[Kotegawa Chisa] Bir Adım İleri

Ishigakure liderine ait yapı.
User avatar
Kotegawa Chisa
Ishigakure
Ishigakure
Posts:427
Joined:August 31st, 2018, 1:59 am
Künye:

[Kotegawa Chisa] Bir Adım İleri

Post by Kotegawa Chisa » June 29th, 2019, 4:36 pm




Savaşın üzerinden uzun bir süre geçmiş olmasına rağmen hala dünmüş gibi hatırlıyorum. Yaptığım hataların bedelini en ağır bir şekilde ödediğimizi söyleyebilirim. Her ne kadar elimden geldiğince insanlara yardımcı olmak istemiş olsamda bunu başaramadım. Elbette birkaç kişiyi kurtarmayı başardım fakat binlercesi öldükten sonra bunun ne anlamı var ki? O gün benim için tamamiyle bir pişmanlıktı fakat yaptığım tek bir şeyden gurur duyduğumu söyleyebilirim. O da Motoki-kun'u kurtarmış olmamızdı. Gözlerimin önünde hayatını kaybetmek üzere olan ufak bir çocuk vardı. Onu ölüme terk ettiğimiz takdirde yüzlerce insanın hayatını kurtarabilirdik fakat bunu bile bile kabul ettik. Gözlerimin hemen önünde bulunan genç bir çocuğu ölüme terk ettikten sonra yüzlerce değil, binlerce insanı kurtarmanın ne anlamı olurdu ki? Eminim hayatlarını kaybeden dostlarımızda aynı şekilde düşünüyordur.

Kafamda hala savaşla ilgili düşünceler varken yatağımdan kalktım. Yatağımın hemen başucunda bulunan katanamı aldım ve her zamanki yerine, yani belime yerleştirdim. Evden çıkmadan önce dişlerimi fırçalamak için banyoya gittim. Dişlerimi fırçaladıktan sonra bakışlarımı aynaya çevirdim. Suratımda bugüne kadar hiç olmadığı kadar ciddi bir ifade vardı. Eeh~~ Bunun doğal olduğunu söyleyebilirim, nede olsa bugün o gün. Bugün ustamla tekrardan savaşacağım ve ondan eğitim alacağım gün...

Yanaklarıma sert birer tokat attıktan sonra kapıyı açtım ve derin bir nefes aldıktan sonra dışarıya çıktım. Güçsüzlüğü, çaresizliği ilk elden tecrübe eden benim gibi birisi için bugünün önemi büyük. Daha fazla insanın ölmesini engellemek için, daha fazla insanın suratına gülümseme yerleştirmek için gidiyorum. Herkesten, her şeyden güçlü olmak için gidiyorum. Bugün attığım bir adım, yarın atacağım ikinci adımın öncüsü olacak. Her geçen gün daha da güçleneceğim, taa ki herkesi koruyabilecek güce erişene kadar.

Kısa bir yürüyüşün ardından Ishi-chou Binası'nın önüne geldim. Hiç düşünmeden kapıdan içeriye adımımı attım. Görevli shinobilerden birisinin yanına gidip Kageyasu-san'ın nerede olduğunu sordum. Savaştan sonra daha fazla köyde bulunmaya başladığını öğrendim, eminim ki buralarda bir yerdedir. Yerini öğrendikten sonra direk onun yanına gideceğim ve isteğimi belirteceğim. Bu sefer ustamın yeteneklerini daha iyi bir şekilde biliyorum. Hala onu yenebilecek düzeyde değilim fakat kendimi ona kanıtlamam gerekiyor. Ne kadar istekli olduğumu, ne kadar güçsüz olduğumu ona kanıtlamalıyım. Her gün yüzlerce kez katanamı savurmama rağmen asla geliştiğimi hissedemiyorum. Bir adım daha ileriye gitmek istiyorsam ustamı ikna etmem gerekiyor.
Image
Künye
İsim: Kotegawa Chisa
Yaş: 16
Cinsiyet: Kadın
Element: Katon
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Ryo: 140.000
Prestij: 0
Kullanılabilir GP: 0
Ün: 40

Motivasyon
Korumak!
Chisa hangi durumda olursa olsun zayıflara yardım eder. İlk başlarda insanlar tarafından kabul görmek için yapmasına rağmen zamanla düşünceleri değişmiş ve onları gerçekten isteyerek korumaya başlamıştır.


Komplikasyon
Kardeş - Kotegawa Ooki
Kardeşi onun hayatındaki en önemli şeydir. Onun gözünde kardeşi ulaşılamaz bir noktada bulunan kişidir. Yine de zarar görmesinden aşırı derecede korktuğundan dolayı var gücüyle ona destek çıkmak istemektedir. Bunu o kadar kafaya takmıştır ki bazen basit şeylerde bile onun yerine yapmak istemektedir.



Özellikler
Momoiro no Chibi - Kısaca Momo -
Chisa, Asakura'da tüccara karşılık beklemeden gerçekleştirdiği yardımlar sonucunda, Asakura çevresinde bu ünvanla bilinmektedir. Özellikle kervanlar ve tüccarlar tarafından fazlasıyla tanınan Chisa, mağdur durumdaki bir tüccarın sorunlarının halledilmesine ön ayak olduğu için fazlasıyla seviliyor.


Profil
Güç: 5
Çeviklik: 9
Kondisyon: 4
Potansiyel: 3
Varlık: 8
Zeka: 5

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 1
[Çeviklik] Akrobasi: 1
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 1
[Kondisyon] Form: 1
[Potansiyel] Ninshuu: 1
[Varlık] Aldatma: 1
[Varlık] Empati: 4
[Varlık] Sosyalleşme: 4 - Favori
[Zeka] Tıp: 1
[Zeka] Farkındalık: 4
[Zeka] İzcilik: 1


Ninjutsu
D - Rank: Shunshin
B - Rank: Zukokku

Taijutsu
A - Rank: Iaido | Stil
B - Rank: Iaigiri
D-Rank: Hızlı Adımlar


Genjutsu
D-Rank: Görünmez Kılıç
D - Rank: Rakumei no Jutsu
C - Rank: Kanryousou
B - Rank: Mugen Onsa
A - Rank: Kokuangyou no Jutsu


Sensör
C - Rank: Meishou-dou

Modlar
Barış

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Katanacığım(Normal Seviye)
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts:2605
Joined:August 25th, 2018, 6:19 pm

Re: [Kotegawa Chisa] Bir Adım İleri

Post by GM - Naruto » July 2nd, 2019, 11:39 pm

Off Topic
Oyuncu isteği sebebiyle konu şimdilik dondurulmuş, GM istemi iptal edilip silinmiştir. Oyuncu dilediği takdirde başka bir zaman yeniden başvurabilir. GM'lik geleceği zaman bu mesaj kendini imha edecek.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts:2605
Joined:August 25th, 2018, 6:19 pm

Re: [Kotegawa Chisa] Bir Adım İleri

Post by GM - Naruto » October 1st, 2019, 8:59 am

Ishigakure’nin eskiye nazaran tenha sayılabilecek sokaklarında yürürken, karşılaştığın tanıdık yüzlerin sana verdiği selamlarla ilerliyorsun. Savaşın sonrasında asılan suratların, bir nebze de olsa toparlanmaya başladığını, gündelik hayatın eski rutinine dönmeye başladığını fark edebiliyorsun. Jotaro olayının ardından birkaç kez takımınla birlikte devriye görevine atanmak dışında, aktif görevlerde pek yer edinemiyorsun. Aslında kulağına gelen duyumlara göre, yeni görevlerin düşük seviyeli olmasının da bunda bir etkisi olabileceğini düşünüyorsun. Yine de, eskiye nazaran bu boş zamanlarını, eğitimine devam etmekle kullanabileceğini düşünüyorsun ve bu sebeple Ishichou Binası’na varıyorsun.

Ishichou Binası’nın içi ise, tıpkı sokaklar gibi tenha duruyor. Birkaç shinobinin elindeki kağıtları odalara taşıdığını, birkaçının ise aylak aylak sohbet ettiğini görebiliyorsun. Köyün yaşadığı manevi yıkımın ardından, bu aylak sohbetler bile gözüne hoş gelmeye başlarken, işi olan shinobilerden ziyade sohbet eden shinobilerin yanına gidiyor ve Kageyasu’nun nerede olduğunu bilip bilmediklerini soruyorsun. Yüzlerini bildiğin ve onların bakışlarından anladığın kadarıyla seni fazlasıyla tanıyor gibi görünen shinobilerden bir tanesi, Kageyasu’nun Ishichou’nun odasında olduğunu söylüyor. Akşamdan beridir Ishichou’nun odasında bulunduğunu ve gece hiç çıkmadığını da sözlerine ekleyen shinobi, Ishichou ile ne konuştukları konusunda pek bir fikrinin olmadığını da sözlerine ekleyerek konuşmasını sonlandırıyor. Bu bilgilerin ardından Kageyasu’yu ve Ishichou’yu odaya giderek rahatsız edebileceğini düşünmeye başlasan da, adımların yavaş yavaş Ishichou’nun odasına doğru yöneliyor. Merdivenleri ağır ağır çıkarken, son kata vardığında merdivenlerden aşağıya inmek üzere olan Kageyasu’yu görüyorsun. Kısa bir göz göze gelme anının ardından, Kageyasu merdivenlerden inmeye başlarken, sanki durup seninle konuşmak niyetinde değil gibi duruyor. Yüzünde yorgunluğa veya dalgınlığa delalet edebilecek herhangi bir ifade bulunmasa da, Kageyasu’nun genel yüz hatlarını bildiğin için, onun ruh haliyle ilgili bir çıkarım yapmanın da imkansız olduğunu biliyorsun. Yine de seni esas ilgilendiren nokta, Kageyasu’nun gerçekten de yanından geçip gidecek gibi ilerlemesi oluyor.
Off Topic
Konunuzun GM'i bendeniz Fortius'tur. Konuyla ilgili her türlü sorun ve sıkıntıda özel mesaj atabilirsin. Pasiflik süresi 48 saat olarak planlanmaktadır.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
User avatar
Kotegawa Chisa
Ishigakure
Ishigakure
Posts:427
Joined:August 31st, 2018, 1:59 am
Künye:

Re: [Kotegawa Chisa] Bir Adım İleri

Post by Kotegawa Chisa » October 2nd, 2019, 12:18 am

Toshinobu-san ile yaşadığımız olayların üzerinden sadece kısa bir zaman geçti. Bu süreç içerisinde ne onlara dair bir duyum, ne de Jotaro'ya dair bir duyum alabildim. Yine de bunu kafama takmıyorum çünkü böyle işlerin uzun süreçler istediğinin farkındayım. Eminim şu anda Ishigakure'ye bağlı shinobiler, Jotaro'nun suçlarını bulabilmek için elinden gelen her şeyi yapıyorlardır. Onlara yardımcı olmak elbette isterim fakat bu tarz görevler için pek uygun birisi olduğumu söyleyemem. Elbette bende bir shinobiyim fakat gizli saklı işlerle uğraşmaktan haz etmiyorum. Jotaro'nun suratına söylediklerim sadece birer beyaz yalandan ibaret olsa dahi gerçekten kalbimin sızladığını hissettim.

Bu süreç içerisinde Ishigakure'den herhangi bir görev de almadığım için biraz moralimin bozulduğunu söylemeliyim. İlk başlarda Ishichou-sama'nın verdiğim karardan veya yaptıklarımdan rahatsız olduğundan dolayı bana görev vermediğini düşünmüştüm. Fakat sonrasında köye gelen görevlerin hepsinin ufak tefek şeyler olduğunu öğrendim. Açıkçası bunu öğrendiğim anda derin bir nefes aldığımı söylemem gerekiyor. Sadece bir anlığına da olsa gözden çıkarıldığımı düşünmüştüm. Hala Ishigakure ve insanlarına yardımcı olabileceğimi fark ettiğim anda gerçekten de mutlu oldum.

Aslında bu oluşan boşluk benim için oldukça faydalı oldu. Artık büyük dövüşe tamamen hazırım! Her ne kadar fiziksel olarak kendimi fazla geliştirebildiğimi düşünmesem de zihinsel olarak bayağı bir geliştiğimi söylemem gerekiyor. Artık ustamın karşısına, başım dik bir şekilde dikilebilir ve beni eğitmesi için onu ikna edebilirim... Bunun zor olacağının elbette farkındayım fakat denemeden pes etmek benim gibi birisine uymuyor! Bugün ustamla kanımın son damlasına kadar savaşacak ve ona ne kadar istekli olduğumu göstereceğim.

Ustamın yerini öğrenmek için Ishichou Binası'na doğru harekete geçtim. Attığım her adımla birlikte kalbim biraz daha sert çarpmaya başlıyordu. Ustamın yetenekleriyle ilk elden karşılaşmış birisi olarak onu yenme şansımın %1'den daha az olduğunu biliyorum. Bana ciddi bir şekilde saldırmaya karar verdiği takdirde birkaç saniye içerisinde kafamı koparabileceğini de biliyorum... İşte tam olarak bunları bildiğimden dolayı heyecanlıyım. Böylesine güçlü birisi karşısında kendimi test etmek istiyorum! Böylesine insanlarla dövüşmek için pek fazla fırsatım olmayacak ve kendimi geliştirmek istiyorsam bu dövüşlerden kaçınmamalıyım. Ne de olsa benim hedefim bütün shinobilerden daha güçlü olmak!

Ishichou Binası'na girdiğim anda sohbet eden birkaç shinobinin yanına giderek ustamın yerini sordum. Geçen akşamdan beri Ishichou-sama'nın odasında olduğunu söylediler. Onlara teşekkür ettikten sonra Ishichou-sama'nın odasına doğru harekete geçtim. Aslında aşağıda beklemem daha uygun olurdu fakat ustamın gözümden kaçmasını istemiyorum. Ishichou-sama'nın odasının girişine gideceğim ve sakince ustamın çıkmasını bekleyeceğim... Yani en azından böyle yapmayı planlıyordum. Ustamla merdivenlerde karşılaşınca bütün planlarım alt üst oldu. Gözlerimiz kesiştiği anda bir anlığına da olsa tereddüt ettim fakat sonrasında cesaretimi toplamayı başardım. Suratıma kocaman bir gülümseme yerleştirdikten sonra "Usta!" dedim. Saygılı bir şekilde eğildikten sonra devam ettim. "Geçen seferki dövüşümüzden sonra bana bir cevap bulduğum takdirde sizi bulmamı söylemiştiniz." Yavaşça doğrulduktan sonra "Aradığım cevabı bulduğumu düşünüyorum. Eğer herhangi bir işiniz yoksa size cevabımı göstermek isterim." dedim ve beklemeye başladım.
Image
Künye
İsim: Kotegawa Chisa
Yaş: 16
Cinsiyet: Kadın
Element: Katon
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Ryo: 140.000
Prestij: 0
Kullanılabilir GP: 0
Ün: 40

Motivasyon
Korumak!
Chisa hangi durumda olursa olsun zayıflara yardım eder. İlk başlarda insanlar tarafından kabul görmek için yapmasına rağmen zamanla düşünceleri değişmiş ve onları gerçekten isteyerek korumaya başlamıştır.


Komplikasyon
Kardeş - Kotegawa Ooki
Kardeşi onun hayatındaki en önemli şeydir. Onun gözünde kardeşi ulaşılamaz bir noktada bulunan kişidir. Yine de zarar görmesinden aşırı derecede korktuğundan dolayı var gücüyle ona destek çıkmak istemektedir. Bunu o kadar kafaya takmıştır ki bazen basit şeylerde bile onun yerine yapmak istemektedir.



Özellikler
Momoiro no Chibi - Kısaca Momo -
Chisa, Asakura'da tüccara karşılık beklemeden gerçekleştirdiği yardımlar sonucunda, Asakura çevresinde bu ünvanla bilinmektedir. Özellikle kervanlar ve tüccarlar tarafından fazlasıyla tanınan Chisa, mağdur durumdaki bir tüccarın sorunlarının halledilmesine ön ayak olduğu için fazlasıyla seviliyor.


Profil
Güç: 5
Çeviklik: 9
Kondisyon: 4
Potansiyel: 3
Varlık: 8
Zeka: 5

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 1
[Çeviklik] Akrobasi: 1
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 1
[Kondisyon] Form: 1
[Potansiyel] Ninshuu: 1
[Varlık] Aldatma: 1
[Varlık] Empati: 4
[Varlık] Sosyalleşme: 4 - Favori
[Zeka] Tıp: 1
[Zeka] Farkındalık: 4
[Zeka] İzcilik: 1


Ninjutsu
D - Rank: Shunshin
B - Rank: Zukokku

Taijutsu
A - Rank: Iaido | Stil
B - Rank: Iaigiri
D-Rank: Hızlı Adımlar


Genjutsu
D-Rank: Görünmez Kılıç
D - Rank: Rakumei no Jutsu
C - Rank: Kanryousou
B - Rank: Mugen Onsa
A - Rank: Kokuangyou no Jutsu


Sensör
C - Rank: Meishou-dou

Modlar
Barış

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Katanacığım(Normal Seviye)
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts:2605
Joined:August 25th, 2018, 6:19 pm

Re: [Kotegawa Chisa] Bir Adım İleri

Post by GM - Naruto » October 2nd, 2019, 9:45 am

Yanından geçip gitmek için hareketlenen Kageyasu’ya seslendiğin anda, Kageyasu adımlarını keserek gözlerini senin üstüne dikiyor. Sanki nahoş bir şekilde durdurulmuş gibi yüzü buruşan Kageyasu’nun aslında genel anlamdaki yüz ifadesine yaraşır bu ifadesi, onu az çok tanıdığın için seni rahatsız etmiyor. Herhangi bir ses çıkarmadan ve yüzünde bir ifade değişikliği barındırmadan seni dinlemeye başlayan Kageyasu, konuşmanın bitmesinin ardından belindeki katanana gözünü dikiyor. Kısa bir süre katananı süzmesinin ardından “Beni takip et.” diyor keskin bir ses tonuyla.

Kageyasu’nun adımlarını bir gölge gibi izlemeye başladığında, bu adımların sizi Akademi Binası’na götürdüğünü fark edebiliyorsun. Yol boyunca hiçbir konuşma niyeti göstermeyen Kageyasu, doğruca ilk buluşmanızın yaşandığı antrenman alanına giriş yapıyor. Bu esnada antrenman alanında 40 kadar geninin başlarındaki senseileri ile antrenman yaptığını görebiliyorsun. Bunun bir dövüş antrenmanı olduğunu kısa sürede anladığında, bir an için geçmişe gidiyor ve benzer sahnelerin yaşandığı anılarına gidiyorsun. Tam bu esnada, antrenman alanının en köşesinde gördüğün Tsugi ve Rei birden dikkatini çekiyor. İkilinin de tıpkı geninler gibi bir antrenman dövüşü yaptıklarını gördüğünde, tıpkı senin gibi öğrencilerinin de kendilerini geliştirmeye çalışmaları seni ister istemez hem gururlandırıyor hem de gelişmek adına güç veriyor. Kageyasu’nun da öğrencilerine bakış attığını görmenin ardından, yaşadığın duyguların onun tarafından da anlaşıldığını düşünmek istiyorsun. Ancak Kageyasu’nun ifadesiz suratı bu konuda sana hiç yardımcı olmuyor.

Antrenman alanını orta noktalarına geldiğiniz anda, Kageyasu adımlarını kesiyor ve yüzünü sana karşı dönerken gür bir sesle “Antrenmanlarınızı böldüğüm için kusura bakmayın!” diyor. Bu konuşmayla bir anda herkes olduğu yerde dururken Kageyasu Tsugi ve Rei’nin de durup durmadığını göz ucuyla kontrol ediyor. Öğrencilerinin de antrenmanlarını kestiğinden emin olan Kageyasu gözlerini bir kez daha sana dikerken “Herkes yarım yay oluşturacak şekilde etrafımıza toplansın.” diyor. Kageyasu’nun bu talimatının ardından antrenman alanındaki herkes hareketlenirken, Tsugi ve Rei de sessiz bir şekilde senin tam arkana gelecek şekilde konumlanıyor. Hareket alanını etkilemeyecek şekilde yerlerini alan kişilerin bakışları altında Kageyasu’ya odaklandığın esnada, Kageyasu “İçinizde birçoğunuz Kotegawa Chisa’yı tanıyordur. Kendisi Ishigakure’nin parlak shinobilerinden bir tanesi ve aynı zamanda bir takım kaptanı. Kendini geliştirmek adına durmadan çalışan ve bu çabasıyla sizlere örnek olması gereken birisi. Fakat sizi buraya toplamamın nedeni farklı… Bu nedeni size anlatabilecek olan kişi de Kotegawa Chisa…” diyor. Etraftaki kişilere hitaben yaptığı konuşmasının ardından Kageyasu’nun bakışları üstünde odaklanırken, Kageyasu “Eee, öylece duracak mısın?” diyor sadece.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
User avatar
Kotegawa Chisa
Ishigakure
Ishigakure
Posts:427
Joined:August 31st, 2018, 1:59 am
Künye:

Re: [Kotegawa Chisa] Bir Adım İleri

Post by Kotegawa Chisa » October 2nd, 2019, 5:08 pm

Bugüne kadar karşılaştığım onlarca shinobi, bana Kageyasu-san'a neden 'usta' olarak seslendiğimi sordular. Henüz beni öğrencisi olarak kabul etmemiş olan birisini ustam olarak görmek gerçekten de doğru mu diye düşünmeden edemedim bende. Sonuçta onun benden ve düşüncelerimden pek haz etmediğinin farkındayım. Beni hiçbir zaman eğitmeyi kabul etmemesi de olasılıklar dahilinde. Peki o halde neden ona usta diye sesleniyorum? Aslında bu sorunun cevabı oldukça basit. Onunla olan tek taraflı dövüşümüz esnasında bir çok şey öğrendim ve o öğrendiklerim sayesinde bugün başım omuzlarımın üzerinde duruyor. Eğer o anlamsız gözüken dövüşü yaşamamış olsaydım savaştan sağ bir şekilde kurtulabilir miydim emin değilim. Sadece birkaç dakika içerisinde benim gözlerimin açılmasını sağladı. Onun sayesinde Dünya'ya, Iaido'ya daha farklı bir gözle bakabilir hale geldim. İşte tam olarak bu yüzden onu ustam olarak görüyorum.

Ustam kendisini takip etmemi söylediği anda hiçbir şekilde sorgulamadan arkasından ilerlemeye başladım. Yol boyunca elbette onunla konuşmak istiyordum fakat söyleyecek fazla bir söze sahip değildim, o yüzden sessiz kalmayı tercih ettim... Kısa bir sürenin ardından ayaklarımız bizi antrenman alanına götürdü. 40'a yakın Genin, başlarında senseileri ile beraber antrenman yapıyor ve kendini geliştirmeye çalışıyordu. Onları gördüğüm anda Tsugi-chan ve Rei-kun ile yaptığımız dövüş gözlerimin önüne geldi. Doğal olarak suratımdaki gülümseme biraz yumuşadı.

Yumuşak gülümsememle beraber etrafımı incelemeye devam ettiğim sırada Tsugi-chan ve Rei-kun'u gördüm. Onlar da diğerleri gibi antrenman yapıyor ve kendilerini geliştirmeye çalışıyorlardı. Açıkçası bunu gördüğüm anda aşırı derecede gururlandığımı söylemem gerekiyor. Onların gerisinde kalmamak için bende elimden gelen her şeyi yapmalıyım... Ben düşüncelere dalmış bir şekilde ikiliyi izlerken ustamın da onları izlediğini gördüm. Bakışlarımı ustama kaydırdığımda ise ifadesiz suratını koruduğunu gördüm. Açıkçası artık insanları biraz daha iyi anlamaya başlayabildiğim için onun ne düşündüğünü anlayabileceğimi sanmıştım fakat yanılmışım. Gerçi onun gibi bir eski Çakıl'ı anlayabileceğimi düşünerek aptallık etmişim. Onun gibilerin duygularını anlamak için çok daha fazla çalışmalıyım.

Antrenman alanının tam ortasına geldiğimizde ustam yüzünü bana döndü ve gür bir sesle konuşmaya başladı. Konuşmasını yaparken gözlerinin bir anlığına da olsa öğrencilerime kaydığını gördüm. Onların da durduğuna emin olduktan sonra bakışlarını tekrardan benim üzerime çevirdi ve konuşmasına devam etti. Odadakilerin yay şeklinde etrafımıza dizilmelerini söylemesiyle beraber herkes onun bu isteğini gerçekleştirdi. Hemen ardından ise anlam veremediğim bir konuşma yapmaya başladı. Beni anlamsız bir şekilde övdükten sonra onları buraya toplamamızın nedenini benim anlatacağımı söyledi. Hemen ardından ise beni aşağılamak için kullandığı o meşhur sözcükleri duydum. Bunu duyduğum anda suratımdaki gülümseme biraz daha büyüdü ve heyecanlı bir şekilde konuşmaya başladım. "Öncelikle antrenmanınızı böldüğümüz ve değerli vaktinizden çaldığımız için hepinizden özür diliyorum. Bugün burada bulunmamızın sebebi tamamen benin bencil isteklerimden kaynaklanıyor... Bende sizler gibi güçlenmek için elimden geleni yapmak istediğimden ötürü Kageyasu-san'a meydan okudum ve sonrasında kendimizi burada bulduk." Bakışlarımı ustama çevirdikten sonra tam dövüş pozisyonuna geçiyordum ki çok önemli bir şeyi söylemeyi unuttuğumu fark ederek tekrardan diğerlerine döndüm. "Merak etmeyin sizin zamanınızı fazla çalmayacağız, sadece birkaç dakika içerisinde işimiz bitmiş olur zaten." Tekrardan ustama dönerken elimi belimdeki katanama attım ve "Bana bütün gücünüzle saldırmanızı istiyorum usta." dedim.

Ustamla yapacağım dövüşü aklımda defalarca kez çevirmiş olmama rağmen açıkçası hepsini unuttuğumu söylemem gerekiyor. Bunun sebebinin kalbimi ele geçirmiş olan heyecan mı, korku mu olduğunu bilmiyorum ama umrumda da değil. Normal bir dövüşün planını da önceden yapmazsınız zaten. Bir shinobi olarak hızlı düşünmeli ve hızlı dövüşmeliyim.

İlk olarak yapacağım şey Shunshin kullanarak ustamın dibinde bitmek olacak. O sırada bana saldırmak için bir hamlede bulunacağını bildiğimden ötürü bir anda eğilecek ve ayaklarına çelme takmaya çalışacağım. Elbette başarılı olabileceğimi sanmıyorum fakat olurda başarılı olabilirsem katanamı olabildiğince hızlı bir şekilde çekecek ve boynuna dayayacağım... Tabii dediğim gibi başarılı olacağımı sanmıyorum ama denemeden bilemeyiz!
Image
Künye
İsim: Kotegawa Chisa
Yaş: 16
Cinsiyet: Kadın
Element: Katon
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Ryo: 140.000
Prestij: 0
Kullanılabilir GP: 0
Ün: 40

Motivasyon
Korumak!
Chisa hangi durumda olursa olsun zayıflara yardım eder. İlk başlarda insanlar tarafından kabul görmek için yapmasına rağmen zamanla düşünceleri değişmiş ve onları gerçekten isteyerek korumaya başlamıştır.


Komplikasyon
Kardeş - Kotegawa Ooki
Kardeşi onun hayatındaki en önemli şeydir. Onun gözünde kardeşi ulaşılamaz bir noktada bulunan kişidir. Yine de zarar görmesinden aşırı derecede korktuğundan dolayı var gücüyle ona destek çıkmak istemektedir. Bunu o kadar kafaya takmıştır ki bazen basit şeylerde bile onun yerine yapmak istemektedir.



Özellikler
Momoiro no Chibi - Kısaca Momo -
Chisa, Asakura'da tüccara karşılık beklemeden gerçekleştirdiği yardımlar sonucunda, Asakura çevresinde bu ünvanla bilinmektedir. Özellikle kervanlar ve tüccarlar tarafından fazlasıyla tanınan Chisa, mağdur durumdaki bir tüccarın sorunlarının halledilmesine ön ayak olduğu için fazlasıyla seviliyor.


Profil
Güç: 5
Çeviklik: 9
Kondisyon: 4
Potansiyel: 3
Varlık: 8
Zeka: 5

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 1
[Çeviklik] Akrobasi: 1
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 1
[Kondisyon] Form: 1
[Potansiyel] Ninshuu: 1
[Varlık] Aldatma: 1
[Varlık] Empati: 4
[Varlık] Sosyalleşme: 4 - Favori
[Zeka] Tıp: 1
[Zeka] Farkındalık: 4
[Zeka] İzcilik: 1


Ninjutsu
D - Rank: Shunshin
B - Rank: Zukokku

Taijutsu
A - Rank: Iaido | Stil
B - Rank: Iaigiri
D-Rank: Hızlı Adımlar


Genjutsu
D-Rank: Görünmez Kılıç
D - Rank: Rakumei no Jutsu
C - Rank: Kanryousou
B - Rank: Mugen Onsa
A - Rank: Kokuangyou no Jutsu


Sensör
C - Rank: Meishou-dou

Modlar
Barış

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Katanacığım(Normal Seviye)
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts:2605
Joined:August 25th, 2018, 6:19 pm

Re: [Kotegawa Chisa] Bir Adım İleri

Post by GM - Naruto » October 4th, 2019, 10:14 am

Kageyasu’nun konuşmayı sana bırakmasının ardından, yüzündeki kocaman gülümsemeyle konuşmanı yapmaya başlıyorsun. Arkanda toplanmış olan başta öğrencilerin olmak üzere, diğer tüm kişiler dikkatle seni dinliyor. Kalabalığın içindeki birkaç akademi öğrencisinin gözlerinde gördüğün parlaklık ise bu kişilerin seni takdir ettiklerini ve hatta bir idol olarak gördüklerini bile anlatmaya yetiyor sana. Her ne kadar kendini bu konumda görmesen de, üstüne dikilen gözlerdeki anlamı farklı şekilde yorumlaman da mümkün olmuyor. Bu bakışlar altında kalabalığa konuşmanı yapmanın ardından Kageyasu’ya dönerek ona cümlelerini iletiyorsun. Ancak sözlerine karşılık olarak, yüzünde hiçbir değişiklik barındırmayan Kageyasu, herhangi bir dövüş için pozisyon bile almıyor. Sadece elini katana attığın anda bakışları bir an için katanana kayan Kageyasu, ardından tekrar gözlerinin içine bakmaya devam ediyor.

Sözlerinin ardından hızlı bir şekilde harekete geçiyor ve henüz Kageyasu kıpırdayamadan Shunshin ile onun dibine kadar sokuluyorsun. Bu esnada Kageyasu senin hamleni görmüş olsa bile, yerinden kıpırdamadan durmaya devam ediyor ve sen ayaklarına çelme takmak için tekmeni savuruyorsun. Kageyasu’nun sol bacağının arka kısmına isabet eden tekmen Kageyasu’yu biraz sendeletse de düşmesini sağlayacak kadar kuvvetli olmuyor. Ancak kazandığın ivmeden faydalanarak kendi etrafında yaptığın dönüşün esnasında katananı kınından çekiyor ve dönüşünü tamamladığın anda Kageyasu’nun boynuna dayıyorsun! Katanan ile Kageyasu’nun şah damarı arasında bir santimden bile daha az bir mesafe kalan duran katanan, tüm parlaklığı ile ortamı aydınlatmaya başlıyor. Kalabalığın fısıltı şeklindeki uğultuları kulağına yavaş yavaş dolmaya başlıyor. Bu sırada Kageyasu sanki boynuna dayanmış bir katana yokmuş gibi, öylece hareketsiz bir şekilde gözlerine bakmaya devam ediyor.

Zaman durmuşçasına birkaç saniye olduğunuz pozisyonlarınızı korumaya devam ederken Kageyasu eliyle hafifçe katananı yana doğru ittiriyor ve ardından tok bir sesle “Sen kazandın.” diyor sadece. Ancak Kageyasu’nun ses tonu, sanki her şeyin bittiğine delalet eder gibi kulaklarına vururken, Kageyasu yanından geçip yürümeye başlıyor. İşlerin bir noktada ters gittiğini anlamışsan da, bunun nerede olduğu konusunda kafanda düşünceler dönerken Kageyasu tam arkanda duruyor ve karşısındaki kalabalığa “Hepinizin eline bir katana verebiliriz ve hepiniz bir şekilde katananızı savurabilirsiniz. Ancak bir katanayı gerçekten savurmak için geçmeniz gereken yolların olduğunu bilmeniz gerekir. Bir stile bağlanarak onun doruklarına ulaşmak istiyorsanız, o stilin ruhunu anlamanız mühimdir.” diyor. Sanki sözlerini kalabalığa değil de sana söyler gibi duran Kageyasu “Eğer bunu başaramazsanız, ancak Kotegawa Chisa kadar başarılı bir shinobi olabilirsiniz. Bundan ötesine geçmeniz mümkün değil.” diyor.

Cümlelerini bu aşamada noktalayan Kageyasu, başarısızlığını öğrencilerinin ve akademi öğrencilerinin önünde ilan etmekte herhangi bir sakınca görmemiş gibi davranıyor. Cümlelerinin ardından kalabalığın içinden geçip gitmek adına yavaşça adımlarını da atmaya başlıyor. Aslında attığı her adım senin ulaşmak istediğin seviye ile arana giren mesafeyi sembolize ediyor. Kageyasu uzaklaştıkça, sanki daha da güçlü olmak hedefinden uzaklaşıyor gibi hissediyorsun.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
User avatar
Kotegawa Chisa
Ishigakure
Ishigakure
Posts:427
Joined:August 31st, 2018, 1:59 am
Künye:

Re: [Kotegawa Chisa] Bir Adım İleri

Post by Kotegawa Chisa » October 4th, 2019, 2:40 pm

Kalabalığın içerisinde gördüğüm parıldayan gözlere anlam vermem mümkün değildi. Elbette son zamanlarda yaptıklarımdan dolayı insanların adımı duyduğunun farkındayım fakat gerçekten de hayran olunması gereken birisi miyim? Ishigakure'den benden daha yetenekli, daha hayran olunası işler başarmış yüzlerce insan bulunuyor. Ustam, Ishichou-sama, Jozu-san, Ryu-san, Shijo gibi insanlar bulunurken neden beni idolleri olarak görüyorlar anlam veremiyorum. Neden yıldızlar gibi parlak gözlerini benim üzerime çeviriyorlar? Benim yol kenarındaki bir çakıldan daha fazlası olmamam gerekiyordu. Gerek Kaoru-san ile olan savaşımızda, gerekse Yağmur Ülkesi'nde yaptıklarımla bunu doğruladığımı düşünüyordum.

Parlak gözlü çocuklardan bakışlarımı çektim ve ustama çevirdim. Elimi katanama attığım anda bir anlığına da olsa bakışlarını üzerime çevirdi. Elini katanasına dahi götürmemiş olması dikkatimi çekmişti fakat ustama saldırmak için geri duracak halim yoktu. Katanamı çektiğim takdirde bana karşılık vereceğini düşünüyordum. O yüzden bütün gücümle ileriye doğru atıldım ve ayağına sert bir darbe vurarak onu yere düşürmeye çalıştım. Elbette gücüm yetmemişti fakat kazandığım ivmeyle beraber etrafımda döndükten sonra katanamı çektim ve boğazına dayadım. Ustamın bu durum karşısında hiçbir şey yapmamış olması beni dehşete düşürmüştü. Tahmin ettiğim gibi beni en başından itibaren öğrencisi olarak almaya niyeti yoktu.

İtiraf etmem gerekiyor ki bir anlığına da olsa umutsuzluğa kendimi bıraktım. Özellikle ustamın kazandığımı söylediği anda gözlerim büyük bir şaşkınlıkla açıldı ve öfkelenmeye başladım. Şaşkınlıktan dolayı yanımdan geçip gitmesine rağmen herhangi bir tepki veremedim. Tam arkama geçtiği anda ise yavaşça durdu ve kalabalığa doğru konuşmaya başladı lakin sözcüklerinin hedefi kalabalık değil, bendim. O konuşmasını yaparken yavaşça katanamı kınına soktum ve dinlemeye devam ettim.

Elbette bendeki sorunun ne olduğunu, neden bir türlü gelişmeyi başaramadığımı, neden ustamın katanasını çekmediğini biliyordum. Daha doğrusu ustamın sözleri bunu anlamamı sağlayan şey olmuştu.

Ustam konuşmasını bitirdikten sonra kapıya doğru ilerlemeye devam başladı. Bu sırada bende suratıma kocaman bir gülümseme yerleştirerek etrafımızda toplanan çocuklara dönerek konuşmaya başladım. "Ustam söylediklerinde kesinlikle haklı. Eğer benim gibi vasat bir shinobi olmak istemiyorsanız onun öğütlerini dinlemenizi tavsiye ederim. Ben de onun bu cümlelerini aklıma kazıyacak ve güçlenmek için elimden geleni yapacağım! Konuşmamı bitirdikten sonra ustamın peşinden koşar adımlarla gitmeye başladım. Birkaç adım attıktan sonra bir anda durup arkama döndüm, hafifçe eğildikten sonra. "Değerli vaktinizi çaldığım için tekrardan özür dilerim." Ardından tekrardan doğrulara onu takip etmeye başladım.

Ustamın peşini etrafımızda bizi duyabilecek biri kalmayana kadar bırakmadım. Kimse olmadığına emin olduğum bir yerde ise konuşmaya başladım. "Usta... En başından beri size öldürme niyetiyle saldırmayacağımın farkındaydınız değil mi? Katananızı çekmemenizin nedeninin bu olduğunu düşünüyorum. Aynı zamanda bende sorun olarak gördüğünüz şeyin de bu olduğunu düşünüyorum... Belki biraz sonra söyleyeceklerimden sonra beni bir daha asla öğrenciniz olarak kabul etmeyeceksiniz. Söyleyeceklerim sizin açınızdan gerçekten anlamsız ve bir çocuğun ağzından çıkan saçmalıklar gibi görünecek, bunun farkındayım fakat yine de söylemekten çekinmeyeceğim... Dünya üzerinde bulunan en ölümcül sanatta ustalaşmaya çalışan birisi olduğumu biliyorum fakat bu yolda ilerlerken asla elimi kana bulmayı düşünmedim, düşünmeyeceğim de. Bu düşüncemin, gelişimin için bir engel oluşturduğunu düşünebilirsiniz fakat ben aynısını düşünmüyorum. Sizin için Iaido binlercesi öldürmek için yaratılmış bir stil olarak görünüyor olabilir, bu düşüncenizin normalde olması gereken şey olduğunu inkar etmeyeceğim. Lakin benim gözümde Iaido binlercesini katletmek için değil, onları korumak için yaratılmış olan bir sanat... Şu an sahip olduğum yetenek seviyesiyle kimseyi koruyamayacağımın farkındayım, zaten bunun farkında olduğum için sizden beni eğitmenizi istiyorum. Yeteneklerinizi gördüğüm anda, ağzınızdan çıkan sözcükleri işittiğim anda ne pahasına olursa olsun sizin öğrenciniz olmaya karar verdim. Her ne kadar sadece iki kez karşılaşmış olsak dahi bana çok şey öğrettiniz. Bugün bile sadece birkaç sözcükle çok önemli şeylerin farkına varmamı sağladınız. O yüzden sizden başka birisi tarafından eğitilmek istemiyorum."

Konuşmamı bitirdiğimde suratımda kendimden emin bir gülümseme vardı. Elbette ustamın beni reddedeceğini düşünüyordum fakat düşüncelerimi ona aktarabildiğim için mutluydum. Açıkçası beni burada reddettiği takdirde pes edecek değilim, tek yapmam gereken şey beni kabul edene kadar peşini bırakmamak.
Image
Künye
İsim: Kotegawa Chisa
Yaş: 16
Cinsiyet: Kadın
Element: Katon
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Ryo: 140.000
Prestij: 0
Kullanılabilir GP: 0
Ün: 40

Motivasyon
Korumak!
Chisa hangi durumda olursa olsun zayıflara yardım eder. İlk başlarda insanlar tarafından kabul görmek için yapmasına rağmen zamanla düşünceleri değişmiş ve onları gerçekten isteyerek korumaya başlamıştır.


Komplikasyon
Kardeş - Kotegawa Ooki
Kardeşi onun hayatındaki en önemli şeydir. Onun gözünde kardeşi ulaşılamaz bir noktada bulunan kişidir. Yine de zarar görmesinden aşırı derecede korktuğundan dolayı var gücüyle ona destek çıkmak istemektedir. Bunu o kadar kafaya takmıştır ki bazen basit şeylerde bile onun yerine yapmak istemektedir.



Özellikler
Momoiro no Chibi - Kısaca Momo -
Chisa, Asakura'da tüccara karşılık beklemeden gerçekleştirdiği yardımlar sonucunda, Asakura çevresinde bu ünvanla bilinmektedir. Özellikle kervanlar ve tüccarlar tarafından fazlasıyla tanınan Chisa, mağdur durumdaki bir tüccarın sorunlarının halledilmesine ön ayak olduğu için fazlasıyla seviliyor.


Profil
Güç: 5
Çeviklik: 9
Kondisyon: 4
Potansiyel: 3
Varlık: 8
Zeka: 5

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 1
[Çeviklik] Akrobasi: 1
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 1
[Kondisyon] Form: 1
[Potansiyel] Ninshuu: 1
[Varlık] Aldatma: 1
[Varlık] Empati: 4
[Varlık] Sosyalleşme: 4 - Favori
[Zeka] Tıp: 1
[Zeka] Farkındalık: 4
[Zeka] İzcilik: 1


Ninjutsu
D - Rank: Shunshin
B - Rank: Zukokku

Taijutsu
A - Rank: Iaido | Stil
B - Rank: Iaigiri
D-Rank: Hızlı Adımlar


Genjutsu
D-Rank: Görünmez Kılıç
D - Rank: Rakumei no Jutsu
C - Rank: Kanryousou
B - Rank: Mugen Onsa
A - Rank: Kokuangyou no Jutsu


Sensör
C - Rank: Meishou-dou

Modlar
Barış

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Katanacığım(Normal Seviye)
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts:2605
Joined:August 25th, 2018, 6:19 pm

Re: [Kotegawa Chisa] Bir Adım İleri

Post by GM - Naruto » October 7th, 2019, 9:21 am

Kalabalığa yaptığın konuşma, tıpkı Kageyasu’nun gibi bir nebze şaşkınlıkla karşılanıyor. Olup bitene anlam vermekte güçlük çektiği belli olan kalabalık, Kageyasu ile aranızda geçenlere anlam vermekte güçlük çekse de, senin aralarından geçip gitmene ve Kageyasu’nun peşine takılmana engel olmuyor.

Kageyasu’yu takip etmeye başladığın sırada, o tam antrenman alanından çıkarken ona seslenerek durduruyorsun. Ardınızda bıraktığınız kalabalığın sizi duymadığına emin olduğun bir noktada, Kageyasu seslenmenin ardından yüzünü sana dönüyor ve sen de konuşmanı yapıyorsun. Tüm konuşmanı mimiksiz ancak dikkatli bir şekilde dinleyen Kageyasu’nun her bir cümleni, kelimeni anladığına emin olabiliyorsun. Normalde beton gibi duran suratına baktığında seni dinlemediğini düşünsen bile, Kageyasu’nun yapısını bildiğin için, aslında onun son derece dikkatli bir şekilde seni dinlediğini anlayabiliyorsun. Tüm konuşman bittiğinde suratında kocaman bir gülümseme oluşuyor. Ancak Kageyasu derin bir nefes verdikten sonra “Hiçbir şey anlamadığını düşünmeye başlamalı mıyım?” diyerek söze giriyor.

Kageyasu önünde bir dağ gibi yükselirken, ses tonunu seninki gibi kimsenin duyamayacağı bir tona getiriyor. Gözlerinin içinden ayırmadığı bakışlarıyla “Söylediklerin senin kendi yolundur ve buna müdahale etme hakkını kendimde bulmuyorum. Daha önce başka kişilere söylediğim gibi, size birilerini öldürecek teknikler öğretiyoruz ve bunu birilerini öldürmenizi istediğimizde kullanın diye yapıyoruz. Bu açıdan baktığında söylediklerin bizim öğretilerimize ters görünüyor.” diyor. Bu noktada kısa bir sessizliğe bürünen Kageyasu sözlerini tam olarak anlamanı ister gibi bekliyor. Bu sürenin ardından ise “Ancak bunun elbette istisnaları olacaktır. Köy sizden birini öldürmenizi isterse, onu öldürürsünüz. Fakat köy sizden bir görevin üstesinden gelmenizi isterse, o zaman öldürüp öldürmemek sizin seçeneğinizdir. Tüm sonuçlarına katlanacağınız bu durumda, elbette takdir hakkınızı kullanacaksınız. Yeter ki görevin selametine zeval gelmesin…” diyor. Bu noktaya kadar, iki durum arasındaki fark tekrar kafanda tartman için duraksayan Kageyasu bir süre bekledikten sonra “Birilerini öldürmek hoşuma giden bir şey değil, fakat öldürmem gerekirse öldürürüm. Köyüm benden bunu bekliyorsa, yaparım! Sizlerin de bu şekilde davranmasını bekleriz. Aksi davranışları sergileyenlere farklı gözle bakarız. Bunu akademi yıllarından beri sizin beyninize sokmak için elimizden geleni yapıyoruz. Biz köy için ölecek shinobiler değil, köy için öldürecek shinobiler yetiştiyoruz.” diyor. Kafasını bir an kalabalığa dönen Kageyasu, gözlerini bir kez daha sana döndürdüğünde “Eğer katananı öldürmek için değil, birilerini korumak için kullanıyorsan, elbet günün birinde katananla can verecek insanlarla buluşacaksın. Korumak istediklerini yok etmek isteyenlere karşı ne yaparsan yap, tek çözümün onları katananla doğramak olacak. Fakat bu, ancak yaşayarak öğrenebileceğin bir şey… Bu yüzden bu konuda ne kadar vaaz verirsem vereyim, bildiğinden vazgeçmeyeceksin.” diyor. Sanki konuşmasını sonlandırır gibi cümlelerini kurmaya başlayan Kageyasu, gidip gitmemek arasında kalan vücudunu son anda olduğu yerde mıhlamayı başarırken “Fakat bunların hiçbiri Iaido için önündeki engel değil… Sen katananı ne için tutmak istediğini biliyorsun, bir amaç uğruna onu kavrıyorsun. Ancak hala katananın ne istediğini bilmiyorsun. Bir katanaya bağlanmanın saçmalık olduğunu düşünüyorsun, bunda haklı olabilirsin. Neden bir cisme ruh üflenmiş gibi davranasın ki? Ona hükmeden senken neden ona bir varlık vasfı yükleyesin ki?” diyor. Konuşmasını bir noktaya getirmeye çalışan Kageyasu “Katanana karşı koymamamın nedeni baştan beri öldürmek adına saldırmaman değildi… Öylece durmamın tek nedeni katananın sessizliğiydi… Bana doğru gelen şeyin herhangi bir taştan, topraktan, duvardan farkı yoktu. Katananı kınından çektiğin andan beri… Sana söylediğim şeyleri belli ki unutmuşsun Kotegawa Chisa…” diyor ve hemen ardından ses tonunu bir tık arttırarak “Sana katananın soğukluğunu, sıcaklığını, hiç olmadığını ya da var olduğunu hissedip hissetmediğini sormuştum. Katananı parçaladığımda onun ağladığını duyup duymadığını, gözyaşlarını tadıp tatmadığını sormuştum. En önemlisi de sana bir katananın neden kına ihtiyaç duyduğunu bilmiyorsan, başka stillere yönlenmen gerektiğini söylemiştim… O günden bugüne değişen tek şey Kotegawa Chisa, biraz daha güçlenmiş ve hızlanmış olman… Hala bir Iaido ustası olamayacak kadar için boş!” diyor. Bu cümlelerinin ardından ise, bu kez dönüp gitmek yerine senden gelecek bir cevap olup olmadığını öğrenmek için beklemeye koyuluyor.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
User avatar
Kotegawa Chisa
Ishigakure
Ishigakure
Posts:427
Joined:August 31st, 2018, 1:59 am
Künye:

Re: [Kotegawa Chisa] Bir Adım İleri

Post by Kotegawa Chisa » October 8th, 2019, 1:05 am

Ustamın suratındaki kocaman gülümsemeyi gördüğüm anda tüylerim diken diken oldu. Her ne kadar onu çok yakından tanımasam dahi gülümsemesinin hayra alamet bir şey olmadığını anlayabiliyordum. Bir anlığına da olsa kaçıp gitmeyi dahi düşündüm fakat Tanrı'ya şükürler olsun ki bu düşüncelerimden sıyrılmam pek uzun sürmedi. Eğer gerçekten de kaçıp gitseydim ustamın ağzından çıkacak ders niteliğindeki sözcükleri duymaya fırsatım olmayacaktı. Ustamın derin bir nefes vermesiyle beraber bende aynı şekilde derin bir nefes verdim. Konuşmaya başlamasıyla birlikte ise sessizce ve dikkatlice onu dinlemeye başladım.

Ustamın söylediği gibi Ishigakure'nin bize öğrettiği en temel şey düşmanlarımızı nasıl öldürebileceğimizdi. Elbette onların bunu art niyetle veya kötü düşüncelerle yaptığını düşünmüyorum. Öğretmenlerimizin tek amacı Kaya Ülkesi halkının güvenliğini sağlayabileceğimizden emin olmaktı. Her ne kadar idealist birisi olsam dahi ülkemin iyiliği için birilerini öldürmem gerekecek zamanın geleceğini kabul etmem gerekiyor, sonuçta toz pembe bir Dünya içerisinde yaşamıyoruz. Yine de öyle bir duruma düşsem dahi karşımdaki insanı öldürmeyi asla düşünmeyeceğim. Karşılaştığım kişiyi öldürdüğüm takdirde Dünya üzerinde bir daha hiçbir kötülüğün yaşanmayacağını bilsem dahi onu öldürmeyi reddedeceğim. Bunun tek sebebi damarlarımda akan kana işlemiş olan 'kimseyi öldürme' ilkesi değil. Bunu daha önce defalarca kez de dile getirmiştim, ben Dünya üzerindeki herkesin kalbinin kötülükten arınabileceğine inanan bir insanım. Günün birinde bu hayalimin sadece bir hayal olmadığını da kendime kanıtlayacağım.

Ustam konuşmasının ikinci kısmında oldukça önemli bir noktaya değindi. Günün birinde korumak istediklerime zarar vermek isteyen birisiyle karşılaşacağımı ve tek çözümümün onları doğramak olacağını söyledi. Açıkçası böyle bir günün geleceğinin farkındayım fakat nasıl bir tepki vereceğime dair herhangi bir fikrim yok. Bu konuyu daha önceden de düşünmüştüm. Yastığa başımı her koyduğumda günün birinde Rei-kun ve Tsugi-chan'a zarar vermeye çalışacak birisiyle karşılaşacağımı düşünmeden edemiyorum. O zaman onları korumak için diğerlerine zarar vermem gerektiğini biliyorum fakat böyle yapmanın doğru olan şey olup olmadığı konusunda emin değilim... Yani... İki tarafı da kurtarmak gibi bir seçenek yok mu önümde? Gerçekten de sadece iki taraftan birisini mi kurtarmayı seçmeliyim?.. Hayır! Ben düşmanlarını dahi kurtarabilecek kadar güçlü bir shinobi olmaya karar verdim bile. Bu yolda insanların bana hayalperest gözüyle bakacağının da farkındayım. Yine de hayallerime ulaşmak için bunlar beni durdurmaya yetmeyecek. Sonuçta ben asla pes etmeyen birisiyim. Ne olursa olsun eninde sonunda ayağa kalkabileceğimi ve hayallerime doğru ilerlemeye devam edebileceğimin bilincindeyim!

Ustam konuşmasının son kısmına gelmeden önce gitmek için hareketlendi fakat sonrasında kendisini durdurdu ve devam etti. Açıkçası buraya kadar söylediği cümlelerin tamamının doğru olduğunu düşünüyorum fakat buradan sonrasını dinlemeye başladığım anda kafamda kocaman bir soru işareti oluşmaya başladı. Yine de sessizce onu dinlemeye devam ettim.

Ustam konuşmasını bitirdikten sonra derin bir nefes alarak konuşmaya başladım. "Sizinle karşılaşmadan önce tam olarak söylediğiniz gibi düşünüyordum. Katanamı sadece bir araç olarak görüyor, ona bağlanmanın saçmalık olduğunu düşünüyordum. Fakat sizinle karşılaştığım anda düşüncelerim tamamen değişti. Katananızla yakınlığınızı gördüğüm anda sizi kıskanmadan edemedim. Sonuçta her zaman yanınızda olabilecek bir dosta sahiptiniz. Sizin için katananız hem en çok güvendiğiniz kişi, hem de en çok sevdiğiniz kişi gibiydi. Açıkçası benim gibi hayatı boyunca yalnız olmuş birisi için gerçekten de kıskanılası bir şeydi." Hafifçe gülümsedikten sonra bakışlarımı belimdeki katanaya çevirerek devam ettim. "Dövüşümüzden sonra evime gittiğim anda duvarda astığım katanam gözüme takıldı. O anda istemsizce onu dövüşümüze getirmediğim için rahatladım çünkü getirdiğim takdirde yıllardır benimle olan dostumu parçalara ayıracaktınız. Açıkçası o zaman bunun hakkında fazla düşünmeyecek ve kendime yeni bir katana alacak olmamı itiraf etmem gerekiyor. Eğer o gün yeni aldığım katanamı parçalara ayırmasaydınız yıllardır benimle olan dostumun değerini hiçbir zaman anlayamayacaktım." Bakışlarımı tekrardan ustama çevirdikten sonra suratımdaki gülümsemeyi koruyarak devam ettim. "Bu olaydan sonra katanama eskisine kıyasla daha fazla değer vermeye başladım. Onunla daha da yakın olmam gerektiğini, onu bir aletten ziyade dostum olarak görmem gerektiğinin farkına vardım fakat bunu nasıl yapabileceğim konusunda herhangi bir bilgiye sahip değildim. Bende onunla aramızdaki ilişkiyi kuvvetlendirmek için sürekli olarak onu yanımda gezdirmeye başladım. Alışveriş yapmak için dışarıya çıktığım vakitte, banyo yaparken, hatta gece uyurken bile sürekli olarak benimleydi fakat ondan herhangi bir duygunun geldiğini hissedemiyordum. Yine de sizin ağzınızdan çıkan cümlelerin yanlış olduğunu düşünmediğimden dolayı sürekli olarak denemeye devam ettim. " Kısa bir ara verdikten sonra tekrardan konuşmaya başladım. "Katanamla olan ilişkimin doğal bir şekilde ilerleyemeyeceğini düşündüğümden dolayı kendimi eğitmeye başladım. Günler boyunca binlerce, belki de on binlerce kez katanamı savurdum ve sonunda sorduğunuz sorulardan birine daha cevap bulabildiğimi düşünüyorum... Benim gözümde katana ve kın birbirini tamamlayan bir ikili... Hmm... Nasıl açıklayabilirim... Patates ve mayonez gibi olduğunu söyleyebilirim. İkisi de kendi başına harika tatlara sahip olmalarına rağmen asıl lezzetleri bir araya geldiklerinde ortaya çıkıyor... Hmm... Hmmmmmmm... Naruto-san ve Sasuke-san gibi de diyebilirim sanırım. İkisi de kendi başlarına aşırı derecede güçlü shinobiler olmalarına rağmen bir arada olduklarında en güçlü hallerine ulaşıyorlar. İşte benim için katana ve kın bu anlama geliyor... Bu çıkarıma ulaştıktan sonra sadece katanamla değil, aynı zamanda kınıyla da bir ilişki kurmaya çalıştım." Bundan sonra söyleyeceklerimi söyleyip söylememe arasında kaldığımdan dolayı tekrardan kısa bir duraklama yaşadım. Kısa bir düşünme sürecinin ardından söylemem gerektiğini hissederek konuşmama devam ettim. "Açıkçası Yağmur Ülkesi'nde yaşananlara kadar katanamın sesini bir türlü duymayı başaramadım. Bildiğiniz üzere korumak üzere görevlendirildiğimiz shinobileri korumayı başaramadık ve bunun asıl sorumlusu benim. Eğer Ryu-san, Heizo-san'ın boğazına sarıldığında ona güvenseydim arkadaşlarımın hayatlarını korumayı başarabilirdim fakat yetersiz bir shinobi olduğumdan dolayı Ryu-san'ın asıl amacını anlamakta başarısız oldum... Yaşadıklarımızdan ötürü büyük bir ruhsal çöküntünün içerisine girdiğim anda katanamın sesini net bir şekilde duymayı başardım. Açıkçası benim toparlanmamın başlangıcını yapan şey katanam olmuştu. Karşımda duran iki düşmanımı kesmemi istediğini söyledi. Ben de hiç şüphe duymaksızın onu kınından çektim ve düşmanlarıma doğru savurdum. Katanamın sesini ilk ve son kez duyduğum an o oldu. O günden sonra ne benimle tekrardan konuştu, ne de ondan bir şeyler geldiğini hissettim. " Tıpkı Rei-kun gibi kafamın arkasını kaşımaya başlayarak konuşmama devam ettim. "Benim için katanam ve kını ailem gibi. Hayatım boyunca yaşadığım bütün zor anlarda yanımdaydılar yani beni en iyi anlayabilecek kişiler bu ikisinden başkası değil... Belki söylediklerim sizin aradığınız cevaplar olmayabilir fakat benim bulduğum cevapların bunlar olduğunu gururla söylüyor ve size bir kez daha teşekkürlerim iletiyorum. Eğer siz olmasaydınız bunca zamandır yanı başımda olan dostlarımın değerini asla öğrenemeyecektim."

Söylediğim sözcüklerin bir tanesi bile yalan içermiyordu, ki bu konuda ustama yalan söylemeyi düşünecek kadar aptal birisi de değilim. Açıkçası bugün ustamın yanına gelmeden önce defalarca kez katanam kırıldığı takdirde ne yapacağımı düşündüm fakat herhangi bir cevap bulamadım. Yenisini alabilecek, hatta ondan daha iyisini alabilecek kadar paraya sahibim fakat hiçbir katana onun yerini tutamaz. Bunca zamandır yanımda olan yoldaşım her ne kadar benimle konuşmak istemese dahi ona değer verdiğim gerçeğini değiştiremem. Benden nefret etse dahi onu sevmeye devam edecek ve günün birinde hislerimin ona ulaşması için dua edeceğim.
Image
Künye
İsim: Kotegawa Chisa
Yaş: 16
Cinsiyet: Kadın
Element: Katon
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Ryo: 140.000
Prestij: 0
Kullanılabilir GP: 0
Ün: 40

Motivasyon
Korumak!
Chisa hangi durumda olursa olsun zayıflara yardım eder. İlk başlarda insanlar tarafından kabul görmek için yapmasına rağmen zamanla düşünceleri değişmiş ve onları gerçekten isteyerek korumaya başlamıştır.


Komplikasyon
Kardeş - Kotegawa Ooki
Kardeşi onun hayatındaki en önemli şeydir. Onun gözünde kardeşi ulaşılamaz bir noktada bulunan kişidir. Yine de zarar görmesinden aşırı derecede korktuğundan dolayı var gücüyle ona destek çıkmak istemektedir. Bunu o kadar kafaya takmıştır ki bazen basit şeylerde bile onun yerine yapmak istemektedir.



Özellikler
Momoiro no Chibi - Kısaca Momo -
Chisa, Asakura'da tüccara karşılık beklemeden gerçekleştirdiği yardımlar sonucunda, Asakura çevresinde bu ünvanla bilinmektedir. Özellikle kervanlar ve tüccarlar tarafından fazlasıyla tanınan Chisa, mağdur durumdaki bir tüccarın sorunlarının halledilmesine ön ayak olduğu için fazlasıyla seviliyor.


Profil
Güç: 5
Çeviklik: 9
Kondisyon: 4
Potansiyel: 3
Varlık: 8
Zeka: 5

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 1
[Çeviklik] Akrobasi: 1
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 1
[Kondisyon] Form: 1
[Potansiyel] Ninshuu: 1
[Varlık] Aldatma: 1
[Varlık] Empati: 4
[Varlık] Sosyalleşme: 4 - Favori
[Zeka] Tıp: 1
[Zeka] Farkındalık: 4
[Zeka] İzcilik: 1


Ninjutsu
D - Rank: Shunshin
B - Rank: Zukokku

Taijutsu
A - Rank: Iaido | Stil
B - Rank: Iaigiri
D-Rank: Hızlı Adımlar


Genjutsu
D-Rank: Görünmez Kılıç
D - Rank: Rakumei no Jutsu
C - Rank: Kanryousou
B - Rank: Mugen Onsa
A - Rank: Kokuangyou no Jutsu


Sensör
C - Rank: Meishou-dou

Modlar
Barış

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Katanacığım(Normal Seviye)
Locked

Return to “Ishi-Chou Binası”