[Kumo Sakuma & Kasumikage Teki] Sezi

Sagano keşişlerine ev sahipliği yapan bambu ormanı.
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts:2605
Joined:August 25th, 2018, 6:19 pm
Re: [Kumo Sakuma & Kasumikage Teki] Sezi

Post by GM - Naruto » February 5th, 2020, 5:06 pm

Söylemek istediğin şeylerin olduğunu belirtmenle Satoru'nun duruşu biraz daha dikleşiyor. Dikkatini tamamen sana yöneltiyor ve Jisaku hakkında söylediğin her bir şeyi araya girmeden dinliyor. Cümle aralarında dinlemeye devam ettiğini belirtircesine hafif sesler çıkarıyor sadece. Konuşman bittiğinde ise kaşlarını çatıyor Satoru. Gözlerinin odağı ise senden ziyade senin arkandaki manzaraya boş bakar bir hal alıyor. Öğrendiği şeyleri kafasında tartmaya başladığını anlıyorsun.

Birkaç uzun saniye geçiyor bu şekilde. Hala bir cevaba varamadığı bu süre içinde de dayanamıyor ve tekrar lafa giriyorsun. Sıcak bir şeyler içmekle alakalı olan isteğinle beraber gülümsüyor Satoru. Pişmanlıkla karışık bir dudak kıvırma da diyebilirsin ağzının aldığı şekle. "Maalesef, size ikram edebileceğimiz sıcak bir şeyler yok." diyor. Size ikram etme kısmını öyle bir vurguluyor ki, ormandaki kapalı komünitelerini nedenli koruduklarını istemsizce kavrayabiliyorsun. Satoru bu meseleyi daha fazla uzatmadan tekrar konuşmaya başlıyor.

"Madem böyle bir mesele de var... Sanırım güneydoğudaki meseleyi tek başınıza da halledebilirsiniz. İçinizden biri pagodayı incelerken diğeri de küçük Jisaku'yu batıdaki eğitim kampımıza götürür." Jisaku'ya doğru çok hafif eğilip gülümsüyor bu sırada. Çocuğu baştan aşağı incelemek için hatırı sayılır bir süre geçiriyor bu şekilde. Ardından tekrar düzelip konuşmaya devam ediyor. "Fakat kamptaki arkadaşlarım adına karar veremem. Sadece burada Jisaku adına bir şey yapamayacağım için sizi oraya yönlendiriyorum. Kamptan eliniz boş da dönebilirsiniz pek tabii, ama en azından istediğiniz gibi çocuk tehlikeden uzakta kalmış olur pagoda meselesi hallolurken."

Satoru ellerini arkasında kavuşturarak konuşmasını bitiriyor. Gözleri sırayla ikiniz arasında dolaşmaya başlıyor hanginizin Jisaku, hanginizin pagoda meselesi ile uğraşacağını merak ederken. Bu sırada Jisaku, Sakuma'ya iyice sokulup sarılarak, farkında olmadan kendi kararını size de benimsetiyor. Sakuma ile gözgöze gelip, dibinden ayrılmaya pek niyetli gibi görünmeyen çocukla gitmesi konusunda sessiz bir anlaşmaya varıyorsunuz. Bu noktadan itibaren pek konuşacak bir şey de kalmıyor aslında aranızda, hatta Satoru da aranızdaki telepatik anlaşmayı anlamış olacak ki, meraklı bakışlarındaki sebebin kimin nereye gideceğinden çok ne zaman buradan gideceğiniz konusuna dönüştüğünü hissedebiliyorsunuz.

Sakuma veya Satoru'ya varsa söyleyip soracağın ekstra meselelerin ardından yola çıkabilirsin.
Off Topic
Kumo Sakuma konudan çıkarılmıştır. NPC olarak devam edecektir.
Dönmek isterse konuya isteğini belirten bir mesaj bırakabilir. Bu durumda pasiflik sınırının onun için de geçerli olacağını tekrar hatırlatmak isterim.
Pasiflik sınırı 24 saat olarak düzenlenmiştir.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
User avatar
Kasumikage Teki
Kusagakure
Kusagakure
Posts:343
Joined:October 22nd, 2018, 2:54 am
Künye:

Re: [Kumo Sakuma & Kasumikage Teki] Sezi

Post by Kasumikage Teki » February 7th, 2020, 7:04 pm

Keşişin onlara sıcak bir içecek ikramında bile bulunmamış olması anlık olarak sarsmıştı Teki'yi. Pekala anlayabiliyordu keşişlerin kapalı bir komünitede olduğunu, ve haliyle anlayabiliyordu aralarına herkesin kolay kolay giremeyeceğin. Ancak ne olursa olsun kendilerine yardıma gelmiş insanlara biraz daha samimi ve yardımsever olabilirlerdi ona göre. Yine de kafasına çok takmamaya çalışacaktı bu düşüncesizliği. Sadece hafifçe suratını somurtarak kendince karşıt eylemini yerine getirecekti.

En azından Jisaku konusunda daha başarılı bir şekilde ilerleme kaydetmişlerdi. Keşiş sorunsuzca çocuğun batıdaki eğitim kampına götürülebileceğini söylemişti. Jisaku'yu kampa götürdükten sonra görevlerine devam edebilirlerdi. Ancak mantıklı olan seçenek bu muydu? Jisaku'yu götürmeleri için ciddi anlamda zaman kaybetmeleri gerekiyordu. Ayrıca gündüzü boşa harcarlar ise geceye çok daha fazla tehlike biriktireceklerdi. Bu sebeple ayrılmaları gerekiyordu. Şimdi karar vermeleri gereken tek sorun Jisaku'yu kimin eğitim kampına götüreceğiydi. Teki içten içe Jisaku'yu, Sakuma'nın götürmesini istiyordu. Her ne kadar dostu ile ayrı kalmak halen ilk önceliği olmasa da, Jisaku'yu götürmek daha az heyecanlı olan "Yan Görev"di ve daha aksiyon yaşama ihtimali olan pagoda araştırmasını kendisi yapmak istiyordu. Öbür yandan ise Jisaku net bir şekilde Teki'ye daha ilgili davranmıştı yolculukları boyunca. Sakuma ile beraber yolculuk etmek istemeyebilirdi. Zaten zor şeyler atlatmış bir çocuk olan Jisaku'nun en azından daha mutlu olması için bu küçük fedakarlığı yapması gerekiyorsa eğer, tabii ki yapacaktı Teki.

"Öyleyse ben Jisak..."

Daha cümlesine yeni başlamış olmasına rağmen gördüğü görüntü karşısında hem tüm kelimelerini yutmuş, hem de aldatılmıştı Teki. Küçük Jisaku resmen kararını vermişti. Teki'nin bakmadığı sırada, keşiş Satoru konuşmasını bitirdiği gibi Sakuma'ya sokulmuştu.

Teki bir yandan mutlu bir yandan da kırılmıştı durum karşısında. Jisaku ile arasındaki arkadaşlık çok kısa zaman önce başlamış olsa bile, çocuğun kendisini seçeceğinden emindi. Fakat küçük velet büyük ihtimalle gelecekte potansiyel bir sapık olacağı için anında Sakuma ile yalnız kalma şansını değerlendirmişti. İyi yanından bakmaya çalışmıştı Teki olaya. Sıkıcı görevi Sakuma almıştı. Teki ise bilinmezliğe doğru heyecanlı bir yolculuğa hak kazanmıştı.

Artık kimin, nereye gideceği belliydi. Sıra kısa bir vedalaşma merasimine gelmişti. Önce Jisaku'ya yaklaşarak, çocukları aynı hizaya gelebilmek için diz çökmüştü Teki.

"Kendine iyi bak Jisaku. Merak etme Sakuma ve Kusagakure senin arkanda. Bundan sonra başına kötü bir şey geleceğini düşünmüyorum. Tek yapmak gereken çalışmak ve güçlenmek. Umarım ileride tekrar karşılaşabiliriz."

Sözleri biterken yüzüne bir gülücük yerleştirmişti Jisaku'yu biraz daha rahatlatma amacı ile. Sonrasında ise Sakuma'ya doğru dönerek, sol elini dostunun omzuna koymuştu.

"Dikkatli ol Sakuma. Jisaku'yu eğitim kampına bıraktığın gibi pagodanın olduğu bölgeye gel. Yol üstünde sana işaretler bırakmış olacağım. Aydınlıktan çıkma. Görüşmek üzere..."

Satoru'ya sorması gereken bir şey olup olmadığından emin değildi. O sebeple sadece içgüdülerine güvenerek;

"Unutmuş olabileceğiniz bir detay yok ise ben de yavaştan yola çıkıyorum Satoru-san. Umarım işi çözmüş bir şekilde "sıcak" bölgenizin önüne gelebilirim tekrar."

demiş ve Satoru'nun tarif ettiği yöne doğru ilerlemek için kendini hazırlamıştı. Yapacağı yolculuk boyunca gittiği yönleri, yanından geçtiği bambu ağaçlarına ok çizerek kaydetmeyi planlıyordu. Bu sayede Jisaku ile işi bittikten sonra Sakuma'nın onu bulması kolaylaşacaktı. Uzun süre sonra tek başına göreve devam edecekti Teki. Hem heyecanlı hem de gergindi...
Image
ImageImageImage ImageImageImageImageImageImage


Künye
İsim: Kasumikage Teki
Yaş: 20
Cinsiyet: Erkek
Element: Suiton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Ryo: 30.000
Prestij: 2
Ün: 29
Kullanılabilir GP: 0

Motivasyon
Bilinmek ve Saygı duyulmak; Teki her zaman saygı duyulan bir insan olmaktan keyif almıştır. Her zaman daha güçlü olmak, tebrik edilmek ister. Bu yüzden de shinobiliğe çok önem verir. Her zaman kendisinin seviye olarak üstünde birileri olacağının bilincindedir ve bu duygu onun çalışmalarına daha fazla enerji harcamasına sebep olur.

Komplikasyon
Karanlık; Karakter Kusagakure ile Riaru arasında geçen savaşta yoğun zihinsel saldırılara maruz kalmıştır. Saldırılar sebebiyle, karakter karanlık ortamlarda sanrılar görmektedir.
Karakter yoğun çabalar sonucunda sanrıları bir nebze de olsa def edebilmeyi başarmıştır. Karakter eğer bir kaç metre önünü görebileceği bir ışık kaynağına sahipse sandırlara negatif bir etki altında kalmadan karşı koyabilir. Bu mesafenin altında, karanlık karaktere ne kadar yakınsa sanrıların şiddeti o kadar artar. Eğer karakter zifiri karanlıktaysa sanrılar standart kuvvetlerine ulaşır.
Sanrılar karaktere olmayan silüetler ve sesler şeklinde gelir. Bu sanrılar karakterin stres seviyesini hızla arttırır, rasyonel düşünmesini engelleyebilir. En ağır şeklinde karakterin bir ışık kaynağı bulana kadar kaçmasına sebebiyet verebilir.

Özellikler

Profil
Güç: 5
Çeviklik: 6
Kondisyon: 6
Potansiyel: 6
Varlık: 6
Zeka: 5

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 3
[Çeviklik] Akrobasi: 3
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 3
[Kondisyon] Form: 8 (2. Favori)
[Potansiyel] Ninshuu: 7 (1. Favori)
[Varlık] Aldatma: 1
[Varlık] Empati: 1
[Varlık] Sosyalleşme: 1
[Zeka] Tıp: 2
[Zeka] Farkındalık: 4
[Zeka] İzcilik: 1


Kekkei Genkai
Dokuton; Kyousui No Yoroi
Atlama;Zırh Rekleksi

Ninjutsu
Suiton; Suiwa
Suiton; Mizurappa
Suiton; Bousen No Jutsu
Ninpou; Kage Bunshin no Jutsu
Ninpou; Shunshin
Ninpou; Otonaku Ashi no Jutsu
Ninpou; Kuchiyose no Jutsu; Hiyaki


Taijutsu
Shigure Stili (A-Rank)
Shigure Kenjutsu; Hadan
Shigure Kenjutsu; Hade
Suiseiki Stili (C-Rank)
Suiseiki: Kaidan


Genjutsu

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Katana; Kitsune (İyi Kalite) (Aile Yadigarı)
Kar Küresi (Görev Hatırası)
Özel Üretim Siyah Termal Tulum
Özel Üretim Matara
Özel Üretim Bacak Aparatı (x2)
Özel Üretim Koruyucu Gözlük
Minik El Feneri
Zippo Çakmak
2 Kan Hapı (Normal)
1 Çakra Hapı (Normal)
2 Kondisyon Hapı (İyi)
2 İyileştirici Hap (Normal)
1 Yemek Hapı (Normal)
3 Kunai (Normal Kalite)
5 Shuriken (Normal Kalite)
5mt. Sentetik Misina (Normal Kalite)
1 Patlayıcı Parşömen (Normal Kalite)
2 Sis bombası (Normal Kalite)

User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts:2605
Joined:August 25th, 2018, 6:19 pm

Re: [Kumo Sakuma & Kasumikage Teki] Sezi

Post by GM - Naruto » February 9th, 2020, 12:48 am

Bir şeyler dile getirmesine gerek kalmadan kararı resmileşen Jisaku'nun suratı daha gülümser bir hal alıyor. Sırıtışını bozmadan söylediklerini dinliyor kafasını yukarı aşağı sallayarak. Lafların bittiğinde de "Görüşürüz Peki-san." diyor kısık bir sesle. Sen Sakuma ile konuşmaya başladığında da tekrar kızın yanına sokuluyor ufaktan ufaktan. Halinden epey memnun olduğunu görebiliyorsun göz ucuyla. Dostunla da gitmeden vedalaşıp ona talimatlarını veriyor, ardından Satoru'ya eklemek istediği bir şey olup olmadığını soruyorsun.

Kafasını nazik bir hareketle sağa sola sallıyor adam. "Umarım." diye ekliyor, ardından bir sana bir Sakuma'ya son bir bakış atıp "Hoşçakalın sayın shinobiler." diye ekliyor. Sesindeki tondan konuşmanın artık devam etmeyeceğini anlayabiliyorsun. Zaten Satoru da bir şey deyip demeyeceğini beklemeden arkasını dönüp eve ilerliyor. Ses çıkarmamaya çalışarak içeri giriyor ve gözden kayboluyor.

Daha da yapacak bir şey kalmadığınız için siz de yola koyuluyorsunuz artık. Sakuma ile tepeden geri inerek ayrılıyor hemen hemen zıt yönlerde ilerlemeye başlıyorsunuz.

Tekrar bambuların eşlik ettiği patikalardan birine çıkıyorsun. Çok geçmeden hafifçe kar yağmaya başlıyor bu sırada. Taneler sakin bir şekilde dans ediyormuşçasına dökülmeye başlıyor tependen. Yağıştaki yavaşlık sayesinde görüşünde bir azalma olmasa da, bambuların sıklığından dolayı gördüğün sahne, ormana ilk girdiğin andan çok da farklı bir hal almıyor yolculuğun boyunca. Atlayabileceğin bir ağaç olmamasından dolayı da genelde yerden ilerlemek zorunda kalıyorsun. Zaman zaman patikadan çıkıp daha iyi bir görüş açısı yakalamak niyetiyle gözüne kestirdiğin tepelere çıkıyorsun. Her seferinde elin boş bir şekilde geri patikaya inmek zorunda kalıyorsun.

Satoru'nun bahsettiği yöne giden patikadan henüz hiç sapmadığın için, bambu ağaçlarına çizik atma işini şimdilik erteliyorsun. Tabi ertelemenin bir diğer sebebi de ormanın katı kuralları ile alakalı bir şeyleri hayal meyal hatırlaman da oluyor. Bir düşünsen kesin hatırlarsın neydi ne değildi aslında, ormana zarar verenlerle alakalı vurdulu kırdılı bir şeyler miydi ne... Çizik işini tekrar düşünmek adına erteleyip kunaini geri çantana yerleştirerek ilerlemeye devam ediyorsun.

Tepeyi arkanda bıraktığın ilk saatte, çıktığın bir başka tepeden en sonunda bir şeyler fark edebiliyorsun. Gözlerini epey kısman gerekiyor ne olduğunu anlaman için. Buradan kaptırıp gidersen bir yarım saat daha yürümenin gerekeceği bir dağ yamacı görüyorsun. Yamaçta dikkatini çeken şey ise iki dev kayanın birleştiği noktadaki oyukta gördüğün dörtgen şeklindeki karartı oluyor. Ulaşmanın zorluğunu ve hava koşullarını da düşündüğünde gördüğün karartının, Satoru'nun söylediği pagodaya ait silüet olduğuna kanaat getiriyorsun.

Gördüğün manzara az önce bulunduğun patikaya göre epey bir aşağıda kalıyor. Çıktığın tepeden sonrası bir uçurumdan ziyade önce geniş açıyla inen, ardından gittikçe dikleşen yamaç. Bambu ağaçları aşağılar indikçe sıklıklarını azaltıyorlar. Ancak hala hatırı sayılır miktarda mevcutlar.

Bulunduğun tepe patikanın sağ tarafında, genişçe tırmandığın üç dört adım en yüksek noktasına ulaşmana yetti. Patikanın solunda ise pek bir şey yok. Patikanın nereye gittiğinden de pek emin değilsin. Belki eninde sonunda patika da pagodaya ulaşıyordur, belki bambaşka bir yerlere gidiyordur. Pek bir çıkarım yapamıyorsun bu konuda.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
User avatar
Kasumikage Teki
Kusagakure
Kusagakure
Posts:343
Joined:October 22nd, 2018, 2:54 am
Künye:

Re: [Kumo Sakuma & Kasumikage Teki] Sezi

Post by Kasumikage Teki » February 10th, 2020, 1:01 am

Sakuma ve Jisaku ile geldikleri tepeden aşağıya inmeye başlamışlardı. Sanki Satoru ile görüşmeleri yıllar sürmüş gibi hissediyordu Teki. İçinde anlamsız bir sıkıntı ve büyük bir rahatlama vardı. Sonunda biraz daha aksiyona geçebilecekti. Hem de tek başına. Tepeden inme eylemleri bittiği anda Sakuma ile bir kez daha vedalaşmış ve zıt yönlere dönerek ilerlemeye başlamışlardı.

Görevin devamında ne Sakuma'nın ne de küçük Jisaku'nun yanında olmayacağını bilmek güven pompalıyordu kendisine. Çünkü buna ihtiyacı vardı. Riaru kuvvetleri ile olan savaştan beri karanlığın ele geçirdiği ve evde kaldığı günler boyunca paslanan vücudunu ancak kendisine duyacağı güven ile eski haline getirebileceğine inanıyordu. Hoş, evde geçirdiği "emekli" zamanında bile cephaneliğine yeni yetenekler ekleyebilmişti Teki. Shigure stilinde daha önce hiç olamadığı kadar başarılıydı. Annesinden öğrendiği kenjutsu tekniği sayesinde hem dövüşte ipleri eline daha sağlam alma ihtimali vardı, hem de vücudunu ele geçirmek için çırpınan karanlığı biraz daha uzak tutabilirdi ruhundan.

Bambuların eşlik ettiği patikalardan birisine çıkmıştı. Yağmaya başlayan hafif kar eşliğinde adımlarına devam ediyor, bambu ağaçları ile olan harmonilerine hayranlıkla göz gezdiriyordu. Sol elini, kınında durmakta olan Kitsune'nin üstüne koymuştu adımlarına devam ederken. Babasının kılıcını kullanmak da güvende hissettiriyordu Teki'yi. Kasumikage Klanı'nın eski kalabalık ve savaşçı günlerini görmemiş ve yaşamamış olsa da, o ruhu hissedebiliyordu Kitsune ile. Katananın geçirdiği savaşları babasından çok olmasa bile dinleyebilmişti. Yamamoto'nun ve ondan önceki Kasumikage klan liderlerinin kullandığı silahı şu anda kendisi kullandığı için gurur duyuyordu. Riaru kuvvetleri ile olan savaşta, Kumo'nun ölümünün üzerinden daha 2-3 dakika geçmemişken, kanın gövdeyi götürdüğü savaş alanında Kitsune'yi aradığını hatırlıyordu. Bir yandan sadece bir katanaya bu kadar değer vermenin saçma olduğunu düşünüyordu. Öbür yandan ise Kitsune'yi kaybetmektense savaş alanından çıkmamayı tercih edebilme ihtimali olduğunu biliyordu içten içe.

Henüz yürüdüğü patikayı hiç terk etmediği için bambu ağaçlara herhangi bir kesik atmamıştı. Gerçi patikada sürüdüğü sürede aslında ağaçlara çizik atmaması ya da herhangi bir işareti ormana "zarar" vererek bırakmaması gerektiğini hatırlamıştı. Yürümesine ara verip durduğu yerde birden gülmüştü kendine. Tam anlamıyla ormanda tek yapmamaları gereken şey net bir şekilde ormana zarar vermemekti. Bunu unutmuş olmak o an içten bir şekilde güldürmüştü Teki'yi. Çünkü en az Teki kadar, Sakuma da unutmuştu bu detayı. Teki ona planını anlatırken hiç aksi bir şey söylememişti. Sakuma'nın bile arada böyle hatalar yapabiliyor olması mutlu etmişti Teki'yi. Onun nasıl kontrol düşkünü ve mantığına güvenen bir kadın olduğunu biliyordu. Fakat arada kendini salması ve olayları akışına bırakması gerektiğini de...

Sakuma ile ayrılmasının ve kendi yolculuğuna başlamasının üzerinden neredeyse 1 saat geçmişti. Yeni bir tepenin üstüne çıkmış ve sonunda görüşünde dikkatini çekebilecek bazı gelişmeler baş göstermişti. Az önce çıkmayı başardığı tepeden çevreyi gözlemlediğinde, zor da olsa Satoru'nun bahsettiği pagodaya benzer bir yapı görmeyi başarmıştı. Fakat pagoda Teki'nin az önce bulunduğu patikadan çok daha aşağıda kalıyordu. Bu sebeple hızlıca ilerlemek istiyorsa sonunda gittikçe dikleşen bir yamaçtan geçmek zorunda kalacak gibi duruyordu. Patikadan ayrılıp, yamacı kullanarak daha hızlı varma fikri bir an için aklını çelmişti Teki'nin. Ancak pagodaya gidip, başlarını belaya sokan keşişlerin bunca kurala bağlıyken yamacı kullandıklarını düşünmüyordu. Onlara ne olduğunu anlayabilmek için onlar gibi davranması gerekiyordu. Bu sebeple sonucunda pagodaya varacağından emin olmasa bile patikadan devam etmeye karar vermişti Teki. Zaten aksi bir şey yapması gerekse en azından Satoru'nun ona bu bilgiyi vereceğini düşünüyordu.

Az önce çıktığı tepeden inip, adımlarını tekrar patika ile birleştirip ilerlemeye devam ederken bu sefer sol eli ile sıkıca kavramıştı kınındaki Kitsune'yi. Artık hedefine yakın olduğu için tedbiri elden bırakmayacaktı. Her adımı ile çevreyi inceleyecek. Olası tehlikelere karşı Kitsune'yi hızlıca kullanabilmek hazır bir halde bekleyecekti.
Image
ImageImageImage ImageImageImageImageImageImage


Künye
İsim: Kasumikage Teki
Yaş: 20
Cinsiyet: Erkek
Element: Suiton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Ryo: 30.000
Prestij: 2
Ün: 29
Kullanılabilir GP: 0

Motivasyon
Bilinmek ve Saygı duyulmak; Teki her zaman saygı duyulan bir insan olmaktan keyif almıştır. Her zaman daha güçlü olmak, tebrik edilmek ister. Bu yüzden de shinobiliğe çok önem verir. Her zaman kendisinin seviye olarak üstünde birileri olacağının bilincindedir ve bu duygu onun çalışmalarına daha fazla enerji harcamasına sebep olur.

Komplikasyon
Karanlık; Karakter Kusagakure ile Riaru arasında geçen savaşta yoğun zihinsel saldırılara maruz kalmıştır. Saldırılar sebebiyle, karakter karanlık ortamlarda sanrılar görmektedir.
Karakter yoğun çabalar sonucunda sanrıları bir nebze de olsa def edebilmeyi başarmıştır. Karakter eğer bir kaç metre önünü görebileceği bir ışık kaynağına sahipse sandırlara negatif bir etki altında kalmadan karşı koyabilir. Bu mesafenin altında, karanlık karaktere ne kadar yakınsa sanrıların şiddeti o kadar artar. Eğer karakter zifiri karanlıktaysa sanrılar standart kuvvetlerine ulaşır.
Sanrılar karaktere olmayan silüetler ve sesler şeklinde gelir. Bu sanrılar karakterin stres seviyesini hızla arttırır, rasyonel düşünmesini engelleyebilir. En ağır şeklinde karakterin bir ışık kaynağı bulana kadar kaçmasına sebebiyet verebilir.

Özellikler

Profil
Güç: 5
Çeviklik: 6
Kondisyon: 6
Potansiyel: 6
Varlık: 6
Zeka: 5

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 3
[Çeviklik] Akrobasi: 3
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 3
[Kondisyon] Form: 8 (2. Favori)
[Potansiyel] Ninshuu: 7 (1. Favori)
[Varlık] Aldatma: 1
[Varlık] Empati: 1
[Varlık] Sosyalleşme: 1
[Zeka] Tıp: 2
[Zeka] Farkındalık: 4
[Zeka] İzcilik: 1


Kekkei Genkai
Dokuton; Kyousui No Yoroi
Atlama;Zırh Rekleksi

Ninjutsu
Suiton; Suiwa
Suiton; Mizurappa
Suiton; Bousen No Jutsu
Ninpou; Kage Bunshin no Jutsu
Ninpou; Shunshin
Ninpou; Otonaku Ashi no Jutsu
Ninpou; Kuchiyose no Jutsu; Hiyaki


Taijutsu
Shigure Stili (A-Rank)
Shigure Kenjutsu; Hadan
Shigure Kenjutsu; Hade
Suiseiki Stili (C-Rank)
Suiseiki: Kaidan


Genjutsu

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Katana; Kitsune (İyi Kalite) (Aile Yadigarı)
Kar Küresi (Görev Hatırası)
Özel Üretim Siyah Termal Tulum
Özel Üretim Matara
Özel Üretim Bacak Aparatı (x2)
Özel Üretim Koruyucu Gözlük
Minik El Feneri
Zippo Çakmak
2 Kan Hapı (Normal)
1 Çakra Hapı (Normal)
2 Kondisyon Hapı (İyi)
2 İyileştirici Hap (Normal)
1 Yemek Hapı (Normal)
3 Kunai (Normal Kalite)
5 Shuriken (Normal Kalite)
5mt. Sentetik Misina (Normal Kalite)
1 Patlayıcı Parşömen (Normal Kalite)
2 Sis bombası (Normal Kalite)

User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts:2605
Joined:August 25th, 2018, 6:19 pm

Re: [Kumo Sakuma & Kasumikage Teki] Sezi

Post by GM - Naruto » February 11th, 2020, 11:28 pm

Yamaçtan inme fikrini bir kenara atarak patikadan ilerlemeye devam ediyorsun. Keşişlere ne olduğunu keşfetmek amacıyla çıktığın bu yolda garip herhangi bir şeye şimdilik rastlamıyorsun. Buna rağmen sol elin, kılıcın Kitsune'de. Karlı patikada tedbirli bir şekilde ilerlemeye devam ediyorsun.

Artık alıştığın bu beyaz manzaradaki yolculuğuna bir kırk dakika daha ekleniyor. Etrafta hala yavaşça süzülmekte olan karlardan başka bir hareket yok. Kulaklarına ise zaman zaman rüzgarın uğultusundan başka bir ses çalınmıyor. Rüzgarın hızlandığı anlarda gözüne bazen kar kaçıyor sadece. Yol boyunca yaşadığın tek atraksiyon yollarını şaşırdıkça gözlerini buğulandırmayı başaran bu taneler oluyor hatta. Yine de karanlıktan kat be kat daha iyidir diye düşünüyorsun. Sıkıcı yolculuğun patika eğim kazanmaya başlayıp taştan bir merdivenin başında bitinceye kadar bu şekilde devam ediyor.

Oldukça uzun, karla kaplı bir merdivenin başındasın. Çok da dik olmayan bir eğimle aşağı iniyor. Son bulduğu nokta, patikaya tekrar girmeden çıktığın tepeden görünen ve epey alçakta kalan açıklık alan gibi duruyor. Vardığın bu noktadan ve kazandığın yeni açıdan bu alanı daha iyi inceleyebilme fırsatı elde ediyorsun. Gözlerin önce dağ yamacını tekrar seçiyor, ardından pagodanın kurulduğu kayalıkları arıyor. Pagodayı tekrar bulduğun vakit oraya varışının bir on ya da on beş dakikanı alacağını hesap edebiliyorsun.

Tepeden baktığın zamanki kadar olmasa da pagodayı görüşün hala çok net değil. Yine de tepeden seçemediğin bazı detayları şu an görebiliyorsun. Dört tarafı da kapalı şekilde inşa edilmiş pagodanın kiremit renginde ahşaptan bir iskeleti mevcut. Dört köşesinde de tavana kadar uzanan bu ahşap direkleri görebiliyorsun. Direkler arasında kalan boşluklar ise nane rengine boyalı taşlarla örülmüş. Gözlerini biraz daha kıstığında bu taşlardaki çatlak ve döküntüleri hayal meyal seçebiliyorsun. Pagodanın kapısı yine direklerle aynı şekilde kiremit renginde ve kapalı. Yapıda herhangi bir pencere göremiyorsun. Ahşap tavanının çeşitli kısımlarına oyulmuş süslemeler haricinde abartılı süslemeleri de yok.

Pagodanın etrafında herhangi bir hareketlilik yok. Her şey olağan görünmekte, eskimiş kullanılmayan bir pagoda işte.

Keşişleri taklit ederek devam ettiğin yolda, merdivenlerin başında durmaktasın hala. Bu yoldan devam edip pagodaya yaklaştığın her adımda, keşişlerin bayıldıkları noktaya daha da yaklaşacağının bilincindesin. Buradan sonrasında inceleyişini ve ilerleyişini nasıl devam ettireceğine dair bir karar vermelisin.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
User avatar
Kasumikage Teki
Kusagakure
Kusagakure
Posts:343
Joined:October 22nd, 2018, 2:54 am
Künye:

Re: [Kumo Sakuma & Kasumikage Teki] Sezi

Post by Kasumikage Teki » February 12th, 2020, 2:33 am

Yamacı kullanmamaya karar verdikten sonra tekrar patika üstünde yürümeye başlamıştı. Adımları durmadan devam ediyor, gözleri düzenli olarak çevrede dolaşıyordu. Tek bir hareket görmesi durumunda Kitsune'yi kınından çıkarmak için hazır halde kasılmıştı elleri. Olası bir tehlike sezdiği anda kırmızı alarma geçmek için emir bekliyordu vücudu adeta. Fakat ortada hiçbir tehlike yoktu. 40 dakika daha yürümüştü Teki. Dikkatini çevreden hiç kesmeden 40 dakika daha. Gökyüzünden yavaş ve usulca yağmakta olan kar taneleri dışında hareket eden bir şey yoktu çevresinde. Ne bir tehlike, ne de bir hareketlilik. Sakuma'nın yanında olmasını diler olmuştu. Çünkü yalnız ve sessiz kaldığında sıkılmaya odaklıydı Teki'nin kişiliği. Sakuma olsaydı en azından onunla konuşabilirdi. Fakat şu anki hali ile sadece yürüyordu. Sessizce...

Patika üzerinde devam eden dikkatli ancak sıkıcı adımları sonunda bir hedefe ulaştırmıştı Teki'yi. Kendisini aniden taştan bir merdivenin başında bulduğunda istemsizce yüz kasları gerilmiş ve gülmeye başlamıştı. Haklı olduğunu biliyordu. Yamacı kullanmasına sahiden de gerek yoktu. Tek yapması gereken patikayı takip etmekti. Keşişlerin kesinlikle o yamacı kullanacak kadar "Uyumsuz" hareketler içinde olmayacağını doğru tahmin etmişti.

Çok dik değildi karşısındaki merdiven. Büyük ihtimalle sonlandığı nokta, patikaya tekrar girmeden önce çıktığı tepeden gördüğü açıklıktı. Bunu rahatlıkla anlayabilmişti Teki. Çünkü şimdi pagodayı çok daha net bir şekilde görebiliyordu.

Tahmini 10-15 dakika sürecek bir yolculuk ile pagodaya varabileceğini düşünüyordu. Gösterişli yapının hem kiremit kırmızısı iskeletini, hem de dört köşesindeki yavana kadar uzanan ahşap direkleri görebiliyordu. Pagodalar hakkında detaylı bilgilere sahip değildi Teki. Bu sebeple yapının içinin nasıl bir yer olduğunu pek tahmin edemiyordu. Sadece dıştan görünüşünü daha dikkatli bir şekilde gözlemleyebilmişti. Yapının herhangi bir penceresi olmadığını fark ettiğinde ise içi ile ilgili tüm bilgileri sadece birinci elden alabileceğini fark etmişti. Bir an evvel pagodaya gitmek istiyordu. Görev heyecanı kaplamıştı yine Teki'yi tamamen. Fakat dikkatli olmalıydı. Özellikle Sakuma'nın ne zaman yanına varacağını bilmiyordu. Bu sebeple biraz olsun dezavantajlarını kendi lehine çevirmeliydi.

Merdivene ilk adımını atmadan önce sağ elini shinobi çantasına götürerek bir shuriken çıkarmış ve usulca yere bırakmıştı. Sakuma'nın da yamacı kullanmayacağını ve patikadan devam edeceğini biliyordu. Bu sebeple merdivenin Teki tarafından kullanıldığını bilmeliydi. Shurikeni özellikle ne zemine ne de başka bir yere saplamıştı Teki. Bu sayede Sakuma'ya ortada henüz bir çarpışma olmadığı mesajını verebilirdi. Çünkü çarpışma olan yerde shuriken ya bir yere saplanırdı, ya da yerde usulca duracak ise üzerinde kan lekesi taşırdı. En azından Teki'nin mantığına göre çok yerinde bir karardı bu yaptığı.

Yere shurikeni bıraktıktan sonra ise sağ eli ile "Kai" mührünü yapmıştı. Artık olası genjutsulardan korunmaya çalışmak Teki için huy olmuştu. Ve keşişleri bayıltan şeylerin baş şüphelisi bir genjutsu tekniği idi Teki için. İlerleyişine devam etmeden önce bunun kontrolünü yapmalıydı. Merdiven veya pagoda bile gerçek olmayabilirdi.

Genjutsudan korunma denemesi sonlandığında ise asıl planına başlayacaktı Teki. İki elini göğsünün önünde birleştirip özel el mührünü yaparak Kage Bunshin No Jutsu'yu aktif hale getirmiş ve bir adet klon çıkarmıştı. Bu yeni öğrendiği teknik ile büyük gurur duyuyordu Teki. Sadece Konoha'nın Hokage'si Uzumaki Naruto'nun bile bu tekniğin ustası olduğunu düşünmek titretiyordu gelişmeye açık ruhu ve bedenini.

Küçük bir duman patlaması ile oluşan klonuna göz gezdirmişti onu uğurlamadan önce. İlk olarak merdivenden onu yollayacaktı. Aralarını tutabileceği maksimum uzaklıkta tutmaya çalışarak ve onu görüş açısından çıkartmayarak arkasından takip edecekti klonunu Teki. Klonu saldırıya uğrar ve yok olur ise yaşadığı tecrübeler bizzat Teki'ye geçecek ve belkide durumu anlamasına yardımcı olacaktı. Sakuma yanında olmadığı için bu tarz bir taktik uygulamaya çalışmıştı ancak kötü bir iş çıkardığını düşünmüyordu. Pagodanın gizemini bir an evvel çözmek istiyordu.
Image
ImageImageImage ImageImageImageImageImageImage


Künye
İsim: Kasumikage Teki
Yaş: 20
Cinsiyet: Erkek
Element: Suiton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Ryo: 30.000
Prestij: 2
Ün: 29
Kullanılabilir GP: 0

Motivasyon
Bilinmek ve Saygı duyulmak; Teki her zaman saygı duyulan bir insan olmaktan keyif almıştır. Her zaman daha güçlü olmak, tebrik edilmek ister. Bu yüzden de shinobiliğe çok önem verir. Her zaman kendisinin seviye olarak üstünde birileri olacağının bilincindedir ve bu duygu onun çalışmalarına daha fazla enerji harcamasına sebep olur.

Komplikasyon
Karanlık; Karakter Kusagakure ile Riaru arasında geçen savaşta yoğun zihinsel saldırılara maruz kalmıştır. Saldırılar sebebiyle, karakter karanlık ortamlarda sanrılar görmektedir.
Karakter yoğun çabalar sonucunda sanrıları bir nebze de olsa def edebilmeyi başarmıştır. Karakter eğer bir kaç metre önünü görebileceği bir ışık kaynağına sahipse sandırlara negatif bir etki altında kalmadan karşı koyabilir. Bu mesafenin altında, karanlık karaktere ne kadar yakınsa sanrıların şiddeti o kadar artar. Eğer karakter zifiri karanlıktaysa sanrılar standart kuvvetlerine ulaşır.
Sanrılar karaktere olmayan silüetler ve sesler şeklinde gelir. Bu sanrılar karakterin stres seviyesini hızla arttırır, rasyonel düşünmesini engelleyebilir. En ağır şeklinde karakterin bir ışık kaynağı bulana kadar kaçmasına sebebiyet verebilir.

Özellikler

Profil
Güç: 5
Çeviklik: 6
Kondisyon: 6
Potansiyel: 6
Varlık: 6
Zeka: 5

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 3
[Çeviklik] Akrobasi: 3
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 3
[Kondisyon] Form: 8 (2. Favori)
[Potansiyel] Ninshuu: 7 (1. Favori)
[Varlık] Aldatma: 1
[Varlık] Empati: 1
[Varlık] Sosyalleşme: 1
[Zeka] Tıp: 2
[Zeka] Farkındalık: 4
[Zeka] İzcilik: 1


Kekkei Genkai
Dokuton; Kyousui No Yoroi
Atlama;Zırh Rekleksi

Ninjutsu
Suiton; Suiwa
Suiton; Mizurappa
Suiton; Bousen No Jutsu
Ninpou; Kage Bunshin no Jutsu
Ninpou; Shunshin
Ninpou; Otonaku Ashi no Jutsu
Ninpou; Kuchiyose no Jutsu; Hiyaki


Taijutsu
Shigure Stili (A-Rank)
Shigure Kenjutsu; Hadan
Shigure Kenjutsu; Hade
Suiseiki Stili (C-Rank)
Suiseiki: Kaidan


Genjutsu

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Katana; Kitsune (İyi Kalite) (Aile Yadigarı)
Kar Küresi (Görev Hatırası)
Özel Üretim Siyah Termal Tulum
Özel Üretim Matara
Özel Üretim Bacak Aparatı (x2)
Özel Üretim Koruyucu Gözlük
Minik El Feneri
Zippo Çakmak
2 Kan Hapı (Normal)
1 Çakra Hapı (Normal)
2 Kondisyon Hapı (İyi)
2 İyileştirici Hap (Normal)
1 Yemek Hapı (Normal)
3 Kunai (Normal Kalite)
5 Shuriken (Normal Kalite)
5mt. Sentetik Misina (Normal Kalite)
1 Patlayıcı Parşömen (Normal Kalite)
2 Sis bombası (Normal Kalite)

User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts:2605
Joined:August 25th, 2018, 6:19 pm

Re: [Kumo Sakuma & Kasumikage Teki] Sezi

Post by GM - Naruto » February 13th, 2020, 11:46 am

Yere shurikeni usulca bırakıyor, ardından Kai mührünü yapıyorsun. Çakra akışında, gördüklerinde, hissettiklerinde veya çevrende herhangi bir değişim olmuyor. Bir genjutsu altında olmadığına emin oluyorsun böylelikle. Genjutsu savma işlemin bitince de asıl planına geçiyorsun.

Ellerinin işaret ve orta parmaklarını göğsünün önünde artı şeklinde birleştiriyor ve mevcut çakranı tam yarı yarıya parçalıyorsun. Hafif bir "Puf!" efekti ile senden bir adet daha çıkıyor tam karşında. Aisu'nun verdiği kar küresine kadar tüm ekipmanlarının birebir kopyalandığını görebiliyorsun klonunu şöyle bir süzdüğünde. Ardından, yolluyorsun elemanı merdivenden aşağı. Başlıyor ilerlemeye.

Bir süre hareket etmeden merdivenin başında bekliyorsun klonun ile aranda mesafe açılsın diye. Kage Bunshin tekniğinde maksimum bir mesafe olmadığını bildiğin için göz kararına uyacak bir mesafeye gelene kadar buradan izliyorsun klonunu. Bu sırada göz ucuyla yere koyduğun shurikenin yavaştan karla kaplanmaya başladığını görebiliyorsun. Satoru'yu bıraktığın noktadan beri neredeyse iki saat geçtiğini de hatırladığında, Sakuma buraya gelene kadar bu shurikenin çoktan kara gömülmüş olacağını anlayabiliyorsun. İlla iz bırakacaksan daha iyi bir fikir bulmayı aklından şöyle bir geçirip bu konuyu çok irdelemiyorsun.

Klonun merdivenin sonuna ulaştığında, sen de merdivenden inmeye başlıyorsun. Kaymamaya dikkat ederek klonunun bıraktığı izlere basa basa dikkatlice ilerliyorsun. Yaklaşık olarak on beş metre mesafe var aranızda. Bir sıkıntı göremiyorsun, ilerlemeye devam. Sen merdivenin sonuna ulaşana kadar herhangi bir şey olmuyor. Bu noktadan itibaren, klonunda garip davranışlar gözlemlemeye başlıyorsun.

Klonun aniden duruyor. Sağına, soluna falan bakmıyor sadece duruyor. Durmasını beklemediğin için haliyle sen de duruyor, izlemeye başlıyorsun. Durduğu yere baktığında pagoda ile klonun arasında yaklaşık olarak yirmi beş metre kaldığını hesap edebiliyorsun. Ayrıca kayalara daha çok yaklaştığın için pagodaya çıkan, daha salaş bir şekilde taşların dizilmesiyle inşa edilmiş merdivenimsi bir yapıyı da fark ediyorsun. Keşişler kayalar üzerindeki pagodaya daha rahat ulaşsın diye yapılmış muhtemelen. Dikkatini tekrar klonuna odaklıyorsun. Hala dikilmekte.

Bir beş, bilemedin 6-7 saniye sonra kopyan sendelemeye başlıyor. Sağına düşmeden bir şekilde dönmeyi başarıyor ve bir şişe sakeyi az önce devirmişçesine bir eda ile o yönde, pagodadan uzaklaşacak şekilde yürümeye başlıyor. Dikkatlice baktığında bayağı bayağı sarhoş gibi davrandığını görebiliyorsun. Arada tökezliyor, tökezledikten sonra kendi kendine öfleyip üstünü başını, kılıcını düzeltiyor.

Anlam veremiyorsun. Fakat en azından klonun her ne yüzünden bu hale gelmişse o şeyin menzilinin pagodaya yirmi beş metre kala olduğunu keşfetmiş durumdasın.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
User avatar
Kasumikage Teki
Kusagakure
Kusagakure
Posts:343
Joined:October 22nd, 2018, 2:54 am
Künye:

Re: [Kumo Sakuma & Kasumikage Teki] Sezi

Post by Kasumikage Teki » February 15th, 2020, 7:42 pm

Kai mührünü yapıp, çakra akışını genjutsu ihtimalini ortadan kaldırmak için elden geçirmişti. Çevrede herhangi bir değişim yoktu. Zaten olmasını da beklemiyordu açıkçası. Sadece Sakuma yüzünden ilüzyonlara karşı aşırı hassas hale gelmişti. Ne zaman nerede olacaklarını asla ama asla anlayamadığı için tek yapabildiği olabildiğince engel olmaya çalışmaktı.

Büyük oyunu bozmaya çalışmasını bitirdikten sonra ise gururla el mühürlerini yaparak Kage Bunshin No Jutsu'yu aktif hale getirmişti. "Puf!" sesinin ardından oluşan dumanın da dağılması ile karşısında Teki'nin tamamen aynısından bir tane daha durmaya başlamıştı. Kıyafetleri, çantası, Kitsune ve Aisu'nun verdiği kar küresine kadar birebir. Öğrendiği günden beri görev esnasında kullanabilmek istiyordu bu tekniği Teki. Ve şimdi tam ihtiyacı olacağı yerde kullanmıştı ve sadece bu gelişme bile moralini yükseltmeye yetmişti. Belki de tehlike ile karşılaşmadan önceki son normal anlarını geçiriyordu ancak yinede mutluluğunu gizlemiyordu suratından.

Klonu merdivenlerden inmeye başladığında bir süre beklemeye devam etmişti Teki. Aradaki mesafeyi açması gerekiyordu. Klonunun teker teker merdiven basamaklarından inmesini beklerken gözü, az önce yere bıraktığı shurikene kitlenmişti. Çoktan üstü kar ile kaplanmaya başlamıştı. Teki'nin buraya gelmesi en az 2 saatini aldığına göre Sakuma gelene kadar shuriken çoktan karın altına gömülecekti. Önce bambu ağaçları, şimdide bu... Teki resmen Sakuma'ya işaret bırakmayı başaramıyordu. Boşuna ümit etmeden hemen yere koyduğu shurikeni geri almıştı. Boşu boşuna silah kaybetmiş olmak istemiyordu.

Klon Teki merdivenleri inmeyi bitirdiği gibi gerçek Teki merdivenleri inmeye başlamıştı usul usul. Karla kaplanmış basamaklarda kaymamaya çalışıyor ve klonunun ardından bıraktığı ayak izlerine basmaya özen gösteriyordu. Adımları adımlarını takip ederken hiç sorun yaşamadan merdivenin sonuna gelebilmişti. Ortada halen sorun olmadığını düşünürken birden klonuna dikkat kesilmişti. Klon Teki saçma hareketler içindeydi...

Öncelikle klonu aniden yürümeyi bırakmış ve olduğu yerde durmaya başlamıştı. Teki'nin tüm sinirleri gerilmişti o anda. Olası tehlike hiç düşünmediği kadar yakınındaydı artık. Pagoda ve keşişlerin söyledikleri doğru gibi duruyordu. Tahmini olarak klonu ile pagoda arasında 25 metre olduğunu söyleyebiliyordu bulunduğu konuma bakarak Teki. Artık pagodaya çıkan, merdivenimsi yapıyı da görebiliyordu. Fakat çok inceleme şansı yoktu artık Teki'nin. Çünkü klonu durmayı kesmişti.

Birden sendelemeye başlayan Klon Teki sanki büyük bir şişe sakeyi kendi başına içmişcesine geri dönmüş ve pagodadan uzaklaşacak şekilde yürümeye başlamıştı. Metaforik olarak değil, sahiden şarhoş gibi davranıyordu klonu. Tökezliyor, öflüyor ve üstünü başını düzeltiyordu. Teki'nin aksiyon alması gerekiyordu. Çok içmiş Sakuma gibi davranan klonunu hemen yok etmeyi düşünmüştü ilk etapta. Ancak bunu hemen yapmayacaktı.

Henüz saldırının nereden ve nasıl geldiğini anlayamamıştı. Doğal olarak ilk aklına gelen şey genjutsu olmuştu tekrar. Aynı zamanda bir zehir ihtimalinden de şüphelenmişti. Güçleri ortaya çıktığından beri zehir teması hayatını baya etkiler olmuştu Teki'nin. İlk olarak bu fikir üstüne yürümek istiyordu. Halen klonunu izlemeye devam ederken ellerini tekrar göğsünün ortasında birleştirmiş ve iki adet Kage Bunshin daha çıkartmıştı. Bu yeni iki klondan bir tanesi Henge ile Sakuma'ya dönüşecek ve sarhoş klonun yanına giderek onunla ilgilenecekti. O da aynı sarhoşluk etkisi altında kalırsa biraz daha izleyecekti hareketlerini Teki. Son klon ise tüm bunlar olurken çevreden dolaşarak özellikle ağaçların arasında bir jutsu kullanıcısı olup olmadığına bakacaktı. Yeteri kadar bilgi almadan hareket etmemeye karar vermişti Teki. Eğer çevrede kimseyi bulamaz ve klonlarının hepsi sarhoş hale gelirlerse hızlıca yok edecekti onları. Son çare olarak yaşadıkları tecrübeleri inceleyerek ona göre hareket etmeye çalışacaktı.
Image
ImageImageImage ImageImageImageImageImageImage


Künye
İsim: Kasumikage Teki
Yaş: 20
Cinsiyet: Erkek
Element: Suiton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Ryo: 30.000
Prestij: 2
Ün: 29
Kullanılabilir GP: 0

Motivasyon
Bilinmek ve Saygı duyulmak; Teki her zaman saygı duyulan bir insan olmaktan keyif almıştır. Her zaman daha güçlü olmak, tebrik edilmek ister. Bu yüzden de shinobiliğe çok önem verir. Her zaman kendisinin seviye olarak üstünde birileri olacağının bilincindedir ve bu duygu onun çalışmalarına daha fazla enerji harcamasına sebep olur.

Komplikasyon
Karanlık; Karakter Kusagakure ile Riaru arasında geçen savaşta yoğun zihinsel saldırılara maruz kalmıştır. Saldırılar sebebiyle, karakter karanlık ortamlarda sanrılar görmektedir.
Karakter yoğun çabalar sonucunda sanrıları bir nebze de olsa def edebilmeyi başarmıştır. Karakter eğer bir kaç metre önünü görebileceği bir ışık kaynağına sahipse sandırlara negatif bir etki altında kalmadan karşı koyabilir. Bu mesafenin altında, karanlık karaktere ne kadar yakınsa sanrıların şiddeti o kadar artar. Eğer karakter zifiri karanlıktaysa sanrılar standart kuvvetlerine ulaşır.
Sanrılar karaktere olmayan silüetler ve sesler şeklinde gelir. Bu sanrılar karakterin stres seviyesini hızla arttırır, rasyonel düşünmesini engelleyebilir. En ağır şeklinde karakterin bir ışık kaynağı bulana kadar kaçmasına sebebiyet verebilir.

Özellikler

Profil
Güç: 5
Çeviklik: 6
Kondisyon: 6
Potansiyel: 6
Varlık: 6
Zeka: 5

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 3
[Çeviklik] Akrobasi: 3
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 3
[Kondisyon] Form: 8 (2. Favori)
[Potansiyel] Ninshuu: 7 (1. Favori)
[Varlık] Aldatma: 1
[Varlık] Empati: 1
[Varlık] Sosyalleşme: 1
[Zeka] Tıp: 2
[Zeka] Farkındalık: 4
[Zeka] İzcilik: 1


Kekkei Genkai
Dokuton; Kyousui No Yoroi
Atlama;Zırh Rekleksi

Ninjutsu
Suiton; Suiwa
Suiton; Mizurappa
Suiton; Bousen No Jutsu
Ninpou; Kage Bunshin no Jutsu
Ninpou; Shunshin
Ninpou; Otonaku Ashi no Jutsu
Ninpou; Kuchiyose no Jutsu; Hiyaki


Taijutsu
Shigure Stili (A-Rank)
Shigure Kenjutsu; Hadan
Shigure Kenjutsu; Hade
Suiseiki Stili (C-Rank)
Suiseiki: Kaidan


Genjutsu

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Katana; Kitsune (İyi Kalite) (Aile Yadigarı)
Kar Küresi (Görev Hatırası)
Özel Üretim Siyah Termal Tulum
Özel Üretim Matara
Özel Üretim Bacak Aparatı (x2)
Özel Üretim Koruyucu Gözlük
Minik El Feneri
Zippo Çakmak
2 Kan Hapı (Normal)
1 Çakra Hapı (Normal)
2 Kondisyon Hapı (İyi)
2 İyileştirici Hap (Normal)
1 Yemek Hapı (Normal)
3 Kunai (Normal Kalite)
5 Shuriken (Normal Kalite)
5mt. Sentetik Misina (Normal Kalite)
1 Patlayıcı Parşömen (Normal Kalite)
2 Sis bombası (Normal Kalite)

User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts:2605
Joined:August 25th, 2018, 6:19 pm

Re: [Kumo Sakuma & Kasumikage Teki] Sezi

Post by GM - Naruto » February 16th, 2020, 11:30 pm

Saçmalayan klonunu izledikten sonra bir plan kuruyor ve bu planı hayata geçirmek adına harekete geçiyorsun. Parmaklarını tekrar önünde artı şeklinde birleştirip, kalan çakranı da üçe bölerek iki yeni klon daha çıkarmaya hazırlanıyorsun. Lakin, daha sen çakranı yoğurmadan seni bu fikirden vazgeçirecek, tek başına bir gizemi çözüyor olmana dair mutluluğuna ara verdirecek bir olaylar silsilesi başlyor.

Önce klon Teki'nin ellerini aniden kafasına götürüp çırpınmaya başladığını görüyorsun. Suratında bariz bir rahatsızlık var, yanlış görmüyorsan dişlerini kısıp homurdanıyor da bir yandan. Ardından homurdanması daha yüksek bir hal almaya başlıyor. Biraz daha bu şekilde çırpınıyor, en sonunda da dramatik bir "Puf!" efekti ile patlayıp yok oluyor. Şahit olduğun bu sahnenin, keyfine ara verdiren olaylar dizisinin ilk aşaması olduğunu bu noktadan sonra anlıyorsun. Klonunun sana aktardığı anılar sende pek de hoş olmayan tepkimelere yol açıyor.

Sebebini anlayamadığın çok ağır bir uyku bastırmıştı seni. Gözlerinin kapanmasına engel olamamıştın. Hiçbir derdin yokmuşçasına seni kendine çeken uykuya teslim olmak ilk saniyelerde çok hoşuna gitmişti halbuki. Lakin bilinçaltında yatan korkular, kendini karanlığa bu kadar hızlı bırakmanla yerinde rahat duramamaya başlamış, bu tatlı uykuyu bir teröre çevirmeye karar vermişti adeta. Nefes alış-verişlerin hızlandı, kalbinin sesini kulaklarında hissetmeye başladın. Kafan... Kafan sanki kafesini yırtıp kaçmaya çalışan bir yaratığa ev sahipliği yapıyor. Ağzın kuruyor, ellerin titriyor.

Zihnindeki bu acı dayanılmaz bir hal aldı. Sonrası...
Puf!

Anılarda yaptığın bu önizleme ufak bir panik atak geçirmene sebep oluyor. Karanlığı bizzat yaşamaktan ziyade anımsadığın için çok uzun sürmüyor bu atak halin. Klonun kendini karanlıkta bulmasıyla yaşadığı kadar ağır bir atak değil yani. Bir beş on saniye nefesinin düzelmesini, ellerindeki ani titremenin geçmesini bekliyorsun. Her şey düzeliyor sonrasında, durumu analiz etmeye başlıyorsun.

Ninshuu sanatındaki özel çalışmaların sağolsun, klonun bir genjutsu nedeniyle uyurgezerlik haline girdiğinden eminsin. Savaştan beri üzerinden atamadığın karanlık korkusunun ise, kendini aniden karanlıkta bulan klonunda panik atak yarattığını biliyorsun. Zihinsel acı çekmesi nedeniyle patlamış olmalı. Lakin bu zihinsel acı genjutsunun bir parçası değil, yaşadığı panik atak kaynaklı. Panik atağın sebebi ise senin bilinçaltında yatan korkuların.

Tüm bu bilgiler durumla alakalı eline geçen ilk ipuçları. Etrafta hala bir ses, değişiklik vesaire yok. Tekrar bir strateji oluşturman gerekli.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
User avatar
Kasumikage Teki
Kusagakure
Kusagakure
Posts:343
Joined:October 22nd, 2018, 2:54 am
Künye:

Re: [Kumo Sakuma & Kasumikage Teki] Sezi

Post by Kasumikage Teki » February 20th, 2020, 2:57 pm

Karşısında garip garip triplere girmiş olan klonuna göz atıyordu. Bir an evvel yeni klonlar çıkartarak aklındaki planı devreye sokması gerektiğini bilincindeydi. Ancak bu kadar net halde kendisini uzaktan izleme şansı uzun zamandır olmamıştı Teki'nin. Evde geçirdiği süre boyunca az miktarda yaptığı antrenmanlar haricinde pek ninjutsu kullanmamıştı. Haliyle kendi klonlarına bakma şansı da olmamıştı. Bu sebeple bir kez daha şaşırtmıştı Kage Bunshin Teki'yi. Kişinin kendisini dıştan bu kadar net bir şekilde görmesi eylemine alışamıyordu bir türlü. Ağzından ateş püskürtmek, derisinden zehir salgılamak veya rüzgardan oluşmuş bir zırhı giymek daha normal geliyordu. Tüm bu fantastik ninjutsuların yanında Kage Bunshin basit olduğu kadar korkunçtu aslında. En azından Teki böyle düşünüyordu. Kendisini izliyor, klonunun hareketlerini durduramıyor ve henüz sebebini de bilmiyordu. Ellerini tekrar göğsünün önünde birleştirip, bu garipliğe iki adet Teki'nin daha katılmasını sağlayacaklardı. Fakat planları istediği gibi gitmiyordu. Henüz jutsusunu yapamadan pagodaya yaklaşmış olan Klon Teki "puf!" sesi ile yok olmuş ve tecrübelediği anıları Teki'ye aktarmıştı.

"Siktir!"

Birden karanlığın ortasında bulmuştu Teki kendisini. Yine o yokluğun içinde. Savaştan döndüğünden beri kaçmaya çalıştığı... Hiçbir şey göremiyordu. Fakat buna rağmen vücudunu sabit hissedemiyordu. Sanki son hızda bir sağa, bir sola savruluyordu istemsizce. Sakuma'nın bağırışlarını duyabiliyordu. Yerlere saplanan silahların seslerini... Uzaklardan gelmekte olan patlama seslerini. Ve bunları bir gürültü gibi değil, sanki sırasıyla Teki'ye zorla dinlettiriliyormuş gibi duruyordu. Karanlığın ortasındaydı. Çevresinde bir sürü olay oluyordu. Hiçbir şey göremiyordu ancak tüm olayların nerede olduğunu biliyordu içten içe. Yavaş yavaş ağırlık çökmeye başlamıştı vücuduna. Savrulmuyordu artık. Şimdi tam aksine karanlığın ortasında sabitlenmişti. Hareket edemiyor, kılını bile kıpırdatamıyordu. Sesler tamamen kesilmişti. Ne Sakuma, ne de savaş sesleri. Tüm karanlığın ortasında, sessizce ve hareketsizce duruyordu. İstemsizce açıp kapadığı gözleri her seferinde yalvarıyordu buradan kurtulabilmek için. Yarım santim önünde bir şey olduğundan emindi o an Teki. Göremiyordu ancak karşısındaki her ne ise nefes alışverişini hissediyordu suratında. Sessiz, hareketsiz ve kör bir halde. Karşısındaki varlığın ne olduğunu anlayamıyor ve sadece kurtulmak istiyordu.

Birden kendisini tekrar görebilir olmuştu. Hatta sadece kendisini değil, çevresini, dünyayı ve hayatı. Anıları yavaş yavaş oturmaya başlamıştı yerine. Görev, keşişler, pagoda... Klonunun yok olması ile ona dair anıların kendisine aktarıldığını anımsamıştı. Elleri halen titriyordu ve diz çökmüş halde durmaktaydı. Olanları tartmaya çalışıyordu hızlanmış nefes alışverişini düzeltmeye çalışırken. "Siktir siktir siktir!!!" Sadece klonunun anıları yüzünden bu kadar hasar alacağını düşünememişti Teki. Bir kez daha karanlığı hafife almıştı. Bir yandan da pagodaya yaklaşan klonu değil de, kendisi olsaydı neler olurdu diye düşünmüştü kendine engel olamayarak.

Bu düşünce kafasından geçtiği gibi istemsizce geriye doğru emeklemeye başlamıştı. Eve dönmek istemişti o anda. Görevi siktir edip sadece eve gitmek. Sıcak yatağına uzanmak ve başucunda yanmakta olan gaz lambasından gözünü ayırmadan yatmak istiyordu.

Diğer yandan insanlar tarafından kabul görme arzusu ise bu fikirle çarpışmaya başlamıştı. Teki'yi çocukluğundan beri ayakta tutan ve ilerlemesini destekleyen güçlenme arzusu. Dizlerinin üstünde çöktüğü zeminden kalkmasını sağlayan da bu arzuydu.

Ciğerlerine doldurduğu temiz orman havası ile yavaşta ayağa kalkıp dikelmişti durduğu yerde. İçine çektiği havayı yavaşta dışarı verip, nefes alış verişini düzenlerken bir yandan da durum kontrolü yapmaya başlamıştı. Karanlığın vücudu ve beynindeki anlık etkisi geçmişti. Sadece klonunun maruz kaldığı karanlığın bile bu derece zarar verici olması çok germişti Teki'yi. Oraya tek başına girmemesi gerektiğini biliyordu. Bir şekilde alması gereken nihai önlemi bulmalıydı. Yoksa Sakuma gelene kadar burada kalmak zorunda kalacaktı ve bunu kesinlikle istemiyordu.

Öncelikle klonunun başına neler geldiği üzerine düşünmeye başladı. Bir genjutsu sebebi ile uyurgezerlik yaşadığını biliyordu klonunun. Sonrasında ise aniden karanlıkta kaldığının.

Genjutsuya maruz kalmayı engelleyebilirdi ancak önce bundan emin olmalıydı Teki. Bu sebeple tekrar iki adet Kage Bunshin çıkartacak ve bu iki yeni klonu pagodaya doğru yollayacaktı. Fakat bu sefer önceki denemeden farklı olarak iki klonun düzenli olarak birbirine çakra aktarımı yapmasını isteyecekti. Sanki ilüzyondaki birisini kurtarmak istermiş gibi. Düzenli olarak birbirlerine yapacakları anti-genjutsu taktiği belki işe yarayabilirdi.

"En kötü ihtimalle küçük bir trip daha seni bekliyor Teki..."
Image
ImageImageImage ImageImageImageImageImageImage


Künye
İsim: Kasumikage Teki
Yaş: 20
Cinsiyet: Erkek
Element: Suiton
Seviye: C-Rank
Rütbe: Chuunin
Ryo: 30.000
Prestij: 2
Ün: 29
Kullanılabilir GP: 0

Motivasyon
Bilinmek ve Saygı duyulmak; Teki her zaman saygı duyulan bir insan olmaktan keyif almıştır. Her zaman daha güçlü olmak, tebrik edilmek ister. Bu yüzden de shinobiliğe çok önem verir. Her zaman kendisinin seviye olarak üstünde birileri olacağının bilincindedir ve bu duygu onun çalışmalarına daha fazla enerji harcamasına sebep olur.

Komplikasyon
Karanlık; Karakter Kusagakure ile Riaru arasında geçen savaşta yoğun zihinsel saldırılara maruz kalmıştır. Saldırılar sebebiyle, karakter karanlık ortamlarda sanrılar görmektedir.
Karakter yoğun çabalar sonucunda sanrıları bir nebze de olsa def edebilmeyi başarmıştır. Karakter eğer bir kaç metre önünü görebileceği bir ışık kaynağına sahipse sandırlara negatif bir etki altında kalmadan karşı koyabilir. Bu mesafenin altında, karanlık karaktere ne kadar yakınsa sanrıların şiddeti o kadar artar. Eğer karakter zifiri karanlıktaysa sanrılar standart kuvvetlerine ulaşır.
Sanrılar karaktere olmayan silüetler ve sesler şeklinde gelir. Bu sanrılar karakterin stres seviyesini hızla arttırır, rasyonel düşünmesini engelleyebilir. En ağır şeklinde karakterin bir ışık kaynağı bulana kadar kaçmasına sebebiyet verebilir.

Özellikler

Profil
Güç: 5
Çeviklik: 6
Kondisyon: 6
Potansiyel: 6
Varlık: 6
Zeka: 5

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 3
[Çeviklik] Akrobasi: 3
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 3
[Kondisyon] Form: 8 (2. Favori)
[Potansiyel] Ninshuu: 7 (1. Favori)
[Varlık] Aldatma: 1
[Varlık] Empati: 1
[Varlık] Sosyalleşme: 1
[Zeka] Tıp: 2
[Zeka] Farkındalık: 4
[Zeka] İzcilik: 1


Kekkei Genkai
Dokuton; Kyousui No Yoroi
Atlama;Zırh Rekleksi

Ninjutsu
Suiton; Suiwa
Suiton; Mizurappa
Suiton; Bousen No Jutsu
Ninpou; Kage Bunshin no Jutsu
Ninpou; Shunshin
Ninpou; Otonaku Ashi no Jutsu
Ninpou; Kuchiyose no Jutsu; Hiyaki


Taijutsu
Shigure Stili (A-Rank)
Shigure Kenjutsu; Hadan
Shigure Kenjutsu; Hade
Suiseiki Stili (C-Rank)
Suiseiki: Kaidan


Genjutsu

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Katana; Kitsune (İyi Kalite) (Aile Yadigarı)
Kar Küresi (Görev Hatırası)
Özel Üretim Siyah Termal Tulum
Özel Üretim Matara
Özel Üretim Bacak Aparatı (x2)
Özel Üretim Koruyucu Gözlük
Minik El Feneri
Zippo Çakmak
2 Kan Hapı (Normal)
1 Çakra Hapı (Normal)
2 Kondisyon Hapı (İyi)
2 İyileştirici Hap (Normal)
1 Yemek Hapı (Normal)
3 Kunai (Normal Kalite)
5 Shuriken (Normal Kalite)
5mt. Sentetik Misina (Normal Kalite)
1 Patlayıcı Parşömen (Normal Kalite)
2 Sis bombası (Normal Kalite)

Locked

Return to “Sagano Bambu Ormanı”