Butsuo'nun fırlattığı sis bombasının patlamasıyla ilerlemesini kesmişti Ganmaru. Ganmaru'nun bu hareketi ise Usagi'ye çok kötü bir şekilde yansımıştı. Bu ani hareket kesişini düşünememişti, ve refleksleri bu sefer Usagi'yi yarı yolda bırakmıştı. Tekmesinin boşa gittiğini anladığında, başına kötü şeyler gelebileceğini anlamıştı. Ama sonucun bu kadar kötü olmasını beklemiyordu. Ganmaru'nun da bu kadar zeki olabileceğini tahmin etmemişti. Sol ayağını kavrayan eli hissettiği anda bütün tüyleri diken diken olmaya başlamıştı. Sinir hücreleri vücuduna değen elin hissini daha beynine bile iletememişken, Ganmaru Usagi'yi tuttuğu gibi fırlatmıştı. Sanki bir dal parçasıymış gibi kendisini fırlatması sonrasında içini bir korku kaplamaya başlamıştı. Daha neye uğradığını anlayamadan göğsüne çarpan şeyin etkisiyle geldiği yönün tersine doğru uçmaya başlamıştı. Havada bir o yana, bir bu yana uçmanın hiçte güzel bir şey olmadığını o an anlamıştı. Rüzgarda savrulan bir yaprak misali havada uçarken düşünmeye çok fazla fırsatı olmamıştı. O an için nasıl olur da kendisini bu denli hafif bir nesneymiş gibi fırlatabilirdi? Kafasını yorduğu tek konu buydu.
Havadaki ilerleyişini bir şeye çarparak durdurmuştu. Arkasına dönüp neye çarptığına baktığında, bir Ishigakure shinobisi ile göz göze gelmişti. Çarptığı kişinin bir Ishigakure shinobisi olmasına sevinse de, bu sevincin uzun sürmeyeceğini biliyordu. Shinobinin yardımı ile ayağa kalkmıştı.
"Teşekkürler." Ayağa kalkmasının ardından vücuduna yediği darbelerin acısını hissetmeye başlamıştı. Göğsünden yediği darbenin acısı çok büyük değildi. Ama yine de kendisini güzel bir şekilde hissettiriyordu. Tabi, shinobiye çarpmasıyla birlikte sırtındaki yara biraz daha açılmıştı. Sırtından akan kanın da yaranın açılmasıyla orantılı bir şekilde arttığını da hissedebiliyordu. Savaş alanına girdiklerinden beri burnuna buram buram gelen kan kokusuna kendi kanının da karışacağını düşünmemişti. Yani, savaşta yara alacağını biliyordu lakin, bu kadar çok darbe alacağına pek ihtimal vermemişti. Gerçi karşısına Ganmaru gibi bir hayvan çıkacağını da düşünmemişti.
İçtiği kan hapının etkisini ne kadar süre sonra göstereceğini, ya da bu yaraya karşı bir etkisinin olup olmayacağını kafasında tartarken korktuğu şey başına gelmişti. Takımından tekrar ayrılmıştı. Durum daha kötüye gidemez diye düşünürken Ganmaru'nun sislerin içinden delirmiş bir boğa edasıyla çıkıp gözlerini Usagi'ye dikmesi ile birlikte daha kötü olabileceğini göstermişti savaş alanı ona. Ve daha da kötüye gidebilirdi bu durum. Ganmaru her zamanki tehditlerini savurduğu sırada, yanındaki shinobinin hareketleri dikkatini çekmişti. Ganmaru'nun yaydığı dehşet verici auranın etkisi ile kalıp gitmek arasında seçim yapmaya çalıştığını anlamıştı. Bu seçimini kalmaktan yana yapması için aklına gelen ilk şeyi yapmıştı Usagi. O an içindeki bütün nefreti, korkuyu ve acıyı sesine yansıtmaya çalışmıştı. Shinobiyi bir şekilde korkutması ve moral vermesi gerektiğinin farkındaydı ve aklına gelen tek şey Kageyasu olmuştu. Sesini istediği kıvama getirdiğini düşünerek, gözlerini Ganmaru'dan ayırmadan söylemişti sözlerini.
"Eğer gitmeye kalkışırsan önce bu piçi gebertirim. Sonra bu kodumun savaşında seni bulur, başka kimseye bırakmadan seni gebertirim."
Ağzından çıkan sözlere kendi kulağı bile inanmasa da, bu savaş alanında artık biraz çirkinleşmenin vaktinin geldiğine inanıyordu. Ganmaru'ya olan bakışlarını biraz daha keskinleştirdikten sonra Ganmaru'nun sözlerine karşılık vermişti.
"Beni en son tehdit edenin halini görmedin. Merak etme, göremeyeceksin. O an ölü olacaksın."
Son kelimesi ağzından çıktığı gibi var gücüyle Ganmaru'ya fırlatmıştı kendisini. Ganmaru'ya iyice yaklaştığında, son adımıyla kendisini biraz havaya fırlatıp, sağ eliyle tuttuğu katanayla Ganmaru'ya doğru saplama hamlesi yapacaktı. Direkt bir hedef belirlemese de, Ganmaru'nun göğsüne doğru yapacaktı bu saplama hamlesini. Bu hamlenin yerini bulması durumunda, Ganmaru'nun vücuduna saplanan katanadan destek alıp sağ ayağını iç kısmıyla Ganmaru'nun suratına doğru bir tekme savuracaktı. Bu tekmenin ardından sağ ayağını yere indirmeden sol ayağını topuk kısmıyla bir tekme daha savurup, bu tekmenin vereceği güç ile katanayı çıkartıp kendisini geriye doğru fırlatmayı planlamıştı.
Saplama hamlesinin kaçması durumunda ise yapacağı tek şey, Ganmaru'nun darbelerinden olabildiğince kaçınmaya çalışarak takım arkadaşları ile buluşabilmek adına sis bombasına doğru ilerleyecekti. Gerek yere yatmalar, gerek parende atmalar, gerek akrobatik taklalar. Bütün amacı sisin içine girip, Ganmaru'nun hamlelerinden sakınmak. Kendisini bir dal parçası gibi savurabilen bir gücün yumruğuna karşı hiçbir savunmasının işe yaramayacağına inanıyordu.
► Show Spoiler
1 Kunai[Sırtına saplı, ya da sol kol cebinde] + 3 Kunai[(Normal) Cübbenin sağ üst cebinde 2 sol üst cebinde 1] + 1 Kunai[(İyi) Cübbenin sol üst cebinde.] = 6 Kunai
Shinobi çantasında Kunai kalmadı.
10 Shuriken [(Normal) 5'i cübbenin sağ alt diğer 5'i sol alt cebinde] = 10 Shuriken
Shinobi çantasına shuriken kalmadı.
İyi Kalite Kondisyon Hapı
İyi Kalite Kan Hapı
İyi Kalite Yemek Hapı
5mt. Sentetik Misina (Normal Kalite)
1 Patlayıcı Parşömen (Normal Kalite)
1 Sis bombası (Normal Kalite)
Off Topic
Elimdeki katana ile ilgili bir şey yazmadığın için o katananın hala elimde olduğunu varsayarak yaptım hamlelerimi, Eğer katana elimde değilse şu an için aynı hamleleri sol kol cebimdeki kunai ile yaptığımı varsayabilirsin. Tişikkirlir sipirciyim