[Aktif Operasyon | Kita Usagi] Dil

[GM - Naruto]

Bir elinle kapıyı, bir elinle de saçındaki tokayı kavrıyorsun. Chakrana odaklanıyor ve ileriye tüm gücünle zıplayıp hedefin olan Shinobi'ye öldürücü darbeyi vurmak adına hareketleniyorsun. Chakran alevleniyor ve karnından boynuna sıcak bir hava dalgası yükselmeye başlıyor. Adrenalin damarlarında tam gaz dolaşmaya başlarken, hareket etmeye başlıyorsun.

Aniden aralık olan kapıyı açıyorsun tek bir hamlede ileriye fırlıyorsun. Tokanı o kadar hızlı ve sert çekiyorsun ki keskin tarafı bir tutam saçını koparıyor, hissedebiliyorsun. Bu sırada, Razan hala muma bakmakta. Görüşün yavaşlıyor, ağır çekime giriyorsun bir nevi.

Shinobi kafasını aniden arkaya çeviriyor kapıyı açmanla beraber. Sen ileriye zıpladığın anda ise gözleri sana kitleniyor. Havada, Shinobiye yaklaşmaya başlıyorsun. Aranızda üç metre var.

Shinobi arkasını dönmeye başlıyor ağır çekimde, suradında ilk defa bir his var: şaşkınlık. Aranızda ise iki metre var.

Bir metre kala aranızda, Shinobi dönüşünü ancak yarım tamamlamış oluyor. Sol omzu, sana bakacak şekilde. Elindeki toka ise yere paralel olacak şekilde herifin ensesine ve boğazına doğru ilerleyişini sürdürüyor.

Yarım metre. Shinobi sana dönüşünü tamamlayamıyor ve kendini geriye, masanın üzerine sağ omzu gelecek şekilde bırakmaya başlıyor. Ancak senin kadar çevik değil. Razan ise hala masanın üzerindeki muma bakıyor.

Shinobi'nin sağ omzu mumun da olduğu yer masasının içine gömülüyor. Bu sırada, elemanın boğazının sağ kısmına tokan saplanıyor! Saplanmayı hissettiğin anda tokayı sağa, dışarıya doğru çekiyorsun ve parçalıyorsun o bölgeyi hala havadayken! Shinobi'nin bir gözü acıyla kapanıyor diğer gözü fal taşı gibi açılırken! Üstüne düşmeye başlıyorsun adamın. Shinobi'nin boğazından kanlar daha yeni akmaya başlarken birden ortalık kararıyor mumun sönmesiyle. Shinobi'nin ölmediğinden eminsin.

Zaman normal akışına kavuşmaya başlıyor. Elemanın üzerine düşüyorsun. Gözlerin hala ortama alışmış değil. Elemanın bir eli boğazına giderken diğer elini de sana doğru savuruyor yüzüne bir yumruk atmak için fakat çok iç içe olduğunuzdan bu sadece bir debelenmeden ibaret oluyor. Elemanın üzerindesin. Elemanın altında kırık masa var.

Sen Shinobi'nin üzerine düşeli maksimum bir, iki saniye olmuştur. Shinobi altında debelenmeye devam ediyor anın verdiği şaşkınlık ile ancak bu şaşkınlığı birazdan üzerinden atacağından eminsin. Ancak hamle avantajı sende görünüyor, hem çevik olduğundan hem bunu planladığından.

İleriye doğru baktığında geriye doğru yerde götünü sürterek kaçmaya çalışan Razan'ı görüyorsun. Senden çok uzaklaşabilmiş değil. 1, 1.5 metre falan var maksimum aranızda. Ağzını açıyor bir şeyler söylemek, veya bağırmak için. Suradındaki ifadeyi seçemiyorsun gözlerin karanlığa alışmadığı için hala.

[Kita Usagi]

Odaya daldığı andan itibaren vücudunun pompalamaya başladığı adrenalin o kadar şiddetliydi ki, saç tokasını çekerken saçından bir tutam koparttığını hissedebilmişti. Bu kopan bir tutam saçın ileride kendisine sıkıntı çıkartabileceğini bilse de, şu an için bunu umursamıyordu bile. Gözünün tek gördüğü şey karşısında duran shinobiydi.

Kapının aniden açılması ile birlikte shinobi kafasını aniden kapıya doğru çevirmişti. Tabi, shinobinin reflekslerinin ne kadar iyi olduğunu bilmediği için, Usagi'nin bu hamlesinden sıyrılıp sıyrılamayacağını bilemiyordu. Peki şu an için bunun bir önemi var mıydı? Hayır. Usagi, kendi reflekslerine o kadar güveniyordu ki, reflekslerinin onu yarı yolda bırakmayacağından emindi. Bu sebep ile hiçbir şeye aldırış etmeden shinobinin üzerine atmıştı kendisini.

Aradaki mesafeyi hızlıca kapatırken, bu hıza ters olarak zamanın yavaşladığını hissedebilmişti. Her şeyi daha yavaş şekilde görüyordu. Her şey daha net kavrayabiliyordu. Ve bu yavaş kavrama avantajı, beynine olan olaylara önceden tepki verme süresi kazandırmıştı. Shinobi arkaya dönüşünü tamamlamaya fırsat bulamamıştı. Ancak yarım dönebilmişti ve Usagi aralarındaki mesafeyi neredeyse sıfıra indirmişti. "Sen benimsin!"

Shinobi yüksek ihtimalle dönüşünü tamamlayamayacağını anlamış olacaktı ki, kendisini sağ omuzunun üstüne, masaya doğru bırakmaya başlamıştı. Bu hareket onu ölümden ne kadar kurtarabilirdi? Tartışılır. Usagi bu shinobiyi öldürebilir miydi? Tartışılmaz.

Elindeki saç tokasını bir hışımla shinobinin boğazına doğru saplamıştı. Tokanın saplandığını hissettiği anda ise, tokayı dışarıya doğru çekmişti. Shinobi daha yere düşmeye fırsat bulamamışken, Usagi onun boğazını parçalamayı başarmıştı. Bu hareket, shinobiyi biraz oyalardı. Ve bu oyalama, Usagi'ye gerekli süreyi fazlasıyla verirdi.

Dengesini sağlayamamasından, ya da denge sağlamaya çalışmamasından dolayı shinobinin üzerine düşmüştü. Shinobi ise, bir eliyle boğazındaki kanamayı durdurmaya çalışırken diğer eliyle umutsuz bir şekilde Usagi'ye bir yumruk savurmuştu. Shinobinin üstünde olduğu içinse bu yumruğun ne amaçla atıldığından şüpheliydi. Bu şüpheyi daha sonra gidermek isteyeceğine karar verdi beyni hiç üstünde durmadan.

Shinobi üstündeki şaşkınlığı atamamıştı henüz, bu sebeple sıranın tekrardan Usagi'de olduğundan emindi. Elindeki saç tokasını herifin boğazına doğru savurabilirdi. Ortamın karanlığından dolayı ne pozisyonda olduklarını bilemiyordu lakin, herife teması sayesinde başının nerede olduğunu az çok kavrayabiliyordu. Elindeki saç tokasını adamın boğazına doğru saplayacaktı. İlk saplamadan sonra hayatta kalma ihtimali vardı lakin, ikinci saplamadan sonra adamın öleceğine emindi. Tam o anda, Ishi-chou'nun söyledikleri hafızasında bir saliselik bir sürede belirip kayboldu. "Söz konusu canın olduğunda korumaları da öldürebilirsin." Söz konusu burada canı değildi. İleride belki, ama şu an için değil. Bu sebeple shinobi ile daha fazla zaman kaybetmemesi gerektiğine karar vererek bütün planlarına bir taş bağlayıp suya attı.

Gözleri aniden Razan'ın bulunduğu noktaya kaydı. Yerde sürünerek Usagi'den uzaklaşmaya çalışıyordu. Herhangi bir shinobi eğitimi almamış olması, Razan için şu an büyük bir dezavantajdı. Shinobi eğitimi almış birisinin bile altında böyle can çekiştiği bir anda, Razan kendi acizliğini anlamış olmalıydı. Kaya Ülkesi'ne bunu yapmayacaktı. Ishigakure'ye bunu yapmamalıydı. Usagi, o an için Razan'a olan öfkesini içinde o denli büyütmüştü ki, vücudu otomatik olarak Razan'ın üzerine atladı. Elinde sıkıca tuttuğu saç tokasını Razan'ın boğazına doğru savurdu. Olacakları bilemiyordu. Lakin öyle ya da böyle, bu akşam burada Razan'ı öldürecekti.

[GM - Naruto]

Razan daha aldığı nefesi kelimelere dönüştüremeden gecenin içerisindeki bir panter edasıyla zıplıyorsun üzerine. Dizlerin ile onu zemine kitliyorsun. Karanlığa yavaş yavaş alışan gözlerin, hayatı için merhamet dilemeye hazır bir suratı gösteriyor sana. Sende ise o merhamet yok. Elindeki tokayı Razan'ın boğazının sol tarafına dayıyorsun ve aniden sağa doğru çekiyorsun. Çok ince bir ses çıkıyor, bir şeylerin kesildiğine dair. O andan itibaren, Razan'ın gözleri iyice açılıyor, göz bebekleri ise küçülüyor.

İstediği merhametin bahşedilmediğini anladığı sırada ise debelenmeye başlıyor altında. Bir eliyle boğazını tutuyor, diğer eliyle de yere vuruyor. Bir saniye kadar sonra, debelenmesi git gide azalıyor. Yaşam gözlerinden akıp giderken, yere yayılan kıp kırmızı kan Razan'ın saçlarının beyaz kısımlarına karışıyor. Yaşlı ve kırışık suradı çarpık bir hal alıyor ve çenesi düşecek kadar açık ağzı, o şekilde donup kalıyor.

Bu sırada, bir şey seni açından aniden kavrıyor!

Acı ile inliyorsun. Bu şey seni kavradığı gibi sola doğru fırlatıyor diğer eliyle bir kolundan tutarak. Çıtalarla tutturulmuş kağıt duvarı deliyorsun havada uçarak ve bir sonraki odaya düşüyorsun. Yerde bir kaç metre yuvarlanıyorsun patates çuvalı misali, ardından hemen kafanı kaldırıp, açtığın deliğe doğru bakıyorsun.

Shinobi, üzerine doğru yürümeye başlamış. Birazdan deliğe varacak ve bulunduğun odaya girecek. Yürüyüşü nefret dolu. Bakışları da aynı şekilde. Etraf karanlık olduğundan nasıl bir odada olduğunu çıkartamıyorsun. Elemanı da silüetten hallice seçebiliyorsun. Toka hala elinde. Delikten uzaklığın 3 metre kadar ve yerde uzanır pozisyondasın. Eleman ise, deliğe vardı varacak. Yanına varması uzun sürmez gibi görünüyor. Bir elinde kunai olduğunu seçebiliyorsun.

[Kita Usagi]

Razan'ın üzerine atmıştı kendisini. İçindeki nefret, vatan aşkı ve görev sevdası ile. Tabi, içlerinden en önde olanı nefretti. Geçtiği üç günde yaşadığı olayların haddi hesabı yoktu. Sırf altında yatmakta olan adam yüzünden. Nefret dolu gözleri karanlığa alıştığında ise, Razan merhamet dilemeye hazırdı. Ne var ki merhamet dilemek için çok geçti. Usagi merhamet göstermeyi çoktan geride bırakmıştı. Önünde tek bir seçenek vardı, her ikisi için de. Tek seçenek. Her zaman bir çıkar yol düşünürdü Usagi. Kendi seçeneğini yaratmayı severdi. Bu seferki ise, önüne koyulan seçenekten o kadar mutluydu ki, başka bir seçenek düşünmek bile istemiyordu.

Elinde tuttuğu tokayla Razan'ın boğazını boydan boya kesmişti. Bir an için gözleri eline takıldı. Eli kan kırmızısı olmuştu. Bu kırmızılığın tokayı aşırı sert sıkmasından mı, yoksa Razan'ın kanı yüzünden mi olduğunu anlayamadı. İki ihtimal de Usagi'yi mutlu edebiliyordu.

Gözleri tekrar Razan'ın gözlerine kenetlendiğinde ise can çekiştiğini anlamıştı. Bir eliyle boğazını tutuyordu, akan kanı durdurmak umuduyla. Çaresiz bir hareket olduğunu söylemek gelmişti içinden. Vatana ihanetin ödülünü aldığını, bu ödül ile mutlu olması gerektiğini söylemek istemişti. Ağzını açmadı. Razan için dökeceği her bir kelime israf olacaktı. Şu andan itibaren yapacağı tek şey keyifle altındaki adamın ölümünü izlemek olacaktı. Boğazından yere süzülen, sonrasında saçının ak kısımlarının al al olmasına sebep olan kırmızı kanın akmasını keyifle izlemeye başlamıştı. Tabi, o sırada unuttuğu bir şey vardı. Arkasında can çekiştiğini düşündüğü shinobi.

Shinobinin kendisini kavraması ile sola doğru fırlatması arasında saniye farkı yoktu neredeyse. Bir anda kendisini havada bulmasıyla neye uğradığını şaşırmış vaziyette kafasını toplamaya çalışıyordu. Ne oldu? Niye şu an havada süzülüyor? Bu sorularına yanıt bulamadan yere kapaklanmıştı. Yerde bir kaç metre yuvarlandıktan sonra başını geldiği yöne doğru çevirmişti. Neler olduğunu anlamak için. İşte o an, ufak bir hata yaptığını fark etti.

Ders bir; birisinin öldüğüne emin olmadan, öldüğünü düşünme. Usagi bu dersi uygulamalı olarak almıştı. Can çekiştiğini sandığı shinobi sapa sağlam ayaktaydı ve üstüne doğru geliyordu. Shinobinin gözlerindeki saf nefreti çok rahat biçimde görebiliyordu. Hemen bir şeyler düşünmeliydi. Ne düşünmesi gerektiğini bile bilemez vaziyette yerde yatıyordu.

İşte o an, yerde yattığını fark etti ve ilk düşündüğü şey ayağa kalkmak oldu. Vücudu ise bunu refleks halinde çoktan uygulamaya koymuştu bile. Kendisini geriye doğru yuvarladı. Ayakları üzerine doğrulduğu anda pozisyonunu alarak shinobinin yeterli mesafeye gelmesini bekleyecekti. Shinobinin aralarındaki mesafeyi yeterince kapattığına emin olduktan sonra tam çenesini hedefleyerek bir tekme savuracaktı. Bu tekme, Kage Buyou için başlangıcını sağlayacaktı. Hemen ardından Hayabusa Otoshi uygulayarak shinobinin işini bitirmeyi hedefliyordu. Bu kombodan sağ kurtulan çok az olurdu. Genelde. Eğer ki kurtulursa? Eh, hep söylediği gibi. Doğaçlama güzeldir.

Hepsini başa sar, hiç birisinin olmadığını farz et. Önündeki diğer seçenek aklına geldi. Ya shinobi yavaş yavaş gelmek yerine birden saldırmayı tercih ederse? İşte o zaman hapı yutmuş olurdu Usagi. Ama yapması gereken şey yine aynıydı. Önce yerden kalkması gerekiyordu. Kendisini geriye doğru yuvarlayıp aradaki mesafeyi arttırmak kendisine bir avantaj sağlardı. Her ne kadar shinobiye de avantaj sağlasa da. Devamında Kage Buyou için değil, stil içinde kalarak dövüşmek için pozisyonunu alacaktı. Yine shinobinin saldırmasını bekleyecek, gelen hamleleri akrobatik hareketlerle savuşturmaya çalışacaktı. Bir, iki, üç. Karşısındaki shinobinin nefretle saldırması yüzünden illaki bir açık vereceğini düşünüyordu. O açığı bulduğunda ise rakibinin işini bitirmek için tekrardan önceki planına dönecekti.

Düşününce fark etmişti. Her iki durumda da, kendisini kombo yaparken buluyordu. Eh, bir işin ustası olmak, onu her zaman kullanmak anlamına gelebilirdi. Değil mi?

[GM - Naruto]

Kafa göz birbirimize giriyor isek temamızı da çakıverelim.

Yarım saniye kadar baktıktan sonra farkediyorsun ki eleman sen Kage Buyou için hazırlıklarına başlayamadan yanında bitecek. Buna bağlı olarak da, ikinci seçeneğini plana koyuyorsun. Geriye doğru biraz yuvarlanıyorsun ve ayaklarını karnına doğru çekiyorsun önce, ardından da tüm gücünle yere geri fırlatıyorsun kendini. Tek hamlede, saniyenin onda biri bir sürede tekrar ayaklarının üzerine çıkıyorsun. Kimonona açtığın yırtmacın da faydasını görüyorsun zira bunu yaparken yırtmacını açtığın taraftaki bacağın komple kimonodan dışarı çıkıyor.

Tamamen savaş pozisyonundasın. Kendini hazırlıyorsun. Eleman deliğe vardığı gibi tek hamlede odaya atlıyor ve üç koca adımda yanında bitiyor doğaüstü bir hızda. Elindeki kunaiyi boğazına doğru savuruyor önce, sağdan sola. Arkaya doğru doksan derece belini rahatça bükerek kurtuluyorsun. Adam kunaiyi birden elinde ters çeviriyor ve keskin tarafı aşağı bakacak şekle getiriyor, sen geriye bir adım alıp kendini düzeltirken de aynı hamlenin tersini deniyor. Ancak bu sefer de geriye doğru aldığın adım ile kolayca kurtuluyorsun.

Ancak adam durmuyor. Yaptığı hamlenin ona verdiği momentum ile önce kendi etrafında hiç durmadan sağdan sola dönüyor ve yere paralel bir kesme hamlesi daha deniyor! Soldan sana doğru gelen kunai sana varmadan hemen sağ elini yukarıya doğru kaldırıyor ve elemanın bileğiyle buluşturuyorsun, diğer elini de destek olarak kullanarak. Kilitlenmeniz bir saniye kadar sürüyor. Bu süre boyunca adamın boynundan usul usul akan kanı görüyorsun.

Eleman kuvvet olarak senden üstün görünüyor. Yaptığın bloğu bozuyor ve hamlesine devam etme şansı buluyor saf kas gücü ile! Sen ise son anda kendini yere bırakıyorsun ve stilinden gelen yeteneğin ile sağ bacağını komple sağa, sol bacağını da komple sola 180 derece açarak oturuyorsun aniden, elemanın hamlesi boş geçiyor. Bu sırada, elemanın karnına iki elinle de aynı anda yumruk yaparak geçiriyorsun!

Eleman geriye sendeliyor üç beş adım öksürerek. Sen de bu sırada kendini yere veriyorsun ve bacaklarını bir dansçı misali pervane gibi çevirerek hiç yorulmadan ve efor sarfetmeden ayağı kalkıyorsun. Eleman sana bakıyor, göz göze geliyorsunuz. Eleman ikinci kunaiyi çekiyor ve tekrar sana saldırmak için hazırlanıyor.

Tek bir adımda dibinde bitiyor ve sol elindeki kunai ile soldan sağa soğru kesme hamlesi deniyor, sen ise sağa doğru rahatça bükülerek kurtuluyorsun. Bu sırada, sen elemanın sol elinin altındaki karın boşluğuna sert bir yumruk geçiriyorsun bulunduğun pozisyondan, elemandan çıkan bir "uf!" sesi işitiyorsun. Ancak durmuyor. Bir dizini karnına tekme atmak için seri bir şekilde ileriye fırlatıyor tüm vücudu ile beraber, sen ise son anda karnının önünde ellerini çarpı şeklinde birleştirerek defansını tutturabiliyorsun çevikliğin sebebiyle.

Geriye doğru beraberce bir metre kadar sürükleniyorsunuz adamın saf gücünden mütevellit ve adamın ayağını bloklayan ellerini fırsat bilen eleman durmuyor. İki elindeki kunaiyi de omuzlarına saplamak için yukarıdan aşağı doğru savuruyor ayağını indirip yerden destek almaya başladığı anda. Ellerini yukarıya kaldırıp adamın bileklerini yakalayacak vaktin olmadığını anladığında, belini geriye doksan derece büküyorsun kendine alan yaratmak ve ellerini daha kısa bir mesafede hareket ettirmek için.

Son anda yakalıyorsun adamın iki elini de bileğinden. Gövden yere paralel, bacakların ise normal bir şekilde duruyor. Normal bir insanın belini kıracak bir hareketi eğitimin sayesinde rahatlıkla yapıyorsun, ve durmuyorsun. Bir ayağını elemanın dizinin üstüne koyuyor ve aniden zıplıyorsun!

Geriye doğru ani bir takla atıyorsun ve elemanın çenesine aşırı sert bir tekme geçiriyorsun bunu yaparken!

Eleman geriye epey bir sendeliyor ve kafasını sağa sola sallıyor kendine gelebilmek için. Sen ise bir dizinin üstüne çöküyorsun diğer ayağın yanına tamamen açılacak bir şekilde, bir turna zarafetinde.

Eleman kendine geldiği gibi üzerine atılmak için tekrar hareketleniyor ancak bu sefer senin bu kadar oynak olmanı zihnine kazımış gibi görünüyor.

[Kita Usagi]

Shinobinin hareket hızıyla, kendisinin hazırlanma hızının eşit olmadığını fark ettiği anda ikinci planını devreye sokmuştu Usagi. Vücudunu geriye doğru yuvarladığı gibi tek hamlede ayaklarının üzerine durmuştu. İçinden shinshouki stiline harcadığı bütün zamanlara şükrederek shinobinin odaya girişini izlemişti. Tabi bu izleyiş, içinden ettiği şükrü yarıda kesmişti. Şükretmeye devam etmesi halinde boğazında soldan sağa büyük bir yarık açılacağını fark ettiği için şükretmeyi yarıda kesen beyni, hemen karşı hamle oluşturmuştu. Belini doksan derece kırarak kendisini ilk hamleden kurtarsa da, bu işin burada bitmeyeceğini fark etmişti. Shinobi elindeki kunaiyi çevirerek yere dik biçime getirdiği anda, Usagi üstüne doğru bir kunai geldiğini daha fark etti. Geriye doğru attığı adım ile ikinci hamleden de kurtulsa da, şu an için savunma yapmak başka çaresi olmadığını fark etmesi Usagi'nin içine derin bir üzüntü salmıştı.

Adamın üçüncü hamlesinde Usagi'nin aklına bir soru takılmıştı. Acaba aynı stilin kuralları içerisinde mi dövüşüyorlardı? Shinobinin yaptığı bütün hareketler, Usagi'nin ustası olduğu stil ile uyuşuyordu. Usagi bunu düşünürken, rakibi hiç durmayıp kendi etrafında tam bir tur atarak sağdan sola bir kesme hamlesi yapmıştı. Aldığı defansif pozisyonun kendisine verdiği avantaj ile elini havaya kaldırıp elemanın bileği ile buluşturmuştu. Karşısındaki elemanın gücünü o an anlamıştı. Bu güce karşı güç uygulamaya çalışmasının aptallık olacağını kavraması çok uzun sürmemişti. Peki bu güce karşılık ne uygulayabilirdi? Kıvraklık! Karşı gücün ne olduğunu kavradığı anda kıvraklığını kullanarak kendisini direk yere bırakmıştı. Bunu yaparken de rakibinin karnına çifte yumruk atmayı ihmal etmemişti.

Bir kaç adım geriye yollamayı başardığı rakibine karşı, tekrar pozisyon almak için kendisini yere salıp etrafında dönerek ayağa kalkmayı başarmıştı. Rakibi ile saniyelik bir bakışmanın sonrasında, shinobinin ikinci kunaiyi çektiğini gördü. Artık tek değil, iki eli de doluydu rakibinin. Bu kendisine hem avantaj, hem de dezavantaj sağlıyordu. Tabi bunu rakibine göstermek istediğinden emin değildi.

Tekrardan üstüne atılan rakibinin hareketlerini incelemeye fırsatı olması onun için büyük avantaj sağlıyordu. Soldan sağa doğru savurduğu kunaiden sıyrılmak için kendisini sağa doğru yatırmıştı. Bu hareketi yaparken ise karşı saldırıda bulunmayı ihmal etmeyerek rakibinin sol karın boşluğuna sağlam bir darbe indirmişti. Bu darbe rakibini daha da hiddetlendirmiş olacaktı ki, karnına doğru gelen kocaman bir diz görmesi saliselerini bile almamıştı neredeyse. İçinden şimdi hapı yuttum dese de, beyni resmen daha değil diyerek reflekslerini tekrar konuşturmuştu. Elleriyle blok yaparak diz hamlesinden gelen darbeyi büyük ölçüde azaltsa da, geriye doğru sürüklenmesine engel olamamıştı bu defans hareketi.

Geriye doğru savrulması ile, yukarıdan gelen iki adet kunai görmesi arasında zaman farkı bile yoktu. "Ciddi olamazsın!"

Adamın ellerini bileklerinden yakalayarak son defans hareketini yapmıştı. Artık saldırı sırası Usagi'de olmalıydı. Bir ayağını rakibinin dizine koyarak geriye doğru aniden bir zıplama hareketi yapmıştı. Bunu yaparken boşta kalan ayağıyla rakibinin çenesine sert bir tekme geçirmeyi de ihmal etmemişti.

Shinobinin geriye doğru başını sallayarak sendelediğini anladığı anda "Fırsat!" diye geçirmişti içinden. Usagi ise bu sırada yere teması ile direkt olarak yere çömelmişti. Bir ayağını yan tarafa doğru tamamen açarak.

Rakibi kendisine geldiği anda tekrar Usagi'nin üzerine doğru hareketlenmişti. Bu sefer planını değiştirmeli, savunmadan çıkıp saldırmaya başlamalıydı.

Elemanın yaklaşması ile birlikte hiç vakit kaybetmeden yana doğru açtığı ayağını kullanarak bir tekme savuracaktı elemanın dizine doğru. Elemanın ayağını yakalamasını önleyebilmek adına ayağının rakibine vurduğunu hissettiği anda dizini kırarak aynı yönde tam tur döndükten sonra dizini tekrar açarak bir tekme daha savuracaktı. Tabi bunu elemanın dizine yediği darbe nedeniyle yere diz üstü çöktüğünü düşünerek yapacaktı. İkinci tekmesini ise aralarındaki mesafe kısa olacağı için tam kafasına olacak şekilde hedefleyecekti. Elemanın kafasına yiyeceği darbeden sonra afallayacağını düşünerek, aynı zamanda Shinshouki stilinin kendisine vereceği avantajları kullanarak saldırılar düzenlemeyi umuyordu. Fırsat bulduğu anda ise belinde duran saç tokasını çekip saldırılarını bu kesici alet ile tamamlayacaktı.

İlk darbeden sonra elemanın diz çökmediğini kavrarsa eğer, zaten hali hazırda pozisyon aldığını umut ederek ikinci hamlesini direkt olarak rakibinin çenesine doğru yaparak Kage Buyou tekniğini uygulayacaktı. Sonrasında havadaki shinobinin arkasında konuşlanarak Hayabusa Otoshi ile havadaki rakibinin işini bitirmeye oynayacaktı.

Son olarak, önündeki üçüncü olasılık. Karşısındaki eleman ilk darbeden sonra Usagi'nin ayağını yakalaması durumunda boşta kalan diğer ayağının uzaklığını fırsat bilerek var gücüyle rakibinin karnına diklemesine bir tekme savurup rakibini geriye doğru yollamayı düşünüyordu. Bu darbenin ardından ise yine ilk planına geri dönerek, stilinin hamleleri içerisinde rakibine saldırılar düzenleyecekti. Fırsatını bulduğu anda ise belindeki saç tokası ile rakibinin işini bitirecekti.

[GM - Naruto]

Eleman üzerine doğru hareketlenirken yere konuşunu bozmuyorsun. Karanlık odaya giren tek ışık bahçede yanan fenerlerin turuncu ışıltısı. Onun dışında ortam koyu mavi. Dışarıdan sizi gören birisi bir kaç silüetten başka bir şey seçemez. Bunun dışında da, anlamsız bir sessizlik var. İkiniz de ses dövüşürken ses çıkarmıyorsunuz, etrafta kırıp döktüğünüz duvar ve masa sayılmazsa. Eleman sanki dilsiz gibi.

Sanki değil kesinlikle dilsiz olmalı.

Eleman üzerine gelirken aniden bir çelme denemesi yapıyorsun yana açtığın ayağın ile beraber. Eleman bunu beklememiş olacak ki, aniden ayakları yerden kesiliyor! Yere düşeceğinden az çok emin olduğun için, çembersel hareketini bozmuyor ve momentumunu koruyarak ikinci bir tekme atma girişimi için etrafında dönüyorsun. Ancak tam ayağını yerden kaldırıp hala havada süzülen adamın suradına bir tane okkalı bir tekme geçirecekken, eleman aniden havada ufak bir manevra ile düzeliyor ve bir elini tam yere koyuyor ve dengesini sağlıyor!

Tek eliyle dengede duran adama attığın tekmen havadayken, eleman o tek eli üzerinde bir tur dönüyor ve bunu yaparken de diğer elindeki kunaiyi fırlatıyor sana doğru! Sen de yerde attığın tekmenden aldığın kuvvet ile tekrar dönüşünü yavaşlatmıyorsun ve kunaiden kurtuluyorsun. Yerdeki dönmen bittiğinde, elemanın tek eliyle kendini tekrar havaya fırlattığını görüyorsun, geriye doğru, senden uzağa. Yere koyduğu elindeki kunaiyi de havadayken sana doğru fırlatıyor.

Yerde basitçe yuvarlanarak bu kunaiden de kurtuluyorsun ve ayağı kalmak için bir hamle denemek için hazırlanıyorsun. Ancak aklına bir şeyler takılıyor. Kunailerden çok kolay kurtuluyorsun. Sanki amaçları sana zarar vermek değil gibi.

Ayağı tek bir hamlede kendini fırlatarak kalkmaya çalıştığın sırada bunu farkediyorsun. Hareketin sırasında ağır çekimde shinobiyi görüyorsun. Sağ ve sol elleri iki yana açık ve çizgi şeklinde bir parıltılar çıkıyor, odanın sağ ve sol tarafına doğru ilerliyor. Misinalar.

Eleman sen hareketinin ortasındayken aniden ellerini ortada birleşecek şekilde kapatıyor ve tuttuğu misinalara bağlı olan kunailer birden havaya fırlıyor! Bir sağından bir de solundan gelen kunailerden kaçmak için havada kendini dönürmeye çalışıyorsun, ancak bu kadar da çevik ve akrobatik olmaman sebebiyle, beceremiyorsun.

Kunailerden biri karnının tam üstünü keserek geçiyor, diğeri ise sırtını çaprazlama yaralıyor. Dengen bozuluyor ve dizlerinin üstüne konmak zorunda kalıyorsun. Yaralar derin değil, ani bir acı veriyorlar ve o anda adrenalin ile acı kayboluyor. Kanaman olmadığındn da az çok eminsin ancak hasarlar üst üste binerse sıkıntı olacağı da kesin gibi duruyor.

Eleman ani bir bilek hareketiyle iki kunaiyi de eline geri çekiyor, yere çöküşünü fırsat bilerek sana doğru tekrar koşmaya başlıyor arayı kapatmak adına. Sen ise hala dizlerinin üzerindesin.

[Kita Usagi]

Bulundukları odaya giren tek ışığın bahçe fenerleri olması, ortamındaki havayı koyu mavi bir hale büründürmüştü. Normal şartlar altında bu maviliği oturup izleyecek, düşünceler içerisinde kendisini kaybedecek birisiydi Usagi. Yani, bir shinobi ile dövüşüyor olmasaydı.

O anda, karşısındaki shinobinin sesini daha önce hiç duymadığını fark etti bir anda. Bu sebep ile kendisi de hiç ses çıkartmamıştı. Ortamda sessiz bir dövüş hakimdi. Sanki odada bir bebek uyuyordu, ve bebeği uyandırmadan birbirlerini öldürmeye çalışıyorlardı. Bu durum, Usagi'ye avantaj sağlıyordu. Sonuçta dövüşeceği kişilerin birden elli kişi olmasını istemezdi. Karşısında duran kişinin de işini bitirip bir an önce buradan gitmek istiyordu. Bu lanet şehri bir an önce terk etmek istiyordu. Bunu yapabilmek için ise elemanın üstüne doğru hareketlenmesini beklemişti. Bu bekleyiş çok uzun sürmeden adam neredeyse dibinde bitmişti bile.

Adam üzerine doğru gelirken kendi etrafında tam tur dönerek çelme denemesi yapmıştı. Bu hamleye karşı bir şey yapamayan shinobi birden yere düşmeye başlamıştı bile. Hareketini hiç bozmayıp dönmesine devam ederek elemanın tam kafasına hedeflediği ikinci tekmesini savurmuştu. Lakin eleman kendi reflekslerini kullanarak bir eli yerden destek alarak tek eli üzerinde denge sağlamayı başarmıştı. O anda ise karşısındaki elemanın da Shinshouki stilini kullandığına emindi.

Tek eli üzerinde dönerek, boşta kalan elindeki kunaiyi fırlatmıştı Usagi'ye doğru. Bu kunaiden dönmesine devam ederek kurtulmuş olsa da, devam eden süre zarfında üzerine doğru gelen ikinci kunaiyi fark etmişti. Yerde yuvarlanarak bu kunaiden de çok kolay bir şekilde kurtulmuştu. Böylesine güçlü, taijutsu konusunda iyi bir shinobinin ninja aletlerini kullanma konusundaki zayıflığına şaşırmış olsa da, bir anda shinobinin sağ ve sol elinden odanın iki tarafına doğru giden parıltılar fark etmişti. Bu parıltıların ise, kunailere bağlı olan misinalar olduğunu farketmesi çok uzun sürmüştü.

Yani, süre zarfı olarak kısaydı ama, fark ettiği anda kunailerin üstüne doğru gelmesi ve bu kunailerden kendisini koruyacak zamanı bulamaması, misinaları geç fark ettiğine dair bir işaretti.

Bu kunailere ise havada yakalanması ayrı bir dezavantajı olmuştu. Zira kunailerin birisi sırtını çaprazlama yarmıştı.Diğeri ise karnının üst kısmını kesmişti. Önden ve arkadan yediği bu kesici darbeler ile dengesi bozulmuştu. Dizlerinin üstüne yere çökmek zorunda kalmıştı.

Shinobi, Usagi'nin bu pozisyonundan avantaj sağlamak adına kunaileri eline aldığı gibi tekrardan Usagi'nin üzerine koşmaya başlamıştı. Usagi ise bu pozisyondan şu an için nasıl kaçacağını tam olarak kafasında kuramamıştı. Şu anki pozisyonundan, ve vücudundaki kesiklerden dolayı pek bir şey yapabileceğini düşünmese de, burada pes edip ölmeyi bekleyecek değildi.

Eleman yaklaştığı vakit şu anki pozisyonunun verdiği fırsat ile bir eliyle yerden destek alırken, yerde olan diziyle elemanın çenesine doğru bir tekme savurarak geriye parende atmayı deneyecekti. Yere indiği anda ise, elemana doğru koşmaya başlayacaktı. Saldıracağı yeri şimdiden biliyordu. Elemanın sağ boyun kısmı. Önceden verdiği toka yarası ile şu an için adamın en zayıf bölgesi sağ boyun kısmıydı. Bu sebeple, adamın yiyeceği tekmenin ardından reflekslerini kullanarak hafif afallamış bir biçimde ayakları üzerine düşeceğini tahmin etmişti. Ters parendeden yere inişini tamamladığı anda elemanın üzerine atılarak sol yumruğuyla, elemanın sağ boynunu hedefleyen çembersel bir hamle yapacaktı. Bu hamlenin hemen ardından kendi ekseni etrafında dönerek sağ topuğu ile aynı noktaya bir darbe daha indirmeyi düşünüyordu. Son hamlesi olarak, sağ topuğunu adamın boynundan hiç ayırmadan sol ayağını yerden kesecekti. Sağ topuğu hala adamın boynunda iken kendi ekseni etrafında dönerek sol ayağını da, rakibinin boynunun diğer tarafına hedefleyerek shinobinin boynunu kenetlemeyi düşünüyordu. Bu hareketin çift taraflı bir bıçak gibi olacağını tahmin etmişti. Bir taraflarını kırması işten bile değildi. Ama yapmalıydı. Adamın kafasını iki ayağı arasında kenetlediğinde ise rakibinin kafasını direk yere çarpacaktı. Bu hamleyi yaparken yerden destek almadığı için kendi vücudunu da yere çarpması gerekecekti. Ne var ki, hamleyi yapan Usagi olduğu için yere inerken elleriyle inişini yavaşlatmayı deneyecekti.

Hayabusa Otoshi'nin bu versiyonunun da olduğunu biliyordu. Ama daha önce hiç denememişti. Bu dövüşte bir ilki kullanarak bu versiyonunu da deneyecekti. Sonuçlarını ise hafızasına kazıyarak daha sonra kullanıp kullanmayacağına karar verecekti.

[GM - Naruto]

Shinobi'nin sana varmasına bir metre kala geriye doğru bir takla atıyorsun tekrar çenesine bir tekme atma girişimi için. Eleman ise son anda geriye doğru kafasını çekip, kurtuluyor. Çenesine sürtüyor sadece tekmen. Geriye doğru konuyorsun ve hızlıca diğer hamlelerine geçiyorsun. Tekme isabet etmiş olsa afallayacağı bir gerçek ama kaçınması bile sana avantaj sağlamış olabilir.

Yere konduğun gibi ileriye çıkıyorsun ve etrafında dönerek çembersel bir hareket ile elemanın boynunun sağ kısmına yumruğunu geçirmek için hamleni yapıyorsun. Eleman son anda sağ yumruğunun dış kısmı ile yumruğunu blokluyor ve elini parçalamak için diğer elindeki kunai ile koluna bir hamle yapıyor. Sen ise momentumunu bozmadan diğer tarafa doğru dönerek çembersel hareketine devam ediyorsun ve sağ ayağının topuğu ile elemanın boynuna bir tekme girişiminde bulunuyorsun.

Shinobi'ye bu tekmen isabet ediyor ancak ters tarafa dönüp tekme atmak zorunda bırakıldığından mütevellit yaraya değil, adamın sol boynuna tekmeni geçirmiş oluyorsun. Eleman yana doğru bir adım kadar sendeliyor ve ağzından kan tükürüyor. Bu sırada, sen o noktadan ayağını çekmiyorsun. Diğer ayağını yerden kesip adamın boynuna dolamak için hamle yapacağın sırada, herifin sendeleyişinin planlı olduğunu farkediyorsun.

Shinobi bir adım sola alarak senin dengeni az da olsa bozmuş oluyor. Bundan istinaden sen daha tam hamlene başlayamadan ileriye doğru bir adım atıyor ve sol elindeki kunaiyi yerden yukarı bir kesme hamlesi yapmak için hareketleniyor!

bacağın elemanın boynunda olmasından mütevellit göğsün adamdan dışarıya, sırtın ise adamdan içeriye doğru çapraz bakıyor. Bu bağlamda bu hamle de sırtını hedef alıyor. Son anda tekmeyi attığın şekilde ayağını geri çekerek kurtulmaya çalışıyorsun ancak son anda sırtına ikinci bir kesiği yiyorsun!

Bu kesik etine de zarar veriyor ancak kimononu da iyice parçalıyor, bir önceki kunailer gibi. Liğme liğme olmaya başlayan kimonoyu sadece belindeki obi kemerin tutuyor. Eleman ise, durmuyor bu kesikten sonra. Tekrar koca bir adımda senin kişisel alanın adımlıyor ve düz tuttuğu kunaileri karnına saplamak için atılıyor!

Sen ise belini geriye doğru çıkararak kurtuluyorsun. Yüzün yere bakacak şekilde, gövden yere paralel. Ayakların ise normal bir şekilde duruyor. Elemanın dirsekleri ile aynı hizada suradın. Hiç beklemeden elemanın dirseklerini kavrıyor ve dışarıya doğru, elemanın iki kolu da yanlara açılacak şekilde iktiriyorsun onları ve sen de adamın kişisel alanına giriyorsun, tam bu sırada da bir yumruğunu adamın karnına vuruyorsun! Geriye doğru bir adım atan adamın boşluğundan faydalanarak hiç durmuyor ve çapraz bir şekilde kendi etrafında dönüyorsun ve momentumunu koruyarak diğer elini dümdüz açıp aşağıdan yukarıya kaldırıyorsun, dönmen bittiğinde de var gücün ile elemanın yarasının üstüne indiriyorsun!

Shinobi'nin gözleri fal taşı gibi açılıyor. Karanlık ortamda bile bunu farkedebiliyorsun. Ancak hemen ardından gözleri kendine geliyor ve bir nefret ile sana bakmaya başlıyor. İç içesiniz.

Hiç beklemediğin bir anda, eleman suradına bir kafa çakıyor o mesafeden!

Kısa mesafe sebebi ile aşırı efektif değil ancak suradını tutarak adamın kişisel alanından çıkmana sebebiyet veriyor. Şu anda önünü göremiyorsun, zira burnunu tutmakla meşgulsün. Ancak direkt kendini toparlamazsan bir yerlerine kunai gireceği belli gibi.

[Kita Usagi]

Düşündüğü bütün hamlelerin ters tepmesi Usagi'yi biraz tedirgin etse de, başladığı güzel dövüşü kötü bir şekilde devam ettirmişti. Düşüncelerini toparlayamıyor, bir türlü başladığı şekilde devam ettiremiyordu. Bütün çabalarının ters tepmesi nedeniyle içini yavaştan korku kaplamaya başlamıştı. Bu korkunun ölüm korkusu anladığında ise, Ishichou'nun bir diğer sözü hafızasında flaş etkisi yaratmıştı. "Başarısızlığın dibine vurmadığın sürece canına kast edeceklerini sanmıyorum."

Ishi-chou bu düşüncesinde yanlış olacağını sanmıyordu Usagi. Bu sebep ile ya gerçekten fena çuvallamıştı. Ya da karşısındaki shinobi şu an için Usagi'yi etkisiz hale getirmeye çalışıyordu. Her iki türlüsüne de izin vermek gibi bir niyeti yoktu. İlk hamlelerinden sonra artık rakibinin, kendi dövüş stilini iyice kavradığını ve buna karşı hamleler geliştirdiğini fark etmişti. Buna uygun olarak da, Usagi hamlelerini değiştirmeye karar vermişti. Bu sefer rakibinin hiç beklemediği, beklemeyeceği bir şeyler yapmalıydı.

Planladığı hamlelerin olmamasından mütevellit doğaçlama yaptığı sırada, sırtına yediği ikinci kunai darbesi sebebiyle iyice afallamaya başlamıştı. Yavaş yavaş dövüşten aldığı hasar artıyordu. Alacağı bir kunai darbesinde daha işinin iyice zorlaşacağını tahmin etmesi çok zor değildi. Artık bir şeyler yapmasının vakti gelmişti.

Adamın dirseklerini dışarıya doğru ittirerek elemanın kişisel alanına girmişti. Buradan yapacağı sağlam bir darbenin elemanı çok büyük bir şekilde afallatacağına emindi. Adamın karnına indirdiği ilk yumruk darbesinden sonra, dönüşünün verdiği momentumu kullanarak yere dik şekilde adamın karnına ikinci yumruğunu da indirmişti. Adamın gözleri bu darbeden sonra fal taşı gibi açılmış olsa da, adamın kendisini toplaması çok uzun sürmemişti. Adam kendisine geldiği anda ise Usagi'ye bir kafa darbesi indirmişti. Bu kafa darbesinin ardından ne olduğuna anlam veremeyen Usagi bir kaç adım geriye doğru giderek aldığı avantajlı pozisyonu bırakmak zorunda kalmıştı. Refleks olarak elleri burnuna gittiğinden dolayı önünü de rahat şekilde göremiyordu. Ne yaptığını anladığı sırada ise ellerini birden burnundan çekerek ortamı kavramaya çalıştı. Adamın bu hamleden sonra avantajlı olduğunu düşünerek Usagi'nin üstüne doğru çullanacağını tahmin etmişti. Olayı önceden görür gibi olmuştu. Üstüne doğru gelen bir kunai göreceğini tahmin etmişti.

Bu kunaiden kurtulmak adına adamın sağ tarafına doğu olacak şekilde bir parende atacaktı. Parendenin ardından kendi etrafında dönerek adamın kafasına doğru sol ayağıyla bir tekme savuracaktı. Bu tekmenin ardından, sol ayağı yere bastığı anda sağ topuğunu kullanarak yine shinobinin kafasını hedeflediği bir tekme savuracaktı. Vücudu buna izin verirse eğer, sağ topuğunun yere inmesini beklemeden sol ayağıyla bir tekme daha atmayı deneyecekti hızının, ve tekmelerinin verdiği momentumu kullanarak. Bu üç tekmenin de başarılı olması durumunda, adamın sağlam bir şekilde afallayacağını düşünerek kemerinden çıkartacağı saç tokası ile direk shinobinin üstüne atlayıp boyun bölgesinde, önüne gelen ilk kısma saplamayı deneyecekti. Eh, başarılı olamazsa? Bu başarısızlığı Usagi'ye pahalıya patlayacağına adı kadar emindi.

Peki adı neydi? Usagi? Hatsuko? Koharu?