Bir süre sadece gözlerinin içine bakan Kageyasu yavaşça katananı süzmeye başlarken “Shigure, Kendo, Iaido ve katananın kullanıldığı belki de adını bile duymadığımız nice stiller… Bu bilinen stiller içerisinde aslında seni yansıtan tek stil Iaido. Bu stilde katana tek bir amaç uğruna kınından çıkar ve o amacı gerçekleştirmeden kınına geri girmez. Katana kınından ayrıldığı anda, tüm yok ediciliğini büyük bir cazibeyle sergiler, ancak kınına geri döndüğünde, en dingin gölden bile daha dingindir. Bu yüzden katana her zaman kınına ihtiyaç duymaktadır, aksi takdirde yok ediciliği engin gökyüzünden savrulup gidecektir.” diyor. Bu cümlelerinin ardından gözleri donuklaşan Kageyasu “Katana her zaman kınını arzu eder, zira kınından ayrı kalması onu sadece bir katana yapar. Ancak kını ile bütünleştiğinde katana artık tamamlanmış bir şahesere dönüşür. Gücünü hunharca tüketmez, kınında toplar. Zamanı geldiğinde kınından ayrıldığında, katana kının kendisine bahşettiklerini tüm yıkıcılığı ile ortaya serer. İşte bu yüzden, Iaido stilini var eden bir katana değil, onu besleyecek bir kındır.” diyor. Sanki zihninden bir pasaj okur gibi konuşan Kageyasu’nun gözlerindeki donukluk kaybolurken “Yoshida Sadatake.” diyor, alıntı yaptığı kişinin ismini büyük bir gururla söylerken.
Bu cümlelerinden sonra bir anlığına bekleyen Kageyasu odağının kendinde olduğuna emin olduğu anda “Sadatake-dono, Iaido stilinin bilinen ilk kullanıcılarından. En azından ardında bıraktığı parşömenler sebebiyle kendisi ilklerden kabul ediliyor. Ona göre Iaido stilinde esas önemli olan şey katana değil. Eğer Iaido’da ilerlemek istiyorsan, önem vermen gereken ilk şey kındır. Bu sebeple başkaca stiller bir kına ihtiyaç duymazken, Iaido için olmazsa olmazdır. Kından sonra, katananın kınından ayrılışı gelir… Bir Iaido ustası, doğru zaman ve doğru hareketi belirlemedikçe katanasını kınından ayırmaz. Çünkü katana kınıyla kutsaldır ve bu kutsallığı ancak gerçekten ihtiyacı olduğunda bozar. Sonrasında ise katana gelir… Katananın kınına uyması gerekir ve kınını kabul etmeyen bir katana Iaido için yetersizdir. Burada metaforik bir anlatımdan bahsetmiyorum Kotegawa Chisa… Normalde katana kullanan kişiler, katanasına bir kın alırlar veya zaten birlikte satıldıkları için katananın ne kadar kaliteli olduğuna bakarlar. Ancak Iaido stilinde, kına göre katana belirlenir. Bunu da ancak kullanıcı yapabilir…” diyor. Uzun ve biraz da karışık konuştuğunun farkında olan Kageyasu bu noktada konuşmasını kısa bir süre kesiyor. Bakışlarını etraftaki dağılmış kalabalıkta gezdiriyor ve sonrasında tekrar sana odaklandığında “Bu yüzden bir katananın kına ihtiyacı vardır… Ancak seni düşmanlarının önüne geçiren kının değil katanandır. Burası karmaşık gelebilir, o yüzden dikkatle dinle Kotegawa Chisa.” diyor. Yüzündeki ciddiyet tonunu birkaç kat arttıran Kageyasu “Iaido için önemli olan kınken, senin için önemli olan katanadır. Bu iki farklı önem seviyesi her zaman birbiriyle savaşır. Belki de bu yüzden bir Iaido ustası olmak oldukça zordur. Sen savuruşunun kusursuzluğu için katanana önem verirsin, ancak stilin kının dinginliğini arar. İşte bu çelişkiyi tek bir paydada toplayabilmek gerekir. Bu durumda da ya kından vazgeçersin ya katanadan… Kınından vazgeçersen Iaido’yu terk etmiş olursun, ancak katanandan vazgeçersen savaşamazsın! Peki bu durumda ne yapabilirsin Kotegawa Chisa? Katananı arkadaşın, yakının gibi görüyorken sence bu noktada yapman gereken nedir?” diye soruyor sana. Sonrasında ise sert bakışlarını senden gelecek cevabın sabırsızlığına terk ediyor.