırken, Ooki sanki yüksekten düşüyormuş gibi irkilerek gerçekliğe dönüyor!

Chisa'ya ortalığı karıştırmamasını söyledikten sonra yakşalık 15 saniye kadar zaman geçtiği gerçeği Ooki'yi sararken, olduğu yerde öylece durarken Takeru ile yaptığı hayali konuşmanın etkisinden kendini kurtarıyor. Bir genjutsunun olmadığını net bir şekilde anlayan Ooki, olayı sadece aklından geçirmekle yetinmiş olduğunu anlayabiliyor. Chisa ise, Ooki'nin olayı halledeceğini söylemesine rağmen olduğu yere mıhlanmış gibi kalmış olmasının anlamsızlığı içinde kendini buluyor. Takeru ise, gözünüzün görebileceğinden daha uzak bir yerde oluyor artık.
Off Topic
Şimdi n'oluyor yav diyebilirsiniz, ben kısaca şöyle özetleyeyim. Ooki Chisa ile konuştuktan sonra olduğu yerde kalmış bir şekilde turu ilerletmek durumundayım. Aslında Ooki'nin turunun iptal olması gerekiyordu, ancak RP'nin ilerlemesi ve Chisa'nın RP'sinin anlamsız kalmaması için, Ooki Chisa ile konuştuktan sonra olduğu yerde durduğu, RP'sinde geçen konuşmaları hayalinde yaptığı varsayılmıştır.

Gelelim bunun nedenine... Ooki'nin karakter kartında kişilik bölümünde "Kelimelerle arası çok iyi olmadığı için lafı dolandırmadan ne demek istiyorsa herhangi bir politik veya kibarlık süzgecinden geçirmeden saf halinde söyler." şeklinde bir ibare bulunmaktadır. Ancak tur içerisinde oldukça uzun, politik ve kibar bir konuşma içerisinde bulunuyor. Bu da yaratmış olduğu karakterin kişiliğinin dışında bir durum olduğu için, turun iptal edilmesi gerekmektedir. Ancak yukarıda da yazmış olduğum nedenlerle, turu iptal etmek yerine Chisa ile konuşmasından sonra geçen konuşmaların sadece hayalinde gerçekleştiği varsayılmıştır.

Ayrıca bu gibi karakter kişiliğinin dışında hareketlerde bulunulmasının tekrarı olduğu takdirde, karakterin silinmesine varan yaptırımlarda bulunulacağını bildirmek isterim efenim.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
Locked

Return to “Minami Şehri”