[Jirou Ryu & Kotegawa Chisa] Yeni Bir Düzen

Ormanla kaplı vadi ve derinliklerindeki nehir.
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts:2605
Joined:August 25th, 2018, 6:19 pm
Re: [Jirou Ryu & Kotegawa Chisa] Yeni Bir Düzen

Post by GM - Naruto » December 14th, 2018, 10:41 am

Ryu; Savaşmaya devam etme yönünde gösterdiğin iradenin somut halin olan ağzından dökülen cümlelerin ardından patlayıcı parşömen bağlı kunaisini, patlama alanından etkilenmeyecekleri ancak Güneş ışıklarını kapatabilecek yüksekliğe doğru savurmasının ardından, hızla yerinden fırlıyor! Patlayıcı parşömen yeterli mesafede olduğunda kendisinden beklenen patlamayı yarattığında, Kaoru’nun üstünde siyah dumanlar beliriyor! Ryu’nun kendisine doğru gelmekte olması nedeniyle Kaoru bu harekete şimdilik bir tepki vermezken, Kaoru wakizashisini yukarıya fırlatıyor, Kizetsu no Jutsu için el mühürlerini uyguluyor ve ardından elinde oluşan elektrik akımını Kaoru’nun göğsüne sıçraması için yolluyor! Ancak bu esnada Kaoru’nun sağ eliyle kaplan mührü yaparken, diğer eliyle de sağ bileğini tutuyor ve “Touton – Hikari Shunshin!” diyor.

Ryu’nun elinde oluşturup Kaoru’nun göğsüne gönderdiği elektrik akımı, sıçrama noktasına vardığı sırada, Kaoru’nun vücudundan çıkan ışıktan silüeti de hızla ilerlemeye başlıyor! Bu esnada Ryu havada süzülen wakizashisini kavrarken, ışıktan silüetin Chisa’ya doğru ilerlediğini, Kaoru’nun ise göğsüne sıçrayan elektrik akımıyla vücudunun gerildiğini fark ediyor. Ryu wakizashisi ile beraber Kaoru’ya doğru kesme hamlesi yaparken, Kaoru’nun vücudunun cılız bir ışığa dönüşüp yok olduğunu görüyor! Kafasını hızla altından geçip gitmiş olan ışıktan silüete çevirdiğinde ise, Kaoru’nun Chisa’nın hemen yanında olduğunu görüyor!

Chisa; Aldığın yaraların etkisi ve son arzunun üzerinde yarattığı hava ile kendini çimenlerin üzerine bıraktığında, artık Ryu ve Kaoru arasında geçen mücadele de senin için anlamsız hale geliyor. Bu anlamsızlık, baştan beri istemediğin ve desteklemediğin bir savaşın getirdiği boşluk havasındayken, patlayıcı parşömenin yarattığı bir patlama sesi bile irkilmene neden olmuyor. Hala devam eden anlamsız bu savaş içerisinde ölüp gidecek olmanın yarattığı izler, elbette dile getirilip bir şeyleri çözebilecek kudrette olmuyor. Gözlerini yavaş yavaş kapatıp açarken, artık her şeyin son bulmasını ve sadece yanından arzu ettiğin kişilerin olmasını istiyorsun. Ailenden birinin elini tutması tek arzunken, avucunda hissettiğin sıcaklık, sanki arzunun yarattığı bir illüzyon gibi geliyor. Gözlerini yavaşça sıcaklık hissettiğin sol eline çevirdiğinde, bir çift elin senin elini sarmaladığını fark ediyorsun. Bakışların bu elin sahibi olana yönelirken, karşında duran Kaoru’nun üzgün suratıyla yaşadığın karmaşaya bir yenisini daha ekliyorsun.

Genel; Ryu saldırısını kesip Chisa’ya hareketlenmiş olan Kaoru’ya doğru döndüğünde, Chisa’nın elini tutmuş olan Kaoru’yu görünce, bir anlık hareketsizlikle öylece kalakalıyor. Kaoru sanki tüm bu olan bitene karşı ilgisini yitirmiş gibi Chisa’nın elini tutarken, dudaklarından “Niyetim sizi incitmek değildi.” cümlesi çıkıyor. Ardından Chisa’nın elini bırakmadan bakışlarını Ryu’ya çeviren Kaoru “Bir yoldaşın yere düşmüşken, hala çaresiz bir mücadelenin peşinden sürükleniyorsun! Tıpkı yoldaşının kolunu kopardığımda yaptığın gibi!” diyor kızgın bir ses tonuyla. Kaşları çatık bir şekilde bakışlarını Ryu’dan ayırmayan Kaoru, sesindeki öfke tonunu da ayarlamakta güçlük çekerken “İşte sizin sorununuz da bu! Kime ne olduğunun veya ne olacağının sizin için bir önemi yok! İdealleriniz ve düşünceleriniz yanıbaşınızda duran yoldaşlarınızdan bile kıymetli! Bu lanet olası, sözde barış dünyanızda bile, hala en önemli şey siz ve düşünceleriniz!” diyor. Birden üzerindeki bu agresifliğin farkına varan Kaoru, Chisa’ya bakışlarını çevirip kendini dizginlerken “Yaradılışımızın temeli bir fikri üstün görmek değil, birbirimizi üstün kılmaktır. Fikri üstün kılan, aslında o fikrin esiridir.” diyor boğuk bir sesle. Sanki başkasına ait bir cümleyi alıntılar gibi konuşan Kaoru, bakışlarını Chisa’da ayırmadan “Merak etme, ölmeyeceksin. En azından bugün… Ve seni önemsemeyen birinin yanında…” diyor. Chisa’nın elini yavaşça bırakmak için harekete geçerken Ryu’ya öfkeli bakışlarla dönen Kaoru “Ancak arzu edersen, seni sadece birkaç saniye içinde gebertebilirim menfur mahluk!” diyor!
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
User avatar
Kotegawa Chisa
Ishigakure
Ishigakure
Posts:427
Joined:August 31st, 2018, 1:59 am
Künye:

Re: [Jirou Ryu & Kotegawa Chisa] Yeni Bir Düzen

Post by Kotegawa Chisa » December 14th, 2018, 3:40 pm

Anne... Baba... Üzgünüm, hiçbir zaman istediğiniz gibi bir kız olmayı başaramadım. Beni bunca zamandır iyi bir şekilde yetiştirmenize rağmen beklentilerinizin karşılığını veremedim. Keşke babamla biraz daha vakit geçirme şansım olsaydı, onun elini bir kez daha tutup yaptıklarım için ondan özür dileyebilseydim. Keşke şuan onunla beraber bir kervanın başında oturmuş sohbet ediyor olabilseydim. Keşke... Keşkelerle hiçbir yere varamayacağımın farkındayım fakat bunları kafamdan bir türlü atamıyorum. Son anlarımda onlara yaptığım kötülükler aklıma geldikçe kendimden daha da nefret ediyorum. Sadece dış görünüşüm değil, aynı zamanda kalbimin içi de çürümüş durumda. Hayatımın bu evresine kadar sadece kendi isteklerimi düşünmekten başka bir şey yapmadım. Benim seven, arkamdan ağlayacak olan insanları hiçbir zaman düşünmedim. Bunlardan pişman olsamda en büyük pişmanlığımın bunlar olduğunu söyleyemem. En büyük pişmanlığım Onee-san'ı kendi ellerimle tutuklamaktı. Bunu her ne kadar kendisi de istemiş olsa da yapmamam gerektiğini biliyorum. Onunla beraber gitmeliydim, onu yalnız bırakmamlıydım. Keşke zamanı birkaç hafta öncesine alma gibi bir yeteneğim olsaydı. Bu sayede onunla beraber daha fazla zaman geçirme şansına erişebilirdim.

Parşömenin patlama sesini duyduğum vakit Ryu-san'ın hala pes etmediğini anlamıştım. Neden bu anlamsız dövüşe daha fazla devam etmek istediğine dair hiçbir fikrim yok, olmasını da istemiyorum. Son anlarımı bu aptal, anlamsız savaşı düşünerek harcamak istemiyorum.

Gökyüzü daha önce hiç bu kadar mavi, güneş ise hiç bu kadar parlak olmamıştı. Yemyeşil çimenlerin üzerinde yatarken gökyüzünü izlemek açıkçası benim için oldukça keyifliydi. Son anlarımı böyle bir mekanda yaşadığım için mutlu olduğumu söyleyebilirim sanırım. Sonuçta iğrenç bir çöplükte de yaşıyor olabilirdim, hatta son anlarımda ailemi düşünecek zamanım bile olmayabilirdi. Evet, şanslıyım. Ölümümün tamamiyle anlamsız olduğunu biliyorum fakat umrumda değil. Ben üçüncü sınıf bir shinobiyim, feda edilmek için bu dünyaya geldim. Daha üstün shinobiler için yol kenarından geçen bir taş parçasından farkım yok. Eminim Ishichou-sama'da benimle aynı fikirdedir. Gerçi bunları suratına söyleme şansım olsaydı bunu reddedeceğine eminim ama içten içe bunun doğruluğunu bildiğine de eminim. Ama umrumda değil, en azından bir insan olarak başarılı olduğumu söyleyebilirim. Bu güne kadar onlarca insanı kurtarmayı başardım. O yüzden shinobi olmakla ilgili bir pişmanlığım yok. Sadece ailemle biraz daha vakit geçirmeyi dilerdim o kadar.

Ne kadar ironik değil mi? Ailemin elimi tutmasını istediğim sırada elimde bir sıcaklık hissediyorum. Sanırım bunun sebebi zihinsel olarak fazlasıyla güçsüz bir insan olmam.

Kaoru-san, neden elimi tutuyorsunuz? Neden suratınızda bu kadar üzgün bir ifade var? Lütfen bu kadar üzgün durmayın, sizi sadece birkaç dakikadır tanıyorum. Benim için üzülmeniz için bir sebep yok, sadece gülümseyin. Daha önceden de dediğim gibi ben sadece yolunuzun kenarındaki önemsiz bir taş parçasıyım. Sahip olduğunuz bu güçle, bu düşüncelerle dünyayı değiştirebilecek bir insan olduğunuzu biliyorum. Benim gibi bir taş parçası için üzülmeyin lütfen. Onu neşelendirmem gerekiyor, benim için üzülmesini istemiyorum. Evet gülümsemeliyim. Her zaman yaptığım gibi gülümsemeli ve benim için üzülmemesi gerektiğini söylemeliyim.

Suratıma bir gülümseme koymamla beraber Kaoru-san konuşmaya başladı. Sesinden ne kadar kızgın olduğunu anlayabiliyordum fakat bu öfkenin hedefi ben değil, Ryu-san idi. Çatık kaşları ile Ryu-san'a bakıyor ve ona öfke dolu sözler söylüyordu. Beni en çok etkileyen ise Ryu-san'ın, Ryoken-san'ı kolu kopuk bir vaziyette bıraktığını öğrenmem oldu. Ryu-san'ın kötü niyetli bir insan olmadığını düşünüyordum fakat yanılıyormuşum. İnsanları tanımadan onlar hakkında yorum yapmamam gerektiğini öğrenmiş oldum. Gerçi bu saatten sonra hiçbir işime yarayacağını sanmıyorum, nede olsa sadece birkaç dakikalık ömrüm kaldı.

Kaoru-san öfkeli sözlerinin hedefi her ne kadar Ryu-san olsa da, beni derinden etkilemeyi başarmıştı. Sırf kendi düşüncelerim, ideallerim uğruna Ryu-san'ı savaşın ortasında bir başına bırakmıştım. Kaoru-san'ın bu sözleri kalbime bir ok gibi saplandı. Yaptığım şeyin saçmalığını, günahını oldukça iyi bir şekilde anlayabiliyorum... Açıkçası pek umrumda olduğunu söyleyemem. Bir shinobi olarak yanlış bir şey yapmış olmama rağmen bir insan olarak doğru kararı verdiğimi düşünüyorum. Aramızda dönen bu tek taraflı, saçma savaşın başından beri hiçbir anlamı yoktu. En azından benim için öyle olduğunu söyleyebilirim. Ryu-san için durumların oldukça farklı olduğunu tahmin edebiliyorum. Eminim o da, en az benim kadar Ryoken-san'ı bıraktığı için pişmandır. Belki de onun kolunun intikamını almak istemiştir, bilmiyorum...

Kaoru-san, nazik bakışlarını bana çevirdikten sonra bir şeyler söyledi. Sözlerinin kendine ait olmadığını anlayabiliyordum, birisinin alıntı yapmış gibiydi. "Yaradılışımızın temeli bir fikri üstün görmek değil, birbirimizi üstün kılmaktır. Fikri üstün kılan, aslında o fikrin esiridir." Bu sözlerin anlamını anlamam pek zor olmadı. Bu kelimelerin içinde benden bir parça olduğunu hissedebiliyordum. Benim gibi düşünen birisinin sözleri gibiydi.

Kaoru-san ölmeyeceğimi söylediği vakit neyden bahsettiği hakkında hiçbir fikrim yoktu. Beni rahatlatmak için söylediğini hissedebiliyorum çünkü fazla zamanım olmadığını biliyorum. Bu yaraları aldıktan sonra yaşamamın hiçbir ihtimali yok. Buradan Ishigakure'ye gidene kadar çoktan ölmüş olurum, gerçi yürüyecek halimin olduğunu da söyleyemem. Sadece burada, mavi gökyüzünün altında, yeşil çimenlerin üzerinde uzanmak ve ölümümü beklemek istiyorum.

Kaoru-san bunca zamandır tuttuğu elimi bırakıp Ryu-san'a döndü. Suratındaki nazik ifade yerini birkaç saniye önceki çatık kaşlı haline bırakmıştı. Ryu-san'ı son bir kez uyardığını anlayabiliyordum, daha fazla devam ederse onu öldüreceğini söylüyordu. Bunların Ryu-san'ın pek umrunda olacağını sanmıyorum. Birkaç gün içerisinde onu tanıdığım kadarıyla sürekli ileriyi gören bir insan olduğunu söyleyebilirim. Benim gibi bir çakıl parçası için asla geriye dönüp bakmaz, bakmasına gerek olduğunu da düşünmüyorum. Umarım şu ikilinin arasındaki anlamsız savaş bir an önce biter. Kuşların cıvıltısını duyamıyorum.
Image
Künye
İsim: Kotegawa Chisa
Yaş: 16
Cinsiyet: Kadın
Element: Katon
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Ryo: 140.000
Prestij: 0
Kullanılabilir GP: 0
Ün: 40

Motivasyon
Korumak!
Chisa hangi durumda olursa olsun zayıflara yardım eder. İlk başlarda insanlar tarafından kabul görmek için yapmasına rağmen zamanla düşünceleri değişmiş ve onları gerçekten isteyerek korumaya başlamıştır.


Komplikasyon
Kardeş - Kotegawa Ooki
Kardeşi onun hayatındaki en önemli şeydir. Onun gözünde kardeşi ulaşılamaz bir noktada bulunan kişidir. Yine de zarar görmesinden aşırı derecede korktuğundan dolayı var gücüyle ona destek çıkmak istemektedir. Bunu o kadar kafaya takmıştır ki bazen basit şeylerde bile onun yerine yapmak istemektedir.



Özellikler
Momoiro no Chibi - Kısaca Momo -
Chisa, Asakura'da tüccara karşılık beklemeden gerçekleştirdiği yardımlar sonucunda, Asakura çevresinde bu ünvanla bilinmektedir. Özellikle kervanlar ve tüccarlar tarafından fazlasıyla tanınan Chisa, mağdur durumdaki bir tüccarın sorunlarının halledilmesine ön ayak olduğu için fazlasıyla seviliyor.


Profil
Güç: 5
Çeviklik: 9
Kondisyon: 4
Potansiyel: 3
Varlık: 8
Zeka: 5

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 1
[Çeviklik] Akrobasi: 1
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 1
[Kondisyon] Form: 1
[Potansiyel] Ninshuu: 1
[Varlık] Aldatma: 1
[Varlık] Empati: 4
[Varlık] Sosyalleşme: 4 - Favori
[Zeka] Tıp: 1
[Zeka] Farkındalık: 4
[Zeka] İzcilik: 1


Ninjutsu
D - Rank: Shunshin
B - Rank: Zukokku

Taijutsu
A - Rank: Iaido | Stil
B - Rank: Iaigiri
D-Rank: Hızlı Adımlar


Genjutsu
D-Rank: Görünmez Kılıç
D - Rank: Rakumei no Jutsu
C - Rank: Kanryousou
B - Rank: Mugen Onsa
A - Rank: Kokuangyou no Jutsu


Sensör
C - Rank: Meishou-dou

Modlar
Barış

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Katanacığım(Normal Seviye)
User avatar
Jirou Ryu
Ishigakure
Ishigakure
Posts:292
Joined:September 1st, 2018, 8:08 pm
Künye:

Re: [Jirou Ryu & Kotegawa Chisa] Yeni Bir Düzen

Post by Jirou Ryu » December 15th, 2018, 1:08 pm

Kördüm. Görebildiğim halde kördüm. Oldukça geniş bir açıya hitap etmesi için yaratılmış bu gözler, sadece Kaoru'yu görmüştü. Yere yığılmış, tekrardan kalkmış ve bir kez daha saldırmıştım; ama Kaoru, yenilmemek için direnmiyordu bile. Güçlüydü ve gücü, beni sadece bedenen değil, artık ruhen de tüken bir raddeye ulaşmıştı. Aklımdan geçen düşüncelere, artık bedenimin bir tepki vereceğini sanmıyordum. Bacaklarım beni ayakta tutmak için çabalarken, tir tir titriyordu. Her an, içimde barınan tüm güç tükendiğinde, toprakla bir kez daha bütün olabilirdim.

Mecalim kalmamıştı. Tamamen tükenmiş ve tamamen bitmiş hissediyordum. Bir saniye kadar önümde olan Kaoru, şimdi orada bile değildi. Bunun bir teknik mi yoksa zihnimin bana oynadığı bir oyun mu olduğundan emin bile olamıyordum. Emin olduğumda ise, arkamda bir yerlerde Kaoru'nun sesini duyuyordum.

O an, bir ışık olup, beni soyut bir kavram misali delip geçen Kaoru'yu, yerde öylece uzandığını henüz daha yeni fark edebildiğim Chisa'nın yanında gördüm. Zihnim, bir kaç saniye bulandı. Göz kapaklarım istemsizce düşüp, büyük bir güçlükle tekrardan benim tarafından kaldırıldığında, her seferinde bu görüntüyü aynı şekilde gördüm. Zihnim bana oyun oynamıyordu... İkiye bir dövüşün adil olmayacağını söyleyip, onurlu bir duruş sergileyerek savaşın dışında olan Chisa, yerde öylece ölü gibi uzanıyordu. Buna bir anlam veremedim, bu savaşın Kaoru ile benim aramda olduğundan emindim. Neden diye sormak için artık çok geçti, sessizlik ise en ideal olan seçenekti.

Kaoru'nun, bir çocuğun mahcubiyetini andıran o masumca sözlerini dinlerken, tepki bile vermek istemedim. Gözleri, bana doğru çevirdikçe öfkeli bir alevin kıvılcımları ile harlanırken, sözleri de aynı doğrultuda sert ve öfke dolu oldu. Yüz ifadem istemsizce, hizsiz bir tınıda dolaşırken, Kaoru'nun tüm nefretini kusmasına izin verdim; ama bu sırada, dudaklarımın sadece mühürlü olmasına özen gösterdim. Oysa, zihnimde bir yerlerde Kaoru'ya cevap veren bir Ryu vardı. Kaoru'ya ona zarar verenin sen olduğunu, benimse sadece Chisa gibileri zarar görmesin diye bir savaşa tutunduğunu söylüyordu. Ryoken'i bir yoldaş olarak görmediğini, ama Chisa'ya karşı iyi hisler beslediğini...

Ama dudaklarım, sessizdi. Kaoru bir metinden alıntı misali gözüken sözlerini, edebi bir lisanda fısıldarken, bu sözcükleri takip eden tehdit vari sözleri, en başından beri ölüm denen sona hazır olan bende bir tepki uyandırmadı. Gözlerim yavaşça kamaştı, ellerim bir an Wakizashi'yi düşürecek kadar gevşedi; ama o an, İshichou-sama'nın bana verdiği emri hatırladım. Bana bir daha hiçbir İshigakure Shinobi'sini geride bırakmamı emretmişti. Wakizashi'yi sıkıca kavradım. Chisa benim yüzümden bu haldeydi ve onu bu paranoyak ile baş başa bırakamazdım.

"Uzak dur ondan." dedim fısıltının yavaşça güçlenip, bağırışa dönüştüğü bir düzlemde. Kafamı yavaşça kaldırıp, savaş pozisyonu alırken gözlerimi de onun gözlerine diktim. "Sen gücünün sınırlarını bile bilmeyen birisin. Körleşmiş inancın, ona zarar verenin sen olduğunu bile göz ardı ediyor." dedim. Amacım Kaoru'nun iğrenç itamlarına karşı kendimi savunmak değildi. Daha söyleyecek çok şeyim olmasına rağmen, onları yuttum.

Bir adım atmak için gereğinden fazla efor sarf etmeme rağmen, "Chisa'dan uzak dur." diye, bir kaplanın saldırmadan önceki son hırıltısı ile son kez konuştum.

Bu savaşı kazanamazdım ve daha fazla uzatırsam, sadece ölmeyecektim. Aynı zamanda Chisa'yı geride bırakmış olacaktım, hemde akıl sağlının körelmiş olduğunu düşündüğüm bir adamla. Ölsem bile ruhumun Kaoru'nun ensesinde olduğundan emin olacaktım
Image
I'm Kita Usagi's bitch.
Künye
İsim: Jirou Ryu
Yaş: 18
Cinsiyet: Erkek
Element: Raiton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Ryo: 235.000 Ryo
Prestij: 2 PP
Ün: 29
Kullanılabilir GP: 0 GP
Motivasyon
Tek adam olmak: Tüm dünyayı tek bir çatı altında toplama hedefi onun motivasyonudur. Bu sayede dünyadaki tüm gereksiz savaşları sonlandıracağına inanmaktadır ve gerekirse bunun için bir savaş daha çıkartmaya hazırdır.
Komplikasyon
Kanayan yara: Ailesinin ölüp ölmediğini bilmemek onun kalbine saplanmış bir hançer gibidir. Sürekli kanamasına, sürekli acımasına sebep olmaktadır. Her zaman aklının ucunda bu soruyla yaşamasına sebep olmaktadır ve kim bilir belki bu soru onun sonu olacaktır.


Özellikler
Yeni Avcılar Karakter Bingo Kitabı’nda bulunan bir kaçağı başarılı bir şekilde avlamış olduğu için shinobiler içerisinde daha tanınır hale gelmiştir. Bu tanınmanın getirisi olarak da, diğer shinobilerle girdikleri etkileşimlerde, daha saygı duyulur ve sözleri daha dinlenir olmaktadır. Karakterin durum içerisinde mantıklı hareketleri –mevcut stat ve becerileri de dikkate alınarak- diğer shinobiler tarafından fazla sorgulanmaz.

Bu özellik GP veya PP harcayarak geliştirilemez. Tamamen kurgusal bir yapısı bulunması nedeniyle, karakter bu özelliği kaybedebilir.

Üç Kişinin Sırrı Ishichou ile karakter arasında geçen konuşmalar sırasında karaktere verilen gizli görev nedeniyle, Ishichou’nun karaktere duyduğu güven artmıştır. Bu sayede karakter Ishichou’ya daha ulaşabilir olduğu gibi, karakterin bilgi erişimi, görüş alışverişi veya benzeri konularda Ishichou tarafından daha iyi bir yönlendirilmesi muhtemeldir. Bununla birlikte, Ishichou’nun artan güveni karakterler üzerinde başarı konusunda daha büyük baskı oluşturmaktadır. Karakter hatalı karar almaktan ve hatalı adımlar atmaktan çekinmektedir. Bu nedenle karakter, doğrudan bir aksiyon alırken daha öncekilere nazaran daha düşünceli bir şekilde hareket etmektedir.

Bu özellik karakterin diğer shinobi ve kişilerle etkileşimine herhangi bir etkide bulunmaz. Bununla birlikte tamamen kurgusal bir yapısı bulunması nedeniyle, karakter bu özelliği kaybedebilir.



Profil
Güç: 10
Çeviklik: 11
Kondisyon: 6
Potansiyel: 5
Varlık: 3
Zeka: 4

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 10
[Çeviklik] Akrobasi: 1
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 1
*[Kondisyon] Form: 10
*[Potansiyel] Ninshuu: 5
[Varlık] Aldatma: 1
*[Varlık] Empati: 3
[Varlık] Sosyalleşme: 1
[Zeka] Tıp: 1
[Zeka] Farkındalık: 1
[Zeka] İzcilik: 1


Ninjutsu
Shunshin, D-rank
Otonaku Ashi Jutsu, D-rank
Girigiri, D-Rank
Kizetsu no Jutsu, C-Rank
Choune no Jutsu, C-rank
Jintei, C-Rank
Raiton no Yoroi, A-rank
Raiyata, A-rank


Taijutsu
Musatsu Stili, B-Rank

Genjutsu
Kokuangyou no Jutsu, A-rank
Shibou no Jutsu, B-rank

Özel mod
Kage no Senshi

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
-Kaderin cilvesi sonucu elde edilen Wakizashi (Sırtında bulundurur)
-Özel Üretim Tantou (Belinde, ulaşımı oldukça kolay bir yerde bulundurur)
-Ryu'nun ekstra shinobi ekipmanlarını koymak için kullandığı özel üretim ekipman çantası (Sağ bacağında ulaşımı kolay bir yerde asılıdır.)
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts:2605
Joined:August 25th, 2018, 6:19 pm

Re: [Jirou Ryu & Kotegawa Chisa] Yeni Bir Düzen

Post by GM - Naruto » December 17th, 2018, 3:08 pm

Ryu’nun cümleleri hırıltılar arasından sıyrılıp havada ilerlerken, belki de ilk defa Kaoru’nun yüzünde çekingen bir ifadeye rast geliyorsunuz. Her ne kadar yüzündeki Ryu’ya karşı takındığı öfkeli tavır varlığını korusa da, Ryu’nun sözleri, sanki görünmeyen bir noktasında yara açıyor Kaoru’nun. Bakışlarını kaçamak bir şekilde Chisa’ya yönlendiren Kaoru, bakışlarını ve ifadesini dingin haline çevirirken, birkaç adım geri atarak Ryu’nun isteğini gerçekleştiriyor. Her ne kadar Chisa hala daha Kaoru’nun menzilinde olsa da, Ryu da Kaoru’nun Chisa’ya karşı bir eylem gerçekleştirmeyeceğini anlayabiliyor.

Birkaç saniyelik derin sessizlik, az önce üstünde bulunduğunuz gürültülü toprakları sararken, Kaoru Ryu’ya odaklanarak “Bu topraklara tekrar geleceğini biliyordum… Bir kez daha karşılaşacağımızı… O da aynısını söylemişti… Buraya geleceğini ve burada seninle çarpışacağımızı…” dedikten sonra hafif bir tebessümle kafasını iki yana sallarken “Her zaman haklı çıkmıştır.” diyor. Derin bir saygı tonunu barındıran bu basit cümlesin ardından ise tekrar Ryu’ya odaklanan Kaoru “Aslında bunu ben de istiyordum. Kulağa paranoyakça gelebilir, ama o gün, hiç hesapta olmayan iki kişinin çıkagelmesiyle her şey değişmişti. Biri fiziken buradan eksik ayrılırken, diğerinin ruhunda eksilme olmuştu. Ruhu eksilenin, yani senin buraya tekrar gelişini görebilmek için hep buralarda oldum. Sessizce, kimseye görünmeden sokakların arasında gezdim. Bir hayalet gibi… Halkın adımı nasıl söylediğini duydum, bununla gurur duydum. Fakat hiçbiri, seni gördüğüm zaman yaşamam gereken duyguları yaşatmadı bana… Çünkü başta da söyledim, tarih, bu karşılaşmamızı bir başlangıç olarak yazacak… Buradan galip ayrılan siz olsaydınız, tarihi siz yönlendirecektiniz. Fakat burada tarihi başlatan benim ve tarih bizim arzuladığımız şekilde yazılacak!” diyor. Bu cümlelerinden sonra ise Chisa’ya dönen bakışlarına rağmen Ryu ile konuşmaya devam eden Kaoru “Ancak tarihin neresinde yer alacağınız sizin elinizde ve belki de Chisa-san gibi içinizdeki temiz insanlar doğruyu seçmenizde size yardımcı olacak. O yüzden, kendimi yalanlayacağım ama, bugün üçümüz de hayatta kalacağız ve üçümüzde, tarihin neresinde yer alacağımıza ilişkin kanaatlerimizi gerekli kişilere açıklayacağız.” diyor. Bu cümleleri, siz aksini talep etmedikçe, Kaoru’nun son söyleyeceği cümleler gibi duruyor. Her ne kadar üstünüzde savaşın getirdiği bir ağırlık olsa da, Chisa da Kaoru’nun bir kez daha belirttiği gibi, ölmeyeceğinin ve hareket edebileceğinin farkına varıyor.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
User avatar
Jirou Ryu
Ishigakure
Ishigakure
Posts:292
Joined:September 1st, 2018, 8:08 pm
Künye:

Re: [Jirou Ryu & Kotegawa Chisa] Yeni Bir Düzen

Post by Jirou Ryu » December 17th, 2018, 6:21 pm

Yorgunluk tonlarca ağırlığa eş değer bir düzeyde çökmekteydi üzerime. Soluklarım kesik kesik olmasına ve vücudumu sarmış onlarca yaranın acısının tek bir noktada toplanmasına rağmen, bir kez daha saldırmaya hazırdım. Gözlerim ve vücudum tamamen öne doğru düşmüş bir vaziyetteydi. Tamamen mağlup olmuş bir adamın, gereksiz çabalarıyla boğuşuyordum ve işin komik tarafı, mağlup adam kendimden başkası değildi.

Sözlerimin Kaoru'da oluşturduğu etki, gözlerimin önünde net bir şekilde gerçekleşmesine rağmen, buna tam olarak vakıf bile değildim. Tepkiden uzak bir seyir keyfi ile takip ediyordum Kaoru'yu. Sözlerinin derinliği, ruhuma kızgın bir demirle işlenmiş damgalar misali birer birer çökerken, tam olarak anlattığı şeyi anlayabiliyordum ilginç bir şekilde. Aynı duygulara sahip olmam ise bu işi biraz daha tuhaf kalıyordu. Belki düşüncelerim Kaoru'nun düşünceleri kadar net ve berrak değildi; ama en başından beri Kaoru ile bir kez daha karşılaşacağımızı ve bu karşılaşmanın çetin bir savaşa ev sahipliği yapacağını biliyordum. Kimden bahsettiğini bilmiyordum; ama o alıntı sözlerinin, bu bahsettiği aynı kişiye ait olduğuna emindim. Kitleleri etkileyen Kaoru'nun, biri tarafından bu denli etkilenmesi o adamı gözümde fazlasıyla korkutucu bir role bürüyordu.

Gözlerim köz halini almış bir alevin yorgun sıcaklığı ile süzerken Kaoru'yu, tarihin ne şekilde yönlendirileceği ile ilgili sözleri bir kaç kıvılcımın patlamasına sebep oldu gözlerimde. Her şey dediği gibi olabilirdi... Tarihi kendileri şekillendirebilirlerdi; ama noktayı koyacak olanın bizler olacağından emin olacaktım. Eğer bu karşılaşma ve mağlubiyetim yazılacak olan bu tarihin başlangıcı ise bu tarihin sonunda da olacağımdan emin olacaktım.

Yorgun adımlarım ağır ağır Chisa'ya yaklaşırken, bu sözlerinin onun sözleri olmasına en azından kendimce müsaade ettim. Gözlerimle konuştum, ona bir kez daha karşılaşacağımızı ve bu sefer gerekirse güneşi yok edeceğimi, inatçı bir ifadeyle ilettim.

Ardından o hiç orada yokmuş gibi Chisa'yı omuzlamak için hareketlendim. Ben ona destek olurken aynı zamanda onunda bana destek olacağından emindim. Bu görev benim açımdan başarısızlık olsa da, genel olarak günün sonunda Kaoru hakkında çok fazla şey öğrenmiştik ve bu bilgiler ile deneyimlerim sonucu İshigakureyi ona karşı son derece hazırlıklı kılmayı kendime görev ettiğim anda, bu andı.

Bir gün kader bizleri bir kez daha bir araya getirecekti ve o zaman güneşi yok edecek kadar güçlü olacağımdan emin olacaktım. Bu mağlubiyet, bir yok oluş değil, tam aksine bir var oluş olacaktı.
Image
I'm Kita Usagi's bitch.
Künye
İsim: Jirou Ryu
Yaş: 18
Cinsiyet: Erkek
Element: Raiton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Ryo: 235.000 Ryo
Prestij: 2 PP
Ün: 29
Kullanılabilir GP: 0 GP
Motivasyon
Tek adam olmak: Tüm dünyayı tek bir çatı altında toplama hedefi onun motivasyonudur. Bu sayede dünyadaki tüm gereksiz savaşları sonlandıracağına inanmaktadır ve gerekirse bunun için bir savaş daha çıkartmaya hazırdır.
Komplikasyon
Kanayan yara: Ailesinin ölüp ölmediğini bilmemek onun kalbine saplanmış bir hançer gibidir. Sürekli kanamasına, sürekli acımasına sebep olmaktadır. Her zaman aklının ucunda bu soruyla yaşamasına sebep olmaktadır ve kim bilir belki bu soru onun sonu olacaktır.


Özellikler
Yeni Avcılar Karakter Bingo Kitabı’nda bulunan bir kaçağı başarılı bir şekilde avlamış olduğu için shinobiler içerisinde daha tanınır hale gelmiştir. Bu tanınmanın getirisi olarak da, diğer shinobilerle girdikleri etkileşimlerde, daha saygı duyulur ve sözleri daha dinlenir olmaktadır. Karakterin durum içerisinde mantıklı hareketleri –mevcut stat ve becerileri de dikkate alınarak- diğer shinobiler tarafından fazla sorgulanmaz.

Bu özellik GP veya PP harcayarak geliştirilemez. Tamamen kurgusal bir yapısı bulunması nedeniyle, karakter bu özelliği kaybedebilir.

Üç Kişinin Sırrı Ishichou ile karakter arasında geçen konuşmalar sırasında karaktere verilen gizli görev nedeniyle, Ishichou’nun karaktere duyduğu güven artmıştır. Bu sayede karakter Ishichou’ya daha ulaşabilir olduğu gibi, karakterin bilgi erişimi, görüş alışverişi veya benzeri konularda Ishichou tarafından daha iyi bir yönlendirilmesi muhtemeldir. Bununla birlikte, Ishichou’nun artan güveni karakterler üzerinde başarı konusunda daha büyük baskı oluşturmaktadır. Karakter hatalı karar almaktan ve hatalı adımlar atmaktan çekinmektedir. Bu nedenle karakter, doğrudan bir aksiyon alırken daha öncekilere nazaran daha düşünceli bir şekilde hareket etmektedir.

Bu özellik karakterin diğer shinobi ve kişilerle etkileşimine herhangi bir etkide bulunmaz. Bununla birlikte tamamen kurgusal bir yapısı bulunması nedeniyle, karakter bu özelliği kaybedebilir.



Profil
Güç: 10
Çeviklik: 11
Kondisyon: 6
Potansiyel: 5
Varlık: 3
Zeka: 4

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 10
[Çeviklik] Akrobasi: 1
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 1
*[Kondisyon] Form: 10
*[Potansiyel] Ninshuu: 5
[Varlık] Aldatma: 1
*[Varlık] Empati: 3
[Varlık] Sosyalleşme: 1
[Zeka] Tıp: 1
[Zeka] Farkındalık: 1
[Zeka] İzcilik: 1


Ninjutsu
Shunshin, D-rank
Otonaku Ashi Jutsu, D-rank
Girigiri, D-Rank
Kizetsu no Jutsu, C-Rank
Choune no Jutsu, C-rank
Jintei, C-Rank
Raiton no Yoroi, A-rank
Raiyata, A-rank


Taijutsu
Musatsu Stili, B-Rank

Genjutsu
Kokuangyou no Jutsu, A-rank
Shibou no Jutsu, B-rank

Özel mod
Kage no Senshi

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
-Kaderin cilvesi sonucu elde edilen Wakizashi (Sırtında bulundurur)
-Özel Üretim Tantou (Belinde, ulaşımı oldukça kolay bir yerde bulundurur)
-Ryu'nun ekstra shinobi ekipmanlarını koymak için kullandığı özel üretim ekipman çantası (Sağ bacağında ulaşımı kolay bir yerde asılıdır.)
User avatar
Kotegawa Chisa
Ishigakure
Ishigakure
Posts:427
Joined:August 31st, 2018, 1:59 am
Künye:

Re: [Jirou Ryu & Kotegawa Chisa] Yeni Bir Düzen

Post by Kotegawa Chisa » December 17th, 2018, 6:55 pm

"Chisa'dan uzak dur."


Ryu-san'ın ağzından bu kelimeleri duyduğum vakit beynimden vurulmuşa döndüm. Gözleri sadece ileriyi gören, görev aşkıyla yanıp tutuşan bir adamın ağzından böyle sözler duymayı beklemiyordum. Benim gibi önemsiz bir çakıl taşını önemsemesine anlam veremiyorum. Sonuçta Ryu-san, Ryoken-san'ın kolu koptuğu halde tek başına köye dönmüş bir adam değil mi? O halde ölmek üzere olan beni neden umursuyor? Açıkçası burada beni bıraksa bile onu suçlamazdım. Ben Ryu-san gibi, Onee-san gibi, Ishichou-sama gibi, Juzo-san gibi harika bir shinobi değilim. Hatta shinobiliğe uygun bir insan olmadığımı bile söyleyebilirim. Sadece fiziksel olarak güçsüz değilim aynı şekilde zihinsel olarak da güçsüz bir insanım. Bencil isteklerim, saçma ideallerim yanımdaki insanların zarar görmesine neden oluyor. Bencil isteklerimin zarar verdiği ilk insan Onee-san olmuştu, ikincisi ise Ryu-san... Eğer savaşın en başından beri onun yanında olabilseydim şuan bu durumun içerisinde olmayacaktık. Gerçi bu saatten sonra bunu düşünmenin herhangi bir anlamı yok.

Ryu-san'ın sözlerini duyan Kaoru-san benden birkaç adım uzaklaşmaya karar verdi. Benden uzaklaştıktan hemen sonra ise konuşmaya başladı. Kaoru-san konuşmaya devam ettikçe ben hayretle onu dinliyordum. Uzun zamandır sırf Ryu-san için buralarda dolaştığını, halkın adını anmasından gurur duyduğunu söyledi. Duyduğum şeyler karşısında şaşkınlığımı gizlemeyi başaramamıştım, azda olsa suratıma vurduğunu hissedebiliyordum.

Kaoru-san bakışlarını bana çevirdiği vakit suratımda şaşkınlıktan herhangi bir eser kalmamıştı. Sanırım onun nasıl birisi olduğunu yavaş yavaşta olsa anlamayı başardığım içindi... Konuşmaya başladığında ise her zaman suratımda olan gülümseme yavaş yavaş yerine gelmeye başlamıştı. Söylediklerini duyduğum vakit biraz da olsa gururlandığımı söyleyebilirim fakat asıl hissettiğim şey aşağılık duygusuydu. Kaoru-san bizim tarihi değiştirecek insanlar olduğumuzu söylediği vakit bu sözlerin hedefinin Ryu-san olduğunu biliyordum. Belki ikimize birden söylüyordur fakat benim için bu sözler anlamsızdı. Bir tarih kitabında benden bahsedilecek olsaydı eminim şöyle bahsedilirdi. "Tarihin akışını değiştiren XXX adlı kişinin öldürdüğü bilmem kaç Ishigakure shinobisinden biri." Gerçi bu bile benim gibi başarısız birisi için fazla olur sanırsam.

Kaoru-san konuşmasını bitirdiği vakit sonunda ölmeyeceğimi anladım! Vücudumda onlarca delik olmasına ve bunlardan deliler gibi kan akmasına rağmen sanırım yerde yattığım birkaç dakika kendime gelmem için yeterli oldu. Deliklere bir kez daha baktığımda bunların o kadar da derin yaralar olmadığını fark ettim. Sanırım hissettiğim acı öleceğimi düşünmeme neden oldu. Hmm... Mantıklı.

Ryu-san ağır adımlarla üzerime doğru gelirken yattığım yerden doğruldum. Ölmeyeceğimi anlamanın yarattığı sevinç suratıma yansımıştı. Bakışlarımı Kaoru-san'a doğru çevirdim ve konuşmaya başladım. "Kaoru-san tekrar görüşmek üzere! Umarım bir dahaki sefere savaşmak zorunda kalmayız." Ağzımdan çıkan her söz, kalbimden gelen sözlerdi. Gerçekten hissettiklerimi Kaoru-san'a aktarmayı başarmıştım.

Birkaç saniye sonra Ryu-san yanıma geldi. Suratından Kaoru-san'a olan nefretini rahat bir şekilde okuyabiliyordum yine de şimdilik sessiz kalmaya karar verdim. Bana doğru elini uzattı, ondan destek alarak ayağa kalktım ve birbirimize destek olarak yürümeye başladık.

Kaoru-san'dan yeteri kadar uzaklaştıktan sonra ise konuşmaya başladım. "Ryu-san neden benim için savaşınızı kestiniz? Açıkçası orada ölecek dahi olsam sizi suçlamazdım... Benim gözümde siz harika bir shinobisiniz, dövüşü yenilmemize rağmen gözlerinizdeki parıltıyı rahat bir şekilde görebildiğimi söyleyebilirim. Sanki bir sonraki karşılaşmanızda Kaoru-san'ı kesinlikle yeneceğinizi söylüyor gibiydiniz. Açıkçası bu özelliğinize hayranlıkla bakıyorum." Birkaç saniyelik bir sessizliğin ardından konuşmama devam ettim. "Gerçekten özür dilerim, sizi orada bir başınıza bırakmamam gerekiyordu. Bir shinobi olarak başarısız olduğumu biliyorum, özür dilerim." Bu söylediklerimin her biri kalbimin en derinliklerinden gelen düşüncelerimdi. Bu cümlelerin bir kelimesinde bile istemediğim veya hissetmediğim bir sözcük kullanmadım.
Image
Künye
İsim: Kotegawa Chisa
Yaş: 16
Cinsiyet: Kadın
Element: Katon
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Ryo: 140.000
Prestij: 0
Kullanılabilir GP: 0
Ün: 40

Motivasyon
Korumak!
Chisa hangi durumda olursa olsun zayıflara yardım eder. İlk başlarda insanlar tarafından kabul görmek için yapmasına rağmen zamanla düşünceleri değişmiş ve onları gerçekten isteyerek korumaya başlamıştır.


Komplikasyon
Kardeş - Kotegawa Ooki
Kardeşi onun hayatındaki en önemli şeydir. Onun gözünde kardeşi ulaşılamaz bir noktada bulunan kişidir. Yine de zarar görmesinden aşırı derecede korktuğundan dolayı var gücüyle ona destek çıkmak istemektedir. Bunu o kadar kafaya takmıştır ki bazen basit şeylerde bile onun yerine yapmak istemektedir.



Özellikler
Momoiro no Chibi - Kısaca Momo -
Chisa, Asakura'da tüccara karşılık beklemeden gerçekleştirdiği yardımlar sonucunda, Asakura çevresinde bu ünvanla bilinmektedir. Özellikle kervanlar ve tüccarlar tarafından fazlasıyla tanınan Chisa, mağdur durumdaki bir tüccarın sorunlarının halledilmesine ön ayak olduğu için fazlasıyla seviliyor.


Profil
Güç: 5
Çeviklik: 9
Kondisyon: 4
Potansiyel: 3
Varlık: 8
Zeka: 5

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 1
[Çeviklik] Akrobasi: 1
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 1
[Kondisyon] Form: 1
[Potansiyel] Ninshuu: 1
[Varlık] Aldatma: 1
[Varlık] Empati: 4
[Varlık] Sosyalleşme: 4 - Favori
[Zeka] Tıp: 1
[Zeka] Farkındalık: 4
[Zeka] İzcilik: 1


Ninjutsu
D - Rank: Shunshin
B - Rank: Zukokku

Taijutsu
A - Rank: Iaido | Stil
B - Rank: Iaigiri
D-Rank: Hızlı Adımlar


Genjutsu
D-Rank: Görünmez Kılıç
D - Rank: Rakumei no Jutsu
C - Rank: Kanryousou
B - Rank: Mugen Onsa
A - Rank: Kokuangyou no Jutsu


Sensör
C - Rank: Meishou-dou

Modlar
Barış

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Katanacığım(Normal Seviye)
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts:2605
Joined:August 25th, 2018, 6:19 pm

Re: [Jirou Ryu & Kotegawa Chisa] Yeni Bir Düzen

Post by GM - Naruto » December 18th, 2018, 3:56 pm

Chisa’nın sözleri sırasında Kaoru, üstünü başını silkeleyerek kendisini tozlardan arındırmaya çalışıyor. Yüzünde belirgin bir memnuniyetsizlik ifadesiyle bu işini yaparken, Chisa’nın Kaoru’ya yönelik cümlesi sonlanıyor. Kaoru kıyafetindeki pis kısımlara birkaç kez daha elinin tersiyle vurduktan sonra, bakışlarını Chisa’ya kaydırıyor ve “Tekrar görüşeceğimize eminim Chisa-san… Bir dahaki sefere ne olacağı ise, tamamen köyünüzün tercihlerine bağlı olacak. Umarım köyün senin gibi bir shinobiden feyzalarak doğru tercihler yapar. ” diyor hafif bir tebessümle. Hemen ardından ise, arkasını dönüyor ve ayaklarını sürümeden, fakat çok da adım atıyor gibi hareket etmeden ilerlemeye başlıyor. Kaoru’nun geldiğiniz yönün tam zıttına doğru yaptığı ilerlemesini, gözden kayboluncaya kadar takip etmenizin ardından size Ishigakure’ye dönüş için hareketlenmeye başlıyorsunuz.

Ishigakure’ye dönüşünüz, gidişinizden bir müddet daha uzun sürüyor. İlk olarak kasabada yaralarınız için tedavi yaptırıyorsunuz. Bu işlemler sırasında, herhangi bir olumsuz tutumla karşılaşmasanız da, olumlu bir tavır da sezmiyorsunuz. Ancak bu kısa zamanda bile, Kaoru’nun adını birkaç kez duyuyor ve sivil halkın Kaoru’dan bir kahraman gibi bahsetmesine şahitlik ediyorsunuz. Konu size ve yaralarınıza geldiğinde ise, sıradan bir hasta muamelesi dışında bir şeyle karşılaşmıyorsunuz. Ayakta tedavi ile yetinerek kasabadan çıkıp Ishigakure’ye vardığınızda ise, soluğu doğruca Ishichou Binası’nda alıyorsunuz. Gelişiniz bir shinobi tarafından haber veriliyor ve ardından Ishichou’nun odasına alınıyorsunuz.

Ishichou, oldukça meraklı gözlerle ikinize baktığında, daha ilk bakışında giriştiğiniz mücadeleyi anlıyor gibi başını iki yana sallıyor. Bu olumsuz bir hareket olmaktan ziyade, karşılaştığınız zorluğa verdiği bir tepki niteliğinde. Ishichou tam konuşmaya başlayacakken, odanın kapısı çalınıp içeriye Juzo girdiğinde, ekip de tamamlanmış oluyor. Herkes görev başlangıcında olduğu şekilde yerlerini aldığında, söze ilk giren Ishichou oluyor. Durumun ciddiyetinde olduğunu belli eden bir ses tonuyla konuşmaya başlayan Ishichou “Durum nedir? Sanırım Kaoru denen kişiyle de bir mücadeleye girmişsiniz.” diyor. Bu cümlelerinin ardından ise, iki eline birleştirip çenesini dayayarak sizleri dinlemeye koyuluyor. Juzo ise, oldukça gergin ve sinirli görünüyor. Her zamanki gibi…
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
User avatar
Kotegawa Chisa
Ishigakure
Ishigakure
Posts:427
Joined:August 31st, 2018, 1:59 am
Künye:

Re: [Jirou Ryu & Kotegawa Chisa] Yeni Bir Düzen

Post by Kotegawa Chisa » December 18th, 2018, 8:00 pm

“Shinobi dünyasında kuralları çiğneyenler çöptür, bu doğru, ancak yoldaşlarını terk edenler çöplerden daha beterdir.”


Böyle bir anda aklıma Kakashi-sama'nın sözlerinin gelmesi oldukça ironik değil mi? O'nun bu sözleri, bugün yaptıklarımın aklıma gelmesine ve kendimden nefret etmeme neden oluyor. Ryu-san hayatını ortaya koyarak dövüşmesine rağmen ben, çöpten daha beter bir shinobi olduğum için onu yalnız bırakmaya karar verdim. Ona yardım edebileceğimi, ikimiz beraber savaşırsak Kaoru-san'ı yakalayabileceğimizi biliyordum. Yine de ona yardım etmemeye karar verdim çünkü Ishichou-sama'nın sözleri umrumda değildi. Kaoru-san'ın yakalanmasını, kötü bir adam gibi muamele görmesini istemiyordum, ki bu düşüncelerim hala geçerli. Ne kadar çarpık düşüncelere sahip ve güçlü bir insan olsa da tehlikeli birisi olduğunu düşünmek istemiyorum... Aslında köy düzeni açısından bakmamız gerekirse oldukça tehlikeli birisi olduğunu söyleyebilirim fakat asla sivillere zarar verecek birisine benzemiyor. O, sadece kuralları belirleyen 'köy' sistemine karşı. Söylediklerinin bir kısmı mantıklı olmasına rağmen onun düşüncelerine katılmıyorum. En başından beri söylediğim gibi, Ishigakure her zaman birkaç adım ileriyi düşünerek hareket eden bir köy. Hamlelerini yaparken Kaya Ülkesi topraklarında yaşayan vatandaşların iyiliği ilk öncelik olarak gören bir köy. Ishichou-sama asla Kaya Ülkesi insanlarına zarar verecek bir seçim yapmaz.

İçimde büyük bir suçluluk duygusuyla beraber yürümeye devam ettim. Taa ki yaklaşık yarım saat önce terk ettiğimiz kasabaya gelinceye kadar. Burada yaşayan insanlara zayıf tarafımı göstermek istemediğim için bütün olumsuz düşünceleri aklımdan atmaya çalıştım. Biraz zor oldu fakat başarısız olduğumu da söyleyemem. Her zaman suratımda olan gülümsemeyi tekrardan takınmayı başarmıştım. Bugün biraz fazla duygu karmaşası yaşamış olsam da genel olarak iyi durumda olduğumu söyleyebilirim. Ryu-san'ı yalnız bıraktığım için üzgünüm fakat pişmanlık duymuyorum. Bir shinobi olarak yanlış kararı vermiş olabilirim fakat bir insan olarak doğru kararı verdiğimi düşünüyorum. Benim için her zaman önemli olan iyi bir shinobi olmak değil, iyi bir insan olmaktı. Açıkçası bunu başarabildiğim için mutsuz olduğumu söyleyemem.

Kasabada yaşayan insanların iki yüzlülüğünü gördüğüm vakit biraz hayal kırıklığına uğradım. Kaoru-san'a o kadar saygı duymalarına rağmen, bizim onunla savaştığımızı bilmelerine rağmen bize yardım etmelerinin nedenini anlayamıyorum. Bunu yapmalarının sebebinin Ishigakure'den korkmaları olduğunu biliyorum fakat yine de anlayamıyorum. Biz, Ryu-san ve ben birkaç saniye öncesine kadar sizin taptığınız o adamla savaşmakla meşguldük. Onu öldürmüş olabileceğimizi hiç düşünmüyor musunuz? Belki bunun sebebi ona ve gücüne olan mutlak güvenleridir. Bilmiyorum, açıkçası bu konu hakkında daha fazla düşünmek istemiyorum. Düşünmeye devam ettiğim vakit bir cevap bulamayacağımı biliyorum çünkü.

Köyden basit bir tedavi aldıktan sonra Ishigakure'ye doğru ilerlemeye başladık. Dün gece yola çıktığımda karşılaştığım harika manzaralar bugün daha da güzel görünüyordu. Sanırım bunun sebebinin ölümün eşiğinden dönmüş olmam olduğunu söyleyebilirim. Öleceğimi düşündüğüm andan beri zaten oldukça renkli olan hayat daha da renkli gözükmeye başladı gözüme. İçimdeki 'gezme' isteği katlanarak artıyordu. Dünya üzerinde Kuzuryu-gawa bölgesi kadar güzel, hatta ondan daha güzel yüzlerce yer olduğuna eminim. Bunların hepsini görmek istiyorum! Gerçi yakın bir sürede bunu yapabileceğimi düşünmüyorum çünkü ben bir shinobiyim.

Sessiz, uzun bir yolculuğun sonunda Ishigakure'ye varmayı başardık. Sonunda evime vardığım için oldukça mutlu olduğumu söyleyebilirim çünkü vücudumdaki onlarca delik her adım attığımda azda olsa varlığını hissettiriyor. Bir an önce Ishichou-sama'ya raporumu verip hastaneye gitmek istiyorum! Sonrasında evimdeki ufak ama güzel yatağıma uzanacağım ve güzel bir uyku çekeceğim. Sanırım bu kadarını hak ettim.

Odasına girdiğimizde, halimizi gören Ishichou-sama kafasını iki yana doğru sallamıştı. İlk başta bunun hayal kırıklığından dolayı olduğunu düşünmüştüm fakat sonrasında bakışlarından aslında ne demek istediğini anladım. Suratımdaki gülümsemeyi korur bir vaziyette dururken bir anda kapı açıldı, içeriye giren Juzo-san'dan başkası değildi. Juzo-san'ın da gelmesiyle beraber Ishichou-sama oldukça ciddi bir ses tonuyla durumun ne olduğunu sordu. Hemen ardından bizi dinlemek için beklemeye koyuldu.

Bakışlarımı ilk olarak Ryu-san'a çevirdim, sonrasında Ishichou-sama'ya dönerek konuşmaya başladım. "Söyledikleriniz doğru, Kaoru-san ile Ryoken-san'ın kolunun koptuğu kasabanın biraz yakınındaki bir bölgede savaşmak zorunda kaldık. Dövüşü kaybetmemize rağmen onun hakkında bir çok bilgi öğrendiğimizi söyleyebilirim. Size yaşadıklarımızı en başından anlatmama izin verin.

İlk olarak Ryoken-san'ın kolunun koptuğu kasabaya uğradık. Sabahın ilk ışıklarıydı, aç olduğum için bir şeyler yemeye karar verdik. Aslında bu kararı vermemin ana nedeninin açlık olduğunu söylersem yalan olur. Sokakta insanları durdurup Kaoru-san hakkında bir şeyler öğrenmeye çalışmaktansa bizimle aynı masada oturan birilerine sormanın daha yararlı olacağını düşündüm... Ryu-san ile beraber sokaktaki bir tezgahta yemek yemek için durduk. Yemeğimizi yediğimiz vakit tezgahın önünde sadece bir müşteri vardı. Bizde doğal olarak onunla konuşmaya başladık. Kaoru-san'a oldukça saygı duran bir insandı. O'nun sadece nehri temizlemekle kalmadığını üstüne intikam almak için onlara şans verdiğini söyledi. Bunları zaten Ryu-san ile Ryoken-san'ın gittiği görevden biliyorsunuzdur.

Aramızda geçen kısa bir konuşmanın ardından Ryu-san'ın kimliğini yanlışlıkla açıkladım. Akabinde adam Ryu-san'a bağırmaya başladı. Bu sırada Kaoru-san ortaya çıktı. O ortaya çıktığı andan itibaren her şeyin değiştiğini söyleyebilirim. Sabahın körü olmasına rağmen kasabadan onlarca insan bu ufak tezgahın önüne toplandı ve Kaoru-san'ı dinlemeye başladı. Hepsinin tek ortak özelliği ise Kaoru-san'a olan bakışlarıydı. Ona aşırı derecede büyük bir saygı duyduklarını söyleyebilirim.

Olaylar uzamaya başladığı vakit Ryu-san masadan kalkıp yürümeye başladı. Kaoru-san, Ryu-san'ın amacının dövüşü başka bir yere götürmek olduğunu anlaması pek uzun sürmedi. Kaoru-san'ın önderliğinde kasabaya ve içinde yaşayanlara zarar veremeyeceğimiz bir noktaya ilerledik. Sonrasında dövüş başladı.

Kaoru-san'ın iyi bir insan olduğunu ve ikiye karşı bir dövüşmenin adil olmayacağını düşündüğüm için yakın bir mesafeden dövüşü izlemeye başladım. İzlediğim kadarıyla Kaoru-san'ın oldukça tehlikeli bir shinobi olduğunu söyleyebilirim. Bu tehlikenin asıl nedeni onun zeki veya karizmatik olması değil, Işık elementini kullanabiliyor olması. Söylediğine göre klanının Kekkei Genkai'si buymuş. Yaptığı saldırılar oldukça tehlikeliydi.

Ryu-san'ın ölebileceğini anladığım vakit içeriye atlama gereği duydum. Kaoru-san'ın oluşturduğu ışıktan klonlara doğru ilerledim, birincisini kesmeyi başardım fakat yeteri kadar hızlı olmadığım için ikincisini zamanında kesemedim. Klonun patlamasıyla beraber Ryu-san ve benim üzerimde gördüğünüz yaralar oluştu.

Benim aldığım yaralar, Ryu-san'ın aldıklarına nazaran daha kötü oldukları için kendimi yere bıraktım fakat Ryu-san savaşmaya devam etti. Bu zamana kadar Ryu-san'ın, benim savaşa girdiğimden haberi olmadığına eminim çünkü beni yerde yatarken gördüğü vakit savaşın sonlandığı vakit oldu. Kaoru-san, başından beri niyetinin bizi incitmek olmadığını söyledi. Ardından Ryoken-san'ın kolunun koptuğu hadiseden beri Ryu-san'ı bu kasabada beklediğini söyledi. İnsanların arasında bir hayalet gibi gezip Ryu-san'ın gelmesini beklediğini söyledi.

Dövüşümüz bittikten sonra Kaoru-san, kasabadan ters istikamete doğru hareket etmeye başladı. Bizse kasabaya giderek yaralarımızı tedavi ettirdik ve buraya geldik.

Kaoru-san özünde iyi bir insan olmasına rağmen çarpık düşüncelere sahip bir insan. İleride Ishigakure'ye büyük zarar vereceğini, en azından bunu yapmaya çalışacağını düşünüyorum. Kendisi 'köy' sistemine ve konulan kurallara sonuna kadar karşı olan bir insan. Sivillere karşı herhangi bir saldırıda bulunmayacağından adım gibi eminim."
Raporumu bitirdikten sonra birkaç saniyelik bir ara verdim. Düşüncelerimi topladıktan sonra tekrardan konuşmaya başladım.

"Görevin başarısızlıkla sonuçlanmasının tek nedeni benim. Bencil isteklerim doğrultusunda yanımda bulunan yoldaşımı bir başına bıraktım ve onun neredeyse ölmesine neden oluyordum. Ryu-san son ana kadar sizin isteklerinizi gerçekleştirmek için çalışmasına rağmen ben onu sadece izlemekle yetindim... Yine de bu yaptıklarımdan dolayı pişmanlık duymuyorum."

Bu sözlerimin ardından Ishichou-sama'nın, özellikle Juzo-san'ın bana çooook ama çooook kızacağını biliyorum. Hatta sadece kızmakla kalmayıp alınbandımı elimden almaya bile kalkabilirler fakat umrumda değil. Ben sadece kalbimden geçenleri, kalbimden geçtiği şekilde söyledim. Ishichou-sama'ya yalan söyleyecek bir insan değilim ben.
Image
Künye
İsim: Kotegawa Chisa
Yaş: 16
Cinsiyet: Kadın
Element: Katon
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Ryo: 140.000
Prestij: 0
Kullanılabilir GP: 0
Ün: 40

Motivasyon
Korumak!
Chisa hangi durumda olursa olsun zayıflara yardım eder. İlk başlarda insanlar tarafından kabul görmek için yapmasına rağmen zamanla düşünceleri değişmiş ve onları gerçekten isteyerek korumaya başlamıştır.


Komplikasyon
Kardeş - Kotegawa Ooki
Kardeşi onun hayatındaki en önemli şeydir. Onun gözünde kardeşi ulaşılamaz bir noktada bulunan kişidir. Yine de zarar görmesinden aşırı derecede korktuğundan dolayı var gücüyle ona destek çıkmak istemektedir. Bunu o kadar kafaya takmıştır ki bazen basit şeylerde bile onun yerine yapmak istemektedir.



Özellikler
Momoiro no Chibi - Kısaca Momo -
Chisa, Asakura'da tüccara karşılık beklemeden gerçekleştirdiği yardımlar sonucunda, Asakura çevresinde bu ünvanla bilinmektedir. Özellikle kervanlar ve tüccarlar tarafından fazlasıyla tanınan Chisa, mağdur durumdaki bir tüccarın sorunlarının halledilmesine ön ayak olduğu için fazlasıyla seviliyor.


Profil
Güç: 5
Çeviklik: 9
Kondisyon: 4
Potansiyel: 3
Varlık: 8
Zeka: 5

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 1
[Çeviklik] Akrobasi: 1
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 1
[Kondisyon] Form: 1
[Potansiyel] Ninshuu: 1
[Varlık] Aldatma: 1
[Varlık] Empati: 4
[Varlık] Sosyalleşme: 4 - Favori
[Zeka] Tıp: 1
[Zeka] Farkındalık: 4
[Zeka] İzcilik: 1


Ninjutsu
D - Rank: Shunshin
B - Rank: Zukokku

Taijutsu
A - Rank: Iaido | Stil
B - Rank: Iaigiri
D-Rank: Hızlı Adımlar


Genjutsu
D-Rank: Görünmez Kılıç
D - Rank: Rakumei no Jutsu
C - Rank: Kanryousou
B - Rank: Mugen Onsa
A - Rank: Kokuangyou no Jutsu


Sensör
C - Rank: Meishou-dou

Modlar
Barış

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Katanacığım(Normal Seviye)
User avatar
Jirou Ryu
Ishigakure
Ishigakure
Posts:292
Joined:September 1st, 2018, 8:08 pm
Künye:

Re: [Jirou Ryu & Kotegawa Chisa] Yeni Bir Düzen

Post by Jirou Ryu » December 19th, 2018, 5:52 pm

Sadece bir kaç saniyeliğine bir boşluğa düştüm. Göz bebeklerim, bana santimlerce yakın olan bu garip tenli kızın gözlerine odaklandı. Sözlerini dikkatle dinledim ve sorduğu soruya, bir de ben kendime içimde bir yerlerde sordum. Aslında sorunun cevabını biliyor olmama rağmen, aklıma Ryoken'i bir başına bıraktığım an gelince aradaki farkın ne olduğunu anlamak istedim. Bu soruyu sorma sebebi de, vakti zamanında Ryoken'i bir başına bırakmış olduğumdan ötürü olmalıydı. "İshichou bana Kakashi-san'ın bir sözünü paylaşmıştı. 'Shinobi dünyasında kuralları çiğneyenler çöptür, bu doğru, ancak yoldaşlarını terk edenler çöplerden daha beterdir.' Ryoken'i gözümde bir çöpten daha aşağılık bir şey olduğu ve tüm yaşadıklarını hak ettiği için bir başına bırakmıştım; ama İshichou-sama bana fark ettirdi ki, bu yaptığımla ondan daha beter bir çöp olmuşum." dedim yorgun bir üslupta. Bu konunun üzerine daha fazla konuşabilirdim; ama bu iyi niyetli kızın ne demek istediğimi anladığına emindim.

Yolcuğun devamında ne Chisa ne de ben konuştuk. Zihnimdeki en derin düşünceler bile fazlasıyla sessizken, gözlerim yorgunluğun pençesi altında açık durmak için fazla çabalıyordu. Yaralarımız ve özellikle savaşın bana getirdiği hem fiziki hemde psikolojik yaralar bu yolculuğun dönüş kısmını biraz daha uzatan faktörlerdi. Tabii yaralara bakılması için kasabada bir süre vakitte öldürünce, ister istemez dönüş uzamıştı. Kasabada bulunduğumuz süre zarfında, halkın Kaoru'ya karşı sonsuz bir inanç ve tapınma ile baktığına artık emindim.

Bu eminlik ve Kaoru, soluğu İshichou'nun odasında aldığım ana kadar kafamı kurcalayan tilkilerdi. Kaoru durdurulması gereken bir vebaydı ve eğer bunu yapamazsak, İshigakure elden gidebilirdi.

Beni derin düşüncelerden çıkartıp, bulunduğum odanın atmosferine sokan İshichou'nun sözleri oldu. Yavaşça kafamı kaldırıp, bir kaç saniye gözlerinin içine baktıktan sonra, bana baktığını fark ettim Chisa'ya istemsizce döndüm ve konuşmaya başlaması ile dikkatlice onu dinledim.

Sözlerinde doğru ya da yanlışı anlamadım, sadece dinledim ve sözlerini bitirdiğinde, sadece ufak bir kaç şey eklemek dışında bir şey söylemeyecektim. "Ogawa Kaoru, tam adı bu." diye söze girdim ilk olarak. Ardından derin bir nefes alıp, sızlayan yaralarımın aklımda canlandırdığı anıları birleştirmeye çalıştım. "Muhtemelen klanın adı da Ogawa. Chisa-san'ın dediği gibi, ışığımsı bir element kullanıyordu. Güçlüydü, öyle ki yok ettiğim klonları bile, bir süre sonra tekrardan canlanıp karşıma dikiliyordu. Buna rağmen dövüşümüz sırasında, ne zaman dibine girip bir hamlede bulunsam, çekindiğini gördüm ve genel olarak hamleleri de beni kendinden uzak tutmaya yönelikti. Söylediğine göre onu yenmemiz için, güneşi yok etmemiz gerekiyormuş. Bu bağlamda gücünün bizzat güneş ya da güneşin yaydığı ışıktan faydalandığını düşünüyorum ama en önemlisi bu değil. Halk Kaoru'ya tapıyor, bir kahraman gözüyle bakıyor ve halkı bu denli etkileyen bu adamsa, başka birine tapıyor. Kim olduğunu bilmiyorum; ama ne zaman o adamın sözlerini ağzına alsa, bir saygı beliriyor üzerinde ve bu aynı adamın, tüm bu olanları ön gördüğünü idda etti. "

Hem soluklanmak hem de bu aşamaya kadar söylediklerimi, kafalarında tartmaları ve düşünmeleri için kısa bir ara verdim. Tekrardan konuşmaya başladığımda ise son söylediklerimi biraz daha açıklanır kılmakla başladım işe. "Yani, aslında Kaoru, hep orada beni bekliyormuş ve onunla yapacağımız savaşın, yazılacak bir tarihin başlangıç noktası olduğuna inandığını söyledi. Kazanan tarihi şekillendirecekken, kaybeden bizler bu şekillenen tarihin içinde olacağız. Beni korkutansa, ölümüne savaştığım ve ölümüne nefret ettiğim bu adamın sözlerine inanıyor olmam." Kısa bir sessizlikle daha baş başa bıraktıktan sonra, "Kaoru daha önce de dediğim gibi, büyük bir tehlike ve tek değil. Onu buraya getirmek isterdim ve bu uğurda ölmeye hazırdım; ama, bir çöpten daha beter bir şey olmaya bir kez daha hazır değildim. Bu yüzden üzgünüm ve bu yüzden size tüm iyi niyetim ve ciddiyetimle öneriyorum ki, Kaoru'yu hafife almayın ve bir an önce köyün en ileri gelen shinobilerinden oluşan bir ekip çıkartıp, Kaoru ve faaliyetlerine karşı sürün, en azından onu yavaşlatacaktır. Yeni bir düzen istiyorlar ve durdurulmazlarsa, getirecekler, hem de sandığımızdan çok daha çabuk bir şekilde." Bunlar benim düşüncelerim ve önerilerimdi, son olarak konuşmamı bir soruyla bitirecektim.

" “Yaradılışımızın temeli bir fikri üstün görmek değil, birbirimizi üstün kılmaktır. Fikri üstün kılan, aslında o fikrin esiridir.” bu sözler, size tanıdık geliyor mu?"
Image
I'm Kita Usagi's bitch.
Künye
İsim: Jirou Ryu
Yaş: 18
Cinsiyet: Erkek
Element: Raiton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Ryo: 235.000 Ryo
Prestij: 2 PP
Ün: 29
Kullanılabilir GP: 0 GP
Motivasyon
Tek adam olmak: Tüm dünyayı tek bir çatı altında toplama hedefi onun motivasyonudur. Bu sayede dünyadaki tüm gereksiz savaşları sonlandıracağına inanmaktadır ve gerekirse bunun için bir savaş daha çıkartmaya hazırdır.
Komplikasyon
Kanayan yara: Ailesinin ölüp ölmediğini bilmemek onun kalbine saplanmış bir hançer gibidir. Sürekli kanamasına, sürekli acımasına sebep olmaktadır. Her zaman aklının ucunda bu soruyla yaşamasına sebep olmaktadır ve kim bilir belki bu soru onun sonu olacaktır.


Özellikler
Yeni Avcılar Karakter Bingo Kitabı’nda bulunan bir kaçağı başarılı bir şekilde avlamış olduğu için shinobiler içerisinde daha tanınır hale gelmiştir. Bu tanınmanın getirisi olarak da, diğer shinobilerle girdikleri etkileşimlerde, daha saygı duyulur ve sözleri daha dinlenir olmaktadır. Karakterin durum içerisinde mantıklı hareketleri –mevcut stat ve becerileri de dikkate alınarak- diğer shinobiler tarafından fazla sorgulanmaz.

Bu özellik GP veya PP harcayarak geliştirilemez. Tamamen kurgusal bir yapısı bulunması nedeniyle, karakter bu özelliği kaybedebilir.

Üç Kişinin Sırrı Ishichou ile karakter arasında geçen konuşmalar sırasında karaktere verilen gizli görev nedeniyle, Ishichou’nun karaktere duyduğu güven artmıştır. Bu sayede karakter Ishichou’ya daha ulaşabilir olduğu gibi, karakterin bilgi erişimi, görüş alışverişi veya benzeri konularda Ishichou tarafından daha iyi bir yönlendirilmesi muhtemeldir. Bununla birlikte, Ishichou’nun artan güveni karakterler üzerinde başarı konusunda daha büyük baskı oluşturmaktadır. Karakter hatalı karar almaktan ve hatalı adımlar atmaktan çekinmektedir. Bu nedenle karakter, doğrudan bir aksiyon alırken daha öncekilere nazaran daha düşünceli bir şekilde hareket etmektedir.

Bu özellik karakterin diğer shinobi ve kişilerle etkileşimine herhangi bir etkide bulunmaz. Bununla birlikte tamamen kurgusal bir yapısı bulunması nedeniyle, karakter bu özelliği kaybedebilir.



Profil
Güç: 10
Çeviklik: 11
Kondisyon: 6
Potansiyel: 5
Varlık: 3
Zeka: 4

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 10
[Çeviklik] Akrobasi: 1
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 1
*[Kondisyon] Form: 10
*[Potansiyel] Ninshuu: 5
[Varlık] Aldatma: 1
*[Varlık] Empati: 3
[Varlık] Sosyalleşme: 1
[Zeka] Tıp: 1
[Zeka] Farkındalık: 1
[Zeka] İzcilik: 1


Ninjutsu
Shunshin, D-rank
Otonaku Ashi Jutsu, D-rank
Girigiri, D-Rank
Kizetsu no Jutsu, C-Rank
Choune no Jutsu, C-rank
Jintei, C-Rank
Raiton no Yoroi, A-rank
Raiyata, A-rank


Taijutsu
Musatsu Stili, B-Rank

Genjutsu
Kokuangyou no Jutsu, A-rank
Shibou no Jutsu, B-rank

Özel mod
Kage no Senshi

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
-Kaderin cilvesi sonucu elde edilen Wakizashi (Sırtında bulundurur)
-Özel Üretim Tantou (Belinde, ulaşımı oldukça kolay bir yerde bulundurur)
-Ryu'nun ekstra shinobi ekipmanlarını koymak için kullandığı özel üretim ekipman çantası (Sağ bacağında ulaşımı kolay bir yerde asılıdır.)
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts:2605
Joined:August 25th, 2018, 6:19 pm

Re: [Jirou Ryu & Kotegawa Chisa] Yeni Bir Düzen

Post by GM - Naruto » December 20th, 2018, 10:35 am

İkinizin de anlattıklarını büyük bir dikkatle dinleyen Ishichou, Kaoru’nun sorusunun ardından çenesinin altındaki ellerini çekiyor ve kafasının alın kısmını masasına, sert bir şekilde vuruyor! Tüm odada yankılanan bu ses, Juzo dahil hepinizin irkilmesine neden olurken, Ishichou kısık bir sesle “Lanet olsun!” diyor. Aynı cümleyi birkaç kez daha tekrarlayan Ishichou, en sonunda kafasını kaldırırken, binanın dışından bile duyulabilecek kadar yüksek bir ses tonuyla “Lanet olsun!” diye haykırıyor. Alın kısmı bir hayli kızarmış olan Ishichou, boş ancak öfkeli gözlerle sizlere bakarken, en sonunda Juzo ile göz göze geliyor. Bu göz göze geliş sanki bir silkelenme gibi oluyor ve Ishichou, oturduğu yerde kendisini düzeltip, daha dingin bir surat ifadesi takınıyor.

Birkaç saniyelik sessizliğin odada hüküm sürmesinin ardından Ishichou “Üzgünüm, bu anları hiç yaşamadınız varsayın.” diyor ve Chisa’ya bakıp hafif bir tebessümü ona hediye ediyor. Ardından bakışlarını sürekli üzerinizde tutacak şekilde yönelten Ishichou “Öncelikle, bu sözler pek tanıdık gelmedi, ancak yabancı olduğunu da söyleyemem. Bunun üstünde düşüneceğim.” diyor. Bunun ardından birden Juzo’ya dönen Ishichou “Ogawa Kaoru… Ogawa isminde bir klan olup olmadığını araştır… Veya Güneş’i kullanan bir klan… Güneş’e tapan, saygı duyan, yaranmaya çalışan… Onunla ilgili en ufak bilgiye ihtiyacımız var ve o bilgileri bulmanı istiyorum.” diyor. Juzo kafasıyla olumlu bir işaret yaptıktan sonra tekrar bakışlarını size döndürürken, Ishichou hala Juzo’ya bakmaya devam ediyor ve “Hemen!” diyerek tavrını ortaya koyuyor. Juzo bu emirle bir anlık tereddüdün içine düşse de, Ishichou bir kez daha “Evet, hemen. Sonra ben sana özet geçerim.” diyor. Bu cümlelerin ardından Juzo pek mutlu görünmese de, zaten normalde de pek mutlu göründüğü söylenemez, Ishichou’ya selamını vererek odadan ayrılıyor.

Ishichou ile baş başa kaldığınız anda, Ishichou sanki konuşulanları aklından geçirmek için gözlerini kapatarak birkaç saniye duraksıyor. Gözlerini açtığı anda ise hemen konuşmaya başlayan Ishichou “Sanırım artık daha rahat konuşursunuz." diyerek söze başlıyor ve sonra "Kaoru’nun başka birine saygı besliyor görünmesi ya onun emrinde çalışan biri olduğunu gösteriyor ya da fikirlerine saygı duyduğu ölmüş birini… Umarım ikinci seçenek doğru olandır, zira Kaoru bile şu an bizim için bilinmezken, bir de onun üstü biri çıkması işleri daha karmaşık hale sokacaktır.” diyor. Bu sözlerinden sonra ise “Görevinizin başarısızlıkla sonuçlandığını düşünmeyin, Kaoru hakkında bir avuç da olsa bilgi almak bizi daha temkinli bir konuma sokacaktır.” dedikten sonra bakışlarını Ryu’ya diken Ishichou “Köyün ileri gelenlerini zaten gönderdim ve onlar da bana birkaç saniye önce Kaoru hakkında değerli olabilecek bilgiler getirdi.” diyor.

Son cümlesinin üstünden birkaç saniye geçen Ishichou “Kaoru veya onunla olan başka birisi varsa, onlarla yüzleşmek tehlikeli olacaktır. İkiniz de onun fikirleri konusunda endişelisiniz ve iradesi zayıf birinin Kaoru’ya karşı durması imkansız görünüyor. Bu yüzden de elimde sizin gibi shinobiler var.” diyor. Bu cümlelerini bir tebessümle söyleyen Ishichou birden ciddi bir yüz ifadesi takınırken “Momo-kun, dediğine göre Kaoru köy sistemine ve kurallara karşı biri… Peki bu adamın motivasyonu ne olabilir? Sizi öldürebilecekken neden öldürmedi? Sizinle savaşıyor ama sizi incitmek istemediğini söylüyor. Tarihi kazananın şekillendireceğini söylüyor ama ben bu mücadelede bir kazanan görmüyorum… Müsabakayı belki kaybettiniz ama, Kaoru da gizliliğini ve bir parça da olsa gizemliliğini kaybetti. Bunlar kafamı kurcalıyor…” diyor. Söylediği cümlelerin anlaşılır olması için bir süre bekleyen Ishichou, bakışların üzerinizde tutmaya devam ederken “Siz ne düşünüyorsunuz? Kaoru gerçek bir düşmanı mı, yoksa hala düşmanlığını göstermemiş biri mi?” diyor.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
Locked

Return to “Kuzuryu-gawa Nehri”